Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan'ın Gazze Konulu Bakanlar Toplantısı Sonrasında Gerçekleştirdiği Basın Toplantısı, 3 Kasım 2025, İstanbul Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan'ın BM 80. Genel Kurulu Yüksek Düzeyli Haftası Sonrasında Gerçekleştirdiği Basın Toplantısı, 27 Eylül 2025, New York Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Balkan Barış Platformu Dışişleri Bakanları Toplantısı Sonrasında Gerçekleştirdiği Basın Toplantısı, 26 Temmuz 2025, İstanbul Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın NATO Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı Sonrasında Gerçekleştirdiği Basın Toplantısı, 15 Mayıs 2025, Antalya Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Dördüncü Antalya Diplomasi Forumu'nda Gerçekleştirdiği Basın Toplantısı, 13 Nisan 2025, Antalya Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Ulusal ve Uluslararası Medya Kuruluşlarının Temsilcileriyle Gerçekleştirdiği Basın Toplantısı, 10 Ocak 2025, İstanbul Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan'ın Doha Forumu’nda Gerçekleştirdiği Basın Toplantısı, 8 Aralık 2024, Doha Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan'ın D-8 Dışişleri Bakanları ile Basın Toplantısında Yaptığı Konuşma, 8 Haziran 2024, İstanbul Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan'ın NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı Kapsamında Basına Yaptığı Açıklama, 4 Nisan 2024, Brüksel Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan'ın Basına Yaptığı Açıklama, 10 Ocak 2024, Duşanbe Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın BM 78. Genel Kurulu Kapsamında Yaptığı Basın Toplantısı, 23 Eylül 2023, New York Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan'ın Brüksel'de Yaptığı Basın Toplantısı, 6 Temmuz 2023, Brüksel Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basına Yaptığı Açıklama, 5 Nisan 2023, Brüksel Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basın Bilgilendirme toplantısında yaptığı konuşma, 7 Şubat 2023, Antalya Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun ABD ziyareti kapsamında Basına Yaptığı Açıklama, 18 Ocak 2023, Washington Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basınla Yılsonu Değerlendirme Toplantısı, 29 Aralık 2022, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basına Yaptığı Açıklama, 26 Eylül 2022, Tokyo Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basına Yaptığı Açıklama, 23 Eylül 2022, New York Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Ekvator Ginesi Basınına Yaptığı Açıklama, 22 Temmuz 2020, Ekvator Ginesi Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basın Mensuplarının Sorularına Verdiği Yanıtlar, 20 Temmuz 2020, Lome Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basın Mensuplarına Yaptığı Açıklama, 5 Mayıs 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı Sonrası Yaptığı Açıklama, 2 Nisan 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basın Mensuplarına Yaptığı Açıklama, 15 Mart 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Kızılcahamam’da Basın Mensuplarına Yaptığı Açıklama, 2 Şubat 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basına Yaptığı Açıklama, 17 Ekim 2019, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basına Yaptığı Açıklama, 27 Eylül 2019, New York Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun XI. Büyükelçiler Konferansı’nda Düzenlediği Basın Toplantısı, 8 Ağustos 2019, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basına yaptığı açıklama, 10 Temmuz 2019, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun 18. Doha Forumu Sonrasında Basına Yaptığı Açıklama, 16 Aralık 2018, Doha Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basına Yaptığı Açıklama, 5 Aralık 2018, Brüksel
Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan'ın Gazze Konulu Bakanlar Toplantısı Sonrasında Gerçekleştirdiği Basın Toplantısı, 3 Kasım 2025, İstanbul

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Değerli basın mensupları, bugün İstanbul’da bölgesel barış ve istikrar açısından son derece önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptık.

Gazze’deki ateşkes sürecini değerlendirdik ve insani yardımlar konusunu ele aldık. Toplantımıza Endonezya, Katar, Pakistan, Suudi Arabistan, Ürdün ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin kıymetli temsilcileri katıldı. Mısırlı mevkidaşımız da bugün bizimle beraber burada olacaktı, fakat ülkesindeki çok önemli bir uluslararası toplantıdan dolayı bizimle bir arada olamadı.

Değerli arkadaşlar, Sayın Cumhurbaşkanımız ve yedi kardeş ülkenin liderlerinin ABD Başkanı Trump’la New York’ta yaptıkları toplantı bildiğiniz gibi yeni bir süreci başlatmıştı. Akabinde Şarm El-Şeyh’te gerçekleştirilen zirvede ortaya çıkan barış umudu bütün dünyanın desteğini kazandı. Varılan anlaşma kapsamında rehine ve mahkumların takası ile insani yardımların girişi başlamış, İsrail güçleri ilk etapta belirlenen hatta geri çekilmiş ve Gazze’nin kuzeyine geri dönüşler gerçekleşmiştir. Ancak mutabakatın harfiyen uygulanması konusunda bildiğiniz gibi bazı sorunlar da yaşanmakta. İsrail ateşkesi düzenli biçimde ihlal ediyor ve insani yardımın ihtiyaç duyulan düzeyde ulaştırılmasına engel oluyor. Artık son derece kritik bir aşamaya ulaşmış durumdayız. Bugünkü toplantıya katılan ülkelerin ortak bir görüşü var. Gazze’deki soykırımın yeniden başlamasını istemiyoruz. Ateşkesin sürmesini ve iki devletli kalıcı barışın tesisi yönünde adımlar atılmasını da sonuna kadar destekliyoruz. Bu konuda üzerimize düşen görevi yerine getirmeye hazır olduğumuzu da ifade etmek istiyorum. Uluslararası toplumun da İsrail üzerindeki baskıyı devam ettirmesi gerekmektedir.

Değerli basın mensupları, İsrail ateşkes ilanından bu yana iki yüz elliye yakın Gazzeliyi öldürmüştür. Filistinlileri provoke etmeye çalışan bu saldırılara bir an önce son verilmelidir. İsrail insani yardımların ulaştırılması konusunda da üzerine düşen görevi yerine getirmemektedir. Mutabakata göre günlük altı yüz insani yardım kamyonunun ve elli akaryakıt tankerinin girişine izin verilmesi gerekmekte ama biz bu miktarın içeriye girdiğini açıkçası görmüyoruz. İsrail’in bu politikası nedeniyle insani yardımlar depolarda veya kamyonlarda beklemektedirler.

Değerli basın mensupları, toplantımızda ayrıca Gazze’nin yönetimi ve güvenliğine ilişkin düzenlemelerle ilgili konuları da ele aldık. Hamas, Gazze’nin idaresini Filistinlilerden oluşacak bir komiteye devretmeye hazırdır. Söz konusu düzenlemeler Filistin halkının haklarını koruduğu ölçüde zamana ve tahriklere dayanıklı hale gelecektir.

Önümüzdeki günlerde kurulması öngörülen Uluslararası İstikrar Gücü’nün görev tanımı ve oluşumuna ilişkin müzakereleri de bugün kendi aramızda görüştük. Bu sürecin, anlaşmanın arabulucuları ve Filistin tarafıyla uzlaşı halinde yürütülmesi gerektiği konusunda hemfikiriz.

Bugün Gazze’de yeniden toparlanma ve yeniden imar faaliyetleri hakkında da görüş alışverişinde bulunduk. Bu konuda uluslararası koordinasyonu açıkçası çok önemsiyoruz. Özellikle kış aylarının yaklaştığını da dikkate alarak bu alanda somut adımların hızla atılması gerekmektedir. Gazze’nin yeniden ayağa kalkması, aynı zamanda Filistin halkının umutlarının ve geleceğe dair inancının yeniden yeşermesi gerekmektedir. Toplantıya katılan ülkeler olarak bu konuyu da yakından takip edeceğiz. Katılımcı ülkeler olarak Filistinliler arası uzlaşı çabalarının da bir an önce sonuç vermesini ümit ediyoruz. Bu yönde yapılan temasları olumlu karşılıyoruz. Filistinliler arasında sağlanacak birlik Filistin’in uluslararası toplum nezdindeki temsilini de güçlendirecektir.

Değerli basın mensupları, Orta Doğu geçmişte de krizlerle karşı karşıya kalmış, ancak her defasında barış ve istikrar üretebilmiş bir coğrafyadır. Bugün yedi ülke ortak sorumluluk bilinciyle bir araya geldik. Bugün burada hep birlikte açık bir mesaj veriyoruz. Süreci baltalamak için temelsiz gerekçeler üretmeye, bahanelere sığınmaya gerek yoktur. Ateşkesi sabote eden, barışı baltalayan hiçbir eyleme izin verilmemelidir. Filistinlilerin gösterdiği irade karşılık bulmalıdır. Barışa giden süreç korunmalıdır. Bu yol sabır ve kararlılık gerektiriyor. Biz bu erdemlere sahip ülkeler olarak bu yolda yürümeye devam edeceğiz. Toplantıya katılan tüm mevkidaşlarıma ve heyetlerine bir kez daha bu vesileyle en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Ortak çabalarımızın Gazze’de ve bölgemizde kalıcı barış ve istikrarın tesisine katkı sağlamasını temenni ediyorum.

İlginiz için de ayrıca çok teşekkür ediyorum.

SORU- Sayın Bakan teşekkür ederim.

Bugünkü toplantıda Gazze’de konuşlandırılacak istikrar güçlerinin de konuşulduğunu belirttiniz. Bu konuyla ilgili biraz daha detay verebilir misiniz? Hangi aşamada? Bu bağlamda aynı zamanda Türkiye’nin de Gazze’ye asker göndermesi bugünkü toplantıya katılan diğer bazı katılımcı ülkelerle birlikte konuşuluyor. Türkiye Gazze’ye asker gönderecek mi ve orada nasıl bir görev üstelenecek?

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Teşekkür ederim.

Uluslararası İstikrar Gücü’nün oluşumuyla ilgili biliyorsunuz çeşitli görüşmeler, çalışmalar devam ediyor. Burada ülkelerin üzerinde önemle durduğu bir konu bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararıyla meşruiyet çerçevesi çizilen, görev tanımı yapılan bir gücün oluşturulması konusu. Bu konuda yapılan birtakım çalışmalar var, ancak şu kadarını söyleyebilirim. Konuştuğumuz ülkelerin ifade ettikleri şu: Bu tanımın içeriğine göre asker gönderip, göndermemeye karar verecekler. Yani “ISF”nin görev tanımı, yetkileri ne olacak ona göre ülkeler ağırlıklı olarak karar verecekler. Gönderecek olan ülkelerin kendi prensipleriyle, politikalarıyla çatışan bir görev tanımının onlar için asker gönderme açısından zor olacağını düşünüyorum. Türkiye’ye gelince, Cumhurbaşkanımız da müteaddit defalar ifade etti, biliyorsunuz Şarm El-Şeyh’te imza atan dört liderden biriydi Cumhurbaşkanımız. Bu açıkça şunu gösteriyor: Biz barış için elimizi taşın altına sokmaya hazırız, her türlü fedakârlığı yapmaya hazırız. Ama burada da, az önce ifade ettim, ortaya çıkacak dokümanların, çerçevenin bizim de açıkçası destekleyeceğimiz nitelikte olması önemli. Dolayısıyla bu konudaki diplomatik temaslarımız, çabalarımız devam ediyor.

SORU- Teşekkür ederim.

ABD öncülüğündeki Gazze planının yerel yönetimin, yerel yönetişimin yerine geçecek geçici bir vesayet düzenine dönüşmesine yönelik çok ciddi endişeler dile getiriliyor Sayın Bakan. Bu anlamda bugün bir araya gelen Müslüman ülkelerin Dışişleri Bakanları olarak hangi kırmızı çizgiler üzerinde uzlaştınız ki Filistin halkı kendi kaderini tayin edebilmeye devam edebilsin, bu hakkı baki olsun?

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Öncelikle hangi doküman hazırlanırsa hazırlansın, hangi girişim yapılırsa yapılsın, birincisi Filistin meselesinin uzun yıllardır yapılmış ve kabul edilmiş tanımının değişmemesi gerekiyor. Günün sonunda, 1967 sınırlarına dayalı coğrafya içerisinde Filistinlilerin bir devletinin olması ve iki devletli çözümün hayata geçmesi şu ana kadar Filistin sorununun açıkçası uluslararası hukuk ve pratik açısından tanımlanmış şekli. İsrail buna hiçbir zaman için razı olmadı, olma yönünde de bir tavır içerisinde değil. Ama uluslararası toplumun kahir ekseriyetinin kabul ettiği görüş bu. Bizim de desteklediğimiz açıkçası görüş bu. Dolayısıyla Gazze'de vuku bulan insanlığa karşı suçların sona ermesi ve bir an önce ateşkesin devamının sağlanması bizim birinci öncelikli olarak desteklediğimiz bir husus. Fakat bu umarız cari bir an olur, çünkü Filistin meselesinin genel tanımının bunu kullanarak değiştirilmesine izin vermemek gerekiyor. Dolayısıyla burada bir diplomatik ihtimama ve dikkate ihtiyaç var. Gazze'de bir yeniden yapılanmaya, yeniden inşaya ve nüfusun tekrar yerine dönmesine ihtiyaç var, yaralarını sarmasına ihtiyaç var. Fakat bunu yaparken de, sizin de ifade ettiğiniz gibi, yeni bir vesayet düzeninin oluşmasını kimse görmek istemiyor açıkçası. Gazze'de yeniden imarı, huzuru ve güvenliği sağlama yolunda atılan adımların buna dönüşme ihtimaline karşı ülkelerin bu konudaki çekincelerini gündeme getirdiğini görüyoruz.

SORU- Birçok ülke aslında az önce de değindiniz, uluslararası istikrar gücünün Gazze'ye konuşlandırılması ve görev tanımının netleşmesi konusunda bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı çıkması gerektiğini söylüyor. Bu konudaki görüşmeler tam olarak ne aşamada ve siz kararın içeriğinin nasıl olması gerektiğini düşünüyorsunuz?

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Değerli arkadaşlar, bu konudaki çalışmalar devam ediyor. Yani ilk önce bir taslakta genel bir mutabakatın sağlanması gerekiyor. Daha sonra Güvenlik Konseyi’ndeki üyeler tarafından kabul edilmesi ve daimi üyelerden herhangi birinin de veto etmemesi gerekiyor. Biliyorsunuz bu bir süreç. Bu sürecin her aşamasında biz gerek Türkiye, gerek diğer paydaş ülkelerle beraber çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Bu tabii ki hassas bir süreç. Bu süreçte oldukça dikkatli olmamız gerekiyor. Filistin meselesinin çözümünde atılacak her türlü adım bugünkü bir sorunu çözerken gelecekte yeni bir sıkıntıya sebep olacak yapısal bir zemini oluşturmamalı. Buna çok dikkat ediyoruz.

SORU- Hem Arap dünyası, hem de İslam dünyası Filistin'in idaresinin yine Filistinliler tarafından olması gerektiğini savunuyor. Gazze'de yönetim anlayışı nasıl şekillenecek? Aynı şekilde Filistinliler ve uluslararası toplumda ortak bir anlayış belirlendi mi bu anlamda?

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Bu konuda esas itibarıyla bizim aramızda bir anlayış birliği var. Bu konuda gerek Filistinlilerin, gerek bizim hiçbir sıkıntımız yok. Tabii İsrail'in ve etkili olduğu diğer uluslararası aktörlerin başka bir görüş açısı oluyor. Tabii diplomatik müzakere, çekişme ve zemin ilerletme de açıkçası bu iki farklı görüşün bir araya getirilmesi için şu anda oluyor. Burada yazılacak metnin nasıl olacağı, kurulacak sistemin nasıl olacağı, kimin önceliklerini ne kadar tatmin edeceği meselesi fevkalade önemli. Ama bizim prensip olarak desteklediğimiz husus, Filistinlilerin yönetimini Filistinliler yapmalı, Filistinlilerin güvenliğini Filistinliler sağlamalı. Uluslararası toplum bunun hayata olabilecek en iyi şekilde geçmesi için destek vermeli gerek diplomatik, gerek kurumsal, gerek ekonomik olarak. Şimdi bunu hayata geçirirken işte bazı ayarlamalar var, onların yapılması gerekiyor. Biz de açıkçası diğer Dışişleri Bakanı arkadaşlarımızla yaptığımız görüşmelerde, bu konuda nasıl daha yaratıcı adımlar atılabilir, çünkü her iki tarafın…Şu anda ateşkes var ama ateşkesi daha kalıcı bir çözüme ilerletmek istediğiniz zaman Filistin meselesinin temelinde olan çok zıt kutuplarda olan görüş farklılıkları tekrar gündeme geliyor. Bunlar yıllarca çözülememiş görüş farklılıkları. Bir de şu anda mevcut iki yıldır devam eden soykırımın ve savaşın ardından yeni oluşan bir zihin ve güvenlik algısı var. Bütün bunların yeni bir sistemle çözülmesi meselesi biraz daha açıkçası zaman alacak bir konu. Ama ümitvarız, olumluyuz. Elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. İnşallah bu konuda ortaklarımızla çalışmaya devam edeceğiz.

Teşekkür ederim, sağ olun arkadaşlar.

* Interpress deşifresidir.