No:219 -;26 Aralık 2003, Irak´ta Yeni Siyasi Geçiş Süreci Planının Açıklanması hk.

Irak’ta 15 Kasım 2003 tarihinde yeni siyasi geçiş süreci planının açıklanmasıyla, bu ülkenin geleceğinin şekillenmesinde belirleyici bir döneme girilmiştir. Irak’ın geçici yönetim yapısı ile Koalisyon Yönetimi arasındaki mutabakatı oluşturan bu siyasi planın temel felsefesi, ülkenin egemenliğini Iraklılar’a biran önce teslim etmek ve Irak ulusunu bütün kesimleriyle gerçek anlamda sürece dahil etmektir. Dolayısıyla, geçiş takviminin içinde bulunulan başlangıç aşamasında atılacak adımlar bu temel felsefeyle uyumlu olmak durumundadır.

Irak’ın toprak bütünlüğü ve Irak halkının huzuru komşu Türkiye’yi yakından ilgilendirmektedir. Irak’ta ileriye dönük olarak istikrarsızlığa ya da Irak halkını oluşturan unsurlar arasında dengesizliğe yol açabilecek her türlü gelişme, bu ülkenin demokratik bir yapıya kavuşması için sözkonusu unsurlar arasında tesisi zaruri olan uyumu engelleyecektir. Müstakbel Irak Anayasası ve buna yol göstererek öncülük edecek yasal düzenlemeler, bu husus önemle dikkate alınarak tüm Irak halkının mutabakatı ile oluşmalıdır. Irak’ın gelecekteki anayasal düzenlemeleri ile ilgili olarak, geçici yönetim yapısı içinde yer alan bazı gruplarca geçtiğimiz günlerde açıklanan projeler bu gerçekle uyumlu değildir. Bu yaklaşım, 19 Mart 2003 günü Ankara’da Türkiye ve halen Irak’taki Koalisyon’un liderliğini yürüten ABD ile Iraklı muhalif grupların birlikte yayınlamış oldukları ortak açıklamada vurgulanan anlayışla da taban tabana zıttır.

Irak’ın gelecekteki Anayasal yapısı ancak bütün Iraklılar’ın özgür iradesiyle belirlendiği takdirde, Irak, bölge ve uluslararası toplum için olumlu bir örnek oluşturarak istenilen neticeyi hasıl edebilecektir. Aksi halde bunu kabul etmeyeceklerin başında Irak ulusunun ezici çoğunluğu gelecektir. Geçmişte büyük acılara maruz kalan Irak halkının temel arzusu huzur ve istikrarın biran önce tesisi ve ekonomik güçlüklerin süratle aşılmasıdır. Irak’ı ve bölgeyi yeni maceralara sürüklemeye kimsenin hakkı olmaması gerekir.

Türkiye, Irak ulusunun kendi geleceğine birlik içinde sahip çıkacak olgunlukta bulunduğunu bilmektedir. Ulusal birliği pekişmiş, toprak bütünlüğü korunmuş, demokratik ve barışçı bir Irak’ın, bölge için bir istikrar kaynağı olacağı hususunda da uluslararası bir oydaşma mevcuttur.