Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Mısır Dışişleri Bakanı Sameh Shoukry ile Ortak Basın Toplantısı, 14 Ekim 2023

MISIR DIŞİŞLERİ BAKANI SEMİH ŞÜKRİ- https://www.youtube.com/live/wFSIDhTmOa0?si=BQUNR5KTpaVJboHy

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Çok teşekkür ediyorum. Değerli basın mensupları, sözlerimin başında mevkidaşım Sayın Şükri’ye nazik daveti ve bu tarihi mekandaki sıcak misafirperverliği için teşekkür ediyorum. Dışişleri Bakanı olarak Mısır’a ilk ziyaretimi yapıyorum. Daha önce defalarca Mısır’a, Kahire’ye gelip buradaki mesai arkadaşlarımızla yakından çalışma imkanımız oldu. Çok önemli konularda toplantılarımız, görüşmelerimiz oldu.

Ortak geçmişimiz ve köklü bağlarımız bulunan Mısır, Arap dünyasında, Afrika ve Akdeniz’de stratejik ağırlığı olan, bölgenin istikrarı ve güvenliği açısından ise her zaman kilit role sahip bir aktördür. Medeniyetler beşiği, üç kıtanın buluştuğu Akdeniz’in dünya siyasetinde yeniden merkeze oturmaya başladığı günlerden geçiyoruz. Akdeniz’in iki önemli ülkesi olarak Türkiye ve Mısır arasındaki güçlü işbirliği geniş Akdeniz havzasında istikrar, barış ve refah için çok kıymetlidir. Ziyaretim çerçevesinde bu sabah Cumhurbaşkanı Sayın Sisi tarafından kabul edildim. Kendilerine Sayın Cumhurbaşkanımızın selamlarını ilettim. Kabul esnasında Sayın Sisi Türkiye ve Mısır arasındaki ilişkilerin ileriye taşınması yolundaki vizyonunu ilettiler. Kendileri Sayın Cumhurbaşkanımız ile geçen G-20 Zirvesinde de görüşmüşlerdi. Ayrıca beş gün önce de İsrail-Filistin gerginliği hakkında bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiler. Dolayısıyla, ben izninizle öncelikle Filistin konusunda sözlerime başlamak istiyorum.

Türkiye olarak Mısır’ın gerek tarihsel planda Filistin davasına verdiği desteği, gerek Refah Sınır Kapısı dolayısıyla Gazze’deki masum kardeşlerimizin insani ihtiyaçlarının giderilmesindeki rolünü her zaman önemsedik. Filistin meselesinde yakın istişare içinde olduk. Bugün de görüşmelerimiz buna imkan tanıdı. Filistin sorunu Türkiye ve Mısır’ın ortak duruşa sahip olduğu bir konudur. 7 Ekim’den bu yana yaşananlar uzun zamandır emsali görülmemiş gelişmelerdir. Masum sivilleri hedef alan saldırıları ve sivil can kayıplarını elbette reddediyoruz, kınıyoruz. Ancak temel mesele Filistin’de adil ve kalıcı bir çözümün sürekli olarak ötelenmesi ve bu arada İsrail’in yasa dışı yerleşimler, Kudüs ve Mescid-i Aksa’daki provokasyonlar, keyfi tutuklamalar gibi uygulamalarla işgali derinleştirmesidir. Türkiye ve Mısır olarak 1967 sınırları dahilinde Başkenti Doğu Kudüs olan, egemen, bağımsız ve coğrafi bütünlüğü olan bir Filistin devletinin hayat bulmasının, yani iki devletli çözümün tek geçerli çözüm yolu olduğunu düşünüyoruz.

Türkiye olarak geldiğimiz noktada dört hususun önem arz ettiğini düşünmekteyiz. Her şeyden evvel, her ne taraftan olursa olsun sivil can kayıplarının önüne geçilmelidir. Bazı devletlerin İsrail’in Gazze’de ayrım gözetmeksizin yaptığı misillemeleri adeta haklı bir müdahale gibi göstermeye çalıştığını görmekteyiz. Böylesine çarpık ve gayri insani bir yaklaşım sadece ve sadece daha fazla şiddete, daha fazla masum can kaybına yol açar. İsrail’i uluslararası hukuka ve insani değerlere bağlı kalmaya davet ettiğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum. Filistinlilerin Gazze’de yerlerinden edilerek Mısır’a sürülme politikasını tasvip etmiyoruz. Buna sonuna kadar karşı çıkıyoruz. Bu konuda Mısır’ın yanındayız.

İkincisi, çatışmanın coğrafi olarak yayılmasının engellenmesidir. Türkiye olarak bu konuda benzer düşüncelere sahip olduğumuz ülkelerle yakın istişare halindeyiz.

Üçüncü olarak, iki devletli çözüm temelinde barış sürecinin yeniden başlatılmasıdır. Ortadoğu’da barış sadece bölgesel alternatiflerle değil, Filistinlilerle tesis edilebilir. Zira barış olmadan gerçek manada güvenlik tesis edilemez.

Dördüncü olarak, bölgedeki Müslüman ülkeler olarak Filistinlilerin bekasını gözetecek adil ve kalıcı bir barışın garantörü olacak bir mekanizmanın kurulmasıdır. Mevkidaşım Sayın Şükri ile ayrıca Sayın Cumhurbaşkanlarımızın ele aldıkları Gazze’ye acil insani yardım iletme yöntemlerini de masaya yatırdık. Nitekim acil yardım malzemelerini taşıyan uçaklarımız bugün El-Ariş’e vardılar, kendilerine gösterdikleri destekler için teşekkür ediyorum. İlaveten olası vatandaş ve yaralı tahliyeleri ve bölgede hizmet verecek bir hastane kurulması gibi konuları da değerlendirmekteyiz.

Değerli basın mensupları, ikili gündemimize bakacak olursak, bildiğiniz üzere karşılıklı olarak Büyükelçilerimizin atanmasıyla diplomatik ilişkilerimiz olması gereken seviyeye çıkardık. Ufkumuzu geleceğe çevirip işbirliğine odaklandığımız yepyeni bir döneme girdik. Sayın Bakanla çalışmalarımızı çok çeşitli konularda devam ettirmekteyiz. Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyinin toplantılarının canlandırılması gündemimizde yer almakta. Ticaret, ekonomi, enerji, havacılık, turizm, kültür, eğitim, iletişim ve savunma sanayii gibi alanlarda işbirliğimizi güçlendirmeye devam edeceğiz. Ticaret ve ekonomi verilerimizin en güçlü olduğu başlıklardır. Ticaret hacmimiz geçen yıl neredeyse 10 milyar Dolara ulaşarak tarihi bir rekor kırdı. Artık hedef 5 yıl içinde 15 milyar Dolara ulaşmak. Hem Mısır hem de Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlayan şirketlerimizin yatırımları 2,5 milyar Dolar civarında. Bu rakam da 5 yıl içerisinde 5 milyar Dolara ulaşabilir. Yatırımcıları teşvik edebilecek yeni düzenlemeler için Ticaret Bakanlarımız istişarelerini yürütmekteler.

Enerji de önemli bir işbirliği alanımız. Mısır’dan en fazla LNG ithal eden ülke olarak işbirliğimizi çeşitlendirmek istiyoruz. Halklarımız arasındaki beşeri temasların da yoğunlaşması memnuniyet vericidir. Geçtiğimiz yıl Mısır’dan Türkiye’ye gelen turist sayısı rekor kırarak 277 bin kişiye ulaşmıştır. Mısır’ın Türk vatandaşlarına kapıda vize uygulamasına geçmesiyle Türk turist sayısında ciddi bir artış yaşandığını görmekteyiz. Ortak tarihimiz ve köklü insani bağlarımız temelinde eğitim ve kültür alanlarında da somut projelere imza atacağımızdan eminim.

Kahire’deki ilk Osmanlı camii olan Hadım Süleyman Paşa Camii’nin restorasyonu için Mısır makamlarına çok teşekkür ediyorum. Bugün ikili ilişkilerimizin yanı sıra tabiatıyla uluslararası gelişmeler hakkında da görüş alışverişinde bulunduk. Az önce bahsettiğim İsrail-Filistin gerginliğine ilaveten Sudan, Suriye, Libya ve çeşitli bölge ülkeleri hakkında da görüş alışverişinde bulunduk.

Değerli basın mensupları, önümüzdeki dönem de Sayın Bakanla daha fazla bir araya geleceğiz. Sayın Şükri’ye ve onun şahsında tüm Mısır makamlarına gösterdikleri misafirperverlikten dolayı bir kez daha teşekkür ediyorum. Kardeş Mısır halkına da bu vesileyle en içten muhabbet ve hürmetlerimi sunmak isterim.

Teşekkür ederim.

SORU- Ekonomik ilişkiler çerçevesinde yine Türk iş adamlarıyla bir araya geldiniz. Siz önümüzdeki günlerde ne şekilde ekonomik gelişmeler bekliyorsunuz?

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Türk iş adamlarıyla Büyükelçiliğimizde bir araya geldim. Gerçekten çok uzun ve verimli bir görüşme oldu. İş adamlarımızın Mısır’daki yatırımlarına ilişkin detaylı bilgi alışverişinde bulunduk. Burada tabii sadece bilgilendirmede bulunmadılar. Aynı zamanda Mısır’daki Türk yatırımlarının artması ve daha etkili olması için nelere ihtiyaç duyduklarını da gündeme getirdiler. Bunları ben not aldım ve hem dün akşam hem de bugün Sayın Mevkidaşımla paylaştım. Görünen o ki, Türk iş adamları Mısır’da özellikle sanayi alanında daha fazla yatırım yapmak, daha çok fabrika açmak, daha çok istihdam faaliyetinde bulunmak istiyorlar. Ve Mısır tarafının da buna gösterdiği sıcak kabulü ve iyi ortamı her zaman için takdirle yad ediyorlar. Tabii bu ortamın daha da ileri götürülmesi ve Türkiye’de ilgili diğer iş adamlarının Türkiye’den Mısır’a gelip yatırım yapması için neler yapılabilir onlarla ilgili değerlendirmeleri aldık. Sağ olsunlar kendileri de bu konuya yakından ilgi gösteriyorlar. Bugün Cumhurbaşkanı Sayın Sisi’yle görüşürken de bu konuları gündeme getirdik. O da gerçekten Türk yatırımlarına büyük önem veriyor. Bu konuda ilerleyen günlerde daha fazla gelişmelerin olduğunu göreceğiz.

SORU- Sayın Şükri’ye sorum. Bakan olduktan sonra tabii ki bildiğiniz gibi Türkiye-Mısır ilişkileri zaten iyi bir ivme kazandı. Hızlı bir şekilde bu ilişkiler ekonomik alanda da geliyor. Sayın Bakan, Mısır ve Türk vatandaşları bu yakınlaşmanın somut neticelerini ne zaman alır? Ortak projeler var mı şu anda üstünde çalıştığınız? Ve özellikle mesela ortak imalat ve turizm alanında ve diğer alanlardaki gibi?

MISIR DIŞİŞLERİ BAKANI SEMİH ŞÜKRİ- https://www.youtube.com/live/wFSIDhTmOa0?si=BQUNR5KTpaVJboHy

SORU- Doğancan Aksoy, TRT Haber.

Benim sorum Sayın Hakan Fidan’a olacak. Efendim, Türkiye’nin Gazze’de yaşanan insanlık krizi için gönderdiği yardımlar var. Mısır’a ulaştı bunlar biliyoruz. Refah’tan geçip Gazze’ye ne zaman ulaşması bekleniyor bu yardımların? Yine öte yandan Gazze’deki Türk vatandaşlarının Mısır veya başka bir noktadan tahliyesi planlanıyor mu? Bu konuda açıklamanız neler olacak?

Teşekkürler.

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Çok teşekkür ederim. Krizin ilk anından itibaren Mısır makamlarıyla koordine içerisinde insani yardımlarımızı nasıl iletebiliriz diye sürekli bir çalışma içinde olduk. Özellikle başta AFAD, Kızılay, TİKA olmak üzere sivil toplum örgütlerimiz de seferber oldular. Biliyorsunuz, gerek kamu kurumlarımız, gerek sivil toplum örgütlerimiz küresel krizlerde rol oynama konusunda tecrübeliler. Bugün de bu tecrübeyi yansıtma konusunda herhangi bir tereddüt olmadı. Dediğim gibi krizin ilk anından itibaren bölgeye yönelik yardımlarımızı nasıl yaparız diye arayış içerisinde olduk. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla ilk uçağı dün gönderdik. Daha sonra ikinci ve üçüncü uçak geldi. Uçaklar gelmeye devam edecek. Burada huzurunuzda Mısır makamlarına dostum nezdinde teşekkür etmek istiyorum. Özellikle El-Ariş’te bunun için kurdukları koordinasyon merkezi gerçekten büyük hizmet vermekte. Fakat şimdi başka ülkelerle de yardım konusunu görüşmekteyiz. Ülkeler ayrı ayrı yardım yapmak yerine beraber bir koordinasyon içerisinde daha sistemli bir şekilde bu konuyu nasıl götürebilirler onun arayışı içerisinde olduk. Tabii alanda Birleşmiş Milletler de var. Mısırlı yetkililerin koordinasyonunda bu konuyu en etkin bir şekilde yapmaya çalışıyoruz.

Takdir edersiniz ki yardımları gönderen ülkelerden Mısır’a getirmek bir konu, bunu daha sonra sınır kapısından içeri getirerek asıl ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak başka bir konu. Bu konuda da Mısır makamları İsrail’le şu an da koordinasyon içerisindeler. Çünkü sınır kapısının hangi şartta, ne zaman ve nasıl açılacağına ilişkin çok ciddi müzakerelerin olması gerekiyor. Sınırın öbür tarafında savaş şartları var. Biliyorsunuz, Refah Sınır Kapısı çatışmanın hemen akabinde İsrail tarafından bombalanmıştı ve bir müddet kapalı kaldı. Ama biz biliyoruz ki hem birinci hem ikinci Gazze kuşatmalarında da insani yardımların içeriye ulaştırılmasında Mısır gerçekten tarihi rol oynadı. Bizim de getirdiğimiz yardımları inşallah uygun bir şekilde içeriye ulaştırmayı başaracağız.

Tahliyeler konusunda şimdilik şunu söyleyebilirim: Yine Mısır makamlarıyla ve İsrail makamlarıyla bu konuda yakın işbirliği içeresindeyiz. İçeride yaklaşık 300 civarında çifte uyruklu Türk vatandaşımız bulunmakta. Bunlardan 30’unun tahliyesini başardık. Ama sınır kapısı kapalı olduğu için çalışmalarımız hali hazırda devam etmekte. Bunların listesi gerek İsrail tarafında, gerek Mısır tarafında ilgili makamlara verildi. Çalışmalarımız bu nokta da devam ediyor.

SORU- Mısır Filistin halklarını destekliyor. Türkiye’de aynı şekilde bölgede önemli ülkelerden biridir ve Filistin’e destek vermektedir. Bugünkü görüşmelerde yani somut bazı adımların atılması konusunda birtakım çalışmalar oldu mu, görüşmeler oldu mu? Bildiğiniz gibi Filistin halkı şu anda Gazze’de ıstırap içinde yaşamaktadır.

MISIR DIŞİŞLERİ BAKANI SEMİH ŞÜKRİ- https://www.youtube.com/live/wFSIDhTmOa0?si=BQUNR5KTpaVJboHy

SORU- Her iki Bakana. Mısır-Türk işbirliği, özellikle şu anda ki Gazze’yle ilgili. Bu bildiğimiz gibi aslında aynı zamana rastladı. Türk-Mısır ilişkilerinin gelişmesi dönemine rastladı. Bu anlaşmazlık acaba yayılabilir mi? Türk-Mısır işbirliğinin burada bölgede güvenliğin sağlanması konusunda etkisi olabilir mi? Nasıl bir işbirliği Kahire’yle, Ankara arasında olacaktır bütün bunların bertaraf edilmesi amacıyla? Özellikle Gazze’yle ilgili işbirliği ne olacak?

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Teşekkür ederim. Konuşmamın başında da belirtmiştim değerli basın mensupları. Türkiye ve Mısır Doğu Akdeniz’in iki yakasında bulunan çok önemli iki stratejik ülke. Bunların bir araya gelmesiyle bölgede devam eden mevcut sorunlara yönelik çok verimli çalışmalar yapılacağından emin olabilirsiniz. Şu anda da özellikle Gazze meselesinde, Filistin meselesinde de değerli mevkidaşımla ve diğer kurumlarla aynı çalışmaları yapmaktayız. Biz Filistin meselesinde aynı yerde durmaktayız. Kendileri de az önce söylediler. Filistin meselesi, Filistin devleti kurulmasıyla çözülecek olan bir mesele. İsrail’in barışı sadece Arap ülkeleriyle değil, esas itibariyle Filistinlilerle olmalı. Biz Mısır’la bu konuda aynı düşünüyoruz. Filistinlilerle bir barış yapılmadan bölgeye kalıcı bir barış gelmesi mümkün değildir. Bugünden itibaren Mısır’la ve diğer ortaklarımızla hep beraber gerek şu an, gerek silahlar sustuktan sonra ne yapılabilir ve ne yapılmalı bu konular üzerinde görüş alışverişinde bulunmaya başladık. Gerçekten bu konuda her iki tarafın da kıymetli görüşleri var. Bunların kendi aramızda değerlendirmesini yapıyoruz. Önümüzdeki günlerde bu görüşlerin belli platformlarda eyleme geçmeye başlayacağını görebilirsiniz, ama şimdiden bir şeyler söylemek istemiyorum. Şu anda görüşlerimizi olgunlaştırıyoruz.

Teşekkür ederim.

MISIR DIŞİŞLERİ BAKANI SEMİH ŞÜKRİ- https://www.youtube.com/live/wFSIDhTmOa0?si=BQUNR5KTpaVJboHy

* Interpress deşifresidir.