Değerli basın mensupları,
Biraz sonra KKTC’ne bir çalışma ziyaretinde bulunmak üzere, heyetimizle beraber yola çıkıyoruz. Biliyorsunuz, geçen yıl Mart ayında iki lider arasında bir görüşme trafiği başladı. Eylül ayına kadar devam eden bu müzakerelerde, iki liderin yapmış olduğu ortak açıklamalarla Ada’da bir çözümün oturacağı ümidi oluşturulmuş oldu. Arkasından da 3 Eylül tarihinde kapsamlı müzakereler başladı. O tarihten bu yana, iki lider, Sayın Talat ve Sayın Hristofyas, 18 kez bir araya geldiler.
Biliyorsunuz, biz bu sorunun mutlaka yerleşmiş Birleşmiş Milletler parametreleri çerçevesinde çözülmesini istiyoruz. Bunlar nedir? Bunlar öncelikle, siyasi eşitliktir, iki kesimliliktir ve eşit statüde iki kurucu devletin oluşturacağı yeni bir ortaklıktır. Adil ve kalıcı bir çözüme ulaşılması da burada yine temel bir hedeftir. Biz, Kuzey Kıbrıs Türk tarafının ve Cumhurbaşkanı Sayın Talat’ın yapıcı tutumuna tam destek vermekteyiz. Bugüne kadar, çözümün Ada’daki gerçeklere uygun olmasını ısrarla söyledik, bundan sonra da görüşümüzü devam ettireceğiz. Ayrıca, Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğü geçerlidir ve adada ulaşılacak çözümden sonra da bu geçerli olacaktır. Garanti ve İttifak Antlaşmaları da yürürlükte kalmalıdır.
Diğer taraftan, bugüne kadar hep çözüm yönünde adım atmış olmalarına rağmen, Kıbrıs Türklerine uygulanan haksız kısıtlamalar maalesef hâlâ devam etmektedir. Bu haksız uygulamaların biran önce son bulması gerektiğini ve bu yönde uluslararası toplumdan adım atmasını beklediğimizi de ben bu vesileyle bir kez daha özellikle ifade etmek istiyorum.
Türkiye, Kıbrıs Türk halkının kendi topraklarında özgürce ve Kıbrıs Rumlarıyla siyasi bakımdan eşit statüye sahip bir halk olarak var olma ve Ada’da bu temellere dayalı yeni bir ortaklık kurma yönündeki kararlılığını da paylaşmaktadır. Bu anlayışla Türkiye, uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan ahdi yükümlülüklerinin ve Kıbrıs Türk halkına karşı sorumluluğunun gereğini bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da yerine getirecektir ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne her alanda desteğini sürdürecektir.
Kıbrıs ziyaretimiz bir günlük ziyaret olacak. Yarın akşam saatlerinde, heyetimizle beraber tekrar Türkiye’ye dönmüş olmayı planlıyoruz.
Teşekkür ederim.