DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Hepinize hoş geldiniz diyorum tekrar.

En son geçtiğimiz Perşembe günü biraraya gelmiştik. Ben her zaman olduğu gibi geçtiğimiz haftaki etkinlikleri, eski Bakanımızın etkinlikleriyle başlayayım, sonra da önümüzdeki döneme ilişkin olarak size hemen kısaca bir özet yapayım, ondan sonra da varsa sorularınızı alayım.

Biliyorsunuz Pazar günü eski Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu Dışişleri Bakanlığı görevini eski Müsteşarımız Sayın Feridun Sinirlioğlu’na devretti, Pazar günü Bakanlığımızda bir devir-teslim töreni yaptık, onun fotoğraflarını da paylaştık zaten sizinle.

Tabi geçtiğimiz hafta Cuma günü, daha önceki basın toplantısında da söylemiştim, Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Dışişleri Bakanları 3’lü toplantısı Antalya’da gerçekleşti, Sayın Mevlüt Çavuşoğlu, eski Bakanımız, o toplantıya katıldı. Tabi aslında bu önemli bir toplantı, önümüzdeki dönemde bu Dışişleri Bakanları Toplantısının seviyesi Cumhurbaşkanları seviyesine yükseltilecek. O konuya ilişkin olarak da tabi hazırlık toplantısı mahiyetindeydi bu toplantı.

Tabi bölgesel sahiplenme açısından da çok önemli bu 3’lü toplantılar. Benzeri 3’lü toplantılar diğer ülkelerle de yapılıyor, bunu daha önce size ifade etmiştim. Önümüzdeki dönemde tabi bu toplantılar yine devam edecek.

Bir diğer önemli husus da, Sayın Bakanımız yarın daha önce planlanmış bir programa katılacak, AB Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı, Gymnich Toplantısı Lüksemburg’da 4-5 Eylül tarihlerinde yapılacak. Sayın Bakanımız 4 Eylül Cuma akşamı AB üyesi ve aday ülkelerin Dışişleri Bakanlarının katılımıyla gerçekleşecek yemeğe katılacak, 5 Eylül Cumartesi günü de Yüksek Temsilci Mogherini ve Lüksemburg Dışişleri Bakanıyla beraber ve diğer Dışişleri Bakanlarının katılımlarıyla gerçekleştirilecek toplantıya katılacak. Tabi bölgemizdeki önemli güncel gelişmeler hakkında istişarede bulunmak açısından Sayın Bakanımızın katılacağı bu toplantı çok önemli. AB’yle işbirliğimizi kuvvetlendirmek açısından da önemli. Toplantıda bölgesel krizler ve özellikle düzensiz göç konularına ilişkin görüş alış verişinde bulunulacak.

Şu aşamada Sayın Bakanımızın netleşen programı bu şekilde. Ben isterseniz sizin sorularınızı alayım ve sorularınız üzerinden gidelim, böylece daha hızlı ve etkin bir şekilde basın toplantımıza devam edelim.
Tülay Hanım, buyurun.

SORU- Tanju Bey, Irak’ın başkenti Bağdat’ta Türk işçilerinin maskeli ve üniformalı kişilerce kaçırıldığına dair haberler var, bu haberleri doğruluyor musunuz? Sizin elinizdeki sayı nedir acaba ve kimler tarafından kaçırıldığına dair bir bilgi var mı?

Bir de, dün akşam yine Kilis’te sınırın Suriye tarafından, IŞİD kontrolündeki bölgeden açılan ateşle bir asker hayatını kaybetmişti, bir askerin de kayıp olduğuna dair bir açıklama yapıldı Genelkurmay Başkanlığı’ndan. Bu askerin akıbetine dair elinizde yeni bir bilgi var mı acaba?

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Irak’ın Bağdat şehrinde stadyum inşaatında çalışan bir Türk inşaat şirketine mensup 18 Türk’ün dün gece asker ve polis üniformalı bir grup tarafından kaçırıldığını biz de öğrendik. Sayı Irak basınına 16 şeklinde yansıdı, fakat doğru sayı 18. Olay dün gece saat 03:00 civarında gerçekleşti, polis ve asker üniformasıyla gelerek şantiyeyi basan bu kişiler 18 Türk işçiyi alıp götürmüşler. Tabi olayın öğrenilmesinin ardından Bağdat Büyükelçimiz, hem Irak Dışişleri Bakanlığı, Irak İçişleri Bakanlığı, Savunma Bakanlığı ve Başbakanlık ve aynı zamanda Ulusal Güvenlik Müsteşarlığıyla hemen temas etti. Şu aşamada niçin yapıldığı ya da hangi saikle bu kişilerin alıkonulduğuna ilişkin olarak bir yorumda bulunmak zor. Tabiatıyla bu Türk inşaat şirketiyle de temas halindeyiz. Bu 18 kişinin arasında 14 işçi, 3 mühendis ve 1 tane de muhasebeci olduğunu öğrendik. Bu aşamada 14 işçi, 3 mühendis ve 1 muhasebeci var bu 18 Türk’ün arasında. Tabi konuyu takip etmeye devam edeceğiz, Bağdat Büyükelçimiz zaten bütün mesaisini şu anda bu işe vakfetmiş durumda.

Bunun dışında, dün Kilis’te meydana gelen saldırıya ilişkin olarak Türk Silahlı Kuvvetleri bir açıklama yaptı, o açıklamanın dışında ilave edecek bir husus bulunmuyor bu aşamada.

Evet arkadaşlar, diğer soru.

Sevil Hanım, buyurun.

SORU- Tanju Bey, önümüzdeki seçimlerde aday olmak üzere bazı Dışişleri mensuplarının istifasını verdiğine yönelik haberler var. Buna ilişkin detaylı bilgi verebilir misiniz acaba?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Evet arkadaşlar, önümüzdeki seçimlerde aday olmak üzere bazı Bakanlığımız mensupları dün itibarıyla istifaların sundular. Hemen size sayabilirim; Büyükelçi Genel Müdür Hulusi Kılıç, Büyükelçi Mehmet Niyazi Tanılır, Duşanbe Büyükelçisi Öztürk Yılmaz, Danışman Dilek Ertürk ve İç Denetçi Mikail Yılmaz Bakanlığımızdan aday olmak üzere istifa eden kişiler.

Evet, diğer soru arkadaşlar.
Petek Hanım, buyurun.

SORU- Tanju Bey, Amerika Birleşik Devletleri ile son dönemde yapılan anlaşma çerçevesinde DAEŞ terör örgütüyle mücadele konusunda Türkiye’nin de içinde bulunduğu bir müdahale mekanizmasının devam ettiğini biliyoruz ama, önümüzdeki sürece ilişkin mücadele konusunda bir farklı argüman kullanılacak mı?

Yani bunu şunun için soruyorum: Bir kara harekatı düşünülüyor mu? Sadece hava operasyonuyla mı sınırlı kalacak ve bu şekilde mi devam edecek?

Teşekkürler.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Petek Hanım, sorunuza sondan başlayayım.

Sayın Başbakanımız daha önce yaptığı konuşmalarda bu aşamada bir kara harekatının düşünülmediğini, ama Türkiye’nin güvenliğini tehdit edecek her türlü unsura karşı Türkiye’nin kararlılıkla her türlü adımı atabileceğini söylemişti, yani bu çerçevede herhangi bir değişiklik yok. Sizin de söylediğiniz gibi, DAEŞ terör örgütüne karşı Amerika’yla ortak hava harekatlarının yapılmasına ilişkin olarak askeri belge de geçtiğimiz haftalarda imzalanmıştı, o çerçevede ortak uçuşların da başladığını ve DAEŞ terör örgütünün hedeflerinin vurulduğunu biliyoruz. Bundan sonra da daha önce olduğu gibi DAEŞ terör örgütüyle kararlılıkla mücadeleye devam edeceğiz, bunun dışında herhangi bir yeni unsur yok.

SORU- Aralık ayında Almanya’da casusluk iddiasıyla 2 Türk vatandaşı gözaltına alınmıştı, onların davası başlıyor 9 Eylül’de. Dışişleri Bakanlığı olarak davayı takip ediyor musunuz? Elinizdeki bilgileri öğrenmemiz mümkün mü bu konuyla ilgili?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Ece Hanım, her Türk vatandaşı için olduğu gibi yurt dışında hukuki destek isteyen ve bu konuda iradesini ortaya koyan herkese imkanlar ölçüsünde tabiatıyla yardım ediyoruz. Bu 3 kişiye ilişkin bizden nasıl bir destek talebinde bulunuldu ya da herhangi bir talepte bulunuldu mu, onu şu anda bilemiyorum. Ama bir Türk vatandaşına ilişkin hukuki/adli süreçleri tabiatıyla biz de takip ederiz. Tabi bu rızaya da dayanan bir şey. Böyle bir talepte bulundular mı onu bilemiyorum, bilahare öğrenip size aktarırım.

Buyurun.

SORU- Murat Koralp, NTV’den.
Sadece Türk işçileri mi alıkoymuşlar, sadece Türk işçiler mi çalışıyormuş, yoksa aralarından Türkler kim diye seçerek mi alınmışlar? Yani Türklere yönelik, Türkiye Cumhuriyeti’ne yönelik bir eylem mi?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Bizim öğrendiğimiz, Türk işçilerini diğerlerinden ayırarak bir seçime tabi tutukları. Ama dediğim gibi arkadaşlar, bu dün gece gerçekleşen bir olay ve olayın detaylarının netleşmesini beklemek daha doğru olur.
Tülay Hanım…

SORU- Tanju Bey, birkaç farklı konuda sorum olacak.
Öncelikle Tayland’daki bombalı saldırıyla ilişkin olarak Türkiye’ye gelen bir Tayland vatandaşının bir Türk vatandaşıyla bağlantılı olduğu ve evinde patlayıcılar olduğu söyleniyor. Dışişleri Bakanlığı Interpol aracılığıyla Tayland makamlarından bilgi istemişti nedir son durum? Bir Türk vatandaşıyla bağlantılı herhangi bir durum var mı, yargılanan bir Türk vatandaşı var mı?
İkinci konu, bir İngiliz vatandaşını 4 çocuğuyla birlikte Türkiye üzerinden Suriye’ye geçerken Türkiye’de tutuklandığına ya da gözaltına alındığına dair haberler var, bunlar doğru mudur acaba?
Bir de Sayın Sinirlioğlu’nun yerine Müsteşarlığa herhangi bir vekaleten ya da asaleten atama yapılmadı mı onu sormak istedim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Şimdi arkadaşlar, Bangkok patlamasıyla başlayayım isterseniz. 17 Ağustos’ta bir terör saldırısının gerçekleştiğini biliyoruz Bangkok’ta. Saldırıyla bağlantılı olarak daha sonra 29 ve 31 Ağustos tarihlerinde iki şüphelinin sorgulandığını Tayland makamlarından ve Tayland basınından zaten öğrenmiştik. 29 Ağustos’ta Bangkok’ta yakalanan şahsın üzerinden sahte Türk pasaportu çıktığı zaten basına da yansıdı. Basındaki resimlerden bu pasaportun sahte olduğunu kolaylıkla siz de anlayabilirsiniz. Fakat ne yazık ki, bu kişi yakalanır yakalanmaz bu kişinin Türk olduğuna ilişkin olarak bazı basın organlarında yanlış bilgiler yer aldı. Hem bizim Tayland’daki Bangkok Büyükelçiliğimiz bu kişinin Türk olmadığını açıkladı hem de dün itibariyle Ankara’daki Tayland Büyükelçiliği bu konuya ilişkin olarak herhangi bir kesinlik bulunmadığını basın organlarına yaptıkları açıklamalarla duyurdular.

Bunun dışında 31 Ağustos tarihinde Tayland-Kamboçya sınırında yakalanan bir şahsın üzerinde de Çin pasaportu çıktığı basında yer aldı. Tabiatıyla bu konudaki netlik ve en doğru bilgiler Tayland makamlarınca verilmeli. Bizim Bangkok Büyükelçiliğimiz Tayland makamlarıyla temas halinde, bunu söyleyebilirim. Bakanlığımız da tabi buradaki Ankara’daki Tayland Büyükelçiliğiyle temas halinde. Bakanlığımız da Interpol üzerinden bazı bilgiler talep etti, ancak henüz bir yanıt alamadık. Bu çerçevede söyleyeceğim hususlar bu kadar.

Bir diğer sorunuz, yine yabancı terörist savaşçılara ilişkindi. Bir İngiliz aileden bahsettiniz. Spesifik olarak bu aileye ilişkin herhangi bir bilgim yok şu aşamada sizle paylaşabileceğim. Ama şunu söyleyebilirim: Biz yabancı terörist savaşçıların özellikle Suriye’ye geçişini engellemeye yönelik olarak çok ciddi tedbirler alıyoruz. Ve bizim baştan beri söylediğimiz istihbarat paylaşımını zamanlıca yapabildiğimiz takdirde bu kişilerin Suriye’ye ve Irak’a geçişlerinin engellenebileceği yönündeydi. Buna ilişkin olarak da biliyorsunuz, Uluslararası Koalisyon çatışı altındaki bir çalışma grubunun Hollanda’yla birlikte Eş Başkanlığını yapıyoruz. Yalnız bu söylemiş olduğum istihbarat paylaşımı nedeniyle ülkemizin bu yabancı terörist savaşçıların engellenmesine yönelik olarak çalışmaları her geçen gün daha da ivme kazanıyor. Ben en son rakamları sizinle paylaşayım isterseniz: Bugüne kadar ülkemizce 20 bine yakın kişiye yurda giriş yasağı konuldu ve bu yasaklar daha çok tabi üçüncü ülkelerin bizimle paylaştığı bilgiler çerçevesinde yasak listesi oluşturuluyor. Bu kapsamda 2100’ün üzerindeki kişi makamlarımızca sınır dışı edildi. Ayrıca havalimanlarındaki Risk Analiz Gruplarınca 3700’den fazla yabancıyla görüşme yapıldı ve bunlardan 1450’sinin ülkemize girişine izin verilmedi. Tabi bu çerçevede söylediğiniz gibi İngiliz ailenin de yani Türkiye’de yakalanıp İngiltere’ye geri gönderilmesi tabi imkan dahilinde, ama spesifik olarak o aileye ilişkin olarak bir bilgim yok.

Müsteşarlık makamına ilişkin olarak da, yine şu aşamada herhangi bir bilgim olmadığı için yorum yapamayacağım ama onu da sizlerle daha sonra paylaşabilirim.

SORU- Tanju Bey, Amerikan Vice News kanalında çalışan iki İngiliz gazeteci ve tercümanları Diyarbakır’da tutuklandı, bu konuda Amerikan Dışişlerinden de açıklama geldi. Bu konuda İngiltere makamlarından size herhangi bir temas oldu mu, yapılan yorumlara herhangi bir cevabınız olacak mı?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- 27 Ağustos günü Diyarbakır’ın Bağlar semtinde DEAŞ terör örgütüyle bağlantılı olabileceği değerlendirilen şüpheli şahısların bulunduğu ihbarı üzerine Vice News muhabirleri J. Hanrahan ve P. Pendlebury, Muhammed İsmail Resul ve şoförleri Abdurrahman Direkçi’nin gözaltına alındığını biz de öğrendik biliyoruz.

Her şeyden önce bu konuya ilişkin olarak yorum yapmadan önce Türkiye’nin demokratik bir hukuk devleti olduğunu söylemem gerekir. Bir hukuk devleti olan Türkiye’de de adli makamlar gerekli gördükleri soruşturmaları yapma hakkına tabiatıyla sahiptirler.

Türkiye’ye yüzlerce yabancı gazeteci girmekte ve bu kişiler görevlerini serbestçe yerine getirmektedirler. Türkiye Cumhuriyetinin kamuoyunun aydınlatılması görevlerinden alıkoymak gibi bir politikası veya hedefi bulunmamaktadır. Tabiatıyla bir adli süreç şu aşamada devam ediyor, bizim yapmamız gereken soruşturmanın sonucunu ve bağımsız yargı tarafından alınacak kararı beklemektir.

SORU- Yalnız basına yansıyan bilgilere göre Tanju Bey, buradaki İngiliz Gazetecilerin IŞİD üyesi ya da IŞİD’e yardım etmek gerekçesiyle gözaltına alındığı, daha sonra da PKK’ya yardımdan tutuklandığına ilişkin böyle farklı çelişkili bir tablo var, tam olarak neyle suçlanıyorlar acaba?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Arkadaşlar, tabi bu kişilerin tam olarak neyle suçlandığına ilişkin olarak temel bilgiyi belki Adalet Bakanlığımız sağlayabilir ama bu bir soruşturma, onun için biraz sabırlı olmak ve soruşturmanın sonucu beklemek gerekir.

Dediğim gibi, bu aşamada Türk yargısına güvenmek ve biraz sabırlı olmak en doğrusu. Tabiatıyla bağımsız yargı bu konuda gereken kararı verecektir.

SORU- Efendim, özellikle Fethullah Gülen’in iadesi konusunda ve kırmızı bülten çıkarılması konusundaki hukuki sürecin devam ettiğini geçtiğimiz aylarda eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu söylemişti. Süreç şu anda ne aşamada? Dışişleri Bakanlığı olarak Adalet Bakanlığıyla bir temasınız var mı şu son günlerde ya da Bakanlığa iletilen bir yeni bilgi oldu mu?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Petek Hanım, bu konuya ilişkin olarak daha geçtiğimiz günlerde bu kürsüden bazı bilgileri paylaşmıştım. Sayın eski Bakanımız da yine gerekli bilgileri vermişti. Yani iade süreci sadece Dışişleri Bakanlığını ilgilendiren bir süreç değil, Adalet ve İçişleri Bakanlıklarını da ilgilendiren bir süreç. Bazen uluslararası anlaşmalar çerçevesinde Adalet Bakanlığımız ilgili bakanlıklara, ilgili üçüncü ülke bakanlıklarına doğrudan yazı yazarak iade evraklarını iletebiliyor. Tabiatıyla burada Dışişleri Bakanlığı olarak biz de bu tarz yazılar bize geldiğinde bekletmeden gereğini yapıyoruz. Bu aşamada söyleyeceğim unsurlar bu kadar. Sadece bununla ilgili değil tabi diğer geçtiğimiz haftada gündeme gelmişti. Diğer savcılara ilişkin olarak da tüm gerekli idari işlemler kararlılıkla Bakanlığımız tarafından yerine getiriliyor.

Evet, Buket Hanım.

SORU- Tanju Bey, Irak’taki Türk işçiler kaçırılırken, kaçıran kişilerin talep ettikleri bir şey var mı, bir şeyin propagandasını yapmışlar mı, yoksa fidye gibi bir şey gündeme gelecek mi, bu yönde bir temas oldu mu?

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Arkadaşlar, şu aşamada Irak’ta kaçırılan Türk vatandaşlarına ilişkin olarak verebildiğim detaylar bu kadar. Detayların ortaya çıkmasını bekleyeceğiz ama böyle bir ayrıntının olduğunu şu aşamada zannetmiyorum.

Evet, arkadaşlar teşekkür ediyorum.