Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 30 Aralık 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 16 Aralık 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 8 Aralık 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Arka Plan Bilgilendirme Toplantısı, 28 Kasım 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 5 Kasım 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 9 Ekim 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 15 Eylül 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 2 Eylül 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 27 Ağustos 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 7 Ağustos 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing, 31 Temmuz 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 29 Temmuz 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 15 Temmuz 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 3 Temmuz 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing, 26 Haziran 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 25 Haziran 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 18 Haziran 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 11 Haziran 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 15 Mayıs 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 8 Mayıs 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing, 17 Nisan 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 16 Nisan 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 9 Nisan 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 31 Mart 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 24 Mart 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 11 Mart 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 27 Şubat 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç'in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 17 Şubat 2015, Ankara Enformasyon Genel Müdür Yardımcılığı’nda Daire Başkanı Beliz Celasin-Rende’nin Background Bilgilendirme Toplantısı, 12 Şubat 2015, Ankara Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in İstanbul’da Yerleşik Yabancı Muhabirlere Verdiği Background Brifing,05 Şubat 2015, Hilton Harbiye Oteli, İstanbul
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’in Basın Bilgilendirme Toplantısı, 27 Ağustos 2015, Ankara


DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Hepiniz hoşgeldiniz tekrar. Ben her zaman olduğu gibi çok kısaca Sayın Bakanımızın geçtiğimiz haftalardaki programı hakkında bilgi vereyim. Önümüzdeki döneme ilişkin olarak da birkaç cümle söyleyeyim, ondan sonra da mutat olduğu üzere varsa sorularınızı alayım ve bu şekilde basın toplantımızı tamamlayalım.

Geçtiğimiz hafta aslında Kıbrıs’ta yoğun bir gündem vardı. 11 Ağustos’ta KKTC Müzakere Heyetinin Başkanı Özdil Nami Sayın Bakanımızı ziyaret etti. Ardından 13 Ağustos’ta Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide Ankara’yı ziyaret etti. Sayın Bakanımız tarafından kabul edildi, Sayın Müsteşarımızla da görüştü. 25 Ağustos Salı günü KKTC Dışişleri Bakanı Emine Çolak ilk yurt dışı ziyaretini Türkiye’ye gerçekleştirdi. Siz de takip ettiniz; Sayın Bakanımızla başbaşa ve heyetlerarası görüşmeler yaptı, ardından bir basın toplantısı oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımız tarafından kabul edildi, ayrıca Sayın AB Bakanımızla da bir görüşme gerçekleştirdi.

Sayın Emine Çolak’ın ziyareti sırasında iki ülke Dışişleri Bakanlıkları arasında bir mutabakat muhtırası imzalandı. Özellikle KKTC Dışişleri Bakanlığı’nın bilişim ve elektronik altyapısını geliştirmesini teminen imzalandı bu mutabakat muhtırası. Toplantıda her konu görüşüldü, özellikle Kıbrıs’ta devam etmekte olan müzakere sürecine ilişkin olarak Türkiye’nin verdiği destek ve kararlılık teyit edildi. Bu çerçevede tabii hepinizin de malumatı var KKTC’ye boruyla su temini projesi mevcut, bu konuya ilişkin olarak da detaylar gündeme geldi.

Bu denizaltı boru geçiş hattı inşaatı 7 Ağustos tarihinde tamamlanmıştı. Hattın son parçasının montajı Orman ve Su İşleri Bakanımız Sayın Eroğlu’nun da katıldığı bir törenle düzenlenmişti. Bu suyun önümüzdeki dönemde KKTC’ye ulaştırılması bekleniyor, bu teknik çalışmalar şu aşamada devam ediyor. Tabii asıl hedef KKTC’nin su ihtiyacının karşılanması ve Türkiye’den KKTC içme suyu, sulama suyu taşınması. Bu çok önemli bir proje, sadece teknik anlamda değil. Gerçekleştirilmesi de çok güç bir projeydi. Bunun tamamlanmış olması aslında bizim açımızdan bir gurur verici bir olay. 80 kilometrelik deniz geçiş bölümü mevcut ve bunun dışında yıllık 75 milyon metreküp su taşınacak hem içme suyu, hem de tarım alanlarında kullanılacak su taşınmış olacak. Umarım bu suyun götürülmesi hem KKTC’nin ekonomisine, hem de bölgedeki barış ve istikrara katkı sağlar.

Bunun dışında, yarın Antalya’da Sayın Bakanımızın da katılacağı bir Üçlü Dışişleri Bakanları toplantısı olacak, bunun basın açıklamasını şu anda hazırlıyoruz. Üçüncü Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Dışişleri Bakanları Üçlü Toplantısı yarın Antalya’da gerçekleşecek. Bu toplantılar biliyorsunuz özellikle bölgesel sahiplenme açısından çok önemli. Benzer toplantılar diğer ülkelerle de oluyor. Mesela Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan arasında yine benzer bir üçlü mekanizma var. Bu Azerbaycan, Türkmenistan ve Türkiye Dışişleri Bakanları’nın biraraya geleceği toplantının üçüncü ayağı olacak. İlki Bakü’de Mayıs 2014 tarihinde gerçekleşmişti, ikinci ise Ocak 2015’te Aşkabat’ta gerçekleştirilmişti. Hem Azerbaycan, hem de Türkmenistan Dışişleri Bakanları yarın Antalya’da olacaklar, yine başbaşa görüşmeler gerçekleşecek. Ortak heyetlerarası görüşmelerden sonra da bir ortak basın toplantısı olacak. Tabii bu toplantıda temel olarak daha önce Aşkabat toplantısında alınan kararların hayata geçirilmesine ilişkin olarak bugüne kadar nasıl bir yol kat ettik bu konular görüşülecek. Özellikle bu üçlü toplantının cumhurbaşkanları seviyesine çıkartılmasına ilişkin olarak Aşkabat’taki toplantıda bir karar alınmıştı, bunun önümüzdeki dönemde nasıl gerçekleştirileceği hususu tartışılacak, tarih önerileri gündeme gelecek. Tabii enerji konusundaki işbirliği de yine burada gündeme gelecek konulardan bir tanesi olacak.

Arkadaşlar, ben bu aşamada burada durayım isterseniz varsa sorularınız üzerinden hareket edelim.

SORU- Birkaç tane sorum olacak Tanju Bey. Öncelikle Libya konusunda, Türkiye’nin Libya vatandaşlarına vize uygulamasını yeniden başlattığına dair bilgiler geliyor Libya’dan. Libya makamları bunun gerekçesinin kendilerine bildirilmediğini ifade ediyorlar. Bu vize uygulaması sona erdirildi mi, gerekçesi nedir? Aynı şekilde Kuzey Afrika’daki bazı ülkelerin, Somali gibi bazı ülkelerin vatandaşlarının da Türkiye’ye vize almakta zorlandığına dair haberler de var. Türkiye, Kuzey Afrika ülkelerine yönelik vize politikalarında bir değişikliğe mi gidiyor öncelikle bunu sormak istiyorum.

İkincisi de, Türkiye ve Amerika’nın Suriye’nin kuzeyinde oluşturmayı planladığı güvenli bölge ya da IŞİD’den arındırılmış bölge içerisinde Türkiye sınırına yakın 5 köyün bu sabaha karşı IŞİD tarafından ele geçirildiğine dair haberler var. IŞİD’in bu ilerlemesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu planlanan bölge içinde ve Türkiye ve ABD’nin ortak hava operasyonları bu çerçevede ne zaman başlayacak? Sayın Bakan imzaların atıldığını söylemişti.

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Şimdi isterseniz bu vizeyle ilgili sorulardan başlayayım. Birincisi, Libya’ya ilişkin olarak vize politikamızda bir değişiklik olduğu doğru. Özellikle Libya’daki mevcut siyasi belirsizliğin ülkemize ve vatandaşlarımıza olabilecek yansımalarını ve güvenlik risklerini asgari düzeye indirilmesi zorunluluğu çerçevesinde ülkemiz Libya’yla karşılıklı vizelerin kaldırılmasını öngören mutabakat zaptını feshetmeyi kararlaştırdı, bunu Libya makamlarına da ilettik, 25 Ağustos tarihinde bu bildirim yapıldı. 24 Eylül 2015 tarihinden itibaren umuma mahsup pasaportlara sahip Libya vatandaşları vize alarak ülkemize gelecek. Tabii bunu söylerken şunun da altını çizmem gerekiyor: Vizesiz seyahat imkanının kaldırılması Türkiye’nin Libya ve Libya halkına yönelik yaklaşımında herhangi bir değişiklik meydana geldiği anlamı taşımamaktadır. Aynı şekilde vize alma zorunluluğu kardeş Libyalıların Türkiye’ye seyahatlerini caydıran bir adım olarak da algılanmamalıdır. Libya vatandaşları Misurata’daki Başkonsolosluğumuz ve Libya’ya komşu ülkelere giderek vize başvurusunu yapabilirler. Bunlar Kahire, Tunus ve Cezayir’deki Büyükelçiliklerimizdir.

Biliyorsunuz Libya’da şu anda siyasi açıdan çok istikrarlı bir durum mevcut değil. Libya’daki belirsizlik sebebiyle Türkiye geçmişte Trablus Büyükelçiliği ve Bingazi Başkonsolosluğunu kapatmış ve tahliye etmek zorunda kalmıştı, birçok vatandaşımız da Libya’dan ayrılmak durumunda kalmıştı. Bizim arzumuz Libya’nın devrim sonrası geçiş dönemini suhuletle tamamlaması ve ulusal mutabakat hükümeti kurulmasının sağlanması. Türkiye her zaman olduğu gibi kardeş Libya halkına bundan sonra da desteğini devam ettirecektir. Bu konuya ilişkin olarak vize uygulaması konusunda burada Libya Büyükelçiliğine zaten zamanlıca bilgi verilmişti. Zaten Libya Büyükelçiliği de bu konuya ilişkin bir açıklama yaptı, yani Libya makamlarına herhangi bir bilgi verilmediği hususu doğru değil. Libya Büyükelçiliğinin de yaptığı bir açıklama var. Bu gerekçeye ilişkin olarak da zaten Libya Büyükelçiliğinin açıklamasında bazı unsurlar var, bu durumu saygıyla karşıladıklarını zaten Libya makamları da bildirmişler bu açıklamada.

Özellikle Somali vatandaşlarına ilişkin olarak vize almakta yaşanan sıkıntılar hakkında bu aşamada herhangi bir şey söyleyemeyeceğim, çünkü bunlar çok spesifik unsurlar, bir genelleme yapmak tabiatıyla doğru değil. Her husus, her konu, her vize başvurusu kendi içinde değerlendiriliyor onun için genelleme yapmak doğru değil. Şu aşamada onun için bu konuya ilişkin olarak, detaylı yorum yapamayacağım.

Şimdi biliyorsunuz Amerika Birleşik Devletleriyle özellikle DEAŞ’a yönelik olarak kapsamlı bir mutabakatımız var. Bu mutabakatta geriye doğru gidildiğinde de buna ilişkin olarak siz basın toplantılarında pek çok soru sordunuz, ben de bunlara yanıt verdim. Yani ABD’yle eğit-donat mutabakatımız var 19 Şubat tarihinde Sayın Müsteşarımız ABD Büyükelçisiyle burada imzaladı bunu biliyorsunuz. DEAŞ’a karşı mücadelede ortak mutabakat 7 Temmuz tarihi itibariyle oluştu. Buna ilişkin olarak Bakanlar Kurulu kararının tekemmül ettiğini burada yine söylemiştim. Daha sonra silahlı insansız hava araçlarının İncirlik’ten operasyon yaptığı, Amerikan uçaklarının İncirlik’i kullandığı da hep basında yer aldı.

Son olarak da Türkiye’yle, Amerika Birleşik Devletleri arasında ortak operasyonların, ortak hava operasyonlarının gerçekleştirilmesi için özel operasyonlar hakkındaki prosedür de geçtiğimiz günlerde imzalandı, bunu da Sayın Bakanımız zaten yaptığı basın toplantılarında ilan etti. Amerikalı yetkililer de bunu zaten teyit ettiler. Bu çerçevede yani bu andan itibaren ortak hava uçuşları gerçekleştirilebilir, tabii bunlar artık gerçekleştirilebilir. Bunlar askeri ve teknik konular, yani bizim askeri makamlarımızın muhataplarıyla karşılıklı olarak karar vereceği konular. Bunda herhangi bir aşamadan sonra herhangi bir sakınca ve sıkıntı yok.

Bunun dışında, biraz önce de sordunuz DEAŞ’ın Türkiye sınırına yakın 5 köyü ele geçirdiğine ilişkin iddialar. Bu konuya ilişkin olarak bende herhangi bir bilgi yok onun için bir yorum yapamayacağım. Ama Türkiye’nin hedefi DEAŞ’a yönelik mücadelesindeki hedefi gayet açık ve net. DEAŞ Türkiye için bir terör örgütü. Türkiye’ye yönelik eylemlerini de hepiniz biliyorsunuz onun için bunları tekrarlamayacağım. Türkiye’nin temel hedefi tabii tüm terör örgütleriyle olduğu gibi DEAŞ’la da mücadele etmek, uluslararası koalisyon bir parçası. Bugüne kadar uluslararası koalisyonun gerçekleştirdiği pek çok toplantıya katıldık Türkiye olarak. Yabancı terörist savaşçılar konusunda biliyorsunuz Türkiye’nin aldığı özel önlemler var. Yabancı terörist savaşçılar konusunda Hollanda’yla birlikte bir çalışma grubunun eşbaşkanlığını yürütüyoruz. Onun için bu çerçevede Türkiye DEAŞ’a karşı mücadelesinde attığı adımları kararlılıkla yine devam ettirecek.

SORU- Tanju Bey, DEAŞ’a karşı operasyonları Türkiye’den yürütülecek operasyonlarda hava üstlerinin kullanımına aynı zamanda başka ülkelerin de ortak olabileceği işte Fransa, Ürdün, İngiltere gibi ülkelerin adı geçiyordu. Bu ülkelerle Amerika’yla olduğu gibi ayrı ayrı benzer anlaşmalar, mutabakatlar yapılacak mı, yoksa bu anlaşmayı nasıl formülize etmeyi planlıyorsunuz?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Bu aşamada bu çok teknik bir konu, operasyonel bir konu. Bu konuya ilişkin olarak bazı ülkelerin ülkemizle temas ettiklerini zaten söylemiştik, hatta bazı ülkelerin isimleri de zaten gündeme geldi. Ama önümüzdeki dönemde bu konuya ilişkin olarak yani nasıl bir tedbir alınacak ancak önümüzdeki dönemde göreceğiz. Bu aşamada teknik olarak nasıl bir süreç izlenecek? O konuda bir bilgim yok.

SORU- Tanju Bey, eğit-donat konusunda son olarak İngilizlerin Türkiye’ye geldiği bilgisi paylaşılmıştı. Eğit-donat konusunda bizimle paylaşabileceğiniz yeni bir bilgi var mı?

İkincisi, eğit-donat programı çerçevesinde Türkiye’de eğitilip, Suriye’ye giden bir grubun rejim güçleri tarafından vurulduğu haberi yayınlandı önceki gün. Bu konuda Türk Dışişlerinin bir yorumu olacak mı?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Arkadaşlar, eğit-donat’a ilişkin olarak zaten çok fazla sayıda spekülatif haberler basında da yer alıyor. Dün sabah itibariyle zaten bir spekülatif haberi yazılı olarak yalanlamak durumunda kaldık. Hayal ürünü bu haberde hayal ürünü kahramanlar kullanılmış ve haberin gerçek olduğu intiba uyandırılmaya çalışılmış, tabi bu tarz haberler sürekli basında yer alıyor. Yalnız genel olarak şunu söylemem lazım: ABD’yle 19 Şubat tarihinde varılan mutabakat çerçevesinde eğit-donat öngörüldüğü şekliyle yürütülüyor. Operasyonel detaylara girmem mümkün değil, ama ilk grubun eğitiminin bittiğini zaten söylemiştik, bunların Suriye’ye geçtiğini söylemiştik. İkinci grubun da eğitimi devam ediyor bunlar yaklaşık 100 kişi civarında. Tabiatıyla Suriye’ye geçiş yapan ilk eğit-donat grubunun arazide bazı sorunlarla karşılaştığı doğrudur, fakat buna ilişkin olarak zaten açıklamalar zamanında yine yapıldı, bu durumu arazideki şartlar çerçevesinde değerlendirmek bence yerinde olur. Ve şunu söylemem gerekiyor en sonunda söylemek istiyorum: ABD’yle mutabakatımız çerçevesinde önümüzdeki dönemde de kesintisiz olarak eğit-donat faaliyetleri devam edecek.

Buyurun.

SORU- Teşekkür ederim Sayın Bilgiç, iki sorum olacaktı. Bir tanesi, bu andan sonra gerçekleştirebilir Türkiye Amerika ortak operasyonları dediniz buradan yani bizim anladığımız henüz başlamadığı yönünde ya da şu ana kadar basına yansımayan, ama başlamış olan bir yapılmış bir operasyon oldu mu?

İkincisi ise, hava operasyonlarını işte operasyonel istihbarat desteği anlamında katkıda bulunacak olan gruplar üzerinde Türkiye ile Amerika arasındaki prosedürde bir açıklık var mı, yoksa karada hangi gruplar özellikle mesela ara ara Şam’ın mı ya da Kürt grupların mı istihbarat anlamında destek vereceğiyle ilgili Türkiye’yle Amerika arasında açık net bir anlaşma var mı, yoksa bu biraz daha zaman içerisinde operasyonlar sırasında karar verilecek bir konu olarak bırakıldı mı?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Şimdi arkadaşlar biliyorsunuz ortak hava operasyonları yapılmasına ilişkin olarak teknik belge, özel operasyonlar hakkındaki prosedür 24’ü itibariyle imzalandı; bunu buradan da açıkladık. Bundan sonra artık bu hava operasyonlarının olup olmayacağı hususu zaten teknik bir konu ve biraz önce söylediğiniz gibi istihbari bir konu. Yani hedeflerin tespit edilmesi, bu hedeflerin tespit edildikten sonra gerekli istihbaratın yapılması, ondan sonra da harekete geçilmesi gerekiyor. Bu çerçevede bunların hepsi operasyonel konu olduğu için burada ben size hani günlük olarak şunlar oldu diye bir bilgi vermeyeceğim ve veremeyeceğim bundan sonraki toplantılarda da. Ama tabiatıyla bu belge imzalandığına göre yakın bir zamanda bu operasyonların, ortak uçuşların başlamasını bekliyoruz.

Bunun dışında, sorunuzun ikinci ayağı konusunda da yine yorum yapamayacağım, yani bunun teknik detayları ya da istihbarat paylaşımı ne şekilde, bunlar ilgili makamlar tarafından yürütülen unsurlar.

SORU- İran Dışişleri Bakanının Türkiye’yi yeniden ziyareti için bir tarih belirlendi mi?

Bir de, Sayın Başbakanın ziyaretine, Sayın Dışişleri Başkanı da New York’taki BM temaslarına dahil olacak mı?

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- İkinci sorudan başlayayım. Zaten mutaden Dışişleri Bakanımız New York’taki BM Genel Kurul toplantılarına katılıyor, yine katılacak.

İran Dışişleri Bakanı Zarif’in Türkiye’ye ziyaretine ilişkin olarak henüz bir tarih tespitinde bulunmadık. Bu konuya ilişkin olarak da zaten geçmişte ziyaretin ertelenmesinden sonra hem İran tarafının, hem de bizim açıklamalarımız oldu. Bu hususta herhangi bir gelişme şu aşamada yok.

Buyurun.

SORU- Siyasetteki gündemle birlikte yeni bir kabine bekliyoruz. Bu kapsamda Sayın Çavuşoğlu’nun Genel Kurula Başbakanlıkta katılacağına söylemenizde biz hani onun isminin değişebileceğine ilişkin bir sonuç çıkıyor ama…

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Hayır, Sayın Çavuşoğlu’nun demedim, Dışişleri Bakanımızın dedim, yani önümüzdeki dönemde.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Tabii arkadaşlar, bunlar iç siyasi konular, yani iç siyasi konuları ben tabiatıyla değerlendiremem, ama mutaden Dışişleri Bakanımız New York’taki toplantılara, BM Genel Kurul toplantılarına katılıyor. Yani o dönemde kim Dışişleri Bakanlığı görevini üstlenirse katılması bekleniyor. Ama tabii bu tarih yaklaşınca netleşecek bir unsur, şu aşamada bir şey söylemek doğru değil.

SORU- Tanju Bey, dün Antakya’da Özgür Suriye Ordusu komutanlarından birisine bir saldırı düzenlendi ve hayatını kaybetti aracına bir bomba konularak. Bu saldırıyı nasıl değerlendiriyorsunuz? Saldırının failleri hakkında herhangi bir bilgi var mı? Çünkü bu grubun, yani bu komutanın bağlı olduğu grubun hem rejimle, hem de IŞİD’e karşı mücadele ettiği belirtiliyor. Bu saldırının kim tarafından düzenlendiğine ve yeni bir güvenlik riski olup, olmadığına dair bir bilgi var mıdır?

Teşekkürler.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Aslında bu soruyu belki İçişleri Bakanlığımıza yöneltseniz daha doğru olur, çünkü Türkiye’de gerçekleştirilen bir saldırı. Yalnız ben sabah basın haberlerini de okudum, siz de okumuşsunuzdur onu, yani bir iç siyasi hesaplaşmanın olduğu yönünde bazı bilgiler mevcut, ama Dışişleri Bakanlığı olarak bizde şu anda herhangi bir bilgi yok. İç güvenlik kaynaklarına belki soruyu yöneltseniz daha doğru bir yanıt alabilirsiniz.

SORU- Tanju Bey, IŞİD’le mücadelede Türkiye’nin özel bir Türkmen grubu eğittiğiyle ilgili haberler vardı; bu haberler doğru mudur? Daha önce de Türkmen bir grubun Türkiye’de temaslarda bulunduğu haberleri çıkmıştı. Bu konuyla ilgili bilgi verirseniz sevinirim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ TANJU BİLGİÇ- Şimdi genel olarak bir yorum yapayım, ondan sonra da spesifik olarak o çıkan haber hakkında bir yorum yapayım.

Türkmenler Suriye’nin asli bir unsurudur, bunda herhangi bir şüphemiz yok. Yüzyıllardır bu ülkede geniş bir coğrafi alana yayılmış şekilde yaşamaktadırlar. Türkmenler Suriye’de hem Esad rejimiyle, hem de DEAŞ’la mücadele içindedirler. Tabi Türkmenlerin bulundukları bölgelerde gerek kendi güvenliklerini, gerek Suriye’nin ortak geleceğini tehdit eden tüm diğer oluşumlara karşı eşgüdüm içinde hareket etmeleri doğaldır.

Bununla birlikte, dün itibarıyla bir İngiliz gazetesinde özellikle DEAŞ’tan arındırılacak bölgenin korunması için bir polis gücü eğitildiğine ilişkin bazı haberler yayınlandı. Türkmenlere yönelik olarak halihazırda polis eğitim programı ve böyle bir program bulunmamaktır, yani haber doğru değildir. Zaten Facebook üzerinden yapılmış yanlış bir ilan çerçevesinde anlaşılan bu haber yapılmış, bu haberin doğru olmadığını söyleyebilirim.

Evet arkadaşlar, teşekkür ediyorum, sağolun.