Avusturya’da ilkokullarda başörtüsünün yasaklanmasına dair kanun
tasarısının kabul edilmesi, özgürlükler alanında sözkonusu ülkenin kaygı
verici uygulamalarının son örneği olmuştur.
Koalisyon partilerinin oylarıyla kabul edilen yasa tasarısında Yahudilerin
kipası ve Sihlerin patkasının yasaktan muaf tutulduğuna dair bir maddenin
yer alması dikkat çekicidir.
Bu yasa, Avusturya’da Müslümanları diğer dini gruplardan daha farklı
muameleye tabi tutan ayrımcı ve ötekileştirici yaklaşımın yeni bir
örneğidir. Kadın veya çocuk haklarının korunmasıyla yakından uzaktan
ilişkisi olmayan bu yasa din özgürlüğüne aykırı olduğu gibi, çocukların
eğitim özgürlüğüne de bir engel teşkil etmektedir.
Yasanın kabul edilmesinin entegrasyon çabalarına da bir katkısı olmayacağı
açıktır. İçinde bulunduğumuz Ramazan ayının manevi ikliminde din
özgürlüğüne yapılan bu müdahalenin hem Avusturya’da yaşayan Türk toplumu ve
Müslümanları hem de ülkemiz dahil olmak üzere evrensel değerlere inananlar
tarafından kabul ve tasvip edilmesi mümkün değildir.
İslam ve yabancı düşmanlığının, Avusturya başta olmak üzere Avrupa’da
yaşayan Müslüman ve Türk toplumu için artık sistematik ve kurumsal bir hâl
alması düşündürücü ve kaygı vericidir. Avusturya makamlarının ayırımcı bir
şekilde dini özgürlüklere müdahale yerine, İslam ve yabancı karşıtlığıyla
mücadeleye yönelik yasal tedbirler almalarında fayda olacağı
düşünülmektedir.