“Asya’nın Kalbi”nde Dostluk ve İşbirliği için İstanbul Bildirisi



“ASYA’NIN KALBİ”NDE DOSTLUK VE İŞBİRLİĞİ İÇİN

İSTANBUL BİLDİRİSİ

 

Biz, Afganistan İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Pakistan İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı, ÇHC Cumhurbaşkanı’nın Özel Temsilcisi ve Dışişleri Bakanı ile Tacikistan Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı olarak, Türkiye Cumhuriyeti’nin daveti üzerine 26 Ocak 2010’da İstanbul’da toplandık ve aşağıdaki bildiriyi kabul ettik.

Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı, Kırgızistan Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı, Suudi Arabistan Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı, Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Bakanı, Rusya Federasyonu Dışişleri Bakan Yardımcısı, İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreteri, Asya’da İşbirliği ve Güven Arttırıcı Önlemler Konferansı İcra Direktörü, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri, ABD, Fransa, İtalya, Almanya, Japonya, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve NATO’nun üst düzey temsilcileri, İstanbul’daki toplantıya gözlemci olarak katıldılar.  

Ortak Vizyon

Asya’nın tam kalbi olan Afganistan’ın bugünü ve geleceği komşularınınkiyle ayrılmaz biçimde bağlıdır.  

Emin, güvenli, istikrarlı ve müreffeh bir Afganistan, bölgesel barış ve istikrarın hayati unsuru olup; bu ancak dostluk ve işbirliğini yansıtan bölgesel bir çerçevede sağlanabilir.

Tarih boyunca Afganistan ve komşuları, karşılıklı yoğun değişim ve etkileşimle yoğrulmuşlardır.  Kültürlerimiz, nüfuslarımız ve dillerimiz tamamen iç içe geçmişlerdir. Zengin insan potansiyeli, kültürel derinlik ve umut vaadeden ekonomik potansiyel hepimiz tarafından paylaşılmaktadır. Benzer bir şekilde, karşı karşıya olduğumuz risk ve sorunların bazıları da ortaktır. Terörizmin tüm biçimleri, aşırıcılık ve yasadışı uyuşturucu ticaretinin tüm yönleri birbiriyle bağlantılıdır ve ülkelerimizin tamamını etkilemektedir.

Sorunlara karşı koymada bölge ülkelerinden birinin başarısı olumlu olarak komşu ülkelere de yansırken, eksiklikleri komşularını da etkilemektedir. Mevcut bölgesel ortamı belirleyen karmaşık sınamalara karşı bölgemizin bir bütün olarak kararlı ve eşgüdüm içinde hareket etmesi gerektiğine kaniyiz.

Bu husus ülkelerimizin ekonomik potansiyeli ve ülkelerimiz için müreffeh bir gelecek sağlanması açısından da aynı ölçüde geçerlidir. Ticaret ve transit geçişler, taşımacılık ve enerji gibi önemli alanlarda güçlendirilmiş ve etkili bir bölgesel işbirliği sadece Afganistan için değil, ülkelerimizin ve halklarımızın tümü için de giderek artan biçimde yararlı olacaktır.

Bölgesel işbirliği bölgeden başlar. Bölgesel işbirliği büyük bir potansiyele sahiptir. Bölgesel olarak samimi, açık ve yapıcı bir tavırla sahiplenildiğinde, yönlendirildiğinde ve yönetildiğinde etkin, olumlu sinerji sağlar.  

Afganistan’ı çevreleyen bölgede barışın, istikrarın ve refahın sağlanması ortak çabasını destekleyecek zengin, olumlu ve ilerlemeye yönelik girişimler ve çabalar mozaiği oluşturmayı hedefliyoruz.

Aramızdaki bağlar, iyi komşuluk ilişkilerinin temel prensiplerini esas alan, bağlayıcı davranış kuralları için oydaşma oluşturmada güçlü bir temel teşkil etmektedir.

Afganistan ile bugünkü dayanışmamız, bölgemizde ebedi ve değiştirilemez bir dostluk ve işbirliği kurulmasını kolaylaştırıcı bir rol oynayacak ve bu açıdan bir sınav olacaktır.    

İşbirliğinin İlkeleri

Afganistan’ın merkezinde olduğu bölge için yukarıda belirtilen vizyonu hayata geçirmek için, bizler:

Bu Zirve için davetin, Afganistan, Pakistan ve Türkiye arasında 1 Nisan 2009’da gerçekleştirilen Üçüncü Üçlü Zirve toplantısının sonucunda kabul edilen ve “Afganistan ve Pakistan Cumhurbaşkanları, Türkiye Cumhurbaşkanından Türkiye’de, bölgesel konulardaki işbirliğini güçlendirme yönündeki siyasi iradelerini vurgulayan bölgesel bir zirve düzenlemesini istediler” ifadesini içeren Ortak Açıklama çerçevesinde hareket eden Türkiye tarafından yapıldığını kaydeder;

Afganistan’ın ve birbirimizin egemenlik, bağımsızlık, toprak bütünlüğü ve ulusal birliğine olan güçlü bağlılığımızı teyid eder;

Afganistan Hükümetini ve halkını, ülkeyi geliştirmeleri, ekonomiyi yeniden inşa etmeleri ve insan gücünü daha da ilerletmeleri sırasında desteklemeyi sürdürme taahhüdümüzü yineler;

Afganistan Hükümetinin ve uluslararası toplumun, Afganistan’ın kalkınma ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik süregelen çabalarını destekler;

Afganistan Cumhurbaşkanının, 19 Kasım 2009’daki Cumhurbaşkanlığı konuşmasında açıkladığı programı destekler;

Böylelikle, Afganistan Anayasası doğrultusunda, Afganistan tarafından idare edilen ve sürdürülen, uzlaşma ve birleşme yönündeki ulusal süreci destekler;

Afganistan’ın karşı karşıya olduğu sorunların birbiriyle bağlantılı yapısını ve komşu ülkelerden hiçbirinin bunlardan bağışık olmadığı gerçeğini teslim eder;

2002 tarihli, İyi Komşuluk İlişkileri için Kabil Deklarasyonu ile sözkonusu belgedeki, terörizmi, aşırıcılığı ve uyuşturucu kaçakçılığını ortadan kaldırma yönündeki ortak kararlılığı, bölgede barışın ve istikrarın tesisine yönelik ortak arzuyu ve toprak bütünlüğü, karşılıklı saygı, dostane ilişkiler, işbirliği ve birbirlerinin içişlerine karışmama ilkelerine dayanan yapıcı ve destekleyici ikili ilişkiler kurma taahhüdünü de içeren amaçları ve ilkeleri hatırlatır;

Afganistan’ın yakın komşularının barış, istikrar ve refahın geliştirilmesindeki kilit öneminin altını çizer;

Güvenlik, yönetim ve kalkınma alanlarındaki sürdürülebilir sürecin birbirlerini karşılıklı olarak güçlendirdiğini teyid eder;

Birleşmiş Milletler/UNAMA’nın eşgüdüm sağlama rolünü ve Afganistan’ın sahiplenmelerini güçlendirmek için, Afganistan’a katkıda bulunanlara yardım çabalarında mümkün olduğunca şeffaf olmayı telkin eder;

Afganistan ve ötesindeki sorunların çözümünde, bölgesel işbirliğini zaruri bir dayanak olarak içermesi gereken kapsamlı bir yaklaşımın önemini vurgular;

Bölge ülkeleri arasında işbirliği bağlarının güçlendirilmesine katkıda bulunmayı amaçlayan ve aralarında, Türkiye, Afganistan ve Pakistan arasındaki Üçlü Zirve sürecinin yanısıra, İran, Afganistan ve Pakistan; İran, Afganistan, Tacikistan; Tacikistan, Afganistan ve Pakistan; Tacikistan, Pakistan, Afganistan ve Rusya Federasyonu; Rusya Federasyonu, Pakistan ve Afganistan; Afganistan için Bölgesel Ekonomik İşbirliği Konferansları (RECCA); Şanghay İşbirliği Örgütünün himayesinde, Mart 2009’da düzenlenen Afganistan için Özel Konferans’ın da bulunduğu çeşitli süreçlerin varlığını hatırlatır;

Birbirlerini güçlendiren ve bölgesel işbirliğine zenginlik ve değer katan bu süreçleri memnuniyetle karşılar;

Böylelikle süregelen bölgesel işbirliği çabalarına güçlü bir vurguda bulunulmasını ve daha da ivme kazandırılmasını taahhüt eder;

Terörizmin ancak birbiriyle uyumlu çabalarla çözülebilecek ortak bir tehdit olduğunu kabul eder;

Terörizm, aşırıcılık, yasadışı uyuşturucu madde üretimi ve ticareti, organize suç ve insan ticaretine karşı mücadele çabalarının güçlendirilmesini amaçlar;

Sınır aşan yasadışı silah akışının, yasadışı uyuşturucu ve ara madde üretimi ve ticaretinin, uluslararası örgütlü suçların önlenmesi amacıyla işbirliğini derinleştirmeyi ve bu sorunlarla mücadele için diğer araçlar meyanında ulusal kabiliyetlerin güçlendirilmesini taahhüt eder;

Mülteci sorununun, uluslararası toplumun desteğiyle, Afganistan içinde, Afgan mültecilerin güvenli, gönüllü, aşamalı ve insan onuruna yakışır şekilde geri dönüşlerini ve yerleşimlerini kolaylaştıracak koşullar yaratılarak ele alınması ihtiyacını vurgular;

Ekonomi ve insan kaynaklarının geliştirilmesine ve güvenliğe yönelik çalışmaların ulusal ve bölgesel düzeylerde koordine edilmesini taahhüt eder;

Ticaret ve geçiş ile enerji ve taşıma koridorları kurarak ve bunları daha da geliştirerek bölge çapındaki bağlanılırlığın güçlendirilmesi ve ortak teşebbüsler yoluyla özel sektörün bölgesel kalkınma programlarına katılmasının teşvik edilmesi hususunda mutabık kalır;

Ticaret, enerji, taşımacılık, sanayi, madencilik, tarım, hayvancılık ve çevre alanlarında proje bazlı işbirliğine ivme kazandırılmasında anlaşır;

Çeşitli uluslararası ve bölgesel örgütlere üyeliklerimizden yararlanmaya ve yukarıda belirtilen ortak vizyonumuzun ve ilkelerimizin yerine getirilmesine yönelik çeşitli süreçlere katılmaya hazırlıklı bulunur;

Uluslararası toplumu bölgesel işbirliği amaçlarımızı ve projelerimizi tanımaya ve güçlü bir biçimde desteklemeye davet eder ve

Birleşmiş Milletler’in Afganistan’da barış ve istikrarın sağlanmasındaki merkezi ve tarafsız rolünü vurgularız.    

Afganistan’ı, haklı barış, güvenlik ve refah arayışında desteklemek için işbirliğinde, aşağıdaki hususlarda mutabık kaldık:

a)      Akademi, medya ve düşünce kuruluşlarının seçkin üyelerini biraraya getirecek Düşünce Platformu kurulması. Türkiye, 2010 yılında içinde Düşünce Platformu’nun ilk toplantısına evsahipliği yapmayı teklif etmiştir.

b)      Ortak eğitim diyaloğu ve faaliyetlerinin teşviki maksadıyla ilgili ulusal kuruluşlardan kıdemli memurları bir araya getirecek seçilmiş alanlarda Bölgesel Yetenek Geliştirme Programları oluşturulması konusunda çalışılması.

c)      Doğal afetlere karşı simülasyon tatbikatı düzenlenmesi.

d)     İş sahası yaratılması ve altyapı geliştirilmesi konusunda sonuç almaya yönelik projeler oluşturulması amacıyla ortak uzman çalışması yapılması için görevlendirmede bulunulması.

e)      Bölgedeki ülke ve halklar arasında işbirliği ve ortaklıkları ortaya koyacak ortak bir kültür sergisi düzenlenmesi.

Yıllık olarak ve uygun bulunduğunda bir araya gelmeyi kararlaştırdık.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ekselansları Sayın Abdullah Gül’e Bölgesel Zirve’ye evsahipliği yapmasından ve bu bildirinin kabulünü kolaylaştırmasından dolayı en derin minnettarlık hislerimizi ifade ederiz.

 

İstanbul, 26 Ocak 2010