DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- … bazılarını NATO’yla ortak
kullanıyoruz, Konya da bunlardan bir tanesi. Biz daha önce İncirlik’e
biliyorsunuz Alman parlamenterlerin gelmesine izin vermedik. Daha sonra
Hamburg’da ve Brüksel’de NATO Zirvesi kapsamında Sayın Cumhurbaşkanımız
Erdoğan’la Merkel’in görüşmesinde, İncirlik mümkün değil, ama sizin
milletvekilleriniz Konya’ya NATO üssüne gelebilir dedik ve bu işin
organizasyonu da iki ülke olarak da NATO’nun kendisine verdik, NATO Genel
Sekreteriyle Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’le beraber
görüşmelerde bulunduk ve organize edin dedik. Dolayısıyla zaten bu
ziyaretin önerisini biz bulunduk, biz yaptık daha doğrusu önerisini. Burada
hani yasak kalktığı için değil, başından beri bu şekilde düşünmüştük, bu
şekilde öneriyi yaptık ve şimdi tarihini belirledi NATO ve böyle bir heyet
geliyor. Konya’daki NATO üssünde biliyorsunuz özellikle DEAŞ’a karşı
mücadelede değişik ülkelerden, NATO müttefiki ülkelerden birimler var,
sadece uçaklar değil, askerler de var ve böyle bir ziyareti biz zaten
başında uygun görmüştük, İncirlik’i uygun görmedik, Konya’yı uygun gördük,
Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Başbakanımızın talimatlarıyla.
SORU- Sayın Bakanım, bu gelecek olan 8 tane parlamenteri Türkiye
Cumhuriyeti mi belirleyecek isimleri? Çünkü Reuters’a bir Alman parlamenter
… açıklama yapmış, Büyükada’da bir olay olmuştu … fakat içlerinde bir Alman
gözaltına alınmıştı. Ben Türkiye Cumhuriyeti’nden garanti istiyorum, çünkü
Türkiye Cumhuriyeti beni PKK’yla özdeşleştiriyor, benim tekrar Türkiye’den
geri Almanya’ya dönebilmeme dair bir garanti istemiş. Bu konuda ne
söyleyeceksiniz?
DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şimdi Alman Meclisinde Savunma Komisyonu
var bizde olduğu gibi, dolayısıyla Savunma Komisyonunun üyeleri gelecek ve
burada değişik partilerden milletvekilleri var ve bunlar karar verecekler,
yani kendi komisyon verecek, oradaki milletvekillerinin kim olacağının
kararını biz vermeyiz. Yurt dışına biz de bir heyet gönderdiğimiz zaman
Meclisimiz, Meclisimizin komisyonu o komisyonda olan ya da herhangi bir
konuda heyet oluşturulacaksa Meclisteki siyasi partilerin önerdiği
kişilerden oluşan bir heyet olur, Meclis Başkanı yazar siyasi parti
gruplarına, onlar da milletvekillerini önerirler, onlardan oluşan bir heyet
olur. Dolayısıyla her ülke kendi heyetini oluşturur.
Fakat burada o milletvekilinin söylediklerini iddia ettiğiniz sözlerini ben
duymadım. Fakat ne diyebiliriz? Saçmalamış. Yani Türkiye’ye gelen Alman
sayısı yılda 5 milyonu geçiyor, bu 5 milyon insan tatil için de geliyor,
ticaret için geliyor, yatırım için geliyor. Belki 5 milyondan daha da
fazla, sadece tatil için 5 milyon civarında geliyor. O sebeple Türkiye’den
ne garanti isteyecek? Türkiye hukuk devletidir, kendisi de bir
milletvekilidir, dokunulmazlığı da vardır. Türkiye uluslararası hukuka da
saygılıdır, evrensel hukuka da saygılıdır. Kendi ülkesi kendisini
gönderirse, yani parlamentosu, gelir NATO marjında ziyaretini yapar döner.
Ama şu bir gerçek ki; Bundestag’da, Almanya Parlamentosunda PKK’ya destek
veren milletvekilleri var, PKK’nın terör listesinden çıkması için çaba sarf
eden milletvekilleri var ve bunlar da genellikle sol partilerden, yani
Almanya’daki işte Die Linke, Yeşil Partisi, işte Sosyal Demokrat Partiden
bazı aşırı uçta olanlar var, nasıl bizim CHP’nin içinde DHKP-C’li, PKK
sempatizanı milletvekilleri var, aynı şekilde orada da Sosyal Demokrat
içinde uç oluyor. Tabi burada CHP’nin içindekiler ön seçimle buralara
geldiler, bunlar var, bunları daha önce de söylediğimiz zaman tepki
gösteriyorlar, ama doğru. Bu tür milletvekilleri Almanya’da da var. Esasen
şu anda Avrupa’da ciddi bir tartışma var ve bu tartışmalar neticesinde
belki Avrupa Birliği normları oluşabilir, yani PKK gibi terör örgütlerinin
sembolleri olan o paçavraların taşınmaması, gösterilmemesi, DEAŞ’a da izin
verilmiyor ve bunlarla gösteri yapılmaması konusunda bir norm oluşabilir,
hatta bir hukuki süreç de başlayabilir, bununla ilgili Avrupa Birliği’nden
bize özellikle üst düzey yöneticilerden, komiserlerden bilgi aktarıldı. Ve
bu tür terör örgütlerine de demokrasinin beşiği diye iddialı bir şekilde
ortaya çıkan Avrupa’nın artık mesafe koyması gerekiyor, bunlara destek
vermemesi gerekiyor. Avrupa Parlamentosunda, Almanya’da ve bazı ülkelerde o
çirkin görüntüleri hepimiz gördük ve tepki gösterdik.
SORU- Efendim, ABD ve Kuzey Kore arasındaki gerginliğin uluslararası
piyasaları etkileyeceği düşünülüyor. Türkiye bu konuda etkilenir mi?
DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Biz son 16 yılda dünyada çok
sıkıntılarla karşı karşıya kaldık, yani tüm dünya kaldı esasen. Kendi
bölgemizde de etrafımıza baktığımız zaman, kuzeyde, güneyde, doğuda ciddi
sıkıntılar oldu, hemen batımızda Yunanistan gibi bir ülke adeta iflas etti,
yani bankaları battı, ekonomi çöktü, şimdi toparlanmaya çalışan bir ülke;
ki toparlanması bizim için de iyidir, yani biz her zaman komşu
ülkelerimizin de iyiliğini isteriz, onların kötülüğünden bize bir fayda
gelmez. Tüm bu sıkıntılara rağmen Sayın Cumhurbaşkanımızın iddialı bir sözü
vardı, başlangıçta herkes dudak büktü, Türkiye’den bu kriz geçmez ya da
teğet geçer demişti. Ve aldığımız tedbirler, para politikalarımız, mali
disiplinimiz, yine büyümeyle ilgili, yatırımlarla ilgili tüm uyguladığımız
politikalar sayesinde bugüne kadar yaşanan krizlerden çok az etkilendik.
İşte Suriye, Irak, Libya, Yemen, Ukrayna ve diğer bölgelerdeki sorunlar
devam ediyor. Ama buna rağmen Türkiye ekonomisi ilk çeyrekte yüzde 5
büyüdü.
Tabi ki artık küreselleşme var, dünyanın bir ucundaki bir gelişme tüm
dünyayı etkileyebiliyor. Kuzey Kore ve bölge ülkeleriyle, Kuzey Kore ve ABD
arasındaki gerginlik de tüm dünyayı etkiler. Ama ekonomik anlamda yani bizi
etkilememesi için biz her türlü bu tür krizlere dayanıklı bir ekonomi
oluşturmak için tedbirlerimizi aldık ve etkilenmemesi için elimizden gelen
gayreti de gösteririz. Bu bakımdan ciddi bir sıkıntı olmaz, ama esas yani
bu konunun kendisi ciddi bir sıkıntı, yani bu başka şeye benzemez, yani
nükleer silahlarla restleşme çocuk oyuncağı değildir. O yüzden bir an önce
bu ülkelerin aklıselim bir şekilde hareket etmesi gerekiyor. Ve Kuzey
Kore’nin bu tür denemelerini biz de şiddetle kınıyoruz. Birleşmiş
Milletlerine aldığı kararları da destekliyoruz. Ve Kuzey Kore Dışişleri
Bakanını Manila’da, Filipinler’de ayaküstü akşam yemeğinden önce tüm
bakanlarla aynı odadaydık orada birkaç dakika sohbet etme imkanımız da
oldu. Dostane tavsiyelerimizi kendilerine söyledik. Yani bu gerginliğin hiç
kimseye faydası yok, kendilerine de faydası yok. Esasen o bölgede Güney Çin
Denizi krizi vardı. O krizin aşılması için uluslararası örgütler ve bölge
ülkeleri elinden geleni yapıyordu, ama şimdi bu nükleer kriz Kuzey Kore’yle
yaşanan kriz tabi tüm krizleri gölgede bıraktı. Bir an önce bu sorunların
da, krizlerin de normale dönüşmesini arzu ediyoruz.
SORU- Sayın Bakanım, şimdi tüm Türkiye’de Bakanlar Kurulunu şöyle bir karar
bekliyor: Kurban Bayramı tatili 10 güne çıkacak mı? Biraz önce düşen bir
haber var Sayın Cumhurbaşkanı isabetli olur demiş, ama ondan önce birkaç
tane bakanın açıklaması var Türkiye’nin çalışmaya ihtiyacı var diye.
Bakanlar Kuruluna gelecek mi acaba?...
DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Tabi demokrasi içinde aynı partiden de
olsan, Hükümetin içinden de olsan farklı görüşler olabilir, her bakanımız
kendi açısından durumu değerlendirir. Turizm bölgeleri Alanya’mız,
Antalya’mız veya işte Muğla diğer bölgelerimiz tatilin uzamasını ister.
Ekonomiyle ilgili diğer bakanlarımız da daha çok çalışmamız gerekir diyor.
Bu görüşler Salı günü Bakanlar Kurulu toplantısında masaya konur. Sayın
Cumhurbaşkanımızın Başkanlığında toplanacak Külliye’de. Ve orada tüm
arkadaşlarımız görüşlerini söyledikten sonra karar verilir.
SORU- Efendim, bir de Alanya’mızda bir sorunumuz var…
DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Bu konu basına yansıdıktan sonra ve
basının bizimle paylaşmasından sonra biz tabi duyarlılık gösterdik ve tüm
Türkiye gerçekten duyarlılık gösterdi. Ve Aile Bakanlığımız da zaten hemen
haberdar oldu, biz de kendilerine gerekli bilgileri ilettik. Burada Aile
Bakanlığı bir inisiyatifte bulundu, uzmanlarını bölgeye gönderdi. Çocukla
da ve daha önce bakıcılığını yaptığı aileyle de görüşmeler yaptı. Tabi
burada Aile Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bu yaptığı
çalışmalar, incelemelerden sonra kararını verir. Yani çocuğu aileye mi
verecek, çocuğun devlet kurumlarında şu anda kaldığı gibi kalmasına mı
karar verecek, başka bir aileye mi verecek? Tüm bu değerlendirmeleri ortaya
konulan kriterler çerçevesinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı
verecek. Bunun içinde psikologlar var, sosyologlar var, uzmanlar var.
Çocuğun da psikolojisi önemli sadece ailenin ne istediği değil, çocuğun
esas burada çocuğun ne istediği önemli. Tüm bu çalışmaları yapıyorlar
tamamladıktan sonra açıklamaları yapacaklar.
Bizim görevimiz ne, siz basın olarak ve bizim görevimiz neydi? Böyle bir
sorun var, bu sorunla birilerinin ilgilenmesi gerekiyor. İlgilenecek kurum
da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve onların uzmanları. Sayın
Bakanımız Fatma Betül Sayan Kaya da büyük bir hassasiyet gösterdi bizzat
kendisi talimatları vererek arkadaşları Antalya’ya ve Alanya’ya gönderdi
neticesini göreceğiz.
SORU- …
DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Evet.
SORU- Son durum nedir?
DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- İşte Üniversiteyi ayakta tutmaya
çalışıyoruz öyle söyleyeyim. Alanya’mızın iki tane üniversitesi var biri
devlet üniversitesi, Alaattin Keykubat Üniversitesinin öğrenci sayısı 10
bini aştı. Yeni açacağımız fakülteler var bu sene eğitime başlayacak,
gelecek sene. Yeni kampüsümüzü planladık, projelendirdik ve öncelikle tıp
fakültesi ve tıp fakültesi hastanesine veriyoruz öncelikle onların
inşaatını başlatacağız. Rektör Bey’le geçen hafta Ankara’da güzel bir
toplantı yaptık. Ve önümüzdeki süreçte Alaattin Keykubat Devlet
Üniversitesinin tüm çalışmalarını tekrar herkesle değerlendireceğiz, emin
adımlarla hedeflerine gidiyor.
Hamdullah Emin Paşa Üniversitesi bir vakıf üniversitesi. Osmanlı zamanında
bölgemizden çıkan, Allah rahmet eylesin Hamdullah Emin Paşa tüm malını,
mülkünü, tüm gayrimenkulünü eğitime vakfetmiş ve o vakfın kurduğu liseden
mezun oldum. Dolayısıyla, hem ecdadımıza bizim minnet borcumuz var, ama
eğitim de önemli ve bu vakıf adına Hamdullah Emin Paşa adına bir de
üniversite kurduk. Tabi vakıf üniversitesini kurmak kolay da yani
kriterleri var, ama sonra işletmek daha da zor. Buradan özellikle Alanya
halkına seslenmek istiyorum, yani bunlar üniversiteler Alanya’nın değeridir
bunlara da sahip çıkmak lazım. Alanyaspor da yine Alanya’nın bir değeridir
ve değerlerimize iyi sahip çıkalım. Bu üniversitenin geleceğiyle ilgili
arkadaşlarla ne yapabiliriz, biz onlara nasıl destek verebiliriz? Yönetim
konusunda, mali yapı konusunda biz de elimizden gelen desteği veriyoruz hem
devlet üniversitemize hem de vakıf üniversitemize. Kurucu Vakfın Başkanı
Kaymakam Bey, zamanında vakıf bu şekil kurulmuş. Yönetimde arkadaşlar var,
üniversitenin mütevelli heyeti var, burada arkadaşlarımız var ortak bir
değerlendirme yapıp neler yapacağımızı göreceğiz.
SORU- Teşekkürler.
DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Çok teşekkür ederim.