No: 298, 31 Aralık 2010, Büyükelçiler Konferansı Hk. No: 297, 27 Aralık 2010, Birleşmiş Milletler Kalkınma İşbirliği Strateji (UNDCS) Belgesinin İmzalanması Hk. No: 296, 25 Aralık 2010, Pakistan`da Meydana Gelen Terör Saldırısı Hk. No: 295, 24 Aralık 2010, KİK Genel Sekreteri'nin Ülkemizi Ziyareti Hk. No: 294, 24 Aralık 2010, BAE Dışişleri Bakanı'nın Ülkemizi Ziyareti Hk. No: 293, 23 Aralık 2010, Yeni START'ın ABD Senatosu Tarafından Onaylanması Hk. No: 292, 22 Aralık 2010, Kıbrıs Rum Kesimi'nde Oynanan Apoel-Pınar Karşıyaka Maçının Ardından Çıkan Olaylar Hk. No: 291, 21 Aralık 2010, Tayland Dışişleri Bakanı'nın Ziyareti Hk. No: 290, 21 Aralık 2010, Irak'ta Bakanlar Kurulu Listesinin Meclis Tarafından Onaylanması Hk. No: 289, 21 Aralık 2010, E-Pasaportlar Hk. No: 288, 21 Aralık 2010, İsrail ile GKRY Arasında İmzalanan MEB Anlaşması Hk. No: 287, 20 Aralık 2010, Türkiye-Afganistan-Pakistan Üçlü Zirve Süreci’nin Beşinci Toplantısı Hk. No: 286, 17 Aralık 2010, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 11. Devlet/Hükümet Başkanları Zirvesi Hk. No: 285, 16 Aralık 2010, 40. MERCOSUR Zirvesi Hk. No: 284, 16 Aralık 2010, Fildişi Sahili'ndeki İç Siyasi Durum Hk. No: 283, 16 Aralık 2010, Türkiye ile Bulgaristan Arasında Kurulan Ortak Komisyon'un İkinci Toplantısı Hk. No: 282, 15 Aralık 2010, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Dönem Başkanlığımız Hk. No: 281, 15 Aralık 2010, İran'daki Terör Saldırısı Hk. No: 280, 15 Aralık 2010, Sayın Sami Selçuk’un AİHM Yargıç Adaylarını Değerlendirecek Danışma Paneli'ne Seçilmesi Hk. No: 279, 15 Aralık 2010, Büyükelçi Levent Bilman'nın BM'deki Yeni Görevi Hk. No: 278, 14 Aralık 2010, AB Genel İşler Konseyi Sonuçları Hk. No: 277, 14 Aralık 2010, OECD Teşkilatı'nın 50. Kuruluş Yıldönümü Hk. No: 276, 13 Aralık 2010, Kosova'da Gerçekleştirilen Genel Seçimler Hk. No: 275, 13 Aralık 2010, Sayın Bakanımızın ABD Ziyareti Hk. No: 274, 12 Aralık 2010, Stokholm'de Meydana Gelen Terör Saldırısı Hk. No: 273, 10 Aralık 2010, Türkiye-Afrika İşbirliği Kıdemli Memurlar Toplantısı Hk. No: 272, 9 Aralık 2010, Sayın Bakanımızın Türkmenistan Ziyareti Hk. No: 271, 8 Aralık 2010, Suriye Arap Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı'nın Ülkemizi Ziyareti Hk. No: 270, 7 Aralık 2010, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ile Sayın Bakanımız Arasında Gerçekleşen Telefon Görüşmesi Hk. No: 269, 6 Aralık 2010, İsrail’deki Yangın Söndürme Çalışmalarına Katılan Uçaklarımızın Ülkemize Dönüşü Hk.
No: 288, 21 Aralık 2010, İsrail ile GKRY Arasında İmzalanan MEB Anlaşması Hk.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) 2003 yılından itibaren Doğu Akdeniz’deki ülkelerle deniz yetki alanlarını ilgilendiren ikili anlaşmalar yapması endişe vericidir.

GKRY son olarak 17 Aralık 2010 tarihinde Lefkoşe’de İsrail ile bir Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) sınırlandırma anlaşması imzalamıştır.

Bu anlaşmanın yapılmasına yönelik görüşmelerin bir süredir devam ettiği bilinmekteydi. Bu çerçevede, İsrail nezdinde müteaddit girişimlerde bulunulmuş, GKRY ile bu tür bir anlaşma yapılmasının, Kıbrıs Türklerinin hak ve çıkarlarını yok saymak anlamına geleceği, Kıbrıs müzakerelerini olumsuz etkileyeceği ve Doğu Akdeniz’de barış ve istikrara katkı sağlamayacağı vurgulanmıştı. Son olarak Sayın Müsteşarımız 16 Aralık 2010 tarihinde İsrail’in Ankara Büyükelçisini Bakanlığımıza davet ederek, görüşlerimizi izah etmişti.

Tüm bunlara rağmen, sözkonusu anlaşmanın imzalanmış olması talihsiz bir gelişme olmuştur.

Sözkonusu MEB sınırlandırma anlaşmasının konu aldığı deniz alanlarında ülkemizin bir hak iddiası bulunmamaktadır. Ülkemiz konuya Kıbrıs meselesi bağlamında yaklaşmaktadır.

Devam eden kapsamlı çözüm müzakerelerinin temel unsurlarından biri olan ve kapsamlı çözüm sonrasında kurulacak yeni ortaklık hükümetinin inhisarında olması hususunda ilke mutabakatı bulunan bu tür anlaşmaları GKRY’nin Kıbrıs Türklerini yok sayarak imzalamaya çalışması, fevkalade zamansız ve çözüm sürecine bakışı ile bu husustaki samimiyeti açısından da düşündürücüdür.

KKTC tarafından da açıklandığı üzere, Kıbrıs Adasının deniz alanlarında Kıbrıs Türklerinin de hak ve yetkileri bulunmaktadır. Bilindiği üzere, GKRY Adanın tümünü temsil etmemektedir. GKRY’nin bölge ülkeleriyle yaptığı anlaşmaların ülkemiz açısından bir hükmü bulunmamaktadır.

Kapsamlı çözüm görüşmelerinin seyrini menfi etkileyecek GKRY’nin bu tek taraflı hareketlerine destek verilmemesi başta bölge ülkeleri olmak üzere, uluslararası toplumdan beklentimizdir.

Ülkemiz, KKTC ile birlikte, Kıbrıs Türklerinin hak ve çıkarlarının muhafazası için diplomatik ve siyasi yollardan gerekli girişimlerde bulunmaya devam edecektir.