Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'nun 10 Aralık İnsan Hakları Günü Vesilesiyle Yayımladıkları Mesaj
Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'nun 10 Aralık İnsan Hakları Günü Vesilesiyle Yayımladıkları Mesaj

Bugün, insan haklarını temel ilkeler çerçevesinde evrensel düzeye taşıyan Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin ilan edilişinin 67’nci yıldönümünü kutluyoruz.

Tüm milletlerin ortak iradesiyle oluşturulan ve insanlık onurunun gereği olan hak ve özgürlüklerin ismen sayıldığı Beyanname, insan hakları alanında evrensel düzeydeki en önemli temel referans kaynağı olmayı sürdürmektedir.

İnsan haklarının korunması ve ileri götürülmesi, devlet politikamızın temel hedefleri arasındadır. Gerek vatandaşlarımızın talep ve beklentileri, gerek uluslararası yükümlülüklerimiz doğrultusunda bu alanda önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Bu konudaki gayretlerimiz kararlılıkla sürdürülecektir.

İnsan haklarına ilişkin evrensel değerlerin korunup geliştirilmesini temel dış politika öncelikleri arasında tutan Türkiye, BM çatısı altında başlayan bu önemli projenin daha ileriye taşınması sürecine başından bu yana güçlü destek vermektedir.

Gelecek sene 50’nci yıldönümü kutlanacak olan, İkiz Sözleşmeler olarak da bilinen “BM Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi” ile “BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi”nin tanıtımı Birleşmiş Milletler tarafından bu yılın teması olarak belirlenmiştir.

İkiz Sözleşmeler dahil temel uluslararası insan hakları sözleşmelerine taraf olan ülkemiz, insanlığın bu ortak çabasının ilerici ve yapıcı bir yaklaşımla geliştirilmesi bakımından sözleşmelere evrensel katılımı kuvvetle desteklemektedir.

Kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi, çocuklar, engelliler ve korunmaya muhtaç gruplara yönelik özel tedbirler alınması, ayrımcılığın ortadan kaldırılması başta olmak üzere, insan hakları alanındaki uluslararası çalışmalarda öncüler arasında yer alan ülkemiz, kadınların yaşam standartlarını ve haklarını koruyup geliştirme, hayatın tüm alanlarına tam ve eşit biçimde katılımlarını sağlama ve toplumdaki statülerini güçlendirme yönünde de kapsamlı çalışmalar yürütmektedir.

Diğer taraftan, günümüzde, her türlü ayırımcılık ve hoşgörüsüzlük ve aşırıcılık gibi ortak tehditlerin yanı sıra, düzensiz göç, mülteciler gibi insani konular da toplumlarımızın acil ortak çözüm üretmesi gereken sınamalar olarak ön plana çıkmaktadır. Bu durum, temel hak ve özgürlüklerin korunması bakımından uluslararası işbirliğinin gerekliliğini her geçen gün daha da açık biçimde ortaya koymaktadır.

Uluslararası toplumun ortak kaygıları ve hedefleri açısından tarihi öneme sahip olacağını düşündüğümüz BM Dünya İnsani Zirvesi, ilk kez, 23-24 Mayıs 2016 tarihlerinde ülkemizin ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenecektir. Ülkemiz insan onuruna ve vicdanına öncelik veren insani diplomasisiyle temel hak ve özgürlüklerin insani alanda da öne çıkmasına özel katkı sağlamaktadır. Zirve, insani konular bağlamında en temel insan hakkı olan yaşam hakkına yönelik olarak insani krizlerde özel bir vurgu yapılmasına da vesile olacaktır.

Tüm vatandaşlarımızın ve bireylerin haklarının saygı göreceği bir dünya için çaba gösterme kararlılığıyla, milletimizin ve tüm insanlık ailesinin İnsan Hakları Günü’nü kutluyorum.