Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Hüseyin Müftüoğlu’nun Basın Bilgilendirme Toplantısı, 12 Mayıs 2017, Ankara

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Güzel bir gün. Hepinize hoş geldiniz diyorum değerli basın mensubu arkadaşlarım. Güzel bir hafta sonu öncesinde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyoruz. Tüm arkadaşlarım adına, Bakanlığımız adına sizleri bir kez daha Bakanlığımızda görmekten duyduğumuz memnuniyeti ifadeyle sözlerime başlamak istiyorum. Mutat olduğu üzere izninizle geçtiğimiz döneme ilişkin kısa notları sizlerle paylaşacağım. Ardından sizlerin sorularını alacağım, o şekilde devam edelim.

Şimdi son toplantımızdan bu yana uzun zaman geçti diyebilirim, tabii ülkemizde meydana gelen siyasi gelişmeler, referandum süreci ister istemez bizim toplantımızı da ertelememize sebebiyet verdi, geçtiğimiz ay içerisinde bir toplantı gerçekleştiremedik, bu ay ortasında bu toplantıyı gerçekleştiriyoruz. Daha önceki toplantılarda ifade ettiğim düzenli şekilde biraraya gelme niyetimizi muhafaza ettiğimizi de belirterek sözlerime başlıyorum.

Son toplantımızdan bu yana hatırlarsanız İtalya’da Suriye konusunda düzenlenen Fikirdaş Ülkeler Toplantısı gerçekleşmişti. Sayın Bakanımız G-7 Dışişleri Bakanları Toplantısı marjındaki bu toplantıya katılmışlardı.

Ardından -satır başları olarak söylüyorum- Dominik Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Miguel Vargas Ankara’yı ziyaret etmişti. Guatemala Dışişleri Bakanı Carlos Raul Morales’in ziyareti de Ankara’ya gerçekleşmişti. Bilahare İstanbul’da Türkiye-Orta Amerika Entegrasyon Sistemi, kısaca SICA 2. Dışişleri Bakanları Forumu 20 Nisan tarihinde gerçekleştirilmişti. Buraya da Guatemala, Dominik Cumhuriyeti, El Salvador, Honduras, Belize, Nikaragua ve Panama Dışişleri Bakanları katılmışlardı.

Hatırlarsanız hemen ertesi günü veya bu ilk toplantı marjında El Salvador’la iki ülke Dışişleri Bakanlıkları arasında siyasi istişareye ilişkin bir protokol imzalanmış, Honduras’la hava ulaştırma anlaşması imzalanmış, Kosta Rika’yla da uyuşturucu maddelerin uluslararası kaçakçılığıyla mücadele işbirliğine ilişkin bir anlaşma gerçekleştirilmişti.

Bu toplantının ertesi günü bu kez Türkiye-Latin Amerika Karayipler Topluluğu CELAC Dörtlüsü Dışişleri Bakanlarının 4. toplantısı keza İstanbul’da gerçekleştirilmişti.

El Salvador, Dominik Cumhuriyeti, Ekvator ve Guyana’nın katıldığı bu toplantı Sayın Bakanımız tarafından başkanlık edilmişti hatırlarsanız. Türkiye-Guyana Dışişleri Bakanlıkları arasında siyasi istişare mekanizması kurulmasına ilişkin mutabakat zaptı bu toplantı vesilesiyle imzalanmıştı.

Bilahare Sayın Bakanımız Ankara’da Suriye Muhalefeti Müzakere Yüksek Kurulu Genel Koordinatörü Riyad Hicab’ı kabul etmişti 24 Nisan tarihinde.

24-25 Nisan tarihlerinde bu kez Sayın Bakanımız Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdulrahman bin Casim El Sani ile görüşmek üzere Katar’a gitmişti. Burada Katar Emir Yardımcısı tarafından da kabul edilmişti Sayın Bakanımız.

Hemen ertesinde Sayın Bakanımız Özbekistan Dışişleri Bakanının davetine icabetle bu ülkeye gitmiş, iki ülke arasındaki heyetler arası görüşmelerin ertesinde Dışişleri Bakanlıkları arasında işbirliğini öngören bir program imzalanmıştı. Sayın Bakanımız bu ziyaret vesilesiyle Senato Başkanı 1. Yardımcısı Sadık Safayev ile görüşmüş, ayrıca Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev tarafından kabul edilmiştir.

Bilahare Antalya’da bu kez 27 Nisan tarihinde Türkiye-Afrika Tarım Bakanları 1. Toplantısı ve Tarım İş Forumuna Sayın Bakanımız katılmışlardır. Sayın Bakanımız toplantı marjında Somali Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Yusuf Garaad Omar’la görüşmüştür.

Ertesi gün, yani 28 Nisan tarihinde Sayın Bakanımız bu kez Malta’nın Başkenti Valletta’da düzenlenen AB üyesi ve aday ülkelerin Dışişleri Bakanlarını biraraya getiren gayri resmi nitelikteki toplantıya katılmak üzere bu ülkeye gitmiştir. Sayın Bakanımız bu ziyaret vesilesiyle Avrupa Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Komiser Johannes Hahn, Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile ikili görüşmeler yapmıştır.

Sayın Cumhurbaşkanımızın 30 Nisan-1 Nisan tarihlerinde Hindistan’a yaptığı ziyarette kendisine refakat eden Sayın Bakanımız, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Hindistan Cumhuriyeti Hükümeti arasında diplomatik misyon veya konsolosluk mensuplarının aile üyelerinin kazanç getirici bir işte çalışmalarına dair anlaşmayı muhatabıyla imzalamıştır. Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisiyle Hindistan Cumhuriyeti Dışişleri Bakanları Dış Hizmetler Enstitüsü arasında işbirliğine ilişkin bir mutabakat zaptı da bu ziyaret vesilesiyle imzalanmıştır.

Sayın Bakanımız bilahare 3 Mayıs tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımızın bu kere Rusya Federasyonu Soçi’de düzenlenen Sayın Putin ile Sayın Cumhurbaşkanımızın biraraya geldikleri toplantıya katılmak üzere Sayın Cumhurbaşkanımıza refakaten Soçi’ye gitmiştir.

5 Mayıs tarihinde bu kere Sayın Bakanımız Sayın Başbakanımıza refakaten Moldova’ya gitmiştir. Moldova’da da iki ülke arasında toplam 7 anlaşma imzalanmıştır. Bir de güzel bir gelişme de; Kişinev Büyükelçiliğimizin Yeni Kançılarla Binasının resmi açılışı da iki ülke Başbakanlarının katıldığı bir törenle gerçekleştirilmiş ve hatırlayacağınız üzere Sayın Bakanımız da bu açılışta bulunmuştu.

9 Mayıs tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımızın Kuveyt ziyaretine de Sayın Bakanımız refakaten gitmişlerdir. Aynı gün, Sayın Bakanımız 9 Mayıs tarihinde bu sefer Karadağ ziyareti gerçekleştirmiştir. 9-10 Mayıs tarihlerinde Sayın Bakanımız burada Karadağ Dışişleri Bakanının yanı sıra Karadağ Cumhurbaşkanı ve Parlamento Başkanıyla görüşmeler gerçekleştirmişlerdir.

Bilahare Sierra Leone Cumhurbaşkanı Koroma’nın Sayın Cumhurbaşkanımızın davetine icabetle gerçekleştirdiği resmi ziyarete katılmak üzere Sayın Bakanımız Ankara’ya gelmiştir bildiğiniz gibi. 10 Mayıs günü Sayın Bakanımız Sierra Leoneli karşıtı Samura Kamara arasında diplomatik pasaport amirleri için vizelerin karşılıklı kaldırılmasına dair anlaşmayı Ankara’da imzalamışlardır.

Dün de paylaştığımız üzere Sayın Bakanımız Suriye Ulusal Koalisyonunun Başkanlığına yeni seçilen Riyad Seyf’i kabul etmiştir.

Bildiğiniz üzere bugün Sayın Bakanımız Sayın Cumhurbaşkanımıza refakaten Çin’e gitmişlerdir, Çin ziyaretinin ardından Amerika Birleşik Devletleri’ne gerçekleştirilecek ziyarette de Sayın Bakanımız Sayın Cumhurbaşkanımıza refakat edeceklerdir.

Bunlar geçtiğimiz döneme ilişkin gelişmeler. Önümüzdeki döneme ilişkin birkaç hususu sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bunlardan bir tanesi, Dünya İnsani Zirvesi. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz yıl 23-24 Mayıs tarihlerinde Türkiye İstanbul’da Dünya İnsani Zirvesi’ni başarıyla gerçekleştirmişti. Tarihte ilk kez düzenlenen zirve Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde dönemin BM Genel Sekreteriyle birlikte rekor katılımla düzenlenmiştir. Türkiye zirve sonrası süreçte de insani sistemin iyileştirilmesine yönelik küresel çalışmalara katkıda bulunmaktadır. Bu kapsamda Bakanlığımızca zirvenin birinci yıldönümü vesilesiyle 18-19 Mayıs tarihlerinde İstanbul’da üst düzeyli uluslararası bir çalıştay düzenlenecektir. BM İnsani İşler Eşgüdüm Ofisi OCHA ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı UNDP gibi BM kurumlarıyla birlikte düzenlenecek bu çalıştay, insani yardımların kalkınma yardımlarıyla birlikte yapılması yönünde ülkemizin önderliğinde başlatılan çalışmaların yeni bir örneğini teşkil edecektir.

İstanbul’da gerçekleştirilecek diğer bir zirve de bildiğiniz gibi Karadeniz Ekonomik İşbirliği Zirvesidir. Karadeniz Ekonomik İşbirliği’nin 25. yılı kutlanmaktadır. Bu 25. yıl vesilesiyle 22 Mayıs tarihinde bildiğiniz gibi bir liderler zirvesi İstanbul’da Sayın Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğinde düzenlenecektir. Onun öncesinde 21 Mayıs tarihinde Dışişleri Bakanları Toplantısı yapılacaktır. Bu zirveye ilişkin bilgileri önümüzdeki günlerde sizlerle paylaşacağız, ayrıntılarını. Ancak sizlerle daha önce paylaştığımız, basın mensuplarıyla paylaştığımız bir husus; bu zirveyi takip edecek basın mensuplarının akreditasyonuna ilişkin. Akreditasyonlar için bugün bildiğiniz gibi son gün, eğer akredite edilmemiş basın mensubu varsa bu toplantı vesilesiyle kendilerine bugün akreditasyonun kapanmakta olduğunu belirtmek istiyoruz.

Sorularınıza geçmeden önce son bir hususu söylemek istiyorum. Bildiğiniz gibi önümüzdeki Pazar günü Anneler Günü. Biz Dışişleri Bakanlığı olarak, Dışişleri mensupları olarak başta şehit anneleri olmak üzere tüm annelerimizin Anneler Gününü kutluyoruz ve tüm annelerimizin ellerinden öpüyoruz.

Şimdi sorularınızı alabilirim.

SORU- YPG konusunda Türkiye ve ABD arasında bir iletişim sorunu bulunmakta, bu duruma ilaveten Suriye’de yeni bir kara operasyonu gündemde, bu bağlamda YPG’ye sergilenecek tutumu nasıl değerlendirirsiniz? (Mikrofonsuz Konuşma) Bunun üzerine bir de yeni bir kara operasyonunun kapıda olduğu söylendi, Suriye’ye yeni bir kara operasyonu yapılması beklendiği söylendi. Bu durumda Amerika Birleşik Devletleri’nin desteklediği YPG ile Türkiye’nin karşı karşıya gelmesi sahada nasıl bir formül uygulanacağına dair Amerika Birleşik Devletleri’yle temas … Ve silahlar konusunda bir temas, resmi düzeyde bir temas gerçekleşti mi, bir gelişme oldu mu?

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Ben teşekkür ederim.

Değerli arkadaşlar, bildiğiniz üzere bu son günlerde meydana gelen gelişmeler, YPG’ye, PYD’ye silah verilmesine ilişkin gelişmeler hakkında bugün özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın çok önemli açıklamaları oldu. Onun öncesinde Sayın Cumhurbaşkanımız bu konuda bildiğiniz gibi ülkemizin tutumunu yansıtan açıklamalar yapmıştı, Sayın Başbakanımız keza yaptı, Başbakan Yardımcımız yaptı, Sayın Bakanımız ve Sayın Savunma Bakanımız açıklamalar yaptı. Bu açıklamaları da okuduğunuz zaman Türkiye’nin konuya ilişkin pozisyonunu çok net bir şekilde görebiliyorsunuz. Sayın Cumhurbaşkanımızın bugün ifade etmiş olduğu hususlara ilave edebileceğimiz bir unsur yoktur. Söylemiş olduğunuz şekilde bir operasyon spekülatif bir yoruma girer, o noktada da ben bir değerlendirmede, yorumda bulunmak istemiyorum.

Teşekkür ederim.

SORU- Hüseyin Bey, Sayın Cumhurbaşkanının NATO Zirvesi öncesi Brüksel Belediye Başkanının yapmış olduğu açıklamalara tepkisi de vardı havaalanından ayrılmadan önce. Acaba Dışişleri Bakanlığı nezdinde Belçika’ya Türkiye’nin rahatsızlığı iletildi mi? Belki ben gözden kaçırmış olabilirim.

Teşekkür ederim.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Ben teşekkür ederim. Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamaları dediğiniz gibi bu konuda da son derece netti. Kaldı ki ifade edilen, Brüksel Belediye Başkanına atfen ifade edilen şeyler basında yer aldı. Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi, bizim muhatabımız resmi makamlardır, Belçika makamlarıdır ve Belçika makamlarıyla bizim temaslarımız devam etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımız NATO Zirvesine katılacaktır.

SORU- Dışişleri Bakanlığı nezdinde bir girişim oldu mu?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Bunu gerektirecek bir gelişme şu aşamada bulunmamaktadır.

SORU- … (Mikrofonsuz Konuşma)

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Bir de kendinizi tanıtırsanız, çünkü ben diğer arkadaşları tanıyorum…

SORU- … (Mikrofonsuz Konuşma)

Önümüzdeki günlerde iki tarafı da gerçekten önemli şekilde ilgilendiren bir Erdoğan-Trump görüşmesi olacak. Bu görüşmede gündemi belirleyecek maddelerden biri de YPG konusu biraz öncede sizin bahsettiğiniz. Ancak bu konuda iki ülkenin anlaşamaması durumunda Türkiye’nin yapacağı hamleler nelerdir, bununla ilgili bir plan var mıdır? Özellikle İncirlik konusu gündeme geldi ya da Irak’ta Sincar’a bir kara operasyonu da gündeme gelebilir mi, bu konuda planlar nedir, ne şekildedir?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Ben teşekkür ederim.


Değerli arkadaşlarım, söylediğim gibi Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettikleri hususlar üzerine yapacağınız, buna ilaveten yapacağımız her türlü yorum, değerlendirme spekülasyona girer. Sayın Cumhurbaşkanımız açıkça ifade ettiler öncelikle iki liderin biraraya gelmesi önümüzdeki hafta içerisinde. Ondan sonraki durumları değerlendirme; Sayın Cumhurbaşkanımız ve tabi ki Hükümetimiz her türlü değerlendirmeyi bu görüşme sonunda yapacaklardır. Onun öncesinde herhangi bir değerlendirme yapmak sağlıklı olmayacaktır.

SORU- Mahmut Gürer, Haber Türk Televizyonu.

Hüseyin Bey, az önce siz de belirttiniz Sayın Bakanın … toplantısına katılım oldu, ardından AB Bakanı Ömer Çelik Başmüzakerecinin yine Avrupa Birliğiyle Strazburg’da çeşitli temasları oldu. Bu bağlamda Türkiye’nin vize serbestisi konusuyla ilgili olarak Avrupa Birliğine son bir teklif yapması bekleniyordu bunu da Sayın Bakan … bu teklif iletilmiş midir acaba? İlk soru bu.

İkincisi, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinin Türkiye’yi tekrar denetim sürecine sokan kararın ardından bazı yaptırımların gerçekleştirilmesinin planlandığı çeşitli makamlarca dile getirilmişti. Bu yaptırımlarla ilgili olarak Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisine bir … bulunuldu mu? Bulunmadıysa önümüzdeki süreçte yaptırımlarla ilgili olarak alınacak olan kararların ne olacağını bizimle paylaşabilir misiniz?

Birde Yunanistan’la FETÖ’cülerin iadesine ilişkin … sürüyor uzunca bir süreden bu yana ve oraya kaçan, iltica edenlerin geri dönüşüyle ilgili sürece ret yanıtı geldi Türkiye’ye. Siz bir açıklama yaptınız, soru-cevap yaptınız ve ilişkilerin etkileneceğini belirttiniz. Bunu biraz açmanızı isteyeceğim ilişkiler nasıl etkilenecek, istikşafi görüşmelerin önümüzdeki süreçte devam etmesi bekleniyor mu ve uluslararası anlamda işbirliği askıya mı alınacak? Teşekkürler.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Ben teşekkür ederim.

Değerli arkadaşlarım, söylediğim gibi Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettikleri hususları üzerinde yapacağınız her türlü buna ilaveten yapacağımız her türlü yorum, değerlendirme spekülasyona girer. Sayın Cumhurbaşkanımız açıkça ifade ettiler öncelikle iki liderin biraraya gelmesi önümüzdeki hafta içerisinde. Ondan sonraki durumları değerlendirme Sayın Cumhurbaşkanımız ve tabi ki Hükümetimiz her türlü değerlendirmeyi bu görüşme sonunda yapacaklardır. Onun öncesinde herhangi bir değerlendirme yapmak sağlıklı olmayacaktır.

SORU- Mahmut Gürer, Haber Türk Televizyonu.

Hüseyin Bey, az önce siz de belirttiniz Sayın Bakanın … toplantısına katılım oldu, ardından AB Bakanı Ömer Çelik Başmüzakerecinin yine Avrupa Birliğiyle Strazburg’da çeşitli temasları oldu. Bu bağlamda Türkiye’nin vize serbestisi konusuyla ilgili olarak Avrupa Birliğine son bir teklif yapması bekleniyordu bunu da Sayın Bakan … bu teklif iletilmiş midir acaba? İlk soru bu.

İkincisi, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinin Türkiye’yi tekrar denetim sürecine sokan kararın ardından bazı yaptırımların gerçekleştirilmesinin planlandığı çeşitli makamlarca dile getirilmişti. Bu yaptırımlarla ilgili olarak Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisine bir … bulunuldu mu? Bulunmadıysa önümüzdeki süreçte yaptırımlarla ilgili olarak alınacak olan kararların ne olacağını bizimle paylaşabilir misiniz?

Birde Yunanistan’la FETÖ’cülerin iadesine ilişkin … sürüyor uzunca bir süreden bu yana ve oraya kaçan, iltica edenlerin geri dönüşüyle ilgili sürece ret yanıtı geldi Türkiye’ye. Siz bir açıklama yaptınız soru cevap yaptınız ve ilişkilerin etkileneceğini belirttiniz. Bunu biraz açmanızı isteyeceğim ilişkiler nasıl etkilenecek, istikşafi görüşmelerin önümüzdeki süreçte devam etmesi bekleniyor mu ve uluslararası anlamda işbirliği askıya mı alınacak? Teşekkürler.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Ben teşekkür ederim.

AB … ilişkiler konusunda evet haklısınız Sayın Bakanın ifadeleri … toplantısı sonrasındaki değerlendirmeleri, AB Bakanımız Sayın Ömer Çelik’in açıklamaları. Bunlara ilaveten Avrupa Birliği Günü 9 Mayıs Tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Bakanımızın yapmış olduğu açıklamalar. Bizim AB’yle ilişkilerdeki görüşümüzü net bir şekilde ortaya koyuyor. Bahsettiğiniz vize anlaşmasına ilişkin çalışmalar sürüyor. Bu yöndeki teklifimizin muhataplarımıza iletilmesi çerçevesinde Türkiye’de Dışişleri Bakanlığının ötesinde birkaç bakanlığı ilgilendiren bir husus olduğu için koordinasyonla bu ilgili bakanlıklarla, kuruluşlarla, koordinasyonla bu çalışmalar devam ediyor. Bendeki bilgiler bu önerinin verildiğine ilişkin bir bilgi elimde şu anda yok. Ama biz bir daha kontrol edelim böyle bir şey bir gelişme bizim son dönemde olup olmadığına ilişkin, ama benim bildiğim önümdeki notlara göre böyle bir gelişme henüz olmadı.

İkinci husus, yaptırımlar konusunda dediğim gibi bir herhangi bir değerlendirme yapmak orada da hatalı olur, zira ortada resmi olarak bahsetmiş olduğunuz şekilde birtakım yaptırımlar hususunda bir bildirim, bir bilgi mevcut değildir. Dolayısıyla, olmayan bir şeyler üzerinden şu anda bir yorumda bulunmak bizi yanlış yönlere yönlendirir. O bakımdan biz bunun olmayacağına, olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Daha öncede söyledik biz Avrupa Konseyinin kurucu üyelerinden bir tanesiyiz, Sayın Bakanımız da defalarca ifade etti. Biz siyasi birtakım mülahazalarla alınmış kararların yanlış olduğunu biliyorsunuz ifade ettik ve bu görüşümüzü de muhafaza ediyoruz. Gelişmeler olursa ayrıca size bu konuda bilgi vereceğim.

Yunanistan ve FETÖ’ye ilişkin olarak iade edilmemesine haklısınız bir açıklama yaptık ve bu konudaki hayal kırıklığımızı ve bundan duyduğumuz rahatsızlığı açıkça ifade ettik. Çünkü bizim ısrarlı girişimlerimiz ve Türk yargısına bu kişilerin iade edilmesi, Türkiye’ye iade edilmesi konusundaki ısrarlı girişimlerimize rağmen Yunanistan’ın almış olduğu bu karar maalesef bir terör örgütü mensuplarının veya haklarında birtakım terör örgütüyle bağlantılı suçlar olan kişilerin korunması çerçevesinde yanlış mesajlar vermiştir doğru değildir. Bu müttefikliğe sığmaz, bu komşuluğa sığmaz, biz Yunanistan’a bunu defalarca söyledik. Ancak Yunanistan bizim bu çağrılarımızı maalesef olumlu şekilde değerlendirmedi ve Yunanistan’a kaçan bu kişiler suçlu zanlılar maalesef iade edilmemiştir. Bu da ister istemez bizim komşuluk ve müttefiklik ilişkilerindeki Yunanistan’a karşı hissiyatımızda soru işaretleri yaratmıştır. Bu soru işaretlerini ortadan kaldırmak bu soru işaretlerinin olmamasını sağlamak görevi de Yunanistan’a düşmektedir.

SORU- … Hüseyin Bey, Yunanistan’a ek olarak Almanya’da FETÖ mensuplarının ilticasını kabul etti. Buna yönelik bir adım olacak mı, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Teşekkür ederim.

Bu konuda da bildiğiniz gibi bir basın açıklamasa yaptık. Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız da açıkça söyledi. Almanya’nın, Avrupa özelinde Almanya’nın FETÖ mensupları açısından bir barınma merkezi konumuna gelmesinden duyulan rahatsızlığı ifade etti. Almanya özelinde ve Avrupa genelinde ve dünya genelinde değil, bizim terör örgütlerinin hangi terör örgütü olursa olsun mensuplarına dost ve müttefik bildiğimiz ülkelerin kucak açmaması gerektiği hususunu biz defalarca ifade ettik, bir kez daha ifade ediyoruz. Bu müttefikliğe sığmaz, bu dostluğa sığmaz. Dolayısıyla, FETÖ dahil olmak üzere hangi terör örgütüne mensup olursa olsun teröristlerin Türkiye’ye iadesini bekliyoruz. Kucak açmamaları gerektiğini düşünüyoruz ve ortak mücadele ettiğimiz takdirde terörizmle mücadelenin dünyada küresel çapta başarıya ulaşabileceğini ifade ediyoruz. Bunun dışında eylemler, bunun dışında tasarruflar maalesef terörizmi teşvik edici unsurlar olarak ortaya çıkmaktadır. Bireysel bazlı da tabi bizim bütün terör örgütü üyelerinin ifadeleri konusunda birçok ülkede değişik girişimlerimiz yapılıyor her gün, devam eden girişimlerimiz var.
Buyurun.

SORU- Hüseyin Bey, Suriye’de çatışmasızlık bölgeleri ilan edilmesine ilişkin bir mutabakat sağlandı Astana’da. Türkiye’nin bu bölgelerin ilan edilmesini özellikle siyasi anlamda … elde etmek istediği sonuç nedir acaba? Bu bölgelerin kontrolü için bazı ülkelerin bu garanti ülkelerle üçüncü ülkelerin askeri unsurların konuşlandırılması ve hatta geçen haftalarda Türk askerinin İdlip’e gittiği şeklinde haberlerde çıktı. Böyle bir hazırlık var mı, Ankara’nın böyle bir talebi var mı Türk askerinin bu çatışmasızlık bölgelerine kontrol ve denetim amaçlı gitmesi için.

Teşekkür ederim

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Ben teşekkür ederim.

Şimdi değerli arkadaşlar, bildiğiniz gibi herkesin üzerinde ortak uzlaşıya vardığı bir husus Suriye’de çözümün siyasi bir çözüm olacağı noktasında. Siyasi çözüme ulaşılabilmesi için devam eden Cenevre sürecinde başarı sağlanabilmesi, ilerleme sağlanabilmesi açısından da öncelikli olarak ateşkesin ülke çapında ateşkesin sağlanmasının önemi ortada. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz yılın son günlerinde varılan bir anlaşma çerçevesinde ülkede ateşkes sağlanmasına ilişkin anlaşma gerçekleştirilmiş Astana’da, Astana sürecini başlatan bu gelişmenin ardından Suriye’de siyasi çözüme yönelik çabalar da bir ivme kazanılmıştı.

Şimdi Sayın Cumhurbaşkanımızın Rusya Federasyon Devlet Başkanı Putin’le Soçi’de yapmış olduğu görüşmenin ertesinde üç garantör tarafından bildiğiniz gibi bu görüşmede bir ortak anlayışa varılmıştı, Suriye’nin belli noktalarında çatışmasızlık bölgeleri tesis edilmesine ilişkin muhtıra Astana’da imzalandı ve üç garantör ülke tarafından imzalanan bu anlaşma 6 Mayıs günü gece yarısı itibariyle yürürlüğe girdi. Bu mutabakat gereğince İdlip vilayetinin tamamında, Lazkiye, Halep ve Hama vilayetlerinin belli bölümlerinde, Humus vilayetinin kuzeyinde, Şam vilayetinin Doğu Gota mıntıkasında Suriye’nin güneyindeki Dera ve Kuneytra vilayetlerinin belli bölümlerinde çatışmasızlık bölgeleri oluşturulması kararlaştırılmış durumda.

Muhtıra hükümleri uyarınca çatışmasızlık bölgelerinin çevresinde kontrol ve gözlem noktalarının yer alacağı güvenlikli bölgeler tesis edilecek, bunların işleyiş ve yönetimi garantör ülkelerle oydaşmayla hayata geçirilecektir. Söz konusu çatışmasızlık bölgeleri ilk etapta 6 ay içinde tesis edilecek, bu süre garantörlerin mutabakatıyla otomatik olarak uzatılabilecektir. Yine garantörlerin mutabakatıyla gerekirse üçüncü taraflardan gözlemciler de bu güvenlikli bölgelerde konuşlandırılabileceklerdir. Muhtıranın imzalanmasını takip eden iki hafta içinde teşkil edilecek çalışma gurubu çatışmasızlık bölgelerinin sınırlarını belirleyecek ve muhtıra yükümlerinin hayata geçirilmesine ilişkin operasyonel ve teknik hususları ele alacaktır. Daha önceki anlaşmalarda olduğu gibi bu muhtıra da Suriye ihtilafının çözümünde temel parametreler olarak kabul ettiğimiz 22/54 sayılı MB Güvenlik Konseyi kararına, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğine ve bunların yanı sıra Suriyeli kardeşlerimizin insani ihtiyaçlarına özel önem atfetmiştir. Nitekim bu mutabakat neticesinde çatışmasızlık bölgelerinde temel altyapının yeniden işler hale getirilebilmesi ve mültecilerle ülke içinde yerlerinden edilmiş kişilerin bu bölgelere geri dönebilmeleri için gerekli adımlar derhal atılabilecek, hızlı ve kesintisiz insani yardım erişi sağlanabilecektir.

Türk askerinin gönderildiğine ilişken haberlerin doğru olmadığını biliyorsunuz, daha önce açıklama yapılmıştı, Hatay Valiliğimiz bu konuda bir açıklama yapmıştı birtakım spekülatif haberler yer aldı bunlar doğru değildi.

SORU- … (İngilizce Konuşma)

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Soruyu anlamayanlar açısından Türkçesini söylemek istiyorum.

Astana’da bu çatışmasızlık bölgeleri imzalandığında bu anlaşmada neden Türkiye’nin kontrolündeki, Türkiye destekli Özgür Suriye Ordusu kontrolündeki bölge bunun içerisinde yer almadı; birinci soru bu. Acaba dedi arkadaşımız, bunun sebebi Türkiye burada kendi elini rahat bir şekilde kullanmak için mi burayı istemedi? Bu birinci soruydu.

İkinci soru da, Başkan Trump’ın, ABD tarafının son vermiş olduğu YPG’ye ağır silahlar verilmesine ilişkin kararı geriye almaması durumunda Türkiye’nin İncirlik Üssü’nün kullanılmaması gibi bir kartı oynayıp, oynamayacağı hususu. Bu iki soruyu yöneltti.

İzninizle İngilizce cevap vereyim, sonra Türkçe ne söylediğimi belirteyim.

(İNGİLİZCE KONUŞMA)

Değerli arkadaşlar, anlamayanlar için veya eminim ki hepiniz anlıyorsunuz ama, izninizle bu programı seyredecek olan arkadaşlarımız, vatandaşlarımız açısından da belki. İki soruyu biraz önce tekrarlamıştım, verdiğim cevapları da kısaca Türkçe söyleyeyim.

Neden Özgür Suriye Ordusu ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin denetimi altındaki bu bölge de bir çatışmasızlık bölgesi olarak ilan edilmedi? Şöyle söyledim, dedim ki, bu bölgede, Astana’da imzalanan anlaşmanın temel amacı, hükümetle muhalifler arasındaki çatışmalara son verilmesi, yani çatışmasızlığı sağlamak, bu bahse konu bölgede böyle bir çatışma zaten söz konusu değil, dolayısıyla bu bölgenin diğer bölgeler arasına konması tamamen anlamsız olurdu, o sebeple onlar arasında yer almadı. Bu birinci sorunun cevabıydı.

İkinci soru, iki Devlet Başkanı, Sayın Cumhurbaşkanımız ve Trump arasındaki görüşmede bütün konular ele alınacak dedim, dolayısıyla Trump’ın kararını geriye almaması, gözden geçirmemesi konusunda, karşılığında veya geçirmemesi durumunda Türkiye’nin İncirlik’in kullanılmasını engellemesi gibi spekülatif bir şey üzerine yorum yapmak istemediğimi, bunun doğru olmayacağını, Cumhurbaşkanımızın bugün basın toplantısında bütün hususları dile getirdiğini, bunlara ilave edecek bir unsur bulunmadığını, önümüzdeki hafta yapılacak toplantıyı, iki lider arasındaki yapılacak görüşmeyi beklememizin en doğrusu olacağını, o görüşmeden sonra değerlendirmelerin yapılabileceğini ifade ettim.

(İNGİLİZCE KONUŞMA)

Mahmut Bey, size söz vereceğim de, yalnız bir şey yapıyorum, daha önce varmış olduğumuz kural vardı biliyorsunuz değil mi, son dakika yok, canlı yok, hiçbir şey yok, bu kurala uyuyoruz hepimiz; teşekkür ederim, sağ olun.

Mahmut Bey öncesinde Hanımefendi.

SORU- Tvnet Televizyonu Özge Çalışkan.

Feto’nun iadesi için birçok ülkeyle görüşüldüğünü söylediniz. Bu ülkelerden bu girişimlere olumlu yanıtlar alınıyor mu? Ve şu ana kadar son sayı nedir, yani FETÖ’cü kaç kişi Türkiye’ye teslim edildi?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Teşekkür ederim.

İfade ettiğim gibi, bizim bu konudaki çalışmalarımız düzenli bir şekilde yürütülüyor. Tabi takdir ederseniz ki, bu Dışişleri Bakanlığının sadece yürüttüğü bir çalışma değildir, bu çalışma Adalet Bakanlığımız da dahil olmak üzere, esasen Adalet Bakanlığımızın görev alanına giren bir husustur. Dolayısıyla şu an sizinle paylaşabileceğim bu konuda bir veri bulunmamakta. Ancak söyleyebileceğim şey, biraz önce ifade ettiğim husus, bizim çalışmalarımız, iadeye yönelik çalışmalarımız günbegün devam etmektedir.

SORU- ... (Mikrofonsuz Konuşma) Çatışmazlık bölgesinde “safe zone”larda TSK’nın görev yapması sözkonusu olacak mıdır? bu çatışmasızlık bölgeleri içerisinde gözlem noktaları oluşturulacağını ve … söylediniz ve garantör ülkelerin buraların idaresini gerçekleştireceğini anlıyoruz amacın da. Dolayısıyla sözü edilen ... 7 bölge yanlış bilmiyorsam, bu bölgelerde Özgür Suriye Ordusunun garantörü niteliğinde olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin unsurlarının bu bölgede önümüzdeki süreçte, yani 6 Haziran sonrasındaki süreçte görev yapması söz konusu olabilecek mi? Aydınlatırsanız bizi bu konuda…

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Teşekkür ederim.

Sözcü olmanın güzel taraflarından bir tanesi de, böyle kendi görev alanımızın dışında kalan sorularla karşılaştığımız zaman, rahat bir şekilde bu konunun herhalde muhatabı Dışişleri Bakanlığından ziyade Türk Silahlı Kuvvetleri olsa gerek, belki soruyu o şekilde kendilerine yöneltirseniz daha doğru olacaktır diye düşünüyorum.

Çalışma grupları oluşturulacak, çalışma grupları dediğimiz gibi bölgeleri tespit edecek, çalışma grupları bu ifade etmiş olduğunuz hususların modalitelerini ortaya koyacak, bunlar tüm boyutlarıyla değerlendiriliyor. Tabi ki dile getirdiğiniz hususlardaki ayrıntıları askeri makamlarımız daha iyi bileceklerdir.

Servan…

SORU- Avrupa Sosyalist ve Demokratlar Grubu Başkanı Gianni Pittella’nın açıklamalarını nasıl yorumluyorsunuz? Benim sorum, … (Mikrofonsuz Konuşma) … fasılların açılması Türkiye’ye bağlıdır dedi. Avrupa Birliği’nin bu tutumunu nasıl değerlendirirsiniz?

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Aynı şekilde eminim ki Sayın AB Bakanımızın dün yapmış olduğu açıklamaları da görmüşsünüzdür, eşzamanlı olmuş ilginçtir, Sayın AB Bakanımız da 23’üncü ve 24’üncü fasılları hemen açın, biz hazırız dedi. Esasında Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız, Sayın Bakanımız, Sayın AB Bakanımız, bütün herkesin ortak dile getirdiği bir şey, Türkiye bütün fasılların açılması durumunda buna hazır, yani bütün fasılları açmaya, hatta bu fasıllarını çoğunu kapatmaya hazırdır.

Dolayısıyla bahse konu politikacının ifadeleri biraz bize siyasi değerlendirme, belki kendi seçmenlerine yönelik mesaj şeklinde değerlendirmek daha doğru olacaktır. Türkiye hazırdır ve Sayın AB Bakanımızın dün dediği gibi 23-24 açıldığı takdirde hemen ilerlemeye de hazır olduğumuz ifade ettik, Bakan düzeyinde ifade ettik.

SORU- Çatışmazlık bölgelerine ilişkin oluşturulacak olan çalışma grubu için bir zaman dilimi verebilir misiniz? (Mikrofonsuz Konuşma) … mutabakatta da o vardı sanıyorum ya da bir takvim belirlendi mi, hani bu çalışma …

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ HÜSEYİN MÜFTÜOĞLU- Önümüzdeki hafta 2 haftalık süre doluyor, önümüzdeki hafta. Biliyorsunuz anlaşmada 2 hafta içinde çalışma grubunu oluşturulmasından bahsediliyor, dolayısıyla o 2 haftalık süre henüz tamamlanmadı, önümüzdeki hafta daha net bir tablo ortaya çıkacaktır diye düşünüyorum.

Anlaşılan başka soru yok, bugün kısa oldu. Tabi önemli açıklamaların olduğu bir gündü.

Ben hepinize teşekkür ediyorum, inşallah daha sık aralıklarla biraraya geliriz ümidiyle hepinize saygılarımı sunuyorum.

İyi günler.


----- / -----