Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 30 Aralık 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 16 Aralık 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 8 Aralık 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Arka Plan Bilgilendirme Toplantısı, 28 Kasım 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 5 Kasım 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 9 Ekim 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 15 Eylül 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 2 Eylül 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 27 Ağustos 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 7 Ağustos 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing, 31 Temmuz 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 29 Temmuz 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 15 Temmuz 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 3 Temmuz 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing, 26 Haziran 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 25 Haziran 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 18 Haziran 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 11 Haziran 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 15 Mayıs 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 8 Mayıs 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing, 17 Nisan 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 16 Nisan 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 9 Nisan 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 31 Mart 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 24 Mart 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 11 Mart 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 27 Şubat 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 17 Şubat 2015, Ankara Enformasyon Genel Müdür Yardımcılığı’nda Daire Başkanı Beliz Celasin-Rende’nin Background Bilgilendirme Toplantısı, 12 Şubat 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing,05 Şubat 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 31 Mart 2015, Ankara

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Evet, arkadaşlar hazırız galiba.

Hepiniz hoş geldiniz tekrar. En son 1 hafta önce bir basın toplantısı yapmıştık. Her zaman olduğu gibi tabii bu bir hafta içinde neler oldu, onlara ilişkin bir kısa değerlendirme yapayım, Sayın Bakanımızı ziyaretlerine ilişkin. Ardından önümüzdeki döneme ilişkin program hakkında size bilgi vereyim, ondan sonra da sorularınızı yanıtlamaya çalışayım.

Geçtiğimiz hafta Polonya Dışişleri Bakanı buradaydı, 24-26 Mart Salı-Perşembe günleri Türkiye’deydi. Sayın Bakanımızla hem heyetlerarası, hem başbaşa bir görüşme yaptı, ortak basın toplantısı yaptı, aynı gün Ankara’da iş forumu gerçekleştirildi. Daha sonra Polonya Dışişleri Bakanı İstanbul’a geçerek iş forumuna da katıldı. Cuma sabahı Sayın Bakanımız NTV’de bir canlı yayına katıldı, orada bir mülakat verdi, onu da zaten takip etmişsinizdir. O programda da dış politika gelişmelerine ilişkin bazı değerlendirmeleri oldu. Sayın Bakanımız, Sayın Cumhurbaşkanımızın, biliyorsunuz, Slovakya ve Romanya ziyaretleri var o ziyaretlere Sayın Cumhurbaşkanımızı refakaten katılıyor. Dün Sayın Cumhurbaşkanımızla beraber Slovenya ziyaretindeydi. Tabii Slovenya’yla her alanda çok olumlu gelişmeler, ilişkilerimiz var. AB’nin genişlemesinden yana Slovenya ve Türkiye’nin AB üyeliğini destekliyor. Son 10 yıl içinde yüksek düzeyde yani Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı - bakanları hariç tutuyorum- 20’den fazla ziyaret oldu Slovenya’yla. Yaklaşık 1 milyar dolarlık bir ticaret hacmimiz var ama tabii bu çok yeterli değil bunun da arttırılması gerekiyor. Tabii Slovenya’yla Mart 2011’den beri stratejik ortak olduğumuzu söylemem gerek.

Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız Slovakya’da. Slovakya Cumhurbaşkanı, Ulusal Meclis Başkanı ve Başbakanla görüşmeler olacak. Sayın Bakanımız da Slovakya Dışişleri Bakanı’yla ikili görüşme yapacak. Tabii Slovakya’yı ilk tanıyan ülkelerden bir tanesiyiz. Slovakya’yla da 1993 yılından itibaren iyi ilişkilerimiz mevcut. Slovakya’nın 2004 yılından beri NATO ve AB üyesi olması ilişkilerimize artı olarak farklı bir boyut getiriyor. En son Aralık ayının başında Slovakya Dışişleri Bakanı Morislav Lajcak buradaydı. Ayrıca Slovakya Dışişleri Bakanıyla da Vişegrad ülkeleriyle yapılacak toplantı çerçevesinde önümüzdeki dönemde tekrar bir araya geleceğiz. Biliyorsunuz Macaristan ziyareti sırasında da kararlaştırılmış bir toplantı olacaktı Vişegrad artı Türkiye toplantısı.

Sayın Cumhurbaşkanımız yarın Romanya’ya geçiyor. Romanya 2007 yılında AB üyesi bir ülke haline geldi. Romanya aslında bizim bölgedeki önemli ortaklarımızdan bir tanesi hem siyasi, hem ekonomik, hem de askeri ilişkilerimiz üst seviyede. 2011 yılında Romanya da bizim için stratejik ortak oldu. Romanya’da 70 bin civarında Türk ve Tatar soydaşımız var. Bunlar tabii ilişkilerimizi aslında olumlu bir katkıda bulunuyor bu çok önemli bir artı. Ortak tarihimiz de aslında iki ülkeyi yakınlaştıran önemli bir unsur. Ticaretimiz yaklaşık 6.3 milyar dolar, 5,5 milyar dolarlık yatırımımız var. Bölge için önemli bir üs, Türk ekonomisi için 7 bin civarında Türk firması da Romanya’da. Bu 7 yıl sonra Cumhurbaşkanı düzeyindeki ilk ziyaret olacak. Tabii Sayın Bakanımız da, Romanya Dışişleri Bakanıyla bir ikili görüşme gerçekleştirecek.

Ardından Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyaretlerinin ardından Sayın Bakanımızın Moldova ve Litvanya ziyaretleri olacak, bu sabah basın açıklamalarını yaptık. Moldova 1991’de SSCB’nin dağılmasından sonra bağımsızlığını kazandı. Moldova’yla hiçbir siyasi sorunumuz yok. En son 28 Ağustos 2014 tarihinde Moldova Cumhurbaşkanı, Sayın Cumhurbaşkanımızın Cumhurbaşkanlığı devir teslim töreni nedeniyle ülkemizi ziyaret etmişti. Moldova’yla Haziran 2014’de vize muafiyeti anlaşması yürürlüğe girdi. Ekonomi Bakanımız Sayın Nihat Zeybekçi 11 Eylül 2014’de serbest ticaret anlaşmasını imzaladı Kişinev’de. Tabii Moldova’da yaşayan Gökoğuzlar bizim için önemli, çok önemli. Gökoğuzlar’ın mevcudiyeti aslında iki ülke arasındaki ilişkilerde de önemli bir bağ sağlıyor. Gökoğuz yerinin Moldova’nın toprak bütünlüğü içinde sahip olduğu özerkliği aşınmadan muhafaza etmesi bizim için tabiatıyla önemli. Bugüne kadar TİKA aracılığıyla Gökoğuz yerine yaklaşık 350 proje gerçekleştirdik. Moldova ziyareti sırasında Dışişleri Bakanı Gherman ile Sayın Bakan hem başbaşa görüşecek hem de heyetlerarası görüşme olacak. TİKA’yla işbirliği protokolünün imzalanması gündemde. Sayın Bakan, Sayın Başbakan ve Sayın Cumhurbaşkanı tarafından kabul edilecek, ayrıca Komrat’a ziyarette bulunacak. Gökoğuz yerinin siyasetçileriyle bir araya gelecek. Ayrıca Moldova’daki programda TİKA’nın tadilatını yapıp donanımını yenilediği bir huzur evinin açılışı da yapılacak.

Ardından Sayın Bakanımız Litvanya’ya geçecek. Litvanya’da da program aslında aşağı yukarı benzer. Litvanya Başbakanı tarafından Sayın Bakan kabul edilecek. Dışişleri Bakanıyla başbaşa görüşme, basın toplantısı ve heyetlerarası görüşme var. Ardından Sayın Bakanımız Litvanya’dan ayrılacak, günü birlik bir ziyaret olacak.

En son yaptığımız toplantıdan sonra Sayın Bakan bazı telefon görüşmeleri de yaptı. Suudi Dışişleri Bakanıyla görüştüğünü zaten daha önce söylemiştim. Katar ve Kuveyt Dışişleri Bakanıyla da telefon görüşmesi yaptı, spesifik olarak Yemen konusu gündeme geldi.

Arkadaşlar, benim söyleyeceğim hususlar bu kadar. Sizin sorularınızı alayım, yanıt vereyim.

SORU- Tanju Bey, sorum Yemen konusunda olacak. Türkiye operasyona destek verdiğini açıkladı. Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Bakan da lojistik ve istihbari desteğe Türkiye’nin hazır olduğunu söyledi. Operasyon zannediyorum beşinci gününde. Şu ana kadar ki bölümünde Türkiye’nin herhangi bir istihbari, lojistik desteği oldu mu?

Sayın Bakan, geçen hafta yine Kuveyt Körfez ülkelerinden yetkililerin bu istihbarat paylaşımı konusunda Türkiye’ye geleceğini söylemişti bu ziyaret gerçekleşti mi ya da ne zaman gerçekleşecek?

Bir de operasyon dünkü ayağında bir mülteci kampı da vuruldu sivil ölümleri de söz konusu bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Yemen’e yönelik KİK harekatı başlamadan önce zaten Suudi tarafı tarafımıza bilgi vermişti. Biz de zaten yaptığımız açıklamayla KİK çerçevesinde yapılan bu askeri harekatı desteklediğimizi bildirmiştik. Yaptığımız açıklamada da Hutilerin tek taraflı eylemlerinin ülkeyi iç savaşın, parçalanmanın ve kaosun eşiğine sürüklediğini bildirmiştik. Ayrıca, bu bölgedeki gelişmelerin, Yemen’deki gelişmelerin bölgesel güvenlik ve istikrara tehdit olduğunu söylemiştik. Tabii Yemen’de seçimle iş başına gelmiş meşru bir Cumhurbaşkanı var, Cumhurbaşkanın talebi üzerine zaten bu operasyon gerçekleştirildi ve biz de bu operasyonu destekledik. Tabii operasyonun aslında iç savaş ve kaosun önlenmesine ve meşru devlet otoritesinin tekrar ihdas edilmesi açısından önemli olduğunu düşünüyoruz ve arzu ettiğimiz de bir an evvel barış ve istikrarın sağlanması ve tüm tarafların siyasi diyalog sürecini yeniden başlatması. Hem Sayın Bakanımız da söyledi, lojistik ve istihbari işbirliğine açığız diye, ama spesifik olarak bu konuya ilişkin olarak herhangi bir gelişme olmadı. Tabiatıyla ilgili kurumlar, üçüncü grup kurumlarımız Körfez ülkelerinin diğer kurumlarıyla işbirliği halinde yani temas halindeler, bunu da söylemem lazım. Spesifik olarak mülteciler kampının bombalanmasına ilişkin olarak herhangi bir yorumum yok bunu basında okudum detaylarına çokça hakim değilim bu konunun.

Evet Diyar Hanım, Buyurun.

SORU- Arap Ligi Genel Sekreteri Nebil el-Arabi, Arap Ligi Zirvesi sonrası gerçekleştirdiği basın toplantısında bölgedeki sorunların önemli bölümünün dış müdahaleden kaynaklandığını İran, İsrail ve Türkiye gibi bazı ülkelerin Arap bölgesine müdahaleleriyle bölgedeki sorunları körüklemeyi hedeflediklerini belirtti. Bu konudaki görüşlerinizi alabilir miyiz?

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Şimdi Arap Ligi Genel Sekreteri Nebil el-Arabi’nin ifadelerini aslında bizde basından gördük, yani hem Arap Ligi Zirvesi sonrası basın toplantısında benzer açıklamalar yapmış, hem de daha sonra iki televizyon kanalına bu sizin bahsettiğiniz açıklamaları yapmış, açıklamalarda bulunmuş. Biz bunun üzerine dün Arap Ligi Ankara Temsilcisi Büyükelçi Naciri'yi Bakanlığımıza çağırdık.

Kendisine, Arabi'nin bu ifadelerinin hiçbir şekilde kabul edemeyeceğimizi sert bir biçimde dile getirdik. Arabi'nin bu sözleri Arap dünyasıyla ortak geçmişimizle, ne de mevcut güçlü dostluk ve kardeşlik bağlarımızla bağdaşmıyor. Bu açıklamaların ayrıca Arap halkının görüşlerini yansıtmadığını da düşünüyoruz. Ve ayrıca bu açıklamaların Arabi'nin temsil ettiği bölgesel örgüt adına yapılmadığını, Arabi’nin vatandaşı olduğu ülkenin etkisiyle bu ifadeleri sarf ettiğini düşünüyoruz. İfadenin ve hareket tarzının da profesyonel olmadığını düşünüyoruz. Bütün bu unsurları Arap Ligi Ankara Temsilcisi Büyükelçi Naciri'ye dün ifade ettik.

Mahmut Bey.

SORU- Tanju Bey, iki sorum olacak. Birincisi, biliyorsunuz Suriye’de iç savaş devam ediyor ve önceki gün İdlib’in muhaliflerin ele geçirdiği bilgisi geldi. Ancak bu muhaliflerin Özgür Suriye Ordusuyla birlikte hareket etmediğine ilişkin yorumlarda var ve bazı Batı medyasında Türkiye’nin bunları desteklediği, silahlandırıldığına ilişkin bilgiler yer alıyor. Bu konuyu nasıl değerlendirirsiniz? İdlib konusunu ayrıca değerlendirmenizi isteyeceğim.

İkinci sorum, Kıbrıs’la ilgili olacak. Biliyorsunuz 6 Nisan’da Türkiye’nin yayınladığı seyrüsefer bildirgesi yani Navtex’in süresi doluyor. Acaba 6 Nisan itibariyle yeni bir bildirge yayınlanacak mı? Yayınlanacaksa yine aynı bölgeleri mi içerecek?

Teşekkürler.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- İlk sorunuzdan başlayayım. Muhalif gruplar müşterek bir operasyonla 28 Mart’ta İdlib şehir merkezinin kontrolünü ele geçirdiler. Operasyonun aralarında Özgür Suriye Ordusu unsurlarının da bulunduğu geniş bir muhalif grup yelpazesi tarafından gerçekleştirildiğini biliyoruz. Bu konuyu aslında yakından takip ediyoruz. Şu anda mücavir sınır kapılarımızda olağan dışı herhangi bir durum yok. Şu aşamada bizim sınırımıza yönelik herhangi bir insan göçü, baskısı da, insani baskı da yok. Şu aşamada sınır kapılarımızda bir süredir tatbik ettiğimiz daha gelişmiş kontroller öngören rejimi de sürdürüyoruz. Basında da yer aldı, İdlib taarruzuna Türkiye’den çok sayıda silahlı muhalifin katıldığına ilişkin olarak bazı iddialar gündeme geldi, böyle bir durum söz konusu değil. Bunlar Suriye rejimi kaynaklı, mesnetsiz ve üzerinde durulmayacak iddialar.

Şimdi Kıbrıs konusuna gelince, Kıbrıs konusunda aslında dün KKTC Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yaptı. Bu açıklamayı gördüyseniz aslında önemli bazı unsurları içeriyor. KKTC Dışişleri Bakanlığı, GKRY’nin Kıbrıs etrafında hidrokarbon kaynaklarına ilişkin başlatmış olduğu faaliyetler çerçevesinde sondaj çalışması yapmakta olan geminin bölgeden ayrıldığı tespitinde bulundu. Barbaros Hayrettin Paşa Sismik Araştırma Gemisi de dün itibariyle bölgeden ayrıldı. Bu çerçevede tabii bizim beklentimiz mümkün mertebe en kısa zamanda 11 Şubat 2014 tarihli ortak açıklama çerçevesinde tarafların müzakere masasına dönmesi ve kapsamlı müzakerelerin bir an evvel sonuçlandırılması. Tabii o Navtex konusunu bu gelişmeler çerçevesinde değerlendireceğiz.

Sevil Hanım.

SORU- Tanju Bey, Cumhurbaşkanının Yemen’le ilgili açıklamalarının ardından İran’dan gelen tepkiler kapsamında İran’daki Büyükelçilik Maslahatgüzarının İran Dışişleri Bakanlığı tarafından çağrıldığını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerine izahat istendiğine ilişkin haberler çıkmıştı. Bu görüşmeye ilişkin bilgi verebilir misiniz?

İran Parlamento’sundan Erdoğan’ın ziyaretinin iptal edilmesine ilişkin çağrılar var ama siz İran Devleti’nin ilgili makamlarından böyle bir sinyal aldınız mı ya da böyle bir beklenti dile getirildi mi acaba?

Ve ikinci sorum da, Yemen’in barış ve istikrara kavuşması çalışmaları kapsamında Türkiye bölgedeki bazı gruplarla diyalog sağlanması yönünde bir çaba sarf ediyor mu? Sadece bahsedilen katkı istihbarat ve lojistik kapsamında mı olacak, yoksa siyasi diyalogun sağlanması için de girişimler yapılacak mı ya da başlandı mı?

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Şimdi İran Tahran Büyükelçiliğimiz Maslahatgüzarının İran Dışişleri Bakanlığına çağrıldığı hususu İran basınında da yer aldı. Buna ilişkin olarak basında yer alan unsurların dışında benim söyleyecek pek fazla bir şeyim yok, pek fazla katkıda bulunamayacağım. Ama İran ziyareti konusunda zaten Sayın Cumhurbaşkanımız gerekli açıklamayı dün yaptı. Bu konuda herhangi bir değişiklik, ziyaret takviminde bir değişiklik olmadığını söyledi. Bu çerçevede Sayın Cumhurbaşkanımız İran’a önümüzdeki dönemde bir ziyaret gerçekleştirecek. Bu İran’a Cumhurbaşkanı düzeyinde 4 yıl aradan sonra gerçekleştirilecek ilk ziyaret olacak. Ziyaret sırasında Türkiye-İran Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyinin ikinci toplantısı yapılacak. Görüşmelerde tabii ikili ilişkiler ve bölgesel, uluslararası konular ele alınacak. Tabii aslında İran’la ilişkilerimizi özel kılan bir husus sadece aynı coğrafyada yaşamak ya da aynı sınırı paylaşmanın yanı sıra, görüş ayrılıkları da dahil her türlü konuyu büyük bir açıklıkla ele alabiliyor olmamız. Bu çerçevede Sayın Cumhurbaşkanımız özellikle son dönemde bölgemizde yaşanan gelişmelere ilişkin kaygılarımızı İran makamlarıyla en üst seviyede ve doğrudan paylaşmış olacak bu ziyaret çerçevesinde.

Yemen konusuna gelince bu aşamada sizin söylediğiniz şekliyle tarafımızca bir arabuluculuk yapılmıyor, ama dediğim gibi konuyu yakından takip ediyoruz ve konuyla ilgili tüm ülkelerle zaten istişare halindeyiz. Gerekli görüldüğü takdirde Yemen sorununun barışçıl bir şekilde çözülmesi amacıyla her türlü katkıyı yapmaya da hazırız.

SORU- Tanju Bey, İncirlik Hava Üssüne silah taşıyan insansız hava araçları konuşlandı mı acaba?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Teşekkür ederim. Bu soruyu geçtiğimiz hafta da sormuştunuz, ben de aynı şekilde size bir yanıt vermiştim, şimdi aynı şekilde yine tekrar yanıt vereceğim. Aslında bu konu Cuma günü Sayın Bakanımıza sizin televizyonda yaptığı mülakatta da soruldu. Sayın Bakanımız da, Türkiye’nin DEAŞ’la mücadelede uluslararası koalisyonun bir parçası olduğunu söyledi. Bugüne kadar tabii tabiatıyla DEAŞ’la mücadelede pek çok uluslararası toplantıya katıldık. Ayrıca yabancı terörist savaşçılarla ilgili bir çalışma grubu tesis edildi, bunun Hollanda’yla birlikte Eş Başkanlığını yapıyoruz. Tabiatıyla güvenlik konularında Amerikan makamlarıyla her türlü işbirliğini yapıyoruz, istihbarat konusunda da işbirliğimiz var. Ama spesifik olarak bu hava araçlarının yerleştirilip yerleştirilmediği sorusuna ilişkin olarak yorum yapmayacağım. Yani bunlar ulusal güvenliği ilgilendiren konular. Geçtiğimiz hafta da aynısını söylemiştim onun için bir yorum yapmayacağım.

Buket Hanım.

SORU- Sayın Bakanın, Amerika ziyaretine ilişkin detaylar belli oldu mu? Antalya’da yapılacak G-20 Zirvesi’ne Obama’nın gelmesine yönelik olumlu bir sinyal almayı bekliyor musunuz ya da böyle bir bilgi ulaştı mı size?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Sayın Bakanımız, Cuma günü zaten Amerika Birleşik Devletlerine yapacağı ziyaretin tarihini söylemişti, 20-21 Nisan tarihlerinde gerçekleşecek ziyaret. Ziyaret sırasında Kerry’le görüşme olacak, Kongre üyeleriyle, think tank kuruluşlarıyla, Türk toplumunun temsilcileriyle temaslar olacak. Bunun dışında daha teknik detaylar belli değil program şu aşamada belli değil, ama yoğun bir program olacağını tahmin ediyorum.

İkincisi, G-20 aslında bir sene içinde yapılan en önemli zirvelerden bir tanesi ve G-20 Zirvesine genellikle Devlet Başkanları katılıyor daha önce de Obama G-20 Zirvesine, toplantılarına katılmıştı. Buna ilişkin olarak tekrar katılacağını tahmin ediyorum, ama yani bu netleşti mi, geliş-gidiş tarihleri ne zaman bunları şu anda bilemiyorum. Ama bunda herhangi bir sıkıntı olduğunu da düşünmüyorum.

SORU- Tanju Bey, Mahmut’un sorularının aslında biraz devamı gibi olacak, ama Kıbrıs’ta 6 Nisan’da o Navtex ve Barbaros Gemisi geri çekildi ama geçtiğimiz günlerde yanılmıyorsam birkaç gün önce Tuzla’dan Turkuaz isimli bir araştırma gemisi denize indirildi ve Sayın Bülent Arınç o indirilme sırasında vardı ve yine Kıbrıs’a gidip sismik araştırma yapacak daha yeni bir gemimiz oldu diye bir açıklama yaptı. O geminin de Kıbrıs’a gitmesi öngörülüyor mu veya yedekte mi tutuluyor?

Bir de İdlib alındıktan sonra ÖSO’nun komutanlarından El Nusra’yla işbirliğinin devamı yönünde bazı açıklamalar geldi bunu nasıl değerlendirirsiniz?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Bir defa Kıbrıs konusunda aslında biraz önce gayet açıklıkla söyledim. İhtiyaç duyulduğu anda tabii Barbaros Hayrettin Paşa gibi yeni gemi de -Turkuaz ismi galiba- kullanılabilir bunda herhangi bir sıkıntı yok.
Bu ÖSO ve El-Nusra arasındaki işbirliği konusunda herhangi bir yorumum yok bunu ben de basından okudum, yani aslında bunu belki ÖSO yetkililerine sorsanız daha doğru olur.

Evet, arkadaşlar başka sorusu olan? Teşekkür ediyorum, sağ olun.