Sayın Bakanımızın Türkiye’den Ayrılışında Havalimanında Yaptıkları Basın Açıklaması, 26 Mayıs 2008
Değerli Basın Mensupları,
Türkiye-Avrupa Birliği 46’ncı Ortaklık Konseyi Toplantısına katılmak üzere biraz sonra arkadaşlarımızla beraber Brüksel’e hareket ediyoruz. Bu toplantının yanı sıra Avrupa Parlamentosu Karma Parlamento Komisyonu’nun yine 59’ncu toplantısı, yarın Brüksel’de düzenlenecek. Bu toplantıya, ben de iştirak edeceğim. Ertesi gün ise, yani çarşamba günü, Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi toplanacak ve bu komiteye bir hitabım sözkonusu olacak. Aynı zamanda, parlamenterlerin Türkiye-AB ilişkileriyle alakalı ya da diğer konularla ilgili sorularını cevaplandırma imkânını bulacağım bu toplantıda. Yine Brüksel’de, AB Komisyonu’nun bazı üyeleriyle ikili görüşmeler gerçekleştireceğim ve yine Belçika Dışişleri Bakanı ile bir temasım sözkonusu olacak.
Biliyorsunuz, Ortaklık Konseyi 1964’ten bu yana toplanan ve AB ile ilişkilerimizin en yüksek karar organı ve bu Konsey, katılım sürecimizin çeşitli aşamalarını izleyip yönlendirme bağlamında da önemli bir işlevi yerine getiriyor. Bu çerçevede, muhataplarımıza ülkemizin katılım müzakerelerine tam üyelik ortak hedefi doğrultusunda yürütmekte olduğunu da bir kez daha uygulama imkânını bulacağım.
Brüksel’deki temaslarımız ve programımız tamamlandıktan sonra Slovakya Dışişleri Bakanı Jan Kubis’in davetine icabetle Slovakya’ya bir çalışma ziyaretinde bulunacağım. Biliyorsunuz, Slovakya Avrupa’da önemli bir dostumuz ve aynı zamanda müttefikimiz. İlişkilerimiz memnuniyet verici düzeyde. Bu ülkeyle olan ekonomik ve ticari ilişkilerimizdeki ilerleme de kayda değer düzeyde. Slovakya, Türkiye’nin AB’ne tam üyelik perspektifiyle destekleyen bir ülkedir. Ve bu ziyaret sırasında meslektaşım dostum, Sayın Kubis ile ikili ilişkilerimizin yanı sıra, Türkiye ve Slovakya için ortak önemi haiz bölgesel ve uluslararası konularda görüş alışverişinde bulunmayı da planlıyorum. Tabi bu görüşmelerde ağırlık, Avrupa Birliği konuları ve Türkiye’nin AB’ne katılım süreci olacaktır.
Slovakya’nın başkenti Bratislava’yı ziyaretimin ardından, 29 Mayıs 2008 tarihinde Stokholm’de düzenlenecek olan Irak’la Uluslararası Anlaşma yani “International Compact with Iraq (ICI)” diye kısaltılmışını söylediğimiz, Yıllık Gözden Geçirme Toplantısı’na katılacağım. Bu toplantı, geçen sene Şarm El Şeyh’teki Irak’a Komşu Ülkeler Toplantısı sırasında kurulan ve Irak’ın siyasi, ekonomik ve sosyal gelişmesine katkıda bulunmak için kapsamlı bir yol haritası olarak nitelendirilebilecek olan ICI’ın hedeflerine ulaşmada kaydedilen gelişmeler de ele alınacaktır. Toplantı, İsveç Hükümeti’nin yanı sıra, Irak Başbakanı Nuri Maliki yine BM Genel Sekreteri Sayın Ban Ki-Moon’un eş başkanlığında gerçekleştirilecek, Irak’ta gelinen aşama gözden geçirilecek ve önümüzdeki döneme ilişkin öncelikler değerlendirilecek.
Toplantıya 20 kadar ülkenin Dışişleri Bakanı katılmakta ve Irak’ın da toplantıya Başbakan Maliki başkanlığında bir heyetle iştirak etmesi beklenmekte. Komşumuz Irak’ın geçmekte olduğu bu zor dönemde, siyasi ve ekonomik anlamda kendi ayakları üzerinde durması için bu ülkeye bulunduğumuz katkılar çerçevesinde, sözkonusu toplantıya katılımımız da önem taşıyacak.
Bu Stokholm’deki konferansın ardından, Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier’in davetine icabetle, 29 Mayıs tarihinde ki, 29 Mayıs akşam oraya varıyoruz. Asıl toplantılarımız 30 Mayıs’ta. Almanya Federal Cumhuriyeti’ne (AFC) bir çalışma ziyareti gerçekleştireceğim. Bu benim Dışişleri Bakanı sıfatıyla, Almanya’ya yapacağım ilk ziyaret olma özelliği taşıyor. Bu ziyaret sırasında, meslektaşım Steinmeier ile Almanya-Türkiye arasındaki ikili ilişkileri ele alacağız. AB konuları üzerinde duracağız. Bölgesel ve uluslararası konuları değerlendireceğiz. Ayrıca, bu ziyaretim sırasında, Türkiye’de kurulması öngörülen Türk-Alman Üniversitesi kuruluş anlaşmasını da imzalayacağız.
4 günlük bir programda, 4 ayrı ülkeye bahsettiğim temasları tamamladıktan sonra Cuma akşamı tekrar Türkiye’ye dönmeyi öngörüyoruz. Eğer sorularınız varsa, birkaç soru alalım.
SORU: Sayın Bakan, bugün Brüksel’de Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi’nde Ortak Tutum Belgesi onaylandı. Özellikle bu katılımla ilgili ifadeye ilişkin Türkiye’nin tutumu biliniyordu. Belgenin bu son halini nasıl değerlendiriyorsunuz? Onaylanmasına ilişkin görüşleriniz nelerdir?
SAYIN BAKANIMIZ: Bu belgenin hazırlığı sırasında bazı sorunlar yaşandı. Bazı üye ülkeler bizim tam üyelik hedeflerimizi aşındırmayla alakalı bazı çabalar gösterdiler, bu doğrudur. Ancak, diğer ülkelerin ve keza dönem başkanlığının da Türkiye’nin tam üyelik hedefiyle açık seçik bağlantı kurulmasıyla ilgili mücadelesi sözkonusu oldu. Sonunda ortaya çıkan belge, bizi tatmin eden bir belgedir.
Belgede, Türkiye’nin üyelik hedefi açıkça zikredilmektedir. Yarınki toplantıda, AB’nin bu Ortak Pozisyon Belgesi, dönem başkanlığı tarafından gündeme getirilecektir. Belge AB müktesebatının da bir parçası olacaktır. Yine dönem başkanının, Genişlemeden Sorumlu Komiserin birer konuşması olacaktır. Bizim bütün bu belgelerle alakalı, kendi tutumumuzu belirten bir konuşmamız olacaktır. Sorunsuz bir toplantı olmasını ben bekliyorum doğrusu. Geçmiş haftalarda bazı sıkıntılar oldu, bazı riskli alanlar oluşmuş idi. Fakat bunların tamamını bu akşam itibariyle aşmış bulunuyoruz. Ancak, bizim müzakere sürecimizin farklı aşamalarında, sürekli olarak bu katılım kelimesiyle ilgili müdahaleler kuşkusuz bizi rahatsız etmektedir. Bu AB’nin temel ilkelerinden birisi olan ahde vefa ilkesiyle uyumlu bir tutum değildir. Bunu de her fırsatta biz muhataplarımıza açık seçik belirtiyoruz.
Teşekkür ediyorum, iyi akşamlar diliyorum.