2005 yılında başlayan katılım müzakereleri, AB üyesi ülkelerin oybirliğiyle aldığı kararlar temelinde ve tam üyelik hedefi doğrultusunda sürmektedir. Hükümetimizin müzakere sürecinin ilerletilmesi ve reformların sürdürülmesi konusundaki kararlılığı, halkımızın bu yönde verdiği destekle güçlenerek devam etmektedir.
Bugün yayımlanan AB Genel İşler Konseyi (GİK) Sonuçlarında, AB’nin genişleme sürecinin mutabık kalınmış olan ilkeler ve kararlar temelinde ilerletilmesine yönelik kuvvetli destek yinelenmektedir. Bu durum, bütünleşmesini henüz tamamlamamış olan Avrupa’nın geleceğinde yer alacak ülkelere işaret etmektedir. Tabiatıyla ülkemiz de buna dahildir.
Sonuçlarda, ülkemizin müzakere sürecine bağlılığı ve Anayasa değişikliği paketi başta olmak üzere siyasi reformlar alanında kaydettiği ilerlemelerden övgüyle söz edilmektedir. Buna ilaveten, PKK’nın AB’nin terör örgütleri listesinde yeraldığı bir kez daha kayda geçirilmektedir.
Ayrıca, ülkemizin aktif dış politikasına da değinilerek, Türkiye ve AB’nin birlikte oynayabilecekleri role vurgu yapılmaktadır. Bu bağlamda, müstakbel bir üye ülke olarak, AB’nin dış ve güvenlik politikaları alanında Türkiye ile stratejik diyalog ve istişarelerin daha da geliştirilerek yoğunlaştırılmasının, AB’nin politikalarının ilgili coğrafyalarda uygulanmasına katkı sağlayacağı ülkemizin de esasen dile getirmekte olduğu bir husustur.
Kıbrıs’ta iki lider arasında devam eden doğrudan müzakereler, sürecin başarıya ulaşması için BM Genel Sekreterinin son dönemde artan gayretleri ve ülkemizin bu yöndeki yapıcı ve teşvik edici tutumu ortadadır. Buna rağmen, bir üye ülkenin bu yıl da sergilediği mantık dışı tutum nedeniyle uluslararası hukukla bağdaşmayan ifadelerin metinde yer aldığı görülmektedir. Kıbrıs sorununun çözüm yerinin AB Konseyi Sonuç Bildirileri değil BM Genel Sekreterinin iyi niyet misyonu çerçevesinde sürdürülen kapsamlı müzakereler olduğu gerçeği dikkate alınarak, AB üyesi dostlarımızdan süreci güçlü bir şekilde desteklemelerini beklemek en doğal hakkımızdır.
Geri Kabul Anlaşması (GKA) ile ilgili tutumumuz açıktır. İyi niyetle sürdürdüğümüz müzakereler çerçevesinde GKA’nın nihayetlendirilerek parafe edilmesi, Türkiye ile AB Komisyonu arasında vize muafiyetine giden vize diyalogu sürecinin başlatılmasıyla paralellik arzetmelidir. Bu beklentimiz AB’li ortaklarımız tarafından bilinmektedir. Türkiye GKA ile ilgili çalışmaları bu yaklaşımla uyumlu bir şekilde ilerletmeye kararlıdır.
Türkiye, nihai hedefi olan AB üyeliği doğrultusundaki çalışmalarına daha da yoğunlaşarak devam edecektir.