Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun NTV’ye Verdiği Özel Röportaj, 3 Mayıs 2023 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun TV 100'e Verdiği Mülakat, 24 Nisan 2023 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun A Haber’e Verdiği Özel Röportaj, 10 Nisan 2023 Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Yeni Şafak gazetesine Türkiye Yüzyılı Vizyon Eki kapsamında Verdiği Mülakat, 02 Ocak 2023 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun TV Net’e Verdiği Özel Röportaj, 11 Ekim 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Haber Global’e Verdiği Özel Röportaj, 23 Ağustos 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun TV 100’e Verdiği Özel Röportaj, 27 Temmuz 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun TRT Haber'e Verdiği Özel Röportaj, 21 Temmuz 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun NTV'ye Verdiği Özel Röportaj, 4 Temmuz 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Anadolu Ajansı Editör Masası'na Verdiği Özel Röportaj, 31 Mayıs 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun CNN Türk Tarafsız Bölge’de Verdiği Özel Röportaj, 20 Nisan 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun NTV'ye Verdiği Özel Röportaj, 14 Nisan 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun A Haber'e Verdiği Özel Röportaj, 31 Mart 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun TRT Haber'e Verdiği Özel Röportaj, 10 Şubat 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun NTV’ye Verdiği Özel Röportaj, 7 Eylül 2021, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Frankfurter Allgemeine Zeitung Gazetesi‘ne Verdiği Özel Mülakat, 6 Mayıs 2021 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Oslobodenje Günlük Gazetesi‘ne Verdiği Özel Mülakat, 4 Mayıs 2021 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Nezavisne Novine Günlük Gazetesi‘ne Verdiği Özel Mülakat, 4 Mayıs 2021 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun KANAL 24 ‘e Verdiği Özel Mülakat, 17 Aralık 2020 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Anadolu Ajansı Editör Masası’na Verdiği Mülakat, 30 Eylül 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun CNN Türk “Tarafsız Bölge” Programına Verdiği Mülakat, 16 Eylül 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun TRT Haber’e Verdiği Özel Röportaj, 13 Temmuz 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun CNN Türk “Gece Görüşü” Programına Verdiği Mülakat, 18 Haziran 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun NTV’ye Verdiği Özel Röportaj, 11 Haziran 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun KANAL 24’e Verdiği Özel Röportaj, 3 Haziran 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun DİM TV “İğneli Fıçı Özel” Programına Verdiği Mülakat, 23 Mayıs 2020 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Kanal V Yüksek Tansiyon Programına Verdiği Mülakat, 18 Mayıs 2020 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Akit TV Kanalına Verdiği Özel Röportaj, 12 Mayıs 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun TV 100 Kanalına Verdiği Özel Röportaj, 6 Mayıs 2020, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun NTV’de Yaptığı Açıklama, 18 Nisan 2020
Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun CNN Türk Kanalına Verdiği Mülakat, 28 Temmuz 2016, Ankara

SUNUCU- Ankara stüdyolarından iyi günler, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu bizimle birlikte.
Hoşgeldiniz Sayın Bakan ve geçmiş olsun.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Teşekkür ediyorum.

Hepimize geçmiş olsun, özellikle CNN Türk’e de geçmiş olsun.

SUNUCU- Çok teşekkür ederiz efendim.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- TRT’den sonra CNN Türk’e de o gece bir müdahale oldu, çok şükür güvenlik güçlerimiz ve milletimiz sayesinde tekrar hem TRT, hem de CNN Türk geri alındı. Bu vesileyle sizlere de çok teşekkür ediyoruz, Türk medyasına teşekkür ediyoruz. CNN Türk’e ve tüm çalışanlarına tüm zorluklara rağmen o geceki duruş ve cesaretleri sebebiyle teşekkür ediyoruz.

Zaten Sayın Cumhurbaşkanımız da sizin aracılığınızla Türk milletine seslendi, yani darbe girişiminin başarısız olmasında böyle kilit bir rol oynadınız. O bakımdan da hem teşekkür, hem tebrik ediyoruz.

SUNUCU- Biz de çok teşekkür ederiz Sayın Bakan.

Hemen başlayalım isterseniz bir yandan, çünkü çok konu var. Siz konuğumuz olunca doğal olarak iç-dış bayağı bir konu birikmiş vaziyette.

Yüksek Askeri Şûra Toplantısı’yla müsaadenizle başlayacağım. Öncesinde ihraçlar geldi ve çok kritik sürprizleri olan bir Yüksek Askeri Şûra oldu. Biz bu sabah CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu da canlı yayında konuk ettik, “Komuta kademesine fatura çıkacak mı?” sorusuna “Gereken yapılmalı.” dedi. Komuta kademesine fatura çıkmalı mı?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Tabii CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na, muhalefet partilerine ve ayrıca Devlet Bahçeli’ye çok teşekkür ediyoruz, gerçekten hepsi milli duruş sergiliyorlar, bu önemli.

Tabii bu YAŞ kritik bir YAŞ toplantısı, özellikle darbe girişiminden sonra yapıldığı ve öne alındığı için tüm gözler buraya çevrildi. Elbette daha önceki YAŞ toplantılarından ve alınan kararlardan farklı olacak, ama hangi kararların alınacağı, kimlerin göreve geleceği-gelmeyeceği, toplantının sonucunda belli olacak ve öyle de olması lazım, yani önceden bizim özellikle Dışişleri Bakanlığı olarak bu konularda bir bilgimizin olması doğru değil. YAŞ bugün gerekli kararları verecek, ama zamanlaması ve içeriği bakımından çok ilginç bir YAŞ toplantısını gerçekleştiriyoruz. Umarım hem Türk Silahlı Kuvvetleri’nin temizlenmesi, hem de daha etkin bir hale gelmesi ve önümüzde sadece bir 5 yıllık, 10 yıllık değil, 20-30 yıllık geleceğinin planlanması bakımından hayırlara vesile olan kararlar çıkar.

SUNUCU- Sonuçları göreceğiz.

Bu arada sadece askerlerden açığa alınanlardan yok, günlerdir izliyoruz. Bugün sizin açıklamanız vardı, yanlışsam düzeltin. 88 kişi Dışişleri Bakanlığı’ndan görevden alındı, aralarında 2 büyükelçi var. Öncelikle başka büyükelçiler de görevden alınacak mı? Nasıl bir rakam var ortada ya da son rakamlar var mı bunun dışında?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şimdi ilk aldığımız kararla ilişiğini kestiğimiz 88 kişi, bunların içinde 2 tane büyükelçi var. Esasen geçen sene 34 kişiyi de başka kurumlara, Başbakanlıkta oluşturulan bir birime göndermiştik, bu kişilerin de ilişiği kesildi, dolayısıyla bunları da eklersek kişi sayısı 120’ye ulaşıyor. Ama bunlar sadece ilk aldığımız kararla ilişiği kesilen kişiler, öyle görünüyor ki rakam daha fazla. İhbarlar da geliyor, bunları titizlikle değerlendiriyoruz, haksızlık yapmamamız lazım, ancak risk de alamayız. Dolayısıyla Bakanlığa sorular verilerek ve sınav sistemi değiştirilerek dahil edilenleri de titizlikle inceliyoruz. Gelen ihbarları değerlendiriyoruz, emniyetimizden, istihbaratımızdan ve başka kurumlarımızdan gelen, Bakanlığın kendi iç çalışması çerçevesinde elde edilen bilgiler var, hata yapmamak için bir komisyon oluşturduk.

Bazıları da kendisini ele vermeye başladı, örneğin Kazan’da çalışan bir memur, merkeze çağırılınca kaçtı. Aynı şekilde ismini veremeyeceğim başka bir büyükelçi, “Şimdi beni almaya gelecekler, ben zamanında şunu da yapmıştım, bunu da yapmıştım, kriptolar da verdim diyerek kendini ihbar etti ancak biraz psikolojisi de bozulmuş, onunla ilgili de çalışmaları yaptık. Ama şu anda…

SUNUCU- O da mı kaçtı?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Yok, kaçmadı. Ama şu anda o psikolojik durumu atlattıktan sonra tabii ki gerekli işlemleri yapacağız. Böyle kendisini ihbar edenler de var, ama biz sadece…

SUNUCU- Anladığım kadarıyla o büyükelçi hastanede o zaman.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şu anda tedavi görüyor, unvanı büyükelçi.

Dolayısıyla bu tür çalışmaları titizlikle yapıyoruz. Şu anda bizim elde ettiğimiz, yani tespitimize göre 300’ü geçiyor bu rakam.

SUNUCU- Bu oran içinde Büyükelçiler ne kadar?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- İki tanesinin ilişiği kesildi, 2 ya da 3 tane daha Büyükelçi olabilir. Bir tanesi netleşti işte bu vesileyle, ama 1-2 tane Büyükelçi hakkında da titiz çalışmalarımız devam ediyor. Hatta 4-5 tane ihbar daha geldi, onları da dikkatlice değerlendiriyoruz. Bazı kriterlerimiz var, bu kriterler çerçevesinde ve kurumlardan aldığımız bilgiler çerçevesinde, ilave sorularımız da oluyor, bunları değerlendireceğiz.

Özellikle soruların verildiği zamanlarda, klasik sınavın dışında çoktan seçmeli sınavların yapıldığı yıllarda sorular verilmiş -ki o sınavlar Bakanlık tarihinin en zor sınavlarıdır. Ona rağmen bu kişiler başarılı olmuş, ama Başkâtiplik sınavını bile geçecek bilgi, birikim ve kapasiteleri yok. Benim İngilizcem bile onların İngilizcesinden daha iyi.

SUNUCU- Yani sadece askeriyede değil, devletin tüm kurumlarındaki sınavlarda aynı şey yaşanmış, bu çok net ortada.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Yaşanmış. Tabii devletin kritik bakanlıkları ve kurumları hedef alınmış. Polis, yargı, Silahlı Kuvvetler, onun içindeki değişik birimler, istihbarat, Dışişleri Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı gibi önemli, kritik kurumları hedef almışlar, buralara öncelik vermişler.

SUNUCU- Şimdi biz gazetecilerin çok yakından tanıdığı bir isim ama, bugün bir gazetenin manşetinde bir iddia var, soracağım o yüzden. Konu da bu olduğu için; Müsteşar Feridun Sinirlioğlu’nun 7 yıl boyunca Müsteşarlık yapması ve cemaatin kadrolaşmasının da en çok bu 7 yıla denk gelmesi iddiasına ne derseniz?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Müsteşarımız Feridun Bey’in bu cemaatle herhangi bir ilgisi de yoktur, bağlantısı da yoktur, açık konuşmak lazım. Yani burada bir kişiyi hedef almak da doğru değil. Esasen görevden alınan büyükelçilere baktığımız zaman, bu işleri kimin organize ettiğini de çok iyi görebiliyorsunuz, o zaman kim yaptı bu işleri…

SUNUCU- Biz göremedik, onu sorayım ben size.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şu anda görevden 2 tane büyükelçi aldık. O büyükelçilerin yaptıkları görevlere baktığımız zaman, insan kaynakları biriminde bu tür konuları organize ettiğini biz görebiliyoruz, içeriden de görebiliyoruz, içeriden de bilgi alıyoruz. Dolayısıyla, mülakatta ve diğer aşamalarda komisyonlar oluşturuluyor, o zaman bunları nasıl ayarladılar, ne yaptılar, bu kişiler nasıl bu düzeni kurdu, bunlar da incelenecek.

Ama burada Müsteşarımızı hedef almak da doğru değil. Ben Feridun Bey ile aşağı yukarı 2 yıldır çalışıyorum, bu FETÖ terör örgütüne net bir şekilde karşı olduğunu da biliyorum. O nedenle herhangi bir arkadaşımızın bu şekilde suçlanmasını da doğru bulmuyorum.

SUNUCU- Şimdi bir dönem Dışişleri Bakanlığı’nın dinlendiğini hepimiz okuduk, öğrendik, dinledik. Yani çok da uzun bir zaman önce değil, 3 Genelkurmay Başkanının tabiri caizse cayır cayır dinlendiğini ifadelerden görüyoruz. Dışişleri Bakanlığı çok kritik bir Bakanlık, bu son dönemde bir baktırdınız mı, bir şey var mı ve özel önlem aldınız mı?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Alıyoruz, baktırıyoruz.

SUNUCU- Bir şey çıktı mı Sayın Bakan?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Biliyorsunuz dinlenen kurumlardan bir tanesi de Dışişleri Bakanlığıydı ve o zaman en kritik toplantıları bile dinleyip sızdırdılar. Biz sık sık bu incelemeleri yaptırıyoruz ve bundan sonra daha da kapsamlı bir şekilde yaptıracağız. Sadece Bakan’ın çalıştığı birim değil, Bakanlık içindeki diğer önemli noktalarda da bu çalışmaları yaptıracağız. Bizim Bakanlıkta, benim çalıştığım katta bunu rutin bir şekilde yaptığımız için ben göreve geldiğim günden bu yana herhangi bir unsurla karşılaşılmadı. Hatta dün resmi konutta da bir inceleme yaptırdık, orası da temiz. Yeni taşındığımız için yine de inceleme yaptırmak istedik. Orası da temiz ama düzenli bir şekilde yaptırmak lazım ve değişik metotları da iyi kullanmak lazım, dikkatli olmak lazım. Çünkü bunlar, bu darbe girişimini yapanlar her yolu deneyebilirler. O nedenle devletimizin önemli kurumlarında ve genelinde de gerekli tedbirleri de almak lazım.

SUNUCU- Şimdi bir soru soracağım hem bu açıklamalarınızla belki biraz bağlantılı, bu arada son dakika Cumhurbaşkanı Erdoğan saat 16’da MİT Müsteşarı Hakan Fidan’la görüşecek.

Bu işin askeri, devletteki boyutu ve benzeri görülüyor. Bir siyasi boyutu olduğu iddiası var ortalıkta. Hem sizin kendi partinizin olabileceği, hem belki başka siyasetçilerin olabileceği böyle bir şüphe, endişeniz var mı? İçeriden birilerinin diyeyim, siyasetçilerin bu işle ilgili olabileceği.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Yani siyasi partilerden birilerinin bu darbe girişiminin içinde yer alması konusunda mı sorunuz?

SUNUCU- Evet.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Esasen bu örgüt tüm siyasi partiler içinde yer edinmek istedi. Zamanında bu örgüte bağlı kişilerin bizden milletvekili olduğunu biliyorsunuz zaten ama bunların hepsi temizlendi. Bunları dolaylı olarak savunmaya çalışanlar da oldu bizde, onlar da şu anda bizimle siyaset yapmıyor. Dolayısıyla, bizim AK Parti içinde bunlara destek verecek ya da böyle bir girişimin içinde yer alacak bir arkadaşımız yoktur. Aynı şekilde MHP’yi ele geçirmeye çalıştılar bunu da biliyorsunuz. CHP konusunda da aynı denemeleri yaptılar. Ama ben bu üç partinin şu andaki yönetimi ve kadroları bakımından söylüyorum, herhangi bir siyasetçinin bu darbeye aktif bir şekilde katıldığı ya da destek verdiği iddiasını doğru bulmuyorum. En azından şu ana kadar bize de böyle bir bilgi gelmedi. Ama böyle bir şey olsa zaten ortaya çıkar, çünkü tüm network ortaya çıkmaya başladı. Ordu içindeki bu asker kıyafetli hainlerin kim olduğu ortaya çıkıyor. Ayrıca emniyetten atılan eski mensuplar dahil, bu sistemin içinde kimler yer aldı, kimler destek verdi bunlar da zaten ortaya çıkıyor.

SUNUCU- Sayın Bakan, Amerika’ya ne zaman gidiyorsunuz? Yani sizin, Adalet Bakanının gideceğini biliyoruz, ama o tarihi bir türlü öğrenemiyoruz.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Dosyanın hazırlanmasına bağlı. Adalet Bakanımız hazırladı, geçici tutuklama talepleri ABD’ye ulaştırıldı, neden tutuklama talebinin olduğuna dair dosyalar da ulaştırıldı. Bu darbeyle ilgili, darbenin FETÖ’yle bağlantılarıyla ilgili tabii dosyalar hazırlanıyor, ifadeler alınıyor, belgeler ortaya çıkıyor. Adalet Bakanımız, Bekir Bey’le de görüşüyoruz, bu belgeleri Adalet Bakanlığımız ne zaman tamamlarsa o zaman ABD’deki muhataplarımıza ileteceğiz ve artık Gülen’in bize verilmesi konusundaki çalışmalarımızı da Vaşington nezdinde de hem siyasi olarak, hem de hukuki anlamda devam ettireceğiz.

SUNUCU- O zaman bu komisyon henüz başlamadı değil mi? Amerikalıların bir ortak komisyon vardı, o siz gittikten sonra mı başlayacak?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şu anda o komisyon başlamadı. ABD’nin böyle bir önerisi oldu, biz varız dedik. Her türlü çalışmaya varız, yeter ki bu konudaki anlayış aynı olsun, yani bizdeki işbirliği anlayışı ABD’de de olsun. Bugüne kadar aramızdaki -iade konusunda, ondan sonra yargı konusunda- işbirliği anlaşmalarımızın hepsine biz sadık kaldık, her zaman uyguladık. Ve bu anlaşma çerçevesinde, darbe girişiminden sonra bile esasen ABD rahatlıkla bu şahsı Türkiye’ye iade edebilir, burada da bir sıkıntı yok. Ama biz istenen tüm belgeleri de kendilerine de ulaştıracağız.

SUNUCU- Peki, mesela ben büyükelçiyi de konuk ettim burada, Amerika’dan da çeşitli açıklamalar yapılıyor. Yani kollamadıklarını ifade ediyorlar resmi açıklamalarında, ama kanıt üzerinde duruyorlar. Acaba diyorum, komisyon oluşturma, bu sefer daha farklı açıklamaların gelmesi… Bir ton farkı hissediyor musunuz, yani bu sefer iade ederler mi? En azından öyle bir değişiklik var mı?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Tabii bu olayın ciddiyetini herkes gördü. Dolayısıyla, ABD’nin yaklaşımında da olumlu anlamda bir değişiklik var. Ama bizim için esas, iade edilip edilmemesidir. Esas kriter o olur. ABD’nin kollayıp kollamadığına dair bizim herhangi bir şeyimiz olmadı. Münferit şeyler olabilir, ama Cumhurbaşkanımız ve Hükümetimizin böyle bir görüşü yok. Ama şu da bir gerçek: O şahıs orada durduğu sürece tüm gözler ABD’de olacak ve ABD de maalesef hedefte oluyor. Yani bunu daha önce de söyledim, bu bir tehdit ya da şey bir tespit. Şu anda siz de görüyorsunuz, halkın nabzını yokladığınız zaman maalesef ciddi suçlama var. Dolayısıyla, Amerikan karşıtlığında bir artış var. Ben daha önce de söyledim, bu artışın bize ve ya da ilişkilerimize bir faydası yok. Ama bunu, bu artışı dengelememiz lazım. Biz bu artıştan memnun değiliz çünkü ABD’yle ortak birçok çalışmamız var, terörizme karşı mücadelemiz var. Bölgenin istikrarı, güvenliğiyle ilgili konularda, NATO içinde, ABD ile birçok konuda çok yakın işbirliğimiz var. Böyle bir işbirliği içinde Türkiye’de darbe girişimi yapmış bir şahsın da ABD de olmaması lazım, Türkiye’ye iade edilmesi lazım. Bizim söylediğimiz son derece nettir, yani sağa sola da çekmesinler, çok açık net bir şekilde söylüyoruz bunu. Ama halkın tepkisini de görüyoruz, bunun da tehlikeli bir tırmanış olduğunu görüyoruz ve bu karşıtlığın da bizlere bir faydası yok. Bir an evvel bu konuda adımlarımızı atmamız lazım.

SUNUCU- Şimdi bu tabii çok alt başlığı olan bir konu. Acil tutuklama talebiniz var, Türkiye olarak Adalet Bakanlığı’nın böyle bir yazısı var. Çünkü bir yandan da kaçmasından endişe ediliyor. Kanada ve Mısır deniyor doğru mu? Yani bir endişe, bir duyum var mı mesela?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Mısır konusunda elimizde herhangi bir şey yok, ama haberler çıktı. Böyle bir durumda tabii çok sayıda haberler de çıkabilir.

SUNUCU- Hayır, Başbakanın da açıklaması var. İltica talebi gelmedi ama gelirse değerlendiririz gibi bir açıklama.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Mısır Başbakanı mı?

SUNUCU- Evet evet…

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Ama henüz Mısır’la ilgili elimizde somut bir bilgi yok, ama bazı ülkelere gidebileceği konusunda bize de istihbarat geliyor. Ve bu konuda uyarılarımızı yapıyoruz, kaçmaması gerektiğini söylüyoruz. Bu Amerika kıtası, Afrika kıtası, hatta Avrupa kıtasında da olabilir. Orada bunların yandaşlarının bazı hazırlıklar içinde olduğuna dair bilgiler de bize geliyor. Dolayısıyla bunların hepsini göz önünde tutarak kaçmasına müsaade edilmemesi gerekiyor, tedbirlerin artırılması gerekiyor.

SUNUCU- Bunu soracağım, tam buradan girip devam edeceğim; bu Anadolu Ajansının bir haberi çok dikkat çekti bugün Mısır’la ilgili. Terör örgütü üyelerinin, yani Fethullahçı Terör Örgütü üyelerinin Mısır’da toplanmaya başladıkları, Kahire’yi karargâh olarak kullanacakları, hatta bir gizli toplantı yaptıkları haberi. Bu haberi gördünüz mü, iddialar doğru mu ve bu konuda Mısır’la herhangi bir temas oldu mu?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Herhangi bir temas olmadı, sadece haberi gördük, sabahtan bu tarafa programımız yoğun, bununla ilgili şahsen, detaylı bir çalışma yapamadık, arkadaşlarımız yapıyordur. Ama şu anda net bir bilgi olmadan bu ülkenin ismini vermeyi de doğru bulmuyorum, işin doğrusu hedef olmasını da istemiyorum. Ama Mısır esasen hayal kırıklığı değil, ama Mısır’ın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki tepkisi de, daha doğrusu yaklaşımı da anlamlıdır, manidardır; Güvenlik Konseyi bir deklarasyon yayınlamak istedi, bu konsensüsle oluyor. P5+10 geçici üyeyle birlikte 15 ülke konsensüs sağlaması gerekiyor ve Mısır’ın bir itirazı oldu. İtiraz ettiği bölüm ise neresi biliyor musunuz? Demokratik seçimle işbaşına gelen iktidara karşı kısmına, yani demokratik seçimle iktidara gelen, işbaşına gelen kısmına itiraz etti. Dolayısıyla darbeyle iş başına gelenlerin bu yaklaşım içinde olması, darbeleri desteklemesi bizi şaşırtmadı, ama üzdü. Dolayısıyla…

SUNUCU- Bir de ilişkilerin düzeltilmesi için pek çok açıklama yapıldı.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Çok sayıda pozitif açıklamaların geldiği bir dönemde. Ama işte darbeyle iş başına gelenlerin o genleri maalesef hala işliyor, ondan uzaklaşmaları mümkün değil, bu gerçekten manidar ve Güvenlik Konseyi bu sebepten dolayı bir açıklama yapamadı, darbeyi kınayan bir açıklama yapamadı. Koskoca Güvenlik Konseyi, Birleşmiş Milletler ’den bahsediyoruz. Genel Sekreter kendi açıklamasını yaptı, dolayısıyla bu örgütün reforme edilmesi gerektiğini söylüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bunun öncülerinden olarak dünyada ve her platformda bunu söylüyor. İşte bir açıklamayı yapmaktan bile aciz, bir ülke engellediği zaman yapamıyor. Maalesef bu yapıyla Birleşmiş Milletler dünyanın sorunlarına çözüm bulamaz, önleyici tedbirler de alamaz, daha sonrasında da gerekli adımları atamaz.

SUNUCU- Şimdi Amerika’ya döneceğim, şunun için: Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı Gülen hakkındaki iddianamesinde örgütün yetişmiş kadrolarının FBI ve CIA tarafından eğitim aldığını iddianamesine koydu. Elinizde böyle bir bilgi var mı ve bunu Amerikalılarla paylaştınız mı, paylaşacak mısınız?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Dışişleri Bakanı olarak benim elimde böyle bir bilgi yok, ama buradaki iddianame neye göre hazırlandı, bilgi var mı veya bu konunun soruşturulmasını mı istiyor, bunları görmek lazım. Ama şu anda benim bunların FBI ya da CIA tarafından eğitildiğine dair bir belge ya da bilgi yok.

SUNUCU- Benzer bir iddia Rusya tarafından yapıldı. Rusya’nın 2015 Güvenlik Konseyi Raporu da çok tartışılıyor, onun için soruyorum. Bu rapor Amerika’nın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı düşürüp yerine Gülen kontrolünde bir sivil politikacıyı işbaşına getireceği ifadesini taşıyor ve Rusya bu ilişkilerin iyileşmesinden sonra bu raporu Türkiye’ye gönderdiğini belirtti. Bu rapor geldi mi, bu iddia için ne diyorsunuz? Rusya tarafından gelmesine diyorsunuz?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Bu rapor henüz elimizde yok. Şimdi 9 Ağustos’ta biliyorsunuz Rusya’ya gideceğiz, gittiğimiz zaman bunu sorarız. Ama şu bir gerçek, Türkiye’de Recep Tayyip Erdoğan’ı devletin başından uzaklaştırmak isteyen çok. Bunu ABD için söylemiyorum, herhangi bir konuda dediğim gibi bir bilgi ya da belge olduğu için de söylemiyorum. Ama Avrupa’daki yaklaşımları görüyorsunuz, dünyadaki yaklaşımları görüyorsunuz. Çünkü yükselen, büyüyen Türkiye’nin, istikrarın ve güvenin sembolü Recep Tayyip Erdoğan. Haksızlıklara karşı güçlü duruş sergileyen, bir sözü varsa, eleştirisi varsa hiç çekinmeden açıkça söyleyebilen, Türkiye’yi büyüten bir liderdir. Bugüne kadar Cumhurbaşkanını seçimle ya da AK Parti iktidarımızı, seçimle Türkiye’nin başından uzaklaştıramadıklarına göre, içeride her türlü çaba verilmekte. Maalesef bu darbe girişimine kadar değişik yöntemlerle iktidarın uzaklaştırılmasını arzu eden çok oldu. Hatta darbe çağrısında bulunanlar da oldu. O zaman darbe çağrısında bulunan kişilerin bile bu darbe girişimini gördükten sonra bunun ne kadar kötü bir şey olduğunu görerek şimdi tam tersi duruş sergilediler. Doğru olan da budur. Yani yurt dışında ciddi bir Erdoğan karşıtlığı, düşmanlığı var. Bu aslında artan İslam karşıtlığının ve Türkiye karşıtlığının bileşimidir. Çünkü bu iki konuda en güçlü duruş sergileyen kimdir diye sorulduğu zaman herkes Erdoğan der, dolayısıyla hedef Erdoğan. Yani bu tür şeyleri, Rusya’nın raporundan bağımsız olarak söylüyorum. Bu tür arzuların olduğunu da biliyoruz.

SUNUCU- Şimdi Amerika’ya gideceksiniz, temaslarda bulunacaksınız, ama diyelim ki iade edilmedi, ne olur? Daha evvel söylemiştiniz, ama daha açık sorayım; İncirlik konusunda Türkiye’nin farklı adımı gündeme gelir mi?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şimdi daha önceki soruya aynı cevabı verdim. İlişkilerde şu adım atılır, bu adım atılır demek doğru olmaz, gerçekçi de olmaz veya bir konu üzerinde odaklanmak da doğru değildir. Ama bir gerçek var, ilişkilerimiz etkilenir. Şimdi ABD’ye saldıran, 11 Eylül’ü gerçekleştiren Bin Ladin ya da başka birisi Türkiye’de olacak, Türkiye onu ABD’ye vermeyecek, ondan sonra ABD de sessiz kalacak ya da her şey eskisi gibi devam edecek. Bu söz konusu olamaz. Türkiye için de bu geçerli, ABD için de geçerli, başka ülkelerle ilişkilerimiz için de bunu söyleyebiliriz.

Şimdi Almanya’dan istediğimiz birçok kişi var ve Merkel daha önce Cumhurbaşkanımıza 4000 kişi demişti, şimdi 4500 dosya oldu. Yargılamalar hep sürüyor ve dolayısıyla, şimdi Almanya’dan isteyeceklerimiz var. Biliyorsunuz paralelin bazı savcıları ve hâkimleri Almanya’ya kaçtı. Almanya’da bunları iade etmek durumundadır. Darbe girişiminde bulunan kişilerin bunları…

SUNUCU- Sayın Bakan, ne zaman başlayacak bu süre, hızlı olacak mı?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Zaten bunlarla ilgili çalışmaları daha önceden Adalet Bakanlığımız yaptı. Gerekli dosyaları istedi ve hazırladı. Bundan sonra farklı bir boyutuyla bu konulara eğileceğiz. Dolayısıyla, eğer en kötü senaryoyu soruyorsanız, ABD Gülen’i bize vermezse o veya bu boyutuyla ilişkilerimiz etkilenir, bu kaçınılmazdır. Şimdi bugüne kadar ABD bizden bazı vatandaşları sınır dışı etmemizi istedi, bazılarını ABD’ye iade ettik, bazılarını başka ülkeden geldiği için üçüncü bir ülkeden iade edilmesini istedik. Biz bu konuda ABD’yle hep işbirliği yaptık ki sanırım sözkonusu kişiler bireysel şeylerden, yani o suçtan, bu suçtan ABD’nin aradığı kişiler. Anlaşmamız var ve anlaşmanın gereğini yaptık, bu hukuk dışı bir şey değil. Şimdi bu çok ciddi bir iş, yani bir terör örgütü darbe girişiminde bulunmuş, demokrasiyi, devleti, milleti hedef almış, acımasızca insanların üzerine savaşta bile tedbirli kullanılan topları atmış, bombalar atmış, füzeler atmış. Bu sabah Gölbaşı’na gittik burada Harekât Başkanlığını ziyaret ettik, polisimizi ziyaret ettik, orada 50 şehidimiz var. Buraya lazer güdümlü füzeler atmışlar, bunlar nasıl insan olabilir dedim. Oradaki Başkanı gerçekten çok takdir ettim ve oradaki arkadaşlarımızın o duruşu bizi etkiledi. Sivillerin üzerine bunlar nasıl bunu attı? Şimdi bunu yapan insanları ve bunun başı olan FETÖ’nün verilmesi konusunda Amerika Birleşik Devletleri’nin işbirliği içinde olmasını arzu ediyoruz. Kötü senaryoları düşünmek istemiyoruz, ama senaryo çerçevesinde de yine söylüyorum tehditle değil bunu daha önce de söyledim, ilişkilerimiz etkilenir bu kaçınılmaz.

SUNUCU- Sayın Bakan, şimdi işin bu boyutu var, bir de okul boyutu var. 22 Ağustos’ta Amerika’da üstelik hava üssünde yeni bir okulun açılacağı haberleri yansımış. Sizin diğer ülkelerle bu okullarla ilgili temasınız var. Tabii Amerika’yı yine değerlendirebilirsiniz, ama sözkonusu okullarla ilgili bize genel bir bilgi verir misiniz? En azından ne kadar kaldı, kimler kapattı, kimler kapatmadı, kimler işbirliği yapıyor, kimler yapmıyor?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Eğer bu şartlarda bile bu örgütün okuluna izin veriyorlarsa, ABD’ye ya da nerede açılacaksa, onlara hayırlı mübarek olsun deriz. Ama son zamanlarda, değişik eyaletlerde bu örgüte bağlı okulların esasen Amerikan kanunlarını nasıl ihlal ettiğine ya da suistimal ettiğine ve okulların kendi çıkarları doğrultusunda nasıl kullanıldığına dair çok sayıda haber ve makaleler yayınlanmaya başladı. Dolayısıyla bu örgüt, nerede hangi faaliyette bulunuyorsa bunu çok iyi incelemek lazım. Esasen birçok ülkede özellikle bu darbe girişiminden sonra tedbirler alınıyor. Kardeş Azerbaycan hemen karar aldı, kardeş yavru vatan KKTC hemen karar aldı ve üniversitelerle, okullarla ve diğer faaliyetleriyle ilgili gerekli işlemleri yapıyorlar. Yine Somali aynı gün Bakanlar Kurulu kararını alarak bu örgütün tüm faaliyetlerini dondurdu ve üyelerini sınır dışı etti. Yine Ürdün’de FETÖ’ye bağlı okullar kapatıldı. Aynı şekilde Nijer makamları, Bedir okullarını kapatacağını burada ilan etti. Yine Japonya, Makedonya gibi birçok yerde, FETÖ’ye bağlı kişiler ticaret odalarından temizlendi. Bu örgütün Belarus’ta üniversiteleri veya okulları yoktu, ama dil okulu altında bazı kuruluşları vardı ve bunlar kapatılıyor. Şimdi Ekvator Ginesi’nden haber geldi; onlar da Ekvator Ginesi’ndeki tüm etkinlikleri durduracaklar. Biz bir taraftan içeride bunlarla mücadele ederken, diğer taraftan bunlarla ilgili bilgileri tüm Büyükelçilerimizle birlikte bütün dünyaya tekrar daha güçlü bir şekilde aktarmaya başladık. Çünkü daha önceki görüşmelerimizde hep anlatmıştık. Maalesef çok ciddiye almayan ülkeler de vardı, şimdi tehlikeye görmeye başladılar. Bazı ülkeler var ki; mesela Kırgızistan, orada da darbe girişimi yapabilirler. Hâlihazırda devletin içinde çok ciddi bir şekilde yapılandılar.

SUNUCU- Kırgızistan’da Gülencilerin mi darbe girişiminde bulunabileceğini söylüyorsunuz?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Evet. Bu sefer Kırgızistan’da bir darbe olursa, bunu FETÖ yapar. Kırgızistan’da devletin içinde ekonomi dâhil her yeri ele geçirmişler. Çok güçlü bir yapılanmaları var.

SUNUCU- Kırgızistan’da bu konu hakkında bir önlem alıyorlar mı, konuştunuz mu?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Söyledik, konuştuk daha önce de söyledik. Cumhurbaşkanımız, Kırgızistan Devlet Başkanı’na söyledi. Ben, Dışişleri Bakanı’na bu darbe girişiminden sonra telefon açtım, söyledim. Yani hem Türkiye adına beklentilerimizi söyledim, hem de kardeş ülke Kırgızistan için ortadaki tehdidi de paylaşmamız lazımdı. Bizim nasıl gördüğümüzü onlara da anlatmamız lazım. Kırgızistan’da daha önce birçok darbe oldu ve şu andaki Devlet Başkanı’ndan önceki Devlet Başkanlarının hepsi darbeler neticesinde uzaklaştırıldı. Kırgızistan, son 5 yılda iki tane Parlamento, iki tane Cumhurbaşkanlığı seçimi gerçekleştirdi ve bir istikrara doğru gidiyor. Kırgızistan’ı Avrupa Konseyi’ne entegre ettik ve Kırgız Parlamentosu’nu Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’ne ortak üye yaptık. Kırgızistan’ı bölgedeki demokrasi ve istikrar bakımından önemli bir ülke olarak görüyoruz. Ama şimdi, Kırgızistan’daki esas tehdit maalesef bu FETÖ’nün varlığıdır. Diğer ülkelerde de arkadaşlarımızla aynı girişimleri sürdürüyoruz. Hangi okulların ne tür faaliyetlerde bulunduğuna dair yeni yeni dosyalar ve bilgiler veriyoruz. Ama dünyanın değişik yerlerinden bunlara karşı alınan çok ciddi tedbirler konusunda da bilgiler de alıyoruz ve bu konudaki çalışmalarımızı da yoğunlaştıracağız. Böyle bir terör örgütü hangi ülkede varsa, dolayısıyla o ülke için ve o ülkenin istikrarı için ciddi bir tehdittir. Bu bakımdan tedbir almalarında fayda var.

SUNUCU- Efendim, şimdi bir yandan da mücadele dönemi sürüyor. Kanun Hükmünde Kararnameler var, gözaltılar var, tutuklamalar var. Uluslararası Af Örgütü’nün gözaltına alınanların bazılarının işkenceye maruz kaldığının tespit edildiği ve kanıtların bulunduğu ifadesi var. Ayrıca, Avrupa Birliği’nden de benzer birtakım hukuk içinde kalınmasına yönelik uyarılar geliyor. Hem Uluslararası Af Örgütü’ne, hem de Avrupa Birliği’ne bu konu hakkında ne diyorsunuz?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şimdi, dünyada Fransa da dâhil olmak üzere olağanüstü hâl var ve orada terör örgütleriyle mücadele nasıl yapılıyorsa bizde de öyle yapılıyor. Ve neticede bizim askerimizin, polisimizin bu PKK gibi diğer terör örgütleriyle mücadelede siviller konusunda ve diğer konularda nasıl hassasiyet gösteriyorsa, bu konuda da aynı özen gösteriliyor. Hatta teslim olan teröristlere karşı insani ve hukuki yaklaşım bağlamında bu darbe girişimcilerinden teslim olanlar ya da teslim alınanlar ve etkisiz hale getirilenlere karşı da şu anda hukuki işlemler devam ediyor ve biz bu konuda da son derece şeffafız. Neler yapıldığını da paylaşıyoruz, hangi adımları attığımızı da söylüyoruz, gizlimiz saklımız yok. Bize diyorlar ki: “Bu kadar hâkim, savcı ve liste neredeydi, liste hazır mıydı ki görevden aldınız? Biz de çok açık bir şekilde söylüyoruz; bunlar zaten belliydi. Bu kişiler 17-25 Aralık darbe girişiminden sonra tespit edilmişti. Bunlarla ilgili normal hukuki süreç işliyordu ama bu darbe girişiminden sonra acil tedbirler almamız gerekiyordu. Aksi takdirde darbe tehdidi devam eder ve yarın başka bir şeyle karşı karşıya kalabiliriz. Çünkü bunların ne kadar acımasız olduğunu ve adeta böyle kan dökmek için her türlü yola başvurabileceklerini gördük.

Şimdi o gece tanklara, toplara, tüfeklere, helikopterlere, uçaklardan atılan bombalara ve insanları taramalara, keskin nişancılara karşı duran kimdi? Polisimiz ve milletimizdi. O gece arbede oldu ve çok sayıda insan da şehit oldu ve o gece onları etkisiz hale getirirken insanlar canını, göğsünü siper etti. Oraya adeta şehit olmak için gitti. Bu kavga durumunda elbette yaralanan da olur, elbette fiziki güç de kullanılır. Çünkü darbe durduruyorsunuz, bu şaka değil. Ama bu görüntüleri ele alarak, tutuklandıktan sonra işkence var diye yalan söylemek her şeyden önce bir insan hakları örgütüne yakışmaz.

Bunlar, daha önce Türkiye Suriye sınırındaki 15 kişiyi zorla Suriye’ye gönderiyor diye utanmadan haber yaptılar. Sonra öğrendik ki, bu 15 kişiyi kandırmışlar. Siz bunu söylerseniz, Avrupa sizi kolay alır; size öncelik verir demişler ve bu 15 kişiyi kandırmışlar. Şimdi 3 milyon insani ülkesinde barındıran bir devlet ve millet, niye 15 kişiyi zorla Suriye’ye göndersin? Hep diyoruz ki, biz bunları gönderemeyiz. Çünkü orada zalim bir rejim var ve terör örgütleri var. Bunları ölüme gönderemeyiz diyoruz. Maalesef orada da bu hatayı yaptılar, şimdi de kasıtlı olarak bunu yapıyorlar.

Biz Avrupa Birliği’ne de şunu söylüyoruz: Ne sorunuz varsa sorun, ne bilgi istiyorsanız veririz; şeffaflıksa şeffaflık… Biliyorsunuz, Avrupa Konseyi’ne de bu olağanüstü halden dolayı İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 15. maddesiyle ilgili bazı kısıtlamalar koyduk. Fransa ne yaptıysa biz de onu yaptık. Tehdidin boyutu farklı olmasına rağmen Fransa ne yaptıysa aynısını yaptık. Ve bu süreçte hangi konularda adımlar attığımıza dair bilgilendirme de yapacağız. Genel Sekreter gelmek istedi. Şu yoğunluk geçince Genel Sekreter’in ziyaretini de gerçekleştireceğiz.

Ben isterdim ki, darbenin hemen ertesinde, cuma günüydü darbe girişimi, Pazartesi günü beni Brüksel’e davet etsinler. 28+1 Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısı vardı. Oturalım, daha önce yaptığımız gibi istediklerini sorsunlar, istedikleri bilgiyi bizden alsınlar, ama ön yargıyla ve Türkiye karşıtlığıyla bu tür yalan yollara, bu tür manipülasyonlara da tevessül etmesinler. Esasen bunların yapıcı bir yanı da yoktur. Örneğin; bizi tehdit eder gibi, yok idam gelirse müzakereler durur açıklaması gibi... İdam konusunda ne düşünürsün sen onu söyle, ben veya başka bir arkadaşımız bu konuda kendi düşüncelerimizi söyleyelim.

Şimdi bu vatandaşın talebi var, ondan sonra siyasetçilerin, Cumhurbaşkanımızın açıklamaları var. Bu tüm siyasi partilerle görüşülecek bir konu. Henüz ortada bir şey yokken bizi, idam gelirse şunu yaparız, bunu yaparız şeklinde tehdit etmelerinin bir karşılığı yok.

SUNUCU- Müzakereler askıya alınır, durur.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Evet, bunun bir karşılığı yok. Böyle bir yönetimi biz baştan reddediyoruz. Yani ikinci sınıf bir ülke gibi bize böyle patronluk taslamalarını da saçma buluyoruz, doğru bulmuyoruz. Biz Avrupa Birliği’ne üye olacaksak da eşit, onurlu bir üye oluruz. Öyle sığınmacı gibi de olmayız. Yani onlara yük de olmayız, kimseye de yok olmayız. Ama ne devlet olarak, ne Hükümet olarak, ne de millet olarak ikinci sınıf bir üye ülke olmayı hiçbir zaman kabullenemeyiz

SUNUCU- Bu arada Batıda bir de şöyle bir endişe dile getiriliyor. Türkiye, yüzünü Rusya’ya çeviriyor, yeniden Doğu’ya çeviriyor, Batı’ya ters dönüyor. Şimdi bundan çıkıp, şunu soracağım: Böyle bir durum var mı, Türkiye Doğu’ya mı döndü?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şimdi bunu söyleyenlerin hepsi, uçak düşürme hadisesinden sonra, “ Ya tamam, haklısınız ama Rusya’yla da ilişkilerinizi düzeltmekte fayda var” diyenlerdir. Düzeltmeyince niye düzeltmiyorsunuz, düzeltince neden düzeltiyorsunuz diyerek arkasında bir şeyler aramaya çalışıyorlar.

Bu FETÖ’nün ne kadar tehlikeli olduğunu 2013’ten bu tarafa yıllardır anlatıyoruz, anlamak istemediler.
Şimdi şunu kabullenemiyorlar: Türkiye tek bir tarafa bağlı kalabilecek bir ülke değil. Çok boyutlu dış politika izlememiz lazım, yani Batı politikamız da olacak, Avrupa Birliği politikamız da olacak. Avrupa Konseyi’nin üyesiyiz, AGİT’in üyesiyiz, NATO’nun müttefikiyiz, üyesiyiz. İslam İşbirliği Teşkilatı üyesiyiz, Ekonomik Kalkınma Örgütü’nün de üyesiyiz, aynı şekilde Türk Konseyimiz var ve birçok uluslararası örgütlerde, artı Türkiye formatıyla üye olmadığımız yerlerde bile varız … Biz şimdi Avrupa Birliği’yle veya NATO müttefikleriyle ilişkilerimiz iyiyken Rusya’yla kötü olmak zorunda mıyız, soğuk savaş döneminde miyiz? Sorunlar olabilir, farklı görüşlerimiz de var. Mısır konusunda, Suriye konusunda farklı da düşünebiliriz. Ama diyalog yoluyla uçak düşürme hadisesinden önce olduğu gibi bu farklılıkları giderme çabalarımız olmalıdır. Bundan sonraki süreçte de böyle olacak.

Bunlar şimdi Rusya’yla ilişkileri düzeltince rahatsız olmaya başladılar. Niye rahatsız oluyorsunuz? Türkiye kiminle ilişkilerini iyi şekilde götüreceği ya da kime karşı hangi adımı atacağı konusunda size bağlı değil ki. Türkiye bağımsız bir devlettir. Kendine özgü dış politikası vardır, bu dış politika da son derece nettir ve Türkiye’nin izlediği dış politikanın kimseye de zararı yoktur. Arabuluculuk inisiyatiflerimizle, bölgesel üçlü mekanizmalarla, kurduğumuz ikili mekanizmalarla, ekonomik anlaşmalarımızla bölgenin ekonomik kalkınmasına, dünyanın refahına, insani politikalarımızla, az gelişmiş bölgelere yönelik kalkınma politikalarımızla, uzattığımız yardım eliyle her yere katkı sağlamaya çalışıyoruz. Şimdi bizim Karayip ülkeleriyle -hemen ABD’nin altında- ne işimiz var diyebilir miyiz? Orası doğal afetlerden çok etkileniyor, oraya ambulans da veriyoruz, köprülerini güçlendiriyoruz. Karayip ülkelerine bizim işimiz düştüğünden değil, ama bu bizim dış politika anlayışımızın bir parçasıdır. O nedenle bunlardan rahatsız olmasınlar. Türkiye bu çok yönlü dış politikasını bundan sonraki süreçte devam ettirecektir. Sorunların çözülmesi konusunda adımlar atacaktır ve dostlarımızın sayısının artması konusunda da samimi gayretlerine devam edecektir.

SUNUCU- Şimdi iki sorum var, süremiz de kısalıyor. 15 Temmuz sabahı Bakü’deydiniz, dostlarımızın artması sorunları çözmek için diyorsunuz ya, Fatih Çekirge yazdı yanılmıyorsam, Ermenistan’la ilişkilerin normalleşmesi için zemin yokladığınızı. Bu doğru mu? Ne olacak, nasıl bir adım atacaksınız?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Son zamanlarda Karabağ ve Ermenistan tarafından Azerbaycan’ın işgal edilmiş toprakları konusunda Minsk Grubunun çabaları artmaya başladı. Rusya’nın da ilaveten gayretleri var. Esasen biz de bu sürece katkı sağlamak istiyoruz ki, Güney Kafkasya’da tam anlamıyla istikrar olsun ve güven tesis edilsin. Bu anlamda Azerbaycan’la da birlikte hareket ediyoruz. Azerbaycan’ın kabul edeceği her türlü formülü de destekleriz. Bizim de daha önce Ermenistan’la ilişkileri normalleştirme konusunda çabalarımız olmuştu, ama maalesef bunlar başarısız oldu. Bundan sonraki süreçte Azerbaycan’ın kabul ettiği formüller çerçevesinde bölgede yine böyle bir uzlaşının sağlanması ve ilişkilerin normalleştirilmesi konusunda ortak adımlar atabiliriz. Ama her zaman söylediğimiz gibi bizim için kriter her şeyden önce Azerbaycan’ın bunları kabul etmesidir. Rusya’nın son zamanlardaki çabalarına destek verdiğimizi Soçi’de Lavrov’a da söyledim. Bundan sonraki süreçte bazı adımları birlikte atabileceğimizi o da söyledi, ben de teyit ettim.

SUNUCU- Peki, son soru İsrail konusunda. Mutabakat Meclis’te ne zaman görüşülecek, Büyükelçi ne zaman atanıyor?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Olağanüstü bir duruma girdik biliyorsunuz dolayısıyla, her şey biraz normalleştikten, adımlar atıldıktan sonra Meclis’imize getirilir ve Meclis’te onaylandıktan sonra da karşılıklı Büyükelçiler atanır.

SUNUCU- Önlerinde bir aylık bir süre var mı?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şu anda Meclis’imiz, Meclis’teki siyasi partiler buna karar verecek. Biz bu anlaşmayı Başbakanlık üzerinden Meclis’e gönderdik. Biz Başbakanlığa gönderdik, Başbakanlık da Meclis’e gönderdi. Meclis’in gündemine ne zaman alınacağının kararını siyasi partiler, gruplar danışma meclisinde birlikte ele alacaklar, ama yakın bir zamanda herhalde Meclis’e getirirler diye umut ediyoruz.

SUNUCU- Çok çok teşekkür ediyoruz. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu CNN Türk’ün sorularını yanıtladı, tekrar teşekkürler Sayın Bakan.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Ben teşekkür ederim.

SUNUCU- Yeniden görüşmek üzere, iyi günler.