Dışişleri Bakanı Sayın Ahmet Davutoğlu'nun 10 Aralık 2013 İnsan Hakları Günü Mesajı

Temel hak ve özgürlükler alanında küresel düzeyde referans belge niteliği taşıyan Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edilmesinin 65. yıldönümünü kutlamaktayız.

BM’nin kurucu üyesi olarak, sözkonusu Beyanname’yi ilk imzalayan ülkeler arasında yer alan Türkiye, Beyanname’nin lafzına ve ruhuna uygun olarak, insan haklarının korunup geliştirilmesine evrensellik temelinde yaklaşmakta olup, bu husus devlet politikamızın da öncelikli hedefleri arasında yer almaktadır.

Bu anlayıştan hareketle, bir taraftan vatandaşlarımızın sahip olduğu temel hak ve özgürlükleri genişletmek için ülkemizde insan hakları alanındaki reformlara kararlılıkla devam ederken, diğer yandan uluslararası işbirliğini güçlendirmeye ve tüm dünyada insan hakları ihlallerinin ortadan kaldırılması için uluslararası toplumun farkındalığını artırmaya çalışmak temel önceliğimizi oluşturmaktadır.

İnsan hakları alanındaki uluslararası standartlar ve taraf olduğumuz temel uluslararası insan hakları sözleşmeleri, vatandaşlarımızın demokratik istek ve beklentilerine en iyi şekilde yanıt verilebilmesi ve temel hak ve özgürlüklere saygının tam olarak sağlanması amacıyla ülkemizde gerçekleştirilen kapsamlı reformlar bakımından esas alınan belgeler arasında olmuştur. Medeni ve siyasi hakların yanı sıra, ekonomik, sosyal ve kültürel hakların korunması ve geliştirilmesi, ırkçılık ve her türlü ayrımcılıkla mücadele edilmesi, kadın-erkek eşitliği ve çocuk haklarının benimsenmesi, işkence ve kötü muamelenin ortadan kaldırılması, engellilerin ve göçmenlerin haklarının garanti altına alınmasına dair kural ve değerler, sözkonusu temel insan hakları sözleşmelerinin kaynağını oluşturmaktadır.

Bu yılki İnsan Hakları Günü’nün özel teması, 1993 yılında düzenlenen İnsan Hakları Dünya Konferansı sonunda kabul edilen Viyana Deklarasyonu ve Eylem Programı’nın 20. yılıdır. Anılan Deklarasyonla kurulması kabul edilen BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (İHYK), insan haklarının korunması ve gelişimi için çalışan önemli bir kurumdur. Böyle bir kurumun varlığı uluslararası toplumun evrensel insani değerlere verdiği önemin de bir göstergesidir. Ülkemiz insan haklarının evrensel düzeyde korunması ve geliştirilmesi yönünde yürüttüğü kararlı politika ile İHYK başta olmak üzere uluslararası işbirliğini sürdürmeye ve uluslararası alanda insan haklarının geliştirilmesine yapıcı katkıda bulunmaya devam edecektir.

İnsan hakları alanında zaman içinde kaydedilen gelişmeler uluslararası toplum için övünç kaynağı iken, bugün dünyada en temel insan haklarından biri olan yaşam hakkına dahi saygı duyulmayan ve insanların zulüm gördüğü yerlerin bulunması kaygı vericidir.

Diğer taraftan, son dönemde artan yabancı düşmanlığı ve din ve inanç temelinde ayırımcılık esasen tüm toplumları endişelendiren bir tehdit haline gelmiştir. Göçmenlere ve belli din ve inanç gruplarına yönelik nefret söylemindeki artış dünyada dikkat çekici boyutlara ulaşmıştır.

Türkiye, uluslararası barış, güvenlik ve refah için tehdit oluşturan sorunlarla ve bu bağlamda insan hakları ihlalleriyle mücadelede kararlı duruşunu sürdürecektir.

İnsan Hakları Gününü kutluyor, insan haklarına ve özgürlüklerine saygının temel teşkil edeceği huzurlu bir gelecek diliyorum.