İnsan haklarının evrensel düzeyde tanınması ve korunmasında dönüm noktasını
oluşturan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin
kabulünün 71. Yıldönümünü kutluyoruz.
Demokrasinin vazgeçilmezliği ve insan haklarının evrenselliği ilkeleri
insani ve girişimci dış politikamızın temel unsurları arasında yer
almaktadır. Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyi’nin temel insan hakları
sözleşmelerine taraf olan ülkemiz, en temel insan hakkı olan yaşama hakkını
acımasızca ihlal eden birçok terör örgütüyle mücadelesini sürdürürken,
hukukun üstünlüğü ilkesi, demokratik değerler ve uluslararası
yükümlülüklerine daima sadık kalmış, uluslararası kuruluşlarla yapıcı
işbirliğini her zaman üstün tutmuştur.
İnsan hakları ile yargı alanlarında hayata geçirdiğimiz reformlar,
milletimizin temek hak ve özgürlüklerden en etkin şekilde istifade
edebilmesini sağlamıştır. İnsan haklarına saygı, köklü devlet kültürümüzün,
yüzyıllardır süregelen hoşgörü anlayışımızın ve “Yurtta sulh, dünyada sulh”
felsefesi üzerine inşa edilen dış politikamızın doğal bir sonucunu teşkil
etmektedir.
Dünyanın her köşesinde yaşanan insani dramlar karşısında ülkemiz,
mazlumların yanında yer alarak daima kararlı bir duruş sergilemiştir. Ancak
dünyada barış ve istikrarın tesis edilebilmesi için devletlerin münferit
çabalarının yeterli olmadığını da görüyoruz. İnsanlığın ortak huzuru ve
refahı için uluslararası toplum olarak ortak sorumluluk bilinciyle hareket
etmek durumundayız.
Tarih boyunca zulümden kaçanlara yardım elini uzatan ülkemiz, bugün de
dünyada en fazla sığınmacıya evsahipliği yapan ülke konumundadır.
Ülkelerindeki savaş ve şiddetten kaçanlara din, dil, kültür ve köken
bakımından ayrım gözetmeksizin kapılarımızı daima açık tuttuk.
Evsahipliğimizdeki insanların en iyi yaşam şartlarına sahip olmaları için
tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz.
Diğer yandan, dünya genelinde yükselişte olan yabancı düşmanlığı, İslam
karşıtlığı, hoşgörüsüzlük, ayrımcılık, nefret söylemi ve aşırıcılık
toplumsal barışı ve huzuru tehdit etmekte, ortak değerlerimize yönelik en
önemli sınamalardan birini teşkil etmektedir. Bu sorunlarla da kararlılıkla
mücadele edilmesi tüm insanlığın ortak sorumluluğu olmalıdır.
Milletimizin ve tüm dünyanın İnsan Hakları Günü’nü en içten dileklerimle
kutluyor, insan haklarının ve insani değerlerimizin daima üstün tutulduğu
barış ve adalet temelli bir dünya diliyorum.