No:64 -;15 Nisan 2003, Türkiye´nin AB´ye Katılım Süreci

26 Mart 2003 tarihinde Komisyon tarafından Üye Ülkelere sunulan gözden geçirilmiş Katılım Ortaklığı belgesi, Üye Ülkelerce bugün Lüksemburg’da kabul edilmiştir.


Bu belge, Türkiye - AB ilişkileri bakımından, 2002 Aralık Kopenhag AB Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi kararlarında öngörülen önemli unsurlardan biridir.


Gözden geçirilmiş Katılım Ortaklığı belgesi, 2002 Kopenhag Zirvesi ile tesis edilmiş mekanizmaların öngörüldüğü şekilde işlemekte olduğunun da bir teyididir. Anılan belgede, beklentilerimizin ötesinde unsurlar bulunmamaktadır.


Türkiye, önümüzdeki haftalarda, yeni Katılım Ortaklığı belgesi çerçevesinde, Ulusal Programının gözden geçirilmiş metnini sonuçlandıracak ve AB Komisyonu’na iletecektir. Bu yöndeki hazırlık ve çalışmalar AB Genel Sekreterliği’nin eşgüdümünde sürdürülmektedir.


Bununla birlikte, Helsinki Zirve Sonuçları uyarınca AB’nin Türkiye’ye ilişkin tutumunun diğer adaylara yönelik uygulamayla eşit olması gerekmektedir. Buna karşılık, Kıbrıs konusu ile sınır uyuşmazlıkları, gözden geçirilmiş Katılım Ortaklığı belgesinde de siyasi diyalog ve siyasi kriterler başlığı altında yer almaktadır. 1999 Helsinki Zirve Sonuçları çerçevesinde, her iki konunun da Kopenhag siyasi kriterleriyle bir ilgisi bulunmamaktadır. Nitekim, zamanın Dönem Başkanı Finlandiya Başbakanı Lipponen’in mektubu ile bu anlayış teyid edilmiştir.


Ekonomik kriterler ve müktesebat uyumu açısından ise faaliyetlerimiz aynı şekilde sürdürülecektir. AB müktesebatına uyuma yönelik olarak Komisyon’la üç yıldan beri yapılan çalışmalar daha da derinleştirilmiş bir şekilde 2004 sonuna kadar yürütülecektir.


Öte yandan, Kopenhag Zirvesi’nde, ülkemiz için katılım-öncesi yardımların “önemli ölçüde” artırılması kararlaştırılmıştır. Bu kararın hayata geçirilmesi amacıyla, AB Komisyonu, Katılım Ortaklığı belgesiyle birlikte, ülkemize 2004 yılında 250 milyon Euro, 2005 yılında 300 milyon Euro ve 2006 yılında 500 milyon Euro olmak üzere, toplam 1 milyar 50 milyon Euro hibe yardımı yapılmasını önermektedir. Komisyon’un önerisi, bu durumun iyileştirilmesi yönünde atılmış olumlu bir adım olarak görülmektedir. Bununla birlikte, ülkemize yönelik AB yardımları, diğer aday ülkelerle kıyaslandığında hala mütevazı düzeyde olup, ihtiyaçlarımızla doğru orantılı olarak mali işbirliğinin daha da geliştirilmesi gerekmektedir.

Türkiye, siyasi kriterler bağlamında, bir yandan yasal düzenlemeleri tamamlamaya, diğer yandan da reformların uygulanmasına yönelik çalışmaları yoğunlaştırmaya kararlıdır. Türkiye siyasi kriterlere uyumu, Avrupa Birliği standartlarına ulaşılması için, hatta üyelik sonrasında da, devamlı bir hedef olarak görmektedir. Hükümetimiz, 2003 yılı İlerleme Raporu’nda AB Komisyonu’nun ülkemizin Kopenhag siyasi kriterlerini yerine getirdiği yolunda olumlu görüş beyan etmesini ve en geç 2004 sonuna kadar müzakerelere başlanmasını hedeflemektedir.