Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Cumhuriyetin 100. Yılında Türk Dışişleri Sempozyumunda Yaptığı Konuşma, 13 Nisan 2023, İstanbul Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Soydaşlarımızla İftar Programında Yaptığı Konuşma, 12 Nisan 2023, Şumnu/Bulgaristan Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Keçiören İftar Programında Yaptığı Konuşma, 10 Nisan 2023, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Afyonkarahisar İftar Programında Yaptığı Konuşma, 9 Nisan 2023, Afyonkarahisar Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Antalya İftar Programında Yaptığı Konuşma, 8 Nisan 2023, Antalya Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Eskişehir İftar Programında Yaptığı Konuşma, 7 Nisan 2023, Eskişehir Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Altındağ İftar Programında Yaptığı Konuşma, 5 Nisan 2023, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun 4 Nisan 2023 tarihinde Uluslararası Demokratlar Birliği tarafından düzenlenen iftar programında yaptığı konuşma, 4 Nisan 2023, Brüksel Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Kahramanmaraş Çadır Kenti Ziyaretinde yaptığı konuşma, 26 Şubat 2023, Kahramanmaraş Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Basını Bilgilendirme Toplantısında Yaptığı Konuşma, 26 Şubat 2023, Adıyaman Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Yunanistan Dışişleri Bakanı ile ilgili yaptığı konuşma, 12 Şubat 2023 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Yunanistan Dışişleri Bakanı Sayın Nikos Dendias ile basına yaptıkları konuşma, 12 Şubat 2023 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Azerbaycan Dışişleri Bakanı Sayın Jeyhun Bayramov ile basına yaptıkları konuşma, 11 Şubat 2023, Kahramanmaraş Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun 7. Tematik Kış Kampları etkinliğinde yaptığı konuşma, 2 Şubat 2023, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Antalya Diplomasi Forumu ve IFAT İşbirliğiyle Budapeşte’de düzenlenen panelde yaptığı konuşma, 31 Ocak 2023, Budapeşte Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Türkiye Gençlik Vakfı 8. Genç Diplomat Akademisinde yaptığı konuşma, 30 Ocak 2023, İstanbul Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Azerbaycan’ın Tahran Büyükelçiliği’ne yapılan saldırı hakkındaki Açıklaması, 27 Ocak 2023, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Stokholm Büyükelçiliğimiz Önünde Gerçekleştirilen Çirkin Eyleme Dair Açıklaması, 21 Ocak 2023, Antalya Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Houston’da Vatandaşlarla Buluşma Sırasında Yaptığı Açıklama, 19 Ocak 2023, Houston Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile Gerçekleştirdiği Görüşme Öncesinde Yaptığı Açıklama, 18 Ocak 2023, Washington Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Cape Town Başkonsolosluğu Resmi Açılış Töreninde Yaptığı Konuşma, 9 Ocak 2023, Cape Town / Güney Afrika Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun TBMM Bütçe Görüşmelerinde Yaptığı Konuşma, 12 Aralık 2022, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun İTÜ'de yaptığı konuşma, 9 Aralık 2022, İstanbul Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nde Yaptığı Konuşma, 5 Aralık 2022, Ankara Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'nun Lodz Fahri Başkonsolosluğumuzun Açılış Töreninde Yaptığı Konuşma, 30 Kasım 2022 Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Türkiye-Azerbaycan-Kazakistan Üçlü Dışişleri ve Ulaştırma Bakanları İkinci Toplantısı Sonrası Basını Bilgilendirme Toplantısı, 25 Kasım 2022, Aktau Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde Yaptığı Konuşma, 25 Kasım 2022, Van Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'nun Birleşmiş Milletler Medeniyetler İttifakı Dostlar Grubu Bakanlar Toplantısı Hitabı, 22 Kasım 2022, Fes Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Birleşmiş Milletler Medeniyetler İttifakı Girişimi’nin 9. Küresel Forumu Açılış Konuşması, 22 Kasım 2022, Fes Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Türk Devletleri Teşkilatı Dışişleri Bakanları Toplantısında Yaptığı Konuşma, 10 Kasım 2022, Semerkant
Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Türk Devletleri Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi Sonrası Basın Toplantısında Yaptığı Konuşma, 17 Ekim 2022, İstanbul


DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Değerli basın mensupları, Cuma günü Bartın’da meydana gelen maden kazası hepimizi yasa boğdu. Öncelikle bu elim kazada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve ülkemize başsağlığı, yaralı kardeşlerimize de acil şifalar diliyorum.

Acımızı paylaşarak taziye mesajı gönderen tüm dünyadan dostlarımıza ve bugün toplantıda bir kere daha vurguladıkları gibi Türk Devletleri Teşkilatı üye ve gözlemcilerine, değerli kardeşlerime de huzurlarınızda şükranlarımı sunmak istiyorum.

Az önce Türk Devletleri Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konsey Toplantısını gerçekleştirdik. Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallılar Konseyi Başkanı Aksakalımız Sayın Binali Yıldırım da toplantımıza teşrif ettiler. Kendilerine değerli katkıları ve tavsiyeleri için huzurlarınızda teşekkür ediyorum.

Değerli kardeşlerim Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan Dışişleri Bakanları ile Macaristan Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı bugün bu toplantıya katıldılar. Onları İstanbul’da ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duydum.

Kardeş Türkmenistan’ın Büyükelçisi de bugünkü toplantıda aramızdaydı. Kendilerine de çok çok teşekkür ediyorum.

Bugünkü toplantıların hazırlanmasına büyük katkı sağlayan ve zirvede liderlerimizin onayına sunacağımız belgeler üzerinde de yoğun çaba sarf eden çok kıymetli Genel Sekreterimiz Baghdad Amreyev’e, Genel Sekreter Yardımcılarına ve Sekretaryaya huzurlarınızda bir kere daha teşekkür etmek istiyorum.

Geçtiğimiz yıl İstanbul’da düzenlenen ve tarihi kararlar aldığımız zirvede, liderlerimiz birlik ve beraberliğimizi güçlendirecek güçlü bir vizyon ortaya koydular. Önümüzdeki 20 sene için kılavuzumuz olacak Türk Dünyası 2040 Vizyon Belgesini kabul ettik. Aile meclisimizi Türk dünyasının potansiyelini ortaya çıkaracak uluslararası bir teşkilata dönüştürdük. Türk dünyamızın ayrılmaz parçası olan Türkmenistan Teşkilatımıza gözlemci üye olarak katıldı.

Dönem Başkanlığımız sırasında Türk dünyasındaki dayanışmanın güçlendirilmesi temel hedefimiz oldu. Güvenlik ve refah yolunda birlikte yürüyeceğiz. Örneğin, Dönem Başkanlığımızın ilk haftalarında kardeş Kazakistan’da olaylar başladı ve Türk Devletleri Teşkilatı üye ve gözlemcileri olarak Kazakistan’la tam dayanışma içinde olduk. 11 Ocak 2022’deki Olağanüstü Dışişleri Bakanları Toplantısıyla ortak dayanışma irademizi tüm dünya kamuoyuna duyurmuş olduk.

Yine bu dönemde 2040 Vizyon Belgesi’nin ilk 5 yıllık uygulama planını oluşturacak Strateji Belgemizi hazırladık. Teşkilatımızın iktisadi gücünü artıracak Türk Yatırım Fonu’nun hukuki altyapısını da oluşturduk.

Dönem Başkanlığımızın temasını “Yeşil Teknolojiler ve Dijital Çağda Akıllı Şehirler” olarak belirlemiştik. Yenilikçi bir yaklaşımla gelecek nesillere çevre bilinci ve yüksek yaşam koşullarını sağlayacak adımları bugünden atmamız çok önemlidir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız bu konuda çok önemli çalışmalar yaptı. Burada Murat Bakanımıza ve Bakanlığımıza da teşekkür etmek istiyorum.

Ayrıca, Dönem Başkanlığımızda Dünya Göçebe Oyunları’nın 4’üncüsüne ev sahipliği yaptık.

Değerli basın mensupları, Dönem Başkanlığımızı 11 Kasım’da Semerkant’ta gerçekleştirilecek zirvede kardeş Özbekistan’a devredeceğiz. Semerkant Zirvesinin başarısı için çalışıyoruz. Bugünkü toplantımızın da zaten amacı buydu. Bu amaçla Türkiye olarak biz de bir Büyükelçi arkadaşımızı ve Bakanlıktan arkadaşlarımızı görevlendirdik, bir ekip kurduk.

Bugünkü toplantımızın temel gayesi, Semerkant Zirvesine hazırlanmaktı biraz önce de söyledim. Yoğun bir gündemle toplandık. Aramızda görüşülmesi ve karara bağlanması gereken hususları da ele aldık. Tabii bu konularda Semerkant Zirvesi’nden bir gün önce 10 Kasım’da tekrar bir araya geleceğiz Dışişleri Bakanları Konsey Toplantısında yine kararları gözden geçireceğiz ve Liderlerimizin onayına sunacak hale getireceğiz.

Değerli basın mensupları, bugün Türk dünyası tarihte olduğu gibi küresel jeopolitiğin merkezi haline geldi. Enerji, ticaret, taşımacılık güzergahlarında doğu ile batıyı, kuzey ile güneyi birbirine bağlayan kritik bir konuma sahibiz. Mevcut konjonktürde teşkilatımızın önemi ve sorumluluğu giderek artıyor. Afganistan ve Kazakistan’daki gelişmelerden sonra yaptığımız olağanüstü toplantılar artan sorumluluğumuzun aslında bir yansıması. Olayların bizi değil, bizim olayları yönlendirmemiz için aktif olmamız ve hızlı karar alıp hızlı adım atmamız gerekiyor.

Bugün bölgemizi ilgilendiren güncel gelişmeleri de etraflı biçimde ele aldık, Ukrayna, Orta Asya, Kafkasya. Kıymetli Bakan kardeşlerim de bu gelişmelerle ilgili sarf ettikleri çabalar ve inisiyatifleri hakkında ya da son gelişmeler hakkında bilgileri bizlerle paylaştı.

Ukrayna’daki savaş hepimizi doğrudan etkiliyor. Savaşın adil bir barışla sonuçlanması için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz.

Azerbaycan’ın Karabağ zaferinin ardından bölgesel barış yolundaki çabaları da ele aldık. Kardeşim Ceyhun Bey bugün Ermenistan’la yapılan son toplantılar ve gelişmeler hakkında bizlere de bilgi vermiş oldu.

Orta Asya’da yaşanan gelişmeleri de tabii değerlendirdik. Enerji güvenliği ve ulaştırma bağlantıları günümüzün en önemli meseleleri haline geldi. Bu alanlarda büyük bir potansiyele sahibiz. Bu potansiyeli hayata geçirecek adımları bugün gözden geçerdik.

Bu toplantımızda tabii her zaman olduğu gibi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin maruz kaldığı haksızlıkları da gündeme getirdik. Arkadaşlarıma bu konuda da bilgiler verdim.

Kıymetli basın mensupları, Türklerin önemli bir vasfı da teşkilatçılıktır. Türk Devletleri Teşkilatı bir ekonomik veya siyasi çıkar ortaklığından çok daha fazlasını ifade ediyor. Her şeyden önce bir gönül birlikteliğidir. Başarı da, gurur da, keder de bizler için müşterektir. Aynı kökten beslenen bir ulu ağacın farklı dallarıyız. Köklerimizi unutmadan birliğimizi pekiştirdikçe dünyadaki gücümüzü de artıracağız. Güvenlik ve refah yolunda birlikte yürüyeceğiz. Halklarımızın da bizden esasen beklentileri budur. Bir olup iri ve diri olacağız inşallah.

Çok teşekkür ediyorum.

Şimdi sorularınız varsa onları cevaplamak isterim.

SORU- Ceyda Muslu, TRT Haber.

Yunanistan Göç Bakanı sosyal medya hesabı üzerinden çıplak göçmenlerin fotoğrafını paylaşarak Türkiye hakkında ithamlarda bulundu. Bununla ilgili değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Yunanistan gibi en haksız durumda bile haklı görünmeye çalışmak için gerçekten utanmaz ve aymaz olmak gerekiyor. Zaten bunu ancak Yunanistan başarır. Tabii Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin de hakkını yememek lazım, onlar da bu konuda fena değiller. Azerbaycan Türkçesi tabiriyle, onlar da bu konuda pis değiller.

Yunanistan’ın ve onun destekçisi Frontex’in karnesi ortada. Tüm uluslararası kuruluşlar, Uluslararası Göç Örgütü, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği, sivil toplum örgütleri ve basın, Yunanistan’ın ve Frontex’in desteğiyle bu göçmenlere, mültecilere yönelik insanlık dışı muamelesini mercek altına aldılar. Aynı şekilde İnsan Hakları Mahkemesinin gündeminde, diğer taraftan Avrupa Parlamentosu’nun gündeminde. Her ne kadar üye ülkeler yönetim olarak Yunanistan’ın bu insanlık dışı muamelelerine göz yumsa da, vicdanlı parlamenterler sayesinde Avrupa Parlamentosu da bu duruma el koymuş durumda.

Diğer taraftan, biraz önce söyledim, Frontex suç ortaklığı yapıyor ve en son yine Türk karasularında gerçekleşmiş gibi göstermek için koordinatları nasıl değiştirdiği de ortaya çıktı. Yani bunlar şöyle düşünüyor: Biz her şeyi yaparız, bunu da Türkiye’nin üzerine atarız ya da transit ülkelere atarız ve buna da herkes inanır. Ama gerçekler ortada. Biz de gerçekleri ortaya koymaya devam edeceğiz.

Ayrıca, son 1 hafta içinde 4 tane daha göçmen ölü olarak Ege’den çıkartıldı. Bunların hepsi Yunanistan’ın, görüntüleri çokça yansıdığı, o botların şişlenmesi ve insanların denizin ortasında ölüme terk etmesiyle maalesef gerçekleşiyor.

Diğer taraftan, yine sınırda çırılçıplak insanların donarak nasıl öldüğünü gördük ve en son Türkiye-Yunanistan sınırında 19 yanlış hatırlamıyorsam mülteci donarak ölmüştü ve çırılçıplak ölmüştü. Çünkü Yunanistan bunları geri iterken bir de üzerindeki her şeye el koyuyor bir daha geri gelmesinler diye. Sadece kimlik ve üzerindeki diğer belgeler değil, kıyafetlerine bile el koyuyorlar. Dolayısıyla uluslararası hukuk ihlali bakımından karnesi çok kabarık olan Yunanistan’ın bu suçu arttıkça Türkiye’ye iftira atmaya yeltenmesi de doğaldır. Ama maalesef buna inanmak isteyen, Yunanistan’ın her dediğini doğru kabul etmek isteyen, sadece doğru kabul eden değil kabul etmek isteyen Avrupa Birliği üyesi ülkeler de var, zaten Yunanistan’ı da cesaretlendiren budur. İçişleri Bakanlığımız da zaten gerekli açıklamaları yaptı, yapıyor.

Biz Türkiye olarak bugüne kadar, evet göçmen meselesi, mülteci meselesi dünyanın bir sorunudur, bugün kovid öncesi 70-80 milyon olan ülkesini terk etmiş insan sayısı 100 milyonu geçti; bu dünyada bir sorundur. Ama Türkiye olarak Türkiye için de kolay bir durum değil, bir taraftan insani bir konu, bir taraftan toplumsal bir konu. Hatta son zamanlarda bazı siyasilerin de suiistimal etmesiyle siyasi bir sorun hale geldi. Ama biz insani açıdan bakmayı hiçbir zaman unutmadık, ihmal etmedik. Bizim kim olursa olsun insana yaraşır bir şekilde davranmak, geri gidecekse de yine onurlu bir şekilde olması lazım, ki 520 binden fazla Suriyelinin Suriye’ye dönmesi de gönüllü ve onurlu bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Afganistan’a, Pakistan’a göçmenlerin geldiği kaynak ülkelere gönderdiğimiz yine o ülkelerin vatandaşlarını da aynı anlayışla ve o ülkelerle işbirliği yaparak gönderdik. Dolayısıyla Yunanistan’ın, işte yalancının mumu yatsıya kadar yanar, yatsıyı bile beklemedi yalanları ortaya çıktı.

Teşekkür ediyorum.

SORU- Azerbaycan Televizyondan …

Sayın Bakanım, malum ikinci Karabağ Savaşında Ermenistan kaybettikten sonra kendi yükümlülüğünü kabul etmiyor, bununla ilgili Türk Devletler Teşkilatı’nın ister uluslararası kamuoyuna, isterse de uluslararası örgütlere bir bildirgesi var mı, yani böyle bir planı var mı?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Çok teşekkür ediyorum.

Azerbaycan, Karabağ zaferinden sonra Ermenistan’a kapsamlı bir barış anlaşması teklifinde bulundu. Gecikmeli de olsa Ermenistan’ın da buna olumlu cevap verdiğini görüyoruz. Diğer taraftan, yine üçlü anlaşmada hayata geçirilecek projeler de vardı. Bu projelerin tanımı, sıfatının ne olduğu önemli değil, Laçin’le Zengezur’un aynı statüde olması gerektiğini Azerbaycan haklı olarak söylüyor. Ama bundan bağımsız olarak bu projelerin de hayata geçirilmesi lazım. Yine sınırlarla ilgili ortak bir komisyon kurma kararı alındı ve bunun da hayata geçirilmesi gerekiyor.

Diğer taraftan, Dışişleri Bakanlarını, Ceyhun kardeşimle Ararat Mirzoyan’i bu barış anlaşması müzakerelerinin başlaması için görevlendirildiler ve bu müzakerelerin de hızlanarak devam etmesi lazım. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki kapsamlı bir barış anlaşması, Güney Kafkasya’nın kalıcı istikrarı ve huzuru için son derece önemlidir, refahı için de son derece önemlidir.

Ayrıca, biliyorsunuz bizim de Ermenistan’la bir normalleşme sürecimiz başladı. Tabii ki bunu can Azerbaycan’la da uyumlu ve koordineli bir şekilde gerçekleştiriyoruz. Ve Azerbaycan-Ermenistan arasındaki her olumlu adımın bizim ilişkilerimize de katkısı olacaktır, bu kaçınılmaz.

Sonuçta Ermenistan’ın artık, Azerbaycan topraklarını geri aldı, yani provokasyonlardan vazgeçmesi gerektiğini daha önce de söyledik ve bir yol haritası belirlendi, buna odaklanması gerekiyor. Ermenistan’ın da buna çok ihtiyacı var, hepimizin çok ihtiyacı var ve varılan mutabakatların uygulanması için herkes üzerine düşeni yapmalıdır.

SORU- Esra Keskin, A Haber.

Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası artan enerji ve gıda krizi tüm dünyayı etkiledi. Konuyla alakalı Türk Devletleri Teşkilatı olarak belirlenen ortak bir adım var mıdır?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Çok çok teşekkür ediyorum.

Tabi özellikle kuzey koridorun bir alternatif olmaktan çıkmasıyla birlikte herkes doğu-batı Orta Koridor’a odaklandı, Hazar geçişli Orta Koridor’dan bahsediyoruz. Ve bu güzergâhta kimler var? Bugüne kadar zaten Azerbaycan, Türkiye ve Gürcistan olarak biz önemli projeleri hayata geçirdik ve 3’lü ve 4’lü formatlarda da bu işbirliğinin güçlendirilmesi için adımlar attık, çaba sarf ediyoruz. Ve son zamanlarda özellikle enerji krizinin ortaya çıkması ve taşımacılıkta ciddi sorunların olmasıyla beraber bu orta koridorun stratejik önemi arttı. Biz 3’lü formatları hayata geçirdik, Türkiye-Azerbaycan-Kazakistan üçlü Dışişleri ve Ulaştırma Bakanları toplantısını Bakü’de gerçekleştirdik. Bir sonraki toplantıyı Kazakistan’da Aktau’da gerçekleştireceğiz. Ulaştırma Bakanlarımız şimdi bir çalışma grubu oluşturdular ve projeler üzerinde çalışıyorlar.

Diğer taraftan, yine Türkiye-Azerbaycan-Özbekistan Dışişleri, Ticaret ve Ulaştırma Bakanları toplantısını Taşkent’te gerçekleştirdik ve bir sonraki toplantıya Türkiye olarak biz evsahipliği yapacağız. Tabii ilk toplantılarda somut projelerin ya da kararların alınması beklenmezdi. Ama şimdi ikinci toplantılarda artık somut adımlar atmak istiyoruz. Bir taraftan taşımacılık, diğer taraftan enerji koridorları ki Enerji Bakanlarımızı da dahil edeceğiz. Özellikle Rusya’nın Avrupa’ya giden gazının kesilmesi sebebiyle yine Azerbaycan üzerinden gelen petrol ve boru hatlarının da önemi arttı. Buna diğer kardeş ülkelerdeki gazın da bağlanmasıyla arz güvenliği bakımından da bizim, Orta Asya’nın ve yine Orta Koridor’un önemi daha da arttı.

Bu atacağımız adımların gıda krizinin çözümüne de önemli katkı sağlayacaktır. Tahıl krizinin tahıl anlaşmasıyla çözülmesi Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, tahıl fiyatlarının bile düşmesi, sanırım 2008’lerden sonra en büyük düşüşü yaşadı tahıl fiyatlarında biliyorsunuz. Dolayısıyla bizim beraber atacağımız adımlar hem kendi çıkarlarımız için çok önemli adımlar olacak, hem de enerji ve gıda krizinin hafifletilmesi bakımından da son derece önemlidir. Bugün bunları da gerçekleştirdiğimiz toplantıda ele aldık.

SORU- Ramin Huseyinev, Azerbaycan İctimai Televizyonu.

Sayın Bakan, Fransa Cumhurbaşkanı Macron geçen günlerde Ermenistan’ın çıkarlarına hizmet eden skandal ve kışkırtıcı açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalar hakkında fikirlerinizi bilmek isterdik.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Maalesef Fransa ve Macron objektif olamıyorlar. Tabii objektif olamayınca dürüst olamazsın ya da tam tersi diyelim. Şimdi bir taraftan arabuluculuk yapmaya çalışıyorsunuz. Biz de Rusya ve Ukrayna arasında kolaylaştırıcı, bazen de arabulucu rolümüzü devam ettiriyoruz. Bizim tüm konularda çok açık, net, ilkeli, adaletli davrandığımız ve konuştuğumuz ortada.

Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı Aliyev, Macron’un teklifini kabul etti. Prag’da 4’lü toplantı gerçekleştirdiler. Yani Azerbaycan, Ermenistan, Avrupa Birliği’nden Charles Michel ve de Macron. Şimdi anladığım kadarıyla, bu toplantıyı bile Azerbaycan üzerinde baskı kurmak için gerçekleştirmişler. Şimdi artık sizin karşınızda her söylediğinizi kabul eden bir Azerbaycan yok, bir Türkiye yok, bir Türk dünyası yok. Bunu her şeyden önce kabullenmeniz lazım. Azerbaycan kendi topraklarını geri aldı, provokasyonu yapan ortada. İşgalcinin kim olduğunu herkes biliyordu. Zaten 30 yıl Karabağ problemi niye çözülmedi? Bu Minsk üçlüsünün hepsinin de, Rusya da dahil, Rusya, ABD, Fransa, hepsinin tek yanlı politika izlemesinde, yani koşulsuz Ermenistan’a destek vermesinde sorun, o yüzden çözülemedi. Azerbaycan 30 sene sabretti, baktı ki bunlardan hiçbir hayır yok, kendi göbeğini kendi kesti, topraklarını geri aldı, işgal edilmiş topraklarını geri aldı. Şimdi Azerbaycan’ın uluslararası kabul edilmiş sınırları ortada. Hangi BM Güvenlik Konseyi kararında var Karabağ’ın Ermenistan’ın olduğu? Nerede söyleniyor? Hiçbir yerde söylenmiyor. Tam tersine Azerbaycan’ın sınır bütünlüğü içinde görünüyor. Şimdi bir taraftan uluslararası hukuk diyeceksin, anlaşmalar diyeceksin, sözleşmeler diyeceksin, diğer taraftan bunun tersine sadece duygusal veya popülist düşünerek bunun tersini söyleyeceksin. Daha ne diyeyim?

SORU- Merhabalar efendim, Tural Asadov, APA, CBC TV Azerbaycan’dan.

Efendim, siz geçen Katarlı mevkidaşınızla görüştüğünüz zaman söylemiştiniz ki, Özel Temsilcilerin görüşmeleri bir anlaşmaya varıldı Türkiye ve Ermenistan’da gerçekleştirilecek. Bir tarih belli oldu mu? Bir de Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan söylemişti ki, sizin Ermeni mevkidaşınızla da belki bir görüşmeniz olabilir. Böyle bir görüşme gerçekleştirilecek mi ve ne zaman olabilir?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Çok çok teşekkür ediyorum. Özel Temsilciler arasında bundan sonraki görüşmelerin Türkiye’de ve Ermenistan’da olması konusunda Özel Temsilciler bir ön mutabakata varmıştı. Sayın Cumhurbaşkanımızın Paşinyan’la Prag’da yaptığı görüşmede bu Liderler tarafından da teyit edildi. Dolayısıyla, artık üçüncü ülkelere gitmeye gerek yok. Tabii Özel Temsilciler kendi arasında karar verecekler, zaten sürekli telefonla da temas halindeler Serdar Bey ve Rubinyan. Kendi aralarında karar verecekler artık. Ne zaman Türkiye’de ne zaman Ermenistan’da, ya da ne zaman Ermenistan’da ne zaman Türkiye’de? O toplantıda tabii Paşinyan’ın bazı teklifleri, önerileri olmuştu. Sayın Cumhurbaşkanımız da bu önerileri Özel Temsilciler ve Dışişleri Bakanlarımız çalışsınlar ve bize sonuçlarını getirsinler, arz etsinler dedi. Paşinyan’ın da desteklediği bir öneriydi. Önümüzdeki süreçte önce Özel Temsilciler görüşür, sonra Dışişleri Bakanları olarak da bir araya gelmekte hiçbir beis yok zaten. Antalya’da biliyorsunuz biz Mart ayında Ararat Mirzoyan’le bir araya gelmiştik, ikili görüşmemizi gerçekleştirmiştik. Biz ikili, üçlü, her platformda görüşmeye her zaman hazırız. Görüşlerimizi her platformda samimi, açık bir şekilde söylüyoruz. Biz Azerbaycan’la birlikte normalleşme konusunda samimiyiz. Dolayısıyla, bu samimiyetimizin karşılık bulması da en büyük temennimiz. Ve böylelikle Güney Kafkasya’yı barış ve istikrar bölgesi yapabiliriz. Ama Dışişleri Bakanları düzeyinde ikili görüşme konusunda ne zaman olacak, nasıl olacak henüz bir karar vermiş durumda değiliz.

Elbette söyledim, biz her zaman görüşmeye hazırız dedim. Bunda kaçınacak bir şey yok.

SORU- Teşekkür ederim.

Azerbaycan … Haber Ajansının Türkiye Bürosundan.

Sayın Bakanım bildiğiniz üzeri Azerbaycan’ın bazı ülkelerdeki Büyükelçiliklerine saldırılar oldu son dönemde. Bu zaman zaman Türkiye büyükelçiliklerinde de yaşanmıştı. Yani Ermenilerin ya da Ermenistan’ın yeniden terör taktiğine geçtiği anlayabilir miyiz buradan, ne gibi netice çıkarabiliriz?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Şimdi Viyana Sözleşmesi gayet açık. Misyonları koruma yükümlülüğü ev sahibi ülkededir. Her ne kadar o misyonlar o misyon sahibi ülkeye aitse de, yani bina ve toprak, sonuçta korumakla mükellef olan ev sahibi ülkedir. Ve bu Batılı ülkelerin bu tür saldırılara izin vermemesi gerekiyor. Gerekli tedbirleri alması gerekiyor. Daha önce Londra’da biliyorsunuz Azerbaycan Büyükelçiliği’ne yine bir grup insan girdi. Radikallerin olduğunu söyledi Azerbaycan yaptığı açıklamalarda. O da kabul edilemez bir durum. Ne demek bir grup insanın Azerbaycan Büyükelçiliği’ne veya herhangi bir Büyükelçiliğe girmesi. O ülke kimse yani İngiltere, Londra’daki için söylüyorum İngiltere’nin gerekli tedbirleri alması gerekirdi ve polisin çok geç geldiğini öğrendik.

Diğer taraftan, bu saldırıların yapıldığı ülkelerdeki şehirlerdeki sorumlulukta yine o şehir ve ülkedeki güvenlik görevlilerinde. Gerekli tedbirleri alması gerekiyor, göz yummaması gerekiyor. Viyana Sözleşmesi gayet açık. Herkes tabii gösteri yapabilir, görüşünü söyleyebilir, demokratik gösteri olabilir. Ama gelip misyona saldırmak demokratik bir gösteri değildir. Sonuçta Azerbaycan’la Ermenistan arasında ve Türkiye’yle Ermenistan arasında normalleşmeyi, barışı istemeyen gruplar var, diaspora var, Ermeni diasporasının bir kısmı, hepsi için söylemeyeceğim bunu. Ama onların işte bir taraftan sesi çok çıkıyor, bir taraftan da saldırgan bir tutum sergiliyorlar. Şimdi onlar için hava hoş, o ülkelerde rahat içinde yaşıyorlar. Ama Kafkasya’da Ermenistan’ın bugüne kadarki izolasyonu veya diğer konular da hiç umurlarında olmadı. O yüzden böyle nefrette yaşıyorlar diğer taraftan.

Bir de tabii o bölgelerde, Ermeni Diasporasının o fanatik olan kesimin de tabii dernekler için parasını da toplamaları gerekiyor. Onları motive edecek bir şeyler bulması gerekiyor. Ama bunun kendilerine de faydası yok, Ermenistan’a hiç faydası yok. Ve o diasporaların bulunduğu ülkelerin yetkililerine de bu konuda telkinlerde bulunuyoruz.

Evet, çok teşekkür ederim arkadaşlar.

* Interpress deşifresidir.