Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 30 Aralık 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 16 Aralık 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 8 Aralık 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Arka Plan Bilgilendirme Toplantısı, 28 Kasım 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 5 Kasım 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 9 Ekim 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 15 Eylül 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 2 Eylül 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 27 Ağustos 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 7 Ağustos 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing, 31 Temmuz 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 29 Temmuz 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 15 Temmuz 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 3 Temmuz 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing, 26 Haziran 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 25 Haziran 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 18 Haziran 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 11 Haziran 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 15 Mayıs 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 8 Mayıs 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing, 17 Nisan 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 16 Nisan 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 9 Nisan 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 31 Mart 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 24 Mart 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 11 Mart 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 27 Şubat 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 17 Şubat 2015, Ankara Enformasyon Genel Müdür Yardımcılığı’nda Daire Başkanı Beliz Celasin-Rende’nin Background Bilgilendirme Toplantısı, 12 Şubat 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing,05 Şubat 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 8 Mayıs 2015, Ankara


Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç: Hepinize hoş geldiniz diyorum.

En son basın toplantımızdan bu yana yaklaşık iki hafta geçti. Siz de Sayın Bakanın programını takip ettiniz, çok yoğun bir programı vardı. Biraz sonra, en son basın toplantısından bu yana Sayın Bakanın yaptığı, katıldığı toplantıları, diplomatik etkinlikleri özetleyeceğim.

Bu çerçevede Sayın Bakanımız ilk olarak 18-21 Nisan tarihlerinde Vaşington'u ziyaret etti. Siz de aslında onu yakinen takip ettiniz. Vaşington'daki ziyareti sırasında Sayın Bakan ABD Dışişleri Bakanı Kerry, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice, ABD Kongresi Senato Çoğunluk Lideri Mitch McConnell, Temsilciler Meclisi Türkiye Dostluk Grubu Eşbaşkanlarıyla biraraya geldi. Lobi firmalarının yöneticileriyle biraraya geldi. Ayrıca, Carnegie Endowment for International Peace’de Türkiye’nin Ortadoğu’daki rolü temalı bir konuşma yaptı. Yine Amerika’daki düşünce kuruluşları yöneticileri, kanaat önderleriyle biraraya geldi. Bazı basın kuruluşlarına, Amerikalı basın mensuplarına mülakat verdi. Aynı zamanda 19 Nisan günü Maryland’de yapılan Türk-Amerikan Kültür ve Medeniyet Merkezi ve Camisini de ziyaret etti. Tabii siz bu ziyareti takip ettiniz, basında da geniş şekilde yer aldı.

Ardından Sayın Bakanımız 23 Nisan günü İstanbul Barış Zirvesi’ne katıldı. Bu Barış Zirvesi’nde Sayın Başbakanımız Avustralya, Yeni Zelanda Başbakanları ile Irak Cumhurbaşkanı’na bir hitapta bulundu. Sayın Cumhurbaşkanımızın da bir hitabı oldu burada. Aynı zamanda tabii burada akademisyenler 100. Yılında Birinci Dünya Savaşı konulu bir etkinlikte konuyu tartıştılar. Entelektüel bir tartışma ortamı oldu. Zengin bir fikir alışverişi gerçekleşti. Peşinden kültürel program oldu. Sayın Bakanımız bu zirve sırasında İstanbul’da bulunan bazı üst düzey yetkililerle biraraya geldi. UNDP Genel Direktörü Helen Clark’la biraraya geldi. Gana Dışişleri Bakanı, Gine Uluslararası İşbirliği Bakanı, Singapur Dışişleri Bakan Yardımcısı, Yeni Zelanda Başbakanı, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri, İngiltere Dışişleri Bakanı, Avusturya İşçi Partisi Lideriyle biraraya geldi. Ayrıca Rusya Duma Başkanı Narışkin’le de bir akşam yemeği yedi. Bunların hepsi 23 Nisan günü İstanbul’daki Barış Zirvesi sırasında gerçekleşti. UNDP’nin İstanbul’daki merkezini açtı Sayın Bakan. Onun açılışına Helen Clark’la birlikte katıldı. Tabii UNDP BM’nin operasyonları için en büyük ihtisas kuruluşlarından bir tanesi. UNDP’nin İstanbul’da bir bölgesel ofis açması aslında çok önemli. Hep söylüyoruz, İstanbul da uluslararası alanda önemli bir diplomatik merkez oluyor. New York’tan sonra dünyada en fazla başkonsolosluğa ev sahipliği yapan şehir İstanbul. Bu BM’nin yetkili kurumlarının da, sadece UNDP değil diğer kurumlar da var aslında, İstanbul’da ofis açması bizim aslıda çok yönlü diplomasimizin de başarısının bir sonucu.

Ardından Sayın Bakan Çanakkale’deki 24 Nisan etkinliklere katıldı, bunu zaten takip ettiniz. Katılımcılara ilişkin olarak; 17 devlet başkanı, 3 parlamento başkanı, cumhurbaşkanı yardımcısı düzeyinde 2 kişi, başbakan düzeyinde 5 katılımcı, bakan düzeyinde 29 katılımcı, diğer bakan yardımcısı düzeyinde 8 katılımcı Çanakkale’de düzenlenen etkinliklere katıldı. Bunlar da zaten geniş şekilde basında yer aldı. Onun için çok fazla detaya girmiyorum.

25 Nisan Cumartesi günü Ankara’da Dışişleri Bakanlığı Emekli Mensupları ve Şehit Aileleri bir yürüyüş gerçekleştirdi. Biliyorsunuz 1973 ile 85 yılları arasında 40’tan fazla diplomat ve devlet görevlisi ve onların aile bireyleri Ermeni teröristlerce katledilmişlerdi. Bu, şehitlerimizi unutmadığımızı göstermek açısından önemli bir yürüyüştü. Ulus’taki Atatürk Anıtı önünde toplanan emekli mensuplarımız Kızılay’daki Atatürk Anıtına kadar bir yürüyüş gerçekleştirdiler. Bu da yine basında yer aldı.

Bunun dışında Sayın Bakanımız 27-28 Nisan’da Sayın Cumhurbaşkanımızın Kuveyt ziyaretine katıldı. Ardından Bosna Hersek’e bir ikili ziyaret gerçekleştirdi. Bosna Hersek’te Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Igor Crnadak, ayrıca Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı ve üyeleri, Bosna Hersek Parlamentosu Temsilciler Meclisi ve Halklar Meclisi Başkan ve Başkan yardımcıları, Bakanlar Konseyi Başkanıyla biraraya geldi. Aynı zamanda TİKA tarafından düzenlenen bir çocuk parkının da açılışını yaptı Sayın Bakanımız Bosna Hersek programı sırasında.

Ardından Sayın Bakanımız Sayın Başbakanımızın Duesseldorf ziyaretine katıldı. Orada Dusseldorf Başkonsolosluğumuzun yeni binası da açıldı. Ardından dün Sayın Bakanımız hem “Memleketim” portalının lansmanının yapılması, hem de Başkonsoloslarla toplantı amacıyla Münih’e gitti. Dün itibarıyla Münih’te bölge Başkonsolosları, Almanya ve Avusturya’daki Başkonsoloslarımızla biraraya geldi. Özellikle yaklaşan seçim hazırlıkları konusunda görüş alışverişinde bulunuldu. Ardından da “Memleketim” portalının bir lansmanı yapıldı. Bugün hem yazılı hem görsel basında da yer aldı. Memleketim Projesi, aslında Dışişleri Bakanlığımızın inisiyatifiyle başlatılan bir proje. Memleketim Projesinin asıl hedefi, yurt dışında yaşayan Türklerin birbirleriyle olan irtibatını sağlamak ve özellikle de hedef kitle olarak gençler ve gençlerin Türkiye ile olan bağlantısını kuvvetlendirmek. Tabii bu çerçevede gençlerin gençlik kamplarında misafir edilmesi, Türkçeyi daha uygun ve daha güzel şekilde konuşmalarının sağlanması, e-kütüphaneler yaratılması, aynı zamanda bir sosyal paylaşım sitesi olarak yine “Memleketim” portalının kullanılması önemli hedeflerimizden bir tanesi. Web sitesine girdiğinizde siz de göreceksiniz, dün itibarıyla etkin bir şekilde kullanılmaya başlandı. Daha tabii çok yeni, vatandaşlarımızın bunu kullanmasıyla birlikte özellikle yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız açısından etkin bir iletişim platformu olacak.

Bunun dışında Sayın Bakanımız bugün Lyon’da da bazı temaslarda bulunacak. Bu akşam itibariyle Antalya’ya dönecek.

Sayın Bakanımızın önümüzdeki döneme ilişkin programı hakkında da birkaç husus söyleyeyim; Türkiye-Katar Yüksek Stratejik Komite Dışişleri Bakanları Hazırlık Toplantısı, yarın Antalya’da gerçekleşecek. Biliyorsunuz 19 Aralık 2014 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımız ve Katar Emiri arasında imzalanan bir ortak mutabakatla Yüksek Stratejik Komite tesis edilmişti. Bunun hazırlık toplantısı Antalya’da yarın gerçekleştirilecek. Tabii Katar bizim için çok önemli bir ülke. Sadece ekonomik ve ticari ilişkilerimiz açısından değil, bölgeye yönelik olarak politikalarımız da aslında Katar’la örtüşüyor. Bu çerçevede yarın yapılacak toplantıda tabii özellikle yüksek stratejik komitesinin gündemine alınacak anlaşmaların neler olacağı konusu da detaylı bir şekilde tartışılacak. Keza söylemeye de gerek yok, tabii bölgesel meseleler de Katar Dışişleri Bakanı ile Sayın Bakanımız arasında tartışılacak.

Ardından Salı günü Yunan Dışişleri Bakanı Kotzias Ankara’ya gelecek. Bu tabii Yunanistan’da yeni Hükümetin göreve başlamasının ardından Dışişleri Bakanları seviyesinde ilk ziyareti teşkil edecek. Türkiye ile Yunanistan ilişkileri tüm veçheleriyle görüşülecek.

Ardından tabii önemli bir toplantı var: NATO Dışişleri Bakanları toplantısı 13-14 Mayıs tarihlerinde Çarşamba ve Perşembe günleri Antalya’da yapılacak. Bu toplantıdan hemen önce 12 Mayıs Salı günü Türkiye Vişegrad Dışişleri Bakanları Toplantısı yine Antalya’da olacak. Biliyorsunuz, Vişegrad ülkeleri Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Polonya ve Slovakya. Bu ülkelerin Dışişleri Bakanlarıyla Sayın Bakanımız 12 Mayıs Salı günü yine Antalya’da biraraya gelecek.

Ardından NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı olacak. O konuya ilişkin olarak da size çok kısaca bilgi vereyim. Hem gündem, hem katılımcılar, hem de öne çıkan konular hakkında birkaç cümle söyleyeyim.

Tabii biliyorsunuz NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı düzenli olarak Brüksel’de NATO karargâhında yapılıyor. Fakat bazı şartlarda dışarıda da yapıldığı oluyor. En son 2011 Berlin’de Dışişleri Bakanları Toplantısı yapılmıştı. Bu, 2011 yılından sonra ilk defa Brüksel’deki NATO Karargâhı dışında gerçekleştirilecek toplantı olacak. Tabii bu toplantıya 28 müttefik ülke Dışişleri Bakanları katılacak. Bunun dışında, Kararlı Destek Misyonu katılımcıları ayrı 18 ülke, Güçlendirilmiş Fırsat Ortağı 1 ülke ve 5 tane de uluslararası kuruluş temsilcisi, yani toplam 52 ülke ve uluslararası kuruluştan temsilciler olacak. Pek çok Bakan ve üst düzey yöneticiler olacak.

NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı sırasında 2016 Varşova Zirvesi öncesi ittifakın öncelikleri ve sınamaları, Afganistan Kararlı Destek Misyonu konusu, ittifakın ortaklarla ilişkilerinin geliştirmesi ve Galler Zirvesinde alınan kararların hayata geçirilmesi hususları gündeme gelecek.

Kararlı Destek Misyonu, Afganistan’la ilgili toplantı Dışişleri Bakanları formatında düzenlenecek ilk toplantı olacak. NATO’nun Afganistan’a yönelik angajmanı tüm veçheleriyle ele alınacak. Afganistan Dışişleri Bakanı Rabbani bu toplantıya katılacak.

NATO’nun önemli gündem konularından bir tanesi de, NATO Ukrayna Komisyonu oturumu olacak. NATO-Ukrayna işbirliği, Ukrayna’nın doğusundaki güvenlik durumu, Minsk anlaşmasının uygulanmasına ilişkin durum yine Ukrayna Dışişleri Bakanı Klimkin’in katılımıyla gündeme gelecek. Toplantı sonunda bir NATO Ukrayna Komisyonu oturum açıklaması da öngörülüyor.

Ardından Kuzey Atlantik Konseyi oturumu olacak ve bir çalışma yemeği de gerçekleştirilecek.

Ben gündeme ilişkin olarak özellikle saatlendirme açısından da bir bilgi vereyim.

Biraz önce de söyledim, Salı günü 12 Mayıs’ta akşam saatlerinde Vişegrad Dörtlüsü Türkiye Dışişleri Bakanı toplantısı olacak. Çarşamba günü 13 Mayıs’ta NATO Zirvesi saat 9:20’de resmi karşılama ve aile fotoğrafının çekimiyle başlayacak. Ardından Kuzey Atlantik Konsey Kararlı Destek Misyonu Hareket Ortağı ve Potansiyel Hareket Ortağı ülkelerle toplantı saat 10:00-12:15 arasında olacak, bu Afganistan’la ilgili toplantı. Ardından NATO Dışişleri Bakanlarının bir çalışma yemeği. Aynı gün de NATO Ukrayna Komisyonu Toplantısı öğleden sonra gerçekleşecek. Aynı akşam 13 Mayıs Çarşamba günü Sayın Bakanımız ev sahipliğinde bir sosyal akşam yemeği düzenlenecek. Perşembe günü Kuzey Atlantik Konseyi Oturumu ve tekrar Dışişleri Bakanları çalışma öğle yemeği de aynı gün NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı sona erecek. Bu toplantıya ilişkin olarak katılım hakkında zaten gerekli duyurular yapılmıştı Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğümüz tarafından.

Bunun dışında bir önemli husus da, aslında yurtdışındaki seçimler. Biliyorsunuz vatandaşlarımız ilk kez 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında yurtdışında oy kullanmışlardı. Şimdi 2015 milletvekili genel seçimlerinde de oy kullanabilecekler. İlk oy kullanma süreci bugün başladı. Aslında tabii ilk oy da Avustralya’da Melbourne’de yerel saatle saat 10’da Melahat Özkan adlı vatandaşımız tarafından kullanıldı. İlk oy kullanan vatandaşımız Melahat Özkan oldu. Tabii hangi ülkelerde ne kadar sandık kurulacağı, hangi tarihlerde oy kullanılacağı Yüksek Seçim Kurulu tarafından belirleniyor. Örneğin, Almanya’da 8-31 Mayıs 2015 tarihleri arasında hafta içi ve hafta sonu 10’la 19 arasında oy kullanılabiliyor. Nisan 2015 itibarıyla yurtdışında kayıtlı seçmen sayımız 2,8 milyon, Almanya’da ise kayıtlı seçmen sayımız 1,4 milyon civarında. Bizim arzumuz, yurtdışındaki seçmenlerimizin daha fazla sandığa gitmesi ve katılım oranlarının yüksek bir şekilde gerçekleşmesi.

Arkadaşlar, ben isterseniz burada durayım, bundan sonra da sorularınızı yanıtlamaya çalışayım.

Evet, Tülay Hanımdan başlayalım.

Soru: Benim sorum eğit-donat programına ilişkin olacak. Sayın Bakan 9 Mayıs tarihinde eğit-donat programının başlayacağını açıklamıştı. Yarın başlayacak mı bu program?

Daha önce açıklandığı gibi program Kırşehir’de mi gerçekleştirilecek, yoksa sınır bölgesinde başka bir nokta da eğitim verilebileceği yönünde iddialar var, düşünülen başka bir yer var mı? İlk etapta eğitilecek kişi sayısı nedir acaba?

Teşekkür ederim.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç: Eğit-donata ilişkin olarak bundan önce de basın toplantılarında pek çok defa siz de soru sordunuz, ben sorulara yanıt verdim. Tabii asıl hedefimiz, Suriye’de gerçek bir siyasi dönüşümün sağlanması ve aşırılıklarla mücadele edilmesi için Suriye muhalefetinin güçlendirilmesi. Temel olarak da Suriye muhalefetine daha fazla kabiliyet sağlamayı hedefliyoruz.

Siz de biliyorsunuz, 19 Şubat günü Sayın Müsteşarımız ve Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçisi John Bass tarafından Ankara’da eğit-donat mutabakatı imzalanmıştı. Bugün bir gazetede eğit-donatın başlamayacağına ilişkin bazı haberler çıktı. Bunların temelsiz ve spekülatif iddialar olduğunu söyleyebilirim. Zaten hukuki altyapısı da, biraz önce de söyledim, 19 Şubat tarihinde imzalanan belgede var. Hazırlıklar program planlandığı şekilde devam ediyor. Bütün hazırlıklarda da herhangi bir sıkıntı yok. Önümüzdeki günlerde program başlayacak.

Bunun dışında, spesifik olarak yer konusunu sordunuz. Onlar operasyonel detaylar, onun için bunlara burada giremiyorum. Ama daha önce de söylemiştik, eğit-donatın hem Katar’da, Suudi Arabistan’da ve Ürdün’de ve Türkiye’de olmak üzere yaklaşık 1 yıl içinde 5 bin kişinin eğitilmesinin öngörüldüğünü söylemiştim. Yani 3 yıl içinde yaklaşık 15 bin kişinin eğitilmesi böylece mümkün olacak. Ülkemizde de eğitilecek unsurların sayısı yılda yaklaşık 1500-2000 kişi olacak. Onun dışında bu aşamada benim ekleyecek herhangi bir şeyim yok.

Sevil Hanım…

Soru: Tanju Bey, dün uluslararası bir haber ajansında çıkan habere göre, Türkiye ve Suudi Arabistan’ın Suriye muhalefetine maddi ve lojistik destek sağlama konusunda anlaştığına ilişkin iddialar vardı. Halihazırda verilen desteğin yanı sıra Suriye muhalefetine verilecek destek kapsamında yeni bir unsur var mı acaba? Suudi Arabistan’la bu yönde bir anlaşma var mıdır ve anlaşmanın içeriği ya da uzlaşının içeriği nedir acaba?

Bir ikincisi, hem uluslararası medyada gündeme gelmişti, Türkiye’yle Suudi Arabistan’ın Suriye’ye bir askeri operasyon gerçekleştirebileceğine ilişkin. Aynı zamanda dün de ana muhalefet partisi üyesi Gürsel Tekin’in bir iddiası vardı, Türkiye’nin Suriye’ye asker göndereceğine ilişkin. Suriye’ye bir kara operasyonu gündeminizde mi acaba? Kara operasyonu ya da başka bir vesileyle Türkiye’nin Suriye’ye asker göndermesi gündemde midir?

Bir sorum daha olacaktı, eğit-donat’la ilgili olarak. Eğit-donat’ta Türkiye’yle Amerika’nın kimlerin eğitileceği konusunda henüz tam bir uzlaşıya varamadığı için programın geciktiğine ilişkin bir iddia da var. Bu konuda uzlaşı sıkıntısı var mı acaba?

Teşekkür ederim.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç: Tülay Hanım’ın sorduğu soruyla bağlantılı olduğu için en sondan başlayayım.

Biraz önce zaten bu konuya ilişkin olarak eğit-donatın başlamayacağına ilişkin olarak bu söylediğiniz nedenden bir gazetemizde bir yazı çıktı. Bunlar biraz önce de söyledim spekülatif iddialar, tamamen gerçek dışı. Bunun hukuki altyapısı var ve öngörüldüğü şekliyle bütün çalışmalar devam ediyor. Eğit-donata ilişkin olarak söyleyeceğim şeyler bunlar.

Şimdi dün yine bir uluslararası haber ajansında Suudi Arabistan’la Türkiye’nin Suriye konusunda anlaştıklarına ilişkin bir haber yayımlandı. Aslında bizim Suriye konusundaki görüşlerimiz başından beri belli, yani bunda herhangi bir değişiklik yok. Biz Suriye’de rejimin gitmesi gerektiğini düşünüyoruz. Cenevre deklarasyonu çerçevesinde bir transformasyonun gerçekleşmesi gerektiğini söylüyoruz.

DEAŞ’ın buradaki varlığının rejim tarafından kullanıldığını da biliyoruz. Rejim kendini bir şekilde meşrulaştırmaya çalışıyor, bunun da farkındayız. Fakat bunun yanında rejim hala insanları katletmeye devam ediyor. Hem varil bombaları kullanıyor, hem de klor gazı kullanmaya devam ediyor.

Bizim Suudi Arabistan’la görüşmelerimiz Suriye konusunda zaten örtüşüyor. Türkiye sadece Suudi Arabistan’la değil, diğer müttefikleriyle de işbirliği yapıyor. Yani Amerika Birleşik Devletleri’yle, İngiltere’yle işbirliği yapıyor, yapmaya da devam ediyor.

Aynı zamanda Türkiye DEAŞ’a karşı mücadelede uluslararası koalisyonun bir parçası. Buna ilişkin olarak tüm toplantılara zaten davet edildi ve bu toplantılara katıldı. Bu koalisyonun içinde ABD de var, İngiltere de var, Suudi Arabistan da var. Biraz önce söylediğiniz eğit-donat konusunda tabii yine bir işbirliği var. Onun için Suudi Arabistan’a ilişkin olarak bu söylenen şeyler çok yeni değil. Zaten geçmiş yıllara giden bir işbirliğimiz ve politikamızla bir örtüşme var. Onun için yeni bir unsurun olmadığını söyleyebilirim. Ayrıca bu ilginç haberde Türkiye’nin El-Nusra’yı desteklediğine ilişkin olarak bazı iddialarda bulunuluyor. Ama El-Nusra Türkiye için bir terör örgütü, bunu da burada eklemem gerekir.

Gürsel Tekin’in iddiaları yani bir siyasi partinin Genel Sekreteri böyle iddialarda iki gün önce bulundu yanılmıyorsam. Bunlar Çarşamba günü basında yer aldı, herhalde Salı günü ifade edilmiş unsurlar. Zaten iki gün de geçmiş oldu, Türk ordusu Suriye’ye girmedi. Bu çerçevede bunun üzerine benim fazlaca yorum yapmama gerek yok, zaten bu iddiaların doğru olmadığı ortada.

Soru: Tanju Bey, Bakan Bey geçtiğimiz hafta Ankara temsilcilerine yaptığı açıklamada eğit-donatta ilk etapta 300 olduğunu söyledi. Fakat dün ABD Savunma Bakanı 90 olarak açıkladı ve eğit-donatta biz başından beri Washington-Ankara arasında bir söylem uyuşmazlığını görüyoruz. İki bakanın böylesine farklı açıklama yapmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Veya her seferinde Ankara’nın açıklamalarına karşın ABD’den farklı bir açıklama geliyor eğit-donat konusunda. Nasıl okumalıyız bunu?

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç: Şimdi arkadaşlar, eğit-donat konusuna ilişkin olarak burada ilk defa tartışmıyoruz. Daha önce de bu tarz soruları bana sordunuz ben de bunlara yanıt verdim. Bir defa sayı konuları operasyonel konular. İkincisi, biraz önce söyledim, planlandığı şekliyle eğit-donat konusu, eğit-donata ilişkin çalışmalar devam ediyor. Bunlarda herhangi bir sorun ya da sıkıntı yok. Bu sayılara ilişkin olarak ise yani iki taraf da işbirliği yapıyor ve üzerinde müzakere ediliyor. Yani bir sıkıntının olmadığını burada söylüyorum. Onun için farklı rakamlar bir sıkıntı olduğunu göstermez. Eğit-donat konusunda herhangi bir sıkıntı yok. Zaten önümüzdeki günlerde de siz de göreceksiniz herhangi bir sıkıntı olmadığını.

Soru: (Mikrofonsuz Konuşma)

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç: Önümüzdeki günlerde diyeyim planlandığı şekliyle devam ediyor.

Soru: Tanju Bey, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani Amerika Birleşik Devletleri ziyaretinde bir açıklamada bulundu. “Gelecek yıl ya da ne zaman olacağını söylememem ama bağımsız Kürdistan geliyor” dedi. Bu açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz efendim?

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç: Biz baştan beri Irak’ın toprak bütünlüğünün yanında olduğumuzu zaten her zaman söyledik. Bu politikamızda da herhangi bir değişiklik yok. Mesut Barzani’nin ifadeleri üzerine ben herhangi bir yorum yapmıyorum spesifik olarak. Ama genel olarak bizim Irak politikamız belli. Irak’ın toprak bütünlüğü bizim için öncelikli.

Evet, Duygu Hanım.

Soru: Tanju Bey, geçtiğimiz haftanın en önemli gündem maddelerinden biri de 1915’le beraber gelen kararlardı. Dün bir tane daha karar eklendi, bir Büyükelçi daha istişare için çağrıldı. Fakat Bakanlığın açıklamalarında özellikle Fransa ve Rusya’dan Türkiye istişare için dahi büyükelçilerini çağırmadı. Bunun nedenini açıklar mısınız? Bunun Vatikan, Viyana en son Lüksemburg’dan farkı nedir?

Bir de Suudi Arabistan-Katar ittifakına bağlı olarak özellikle Cisr-eş Şuğur ve İdlip’te muhalefetin Nusra önceliğindeki muhalefetin başarı kazanmasını Ankara nasıl değerlendiriyor?

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç: Son sorunuzdan başlayayım. İdlip’teki muhalefetin başarı kazanmasına ilişkin olarak Türkiye’nin askeri yardım yaptığı hakkında pek çok iddia dile getirildi. Biz bunları 2-3 defa yayınladık. Ben bir defa yalanlıyorum. Böyle bir şey söz konusu değil, tamamen uydurma haberlerdir. Muhalefet İdlip’te bir başarı kazandı. Çok geniş bir siyasi yelpazenin olduğu geniş bir muhalif grup var. Tabii bunlar muhalefetin başarı kazanmasının ötesinde orada rejimin yaptığı saldırılar ve katliamları da göz önüne almak lazım. Bunları da unutmamak lazım. Orada yine varil bombalarıyla pek çok insan öldürüldü. Aslında muhalefetin başarı kazanmasından çok belki bunun üzerinde durmak ve düşünmek lazım.

1915 olaylarına gelince… Geçtiğimiz hafta, ve özellikle parlamentolarında soykırım kelimesini kullanan ülkelere ilişkin olarak kullanmayan ülkeler hakkında da pek çok basın açıklaması yaptık. Bazı ülkelerden de Büyükelçilerimizi geri çektik. Siz hangi kritere göre bu Büyükelçilerin çekildiğini soruyorsunuz. Aslında çok basit: daha önce soykırım kelimesini kullanan ülkeler mesela Rusya, Fransa bu ülkelerden büyükelçileri istişare için çağırmadık. Ama ilk defa bunu kullanan ülkeler mesela Avusturya, Lüksemburg, Vatikan yine bir devlet onları istişare için çağırdık. Dün Lüksemburg’a ilişkin bir açıklama yaptık. Lüksemburg büyükelçimiz de istişareler için buradalar. Tabiatıyla bu ülkelere karşı alınacak yaptırımlar, tedbirler konusunda istişarelerimiz devam ediyor, ama bu büyükelçilerimizin yakın zaman da dönmeleri öngörülmüyor.

Evet arkadaşlar, Sevil Hanım.

Soru: Bir devam sorusu olarak Rusya Büyükelçisi, Ankara’daki Büyükelçisi Bakanlığa çağrıldı mı acaba rahatsızlık ifade etmek için? Çünkü önceden kullanmış olmasına rağmen ilgili parlamentolar büyükelçiler...

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç: Evet, çağrıldı.

Evet, arkadaşlar teşekkür ederim, sağ olun.