Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Hırvatistan Dışişleri Bakanı Gordan Grliç Radman ile Ortak Basın Toplantısı, 16 Ocak 2024

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Ankara’da Hırvatistan Dışişleri Bakanı Sayın Gordan Grlic Radman’ı ağırlamaktan memnuniyet duyuyorum. Kendisine bir kez daha Ankara’ya hoş geldiniz diyorum.

Sözlerime başlamadan önce Pençe Kilit Operasyonu bölgesinde şehit olan kahraman askerlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.

Terörle kararlılıkla mücadele eden ülkemiz, başta müttefiklerimiz olmak üzere uluslararası toplumdan da aynı duyarlılığı, aynı azmi sergilemesini beklemektedir.

Değerli basın mensupları, tarihi ve kültürel bağlara sahip olduğumuz Hırvatistan, Balkanlar’da barış, istikrar ve refahın güçlendirilmesinde işbirliğine önem verdiğimiz değerli bir dost ülkedir. Hırvatistan’la siyasi ilişkilerimiz çok iyi düzeyde seyretmekte. Sayın Cumhurbaşkanımızın iki yıl önce Zagreb’e gerçekleştirdikleri ziyaretle ilişkilerimiz büyük bir ivme kazanmıştı. Sayın Bakanın bu ziyaretiyle de geçen sürede kaydettiğimiz ilerlemeyi ve potansiyel işbirliği alanlarını gözden geçirme imkanımız oldu. İlişkilerimizi her alanda daha da güçlendirme yönünde ortak irademizin mevcut olduğunu bir kez daha yineledik.

Müzakereleri devam eden anlaşmaları en yakın zamanda imzaya hazır hale getirmek konusunda mutabık kaldık. Ekonomik ve ticari ilişkilerimiz de memnuniyet verici şekilde ilerlemekte. Cumhurbaşkanlarımızca belirlenen 1 milyar Dolarlık ticaret hacmi hedefine 2022’de ulaşmıştık. Geçen yıl da bu düzeyi koruduk. Şimdi hedefimiz (yeni bir hedef olan) 2 milyar Dolar seviyesine çıkmak. Bunun için Karma Ekonomik Komisyon başta olmak üzere kurumsal mekanizmaları en etkin şekilde kullanmamız gerekmekte. Sayın Bakanla yaptığımız görüşmede Karma Ekonomik Komisyon toplantısının tekrar hayata geçirilmesi konusunda da mutabık kaldık.

Diğer taraftan, firmalarımızın Hırvatistan’a ilgilerinin arttığını görmekten memnunuz. Turizm, inşaat, ulaştırma, bankacılık ve yenilenebilir enerji başta olmak üzere önemli yatırımlarımız mevcut. Son dönemde özellikle altyapı ve müteahhitlik projelerine yatırımcılarımızın ilgisi artmakta. Özellikle Hırvat meslektaşımdan firmalarımızın oradaki işlerinin memnuniyet verici olduğunu duymaktan ayrıca memnun olduk. Firmalarımızın yeni projeler üstlenmeye devam ettiklerini görüyoruz. Hırvat iş insanlarını da ülkemize yatırıma davet ediyoruz.

Kıymetli basın mensupları, Balkanlar’da yaşanan gelişmeler ülkelerimizi doğrudan etkilemekte. Bölgede barış ve istikrarın korunması, refahın artması ülkelerimizin yararınadır. Hırvatistan’ın sınır komşusu Bosna-Hersek bizim için de önemli bir ülke. Borsa-Hersek’in barış, istikrar ve toprak bütünlüğüne desteğimizi her vesileyle bildiğiniz gibi vurgulamaktayız. Aynı iradeyi Hırvatistan tarafında görmekten büyük memnuniyet duyuyorum.

Bölgede barış ve istikrar için doğrudan üst düzey temasların devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu anlayışla 2010’da ihdas ettiğimiz Türkiye-Borsa-Hersek-Hırvatistan Üçlü Dayanışma Mekanizmasına da büyük önem veriyoruz. Bu mekanizmanın müteakip toplantısını en kısa zamanda gerçekleştirmek konusunda meslektaşımla mutabık kaldık. İnşallah bu yıl içerisinde bunu gerçekleştireceğiz.

Bugün Sayın Bakanla öne çıkan bölgesel konularda da görüş alışverişinde bulunma imkanımız oldu. Rusya-Ukrayna savaşı ve Filistin’de yaşanan insanlık trajedisini ele aldık. Her iki çatışma da ne yazık ki hala devam etmekte. Yakın coğrafyamızdaki bu çatışmaların bir an evvel sona ermesini arzu ediyoruz. Bu konularda yürüttüğümüz girişimler hakkında mevkidaşımı ilk elden bilgilendirdim. İsrail’in insanlık dışı katliamının derhal durdurulması ve Gazze’ye uygulanan yasa dışı ablukanın kaldırılması gerektiğini bu vesileyle bir kez daha yineliyorum. Gelişmeleri hem ikili, hem de çok taraflı platformlarda aktif şekilde takip etmeye devam ediyoruz. Tüm uluslararası toplumu bir kez daha kalıcı ateşkes çabalarına ciddiyetle destek olmaya davet ediyoruz.

Değerli Bakan ve heyetine ziyaretleri için tekrar çok teşekkür ediyorum.

Buyurun.

HIRVATİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANI GORDAN GRLİC RADMAN- [Hırvatça’dan tercüme] Teşekkür ediyorum ve ben de memnuniyetimi ifade etmek istiyorum. Ankara’da tekrar bulunmaktan çok memnuniyet duyuyorum.

İlk başta hemen ben de kahraman askerlerinize Hırvatistan Hükümeti adına Allah’tan rahmet dilemek istiyorum. Bu menfur terörizm saldırısında vefat eden tüm şehitlerinize karşı aynı duyguları paylaştığımızı ifade etmek istiyoruz. Hem size, hem de yakınlarına ve ailelerine başsağlığı diliyoruz.

Meslektaşım Sayın Hakan Beyefendi ile çok içten ve çok yapıcı görüşmeler gerçekleştirdik. Bu görüşmeler sayesinde her iki ülke karşılıklı iyi ilişkileri geliştirmedeki iyi niyeti ve iradeyi göstermiş oldu.

Özellikle çok dinamik ve en üst düzeyde siyasi bir diyalog gerçekleştirdik. Hem kişisel olarak, hem de ülkem adına Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ülkemizi ziyaret etmesi nedeniyle duyduğumuz memnuniyeti burada da ifade etmek istiyorum. Sayın meslektaşım da bu ziyaretten bahsetti.

Bu ziyaret sırasında 3 tane anlaşma imzalandı ve çok güzel diplomatik ilişkiler tesis edildi. Bu diplomatik ilişkiler 32 yıldır devam ediyor ve bu süre içerisinde 50’den fazla karşılıklı anlaşma imzalandı ve bu anlaşmalar iki dost ülke arasında çok büyük önem arzetmektedir.

İkili ilişkilerimizin, özellikle ikili ekonomik ilişkilerimizin yıldan yıla artması beni çok sevindiriyor. Ticaret hacminin de sürekli artması bizi çok sevindiriyor. 2022 yılında ilk defa 1 milyar Doları aşan bu ticaret hacmi çok memnuniyet vericidir. Geçen yıl için topladığımız ön bilgiler de bu rakamın korunduğunu göstermiştir. Özellikle Türk işadamlarının Hırvatistan’da yatırım yapmak üzere duyduğu ilgiden çok memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum. Hırvatistan’da çok sayıda Türk şirketi var ve bu, karşılıklı ilişkilerin iyi olduğunu, yatırımcıların Hırvatistan’a hoş gelmiş olduğunu gösteriyor.

Hırvatistan’da ilerlememiz için daha birçok potansiyel var. Bunları kullanmamız gerekiyor. Daimi olarak Hırvatistan’a sunduğunuz desteklerinizden dolayı Türkiye Cumhuriyeti’ne özellikle teşekkür etmek istiyoruz ve dış politika konusunda önceliklerimiz olan konularda bize sunduğunuz destek için teşekkür ediyoruz. Bu dış politika konusunda OECD konusunda desteğe ihtiyacımız var. 38 ülkenin toplanması gerekiyor. Bu ülkeler arasında aynı değerlerin paylaşılması gerekiyor. Dolayısıyla, Hırvatistan’da bu vesileyle ilerideki reformların şeklini belirlemiş olacaktır. Bu bizim ülkemiz için çok büyük önem arzetmektedir. Özellikle OECD kanunlarını kendi kanunlarımıza entegre etmemiz için önem taşımaktadır. Siyasi olarak siyasetçi ruhumuzu güçlendirecek bu gelişmeler aynı zamanda güzel siyasi iklime de neden olacaktır.

Kültürel alanda çok güzel işbirliğimiz var. Diğer birçok alanda hiçbir açık soruya yer vermeden gelişmeler sağladık. Bu vesileyle Hırvatistan Cumhuriyeti’ne üç sene önceki deprem sırasında ivedilikle sunduğunuz yardım için size teşekkür etmek istiyorum. Geçen sene Şubat ayında Türkiye’de yaşanan depremde çok sayıda insan ve maddi kayıplar nedeniyle üzüntümü ifade etmek istiyorum. Üzülerek söylüyorum bu olaylar istenmeyen olaylardır. Fakat Hırvatistan Cumhuriyeti de bu vesileyle kendi dayanışmasını gösterdi ve dostluğumuzu göstermek istedik. Sizin yaptıklarınıza karşı iadede bulunmak istedik. Özellikle Adıyaman konusunda. Adıyaman’ı ziyaret etme fırsatı tanıyacağınız için teşekkür ediyoruz. Bu vesileyle Türkiye Cumhuriyeti’nin o bölgede deprem sonrasında yenileme çabalarını görmüş olacağız ve UNICEF aracılığıyla orada açılacak okulun açılışını gerçekleştirmiş olacağım. Teşekkür ediyorum.

Bugün birçok küresel konuyu ve bölgedeki konuları konuşmuş olduk. Güzel bir vesile oldu. Barış istikrar ve refahın sağlanması hepimiz için önem arzetmektedir. Bu konuda herhangi bir düşüş görmek istemiyoruz. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısını konuştuk. Filistin’deki meseleleri konuştuk. Batı Balkan konularını konuştuk. Bunlar hep Hırvatistan’ın yakınında olan bölgelerdir. Dolayısıyla, Hırvatistan ve Türkiye’nin ortak menfaat arz eden konularıdır. Avrupa’nın bu bölgesindeki istikrar ve barış çok önemlidir.

Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki ilişkiler konusunda da konuştuk. Bizim için Türkiye aday ülkedir ve Avrupa Birliği’nin anahtar partneri olarak kalacaktır. Avrupa Birliği’nin Türkiye ile yapıcı bir diyalog gerçekleştirmesi için elimizden gelen çabayı hiçbir zaman esirgemeyeceğiz. İki ülke açısından bu konular kilit konulardır. Hırvatistan, Türkiye’nin göçmenler konusundaki önlemleri ve çalışmaları konusunda değerli çabalarını fark etmektedir. Dolayısıyla, yasa dışı göçü önleme konusunda sarf ettiğiniz çabalarınızdan ötürü size teşekkür ediyorum. Hırvatistan ve Türkiye iki önemli müttefiktir. Aynı zamanda NATO ülkeleridir. Güneydoğu Avrupa’da çok önemli rol oynamaktadır. Sayın Bakanımızın da ifade ettiği gibi bu konulardaki işbirliğimiz konusunda konuştuk. Özellikle Üçlü Dayanışma Mekanizması konusunda sayın tercümana da uyarıda bulunacağım. Üç ülke olarak söyleyeceğiz. Hem Türkiye hem Bosna-Hersek hem Hırvatistan. Üçünü de tam adıyla söyleyelim, teşekkür ederim. Bu konudaki işbirliğimiz çok önemli. Üçlü Danışma Mekanizmasını kurumsal olarak kullanmamız gerekiyor ve bu kurumsal mekanizma bizim için çok önemli. Üçlü olarak bu üç ülke arasında kesinlikle bunu geliştirmemiz ve bundan istifade etmemiz gerekiyor. Bosna-Hersek söz konusu olduğunda Hırvatistan’ın Bosna-Hersek’in toprak bütünlüğüne büyük önem verdiğini burada vurgulamak istiyoruz. Hırvatistan ve Bosna-Hersek arasında çok uzun bir sınır var ve en uzun sınırı biz paylaşmaktayız. Dolayısıyla, Hırvatistan bu konuda gerçekten en çok barış, istikrar ve refah içeren geleceği arzu etmektedir.

Hırvatistan, Bosna-Hersek’teki entiteler konusundan haberdardır. Eşit olarak yaşamalarını istiyoruz. Hem Müslümanların hem Hırvatların hem Sırpların aynı şekilde siyasi olarak temsil edilmesini ve hükümetin her seviyesinde temsil edilmesini istiyoruz. Dolayısıyla, hem uluslararası anlaşmalara riayet edeceğiz hem de Hırvatistan ve Türkiye arasındaki ilişkilerde bu konuyu da yansıtmaya çalışacağız.

Bugünkü konuşmalarımız kapsamında diyaloglarımızı birleştirmek ve güçlendirmek için çok güzel vesile bulduk. Stratejik olarak daha iyi pozisyonlar almamız için, özellikle Güney Avrupa’da bu konumumuzu güçlendirmek için güzel bir vesile olacak. Dünya düzenindeki barış ve istikrarı korumak için hem ikili forumlarda hem de çok taraflı forumlarda çalışmalarımıza devam edeceğiz. Hem çünkü biliyoruz ki, uluslararası hukuk barış sağlamaya çalışıyor o yüzden ortak bir şekilde hareket etmemiz gerekiyor. Bu konudaki sorumluluğumuzun çok büyük olduğunu bir daha vurgulamak istiyorum. Sayın Hakan Fidan Beyefendiye kabulü için, iyi misafirperverliği için bir daha bu vesileyle teşekkür etmek istiyorum. Hem geleneksel olarak beni çok güzel karşıladı hem de Ankara’da kendimi çok iyi hissediyorum. O yüzden bir daha teşekkür ediyorum.

SORU- Buse Genç Türk, Haber Türk Televizyonu. Benim sorum konuk Bakana olacak.

Türk yatırımcılarının Hırvatistan’a ilgisinin arttığını görüyoruz. Bu bağlamda potansiyel yatırım alanlarının neler olabileceği ve Hırvatistan Hükümeti olarak Türk yatırımlarını teşvik etmek adına ne tür çalışmalar yaptığınız hakkında neler söylersiniz?

HIRVATİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANI GORDAN GRLİC RADMAN- [Hırvatça’dan tercüme] Çok teşekkür ederim bu güzel sorunuz için.

Ben bu vesileyle çok sayıda Türk şirketinin Hırvatistan’da zaten hâlihazırda mevcut olduğunu bir daha tekrarlamak istiyorum. Hırvatistan’da doğal gaz, yenilenebilir enerji veya tren yollarının yeniden yapılması, bilişim sektörü, turizm, özellikle deniz turizmi söz konusu olduğunda çok önemli şirketleriniz var. Mesela deniz turizmi konusunda Zadar’daki şirketinizi anmadan geçemeyeceğim. Çok sayıda Türk şirketi var.

Size bunu resmedebilmek için bir hususu paylaşabilirim: Dışişleri Bakanlığı binamız depremde zarar görmüştü ve dayanışma fonundan yardım alarak bu binayı yenilemeye çalıştık, dayanıklılığını arttırmaya çalıştık ve bir ihale açtık. En iyi şirket olarak Türk firması seçilmişti. Feka firması seçilmişti. Sizin şirketiniz, Türk şirketi Feka şu anda Dışişleri Bakanlığı binamızı yenileme çalışmalarını devam ettirmektedir. Anlaşmaya uygun olarak binamızın 6-7’inci ayda tamamlanması beklenmektedir. Sayın Bakanımızı da bu konuda davet ettik. Bu binamızın, yenilenmiş binamızın açılışında bizimle birlikte bulunursa çok büyük bir memnuniyet duyacağız. Bu bina Zagreb’in merkezinde yer alıyor ve en güzel binalardan birini teşkil etmektedir. Sayın Bakanımızı yine bu vesileyle Zagreb’e davet ediyorum. Bu binanın açılışını birlikte gerçekleştirelim. Birlikte keşfettiğimiz ortak alanlar çok fazla. Hırvatistan Schengen ülkesi oldu. Schengen rejimine tabi oldu ve burada muhakkak biz bu taleplerin yerine getirilmesi için uygun hareket etmek zorundayız. Fakat ekonomi ve ticaret ilişkileri söz konusu olduğunda biz bu ilişkileri geliştirmek için çalışmalarımıza devam edeceğiz ve bu konudaki irademizi de burada ifade etmek istiyoruz. İstanbul’daki Konsolosluğumuzun iyileştirilmesi için çalışmalara devam edeceğiz ve bütün bu çalışmaların en kısa sürede tamamlanması için çabamızı göstereceğiz.

SORU- TRT Haber, Doğan Can Aksoy.

Sorum Sayın Hakan Fidan’a olacak. Efendim, sizin Gazze’deki savaşın bölgeye yayılabileceği noktasında önemli uyarılarınız vardı. Bu noktadan bakıldığında dün İran’ın, Irak’ın Erbil kentine gerçekleştirdiği saldırılar var, ABD hedeflerine yönelik olarak. Yine Yemen’deki Husilerin Yemen açıklarındaki bir ABD gemisine saldırısı söz konusu ki bu saldırılar da sıklıkla yaşanıyor. Tüm bu gelişmeleri nasıl değerlendirirsiniz daha önceki uyarılarınız ışığında?

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Çok teşekkür ederim.

Değerli arkadaşlar; biliyorsunuz Gazze katliamı başlayalı 101 gün oldu. Bu süre içerisinde 24 binden fazla Filistinli, çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere maalesef katledildiler. Daha büyük dram ise, uluslararası toplumun gözü önünde bunun cereyan ediyor olması. Hatta uluslararası toplumun bazı önde gelen aktörlerinin buna fiilen destek verir durumda olması. Bu daha büyük bir dram. Hatırlattığınız gibi bu sürecin başında buradan ya daha büyük bir savaş ya da daha büyük bir barış çıkar demiştik. Belli ülkeler bunu bir savaş ortamına götürme konusunda tereddüt etmediler. Ama bizim ve diğer dostlarımızın yaptığı yoğun çalışmalarla bir barış dilinin oluşturulması konusunda ciddi mesafeler kat edildi değerli arkadaşlar. Özellikle bu krizin iki devletli bir çözümle sonuçlanmasının esas olduğu fikri neredeyse herkes tarafından kabul edilmiş durumda.

Her iki millete, Filistinlilere ve İsraillilere eşit oranda güvenlik, eşit oranda egemenlik olmadan bunun çözülme şansının olmayacağını, kalıcı bir barışın ve güvenliğin olmayacağını biz defaatle ilgili toplumlarda ve ortamlarda ifade ettik. Sadece İsrail’in güvenliğini ve pozisyonlarını, menfaatlerini önceleyen yaklaşımların, Filistinlilerin güvenliğini ve egemenliğini öteleyen yaklaşımların barış getirmeyeceği, uzun vadede sürekli bir kriz alanında olacağımız konusunda artık bu görüşü inkâr eden hiç kimse yok. Problem artık bu görüşün doğruluğu değil, bunun nasıl hayata geçirileceği. Yani burada barışla ilgili perspektif bu.

Diğer taraftan savaşla da ilgili ciddi risklerin olduğunu görüyoruz arkadaşlar. Gazze’deki katliam devam ederken, bölgesel yaygınlaşma riskini de biz çoğu zaman dile getirmiştik. Herkes bölgesel yaygınlaşmanın ilk önce Lübnan’dan başlayacağı beklentisi içindeyken, diğer yerlerden bu olay çıktı. Sizin ifade ettiğiniz gibi, şu an Kızıldeniz’de olanlar, Irak’ta olanlar, Suriye’de olanlar, bu türden saldırıların, karşılıklı pozisyon almaları. Gazze’de başlayan savaş sarmalının giderek daha büyük bir girdaba dönüşeceğinin ön habercisi olduğunu görmek yanıltıcı olmasa gerek. Dolayısıyla biz hem barış konusundaki çalışmalarımıza son sürat devam edeceğiz, hem de İsrail’in yaptığı katliamların uluslararası toplumda hem siyasi olarak, hem adli olarak gerekli karşılığı bulması için her türlü çabayı göstereceğiz.

Ben tekrar bu vesileyle konuğumuza Ankara’ya ziyaretleri için teşekkür ediyorum.

* Interpress deşifresidir.