Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto ile yaptığı Ortak Basın Toplantısı, 27 Şubat 2023, Ankara

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Değerli basın mensupları; bugün Macaristan Dışişleri ve Ticaret Bakanı değerli dostum Peter Szijjarto’yu Ankara’da misafir ediyoruz.

Bu zor günlerimizde bize destek veren Stratejik Ortağımız ve Müttefikimiz Macaristan’a huzurlarınızda canıgönülden teşekkür ediyorum. Macaristan her zaman olduğu gibi yine bu zor günlerimizde bizim yanımızda.

Macaristan Cumhurbaşkanı Sayın Novak ve Başbakan Sayın Orban depremin ilk gününde taziye ve destek mesajlarını ilettiler. Dostum Peter beni hemen telefonla aradı ve neye ihtiyaç varsa gerekli desteği vereceklerini söylediler.

Macaristan 167 personelden oluşan arama-kurtarma ekiplerini Türkiye’ye gönderdi. İlk ekip 24 saat içinde, hatta 22 saat içinde Türkiye’deydi, sahadaydı. Macar ekipler Hatay ve Kahramanmaraş’ta 35 vatandaşımızı kurtardı. Biraz önce yukarıda görüşmede de söyledim, 1999 depreminde de Macaristan yanımızdaydı, Macaristan Devleti, Hükümeti ve halkı. O depremde arama-kurtarma köpeği Mancs 3 yaşındaki bir kız çocuğunu kurtarmıştı. Ve şimdi de bu depremde Mancs’ın sahibi Laszlo Lehoczki 4 yaşında bir çocuğumuzu hayata döndüren ekipteydi. Hükümet Sözcüsü Zoltan Kovacs’ın kızı Ilka da köpeği Nila’yla birlikte arama-kurtarma ekiplerinin içindeydi.

Ayrıca, Macar Hükümeti hemen askeri çadır gönderdi, acil barınma ihtiyaçlarını karşılamamıza destek vermek için.

Diğer taraftan, ayni yardımlar sürekli olarak Macaristan’dan ülkemize geldi. Bugün yine Peter’la beraber tıbbi malzeme, yatak, battaniye ve uyku tulumundan oluşan bir ayni yardım Türkiye’ye getirildi. Ve bunun için çok teşekkür ediyoruz gerçekten.

Biraz önce dostum Peter toplantıda bir liste verdi, yani bizim elimizde şunlar şunlar var, tıbbi malzemeler, ilaç vesaire, bunlardan neye ihtiyaç olursa hemen Türkiye’ye gönderebiliriz dedi. Bu hassasiyet için de çok çok teşekkür ediyorum.

Budapeşte Büyükelçiliğimizin başlattığı bir kampanya vardı, burada çok sayıda Macar dostumuz bu kampanyaya güçlü destek verdiler. Aynı şekilde bu destekler de ülkemize getirildi. Sonuçta tüm bu destekler için, bu zor günlerimizde bize verdikleri destek ve dayanışma için, dostluğu için Macaristan Hükümetine ve Macar halkına huzurlarınızda bir kere daha teşekkür etmek istiyorum.

Tabii görüşmemizde Avrupa Birliği’nin düzenleyeceği konferans hakkında da görüş alışverişinde bulunduk. Geçtiğimiz hafta biliyorsunuz yine buradan basın toplantısı düzenlediğimiz Macar üye, Lomiser daha doğrusu, AB Komisyonunun Macar üyesi Varhelyi ve İsveç Dış Ticaret Bakanı da buradaydı, bu konferans hakkında bilgiler vermişlerdi.

Değerli basın mensupları; Macaristan’la tarihi, güçlü bağlarımız var, özel ilişkilere sahibiz. Deprem felaketinden hemen önce Macaristan’ı ziyaret etmiştim dostum Peter’ın daveti üzerine ve burada ilişkilerimizi Geliştirilmiş Stratejik Ortaklık seviyesine çıkaracağımızı duyurmuştuk. Şimdi arkadaşlarımız metin üzerinde çalışıyorlar, hangi konuları dahil edebileceğimizi Peter’la Budapeşte’de değerlendirmiştik ve en kısa süre içinde, hazırladığımız bu belgeyi imzalayarak ilişkilerimizi daha üst seviyeye inşallah çıkaracağız.

Karşılıklı ziyaretlerimiz aynı şekilde devam ediyor.

Tabii Sayın Orban’ı Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi’nde ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyacağım. Budapeşte’de bizi kabul ettiği zaman hem Antalya Diplomasi Forumu’na, hem de 16 Mart’ta düzenlenecek Türk Devletleri Teşkilatları Olağanüstü Zirvesi’ne katılacaklarını söylemişlerdi. Deprem sebebiyle Antalya Diplomasi Forumu’nun üçüncü toplantısını, 10-12 Mart tarihlerinde biliyorsunuz düzenleyecektik, erteledik. Ama Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi 16 Mart’ta inşallah gerçekleşecek. Ve Cumhurbaşkanı Sayın Novak’ı da yine 29 Mart’ta ülkemizde ağırlayacak olmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz.

Ben sevgili dostum Peter’a bu zor zamanlarda verdikleri destek için ve bu dayanışmayı yerinde göstermek için Ankara’ya gerçekleştirdikleri bu ziyaret için çok teşekkür ediyorum.

Hoş geldin Peter.

MACARİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANI PETER SZİJJARTO- [Simultane Tercüme] Saygıyla selamlıyorum sizleri.

Şimdi evlerinde canlı olarak bizi izleyenleri de selamlıyorum.

Macaristan’da, deprem haberi hepimizi derinden sarstı, zira kardeş bir halk ve millet büyük bir sorun yaşadı ve bize tasa verdi. Bizim için bir soru değildi derhal yardım sunmamız Türkiye’ye. Tabii ki böylesine büyük afete tamamen hazırlanılamaz, devasa bir afete. Bunun için ilk günlerde insanların hayatını kurtarmaya odaklanıldı. Macaristan’dan en iyi arama-kurtarma ekipleri ulaştı. Bir gün geçmeden deprem sonrasında ilk ekiplerimiz ulaştı buraya. 167 arama-kurtarma üyesi çalıştı depremin vurduğu bölgelerde ve 29 köpekle 35 insanın hayatını kurtarabildik.

Kurtarma çalışmaları sonrasında şimdi evlerini kaybedenlerin desteklenmesi en önemli. Bunun için, bu zor dönemi atlatmak için evler, barınma yerleri almak için, bunun için bugün büyük bir hibeyle geldik. Zira soğuk geçinceye kadar, soğuğun atlatılması için geçici barınma için ve doktor tedavisi için gerekli malzemeler, ilaçlar getirdik ve bunlarla bir askeri uçak dolusu malzeme getirdik, 10 tonluk toplam yardım malzemesi getirdik. Bunların arasında 1,5 ton ilaç, 600 uyku tulumu, yataklar ve çeşitli medikal ekipmanlar. Evlerini kaybeden Türk insanları için Türk Hükümeti geçici barınma yeri sağlıyor bu çok zor dönemde onlara.

Bunun yanında koordinasyon sağladık daha fazla tıbbi ekipman sağlamak için, ilaçlar sağlanması için, böyle bir afet sonrasında hastanelerin, tedavilerin gereksinim duyduğu. Türk Sağlık Bakanlığı ve AFAD tarafından belirlenen tıp malzemelerini de bugünkü gibi gecikmeksizin getirmeye çaba göstereceğiz.

Macaristan dostu Türkiye, doğal olarak zorda olduğunda dostlarımızın yanındayız ve gelecekte de her yardımı sunmaya devam ediyoruz, edeceğiz ki Türk insanlarının yeniden normalleşmesi için.

Dostum Mevlüt doğru söyledi, Stratejik Ortaklığımız mevcut ve işbirliğimiz mevcut, bunu şu olgu da destekliyor: Enerji arzımızın güvenliği bugün reel olmazdı Türkiye olmaksızın, gerçek olmazdı. Çünkü Türkiye, Macaristan doğal gaz arzının büyük bir kısmını transit olarak sağlamakta ve gelecekte de doğal gaz çeşitlendirme planlarımız da Türkiye’siz olamazdı, olamaz. Zira Azerbaycan’dan gelen doğal gaz alımı ancak Orta Avrupa’ya Türkiye üzerinden transit olarak geçerek mümkün. Ve ticari görüşmeler de başladı doğrudan Türkiye’den de doğal gazı önümüzdeki dönemde enerji arzını sağlamak için.

Son olarak sizlere şunu söylemek istiyorum: Türkiye ve Macaristan dayanışma içinde ve gelecekte de işbirliği yapacak, güç birliği yapacak. Ki uluslararası politikada barışın gücünü artıralım, sesini artıralım bizim için kritik önemde bu. Zira biz doğrudan Ukrayna’nın komşusuyuz ve Türkiye’nin barış sesini artıran pozisyonuna saygı duyuyoruz, değer veriyoruz ve biz de doğrudan komşuluktayız. Ve bizim menfaatimiz Ukrayna’daki savaşın bir an evvel sona ermesi, çünkü ancak böyle insan hayatlarını kurtarmak mümkün olabilir. Biz hemen ateşkes yapılmasını ve barış görüşmelerinin başlamasını istiyoruz. Ve görüşmelerin aracılığı ümitsiz değil bunu Türkiye kanıtlıyor. Çünkü Türkiye aracılık görüşmesinde tahıl naklinde olduğu gibi başarılı. Ve bu dostumun bunda da katkısı var.

Ben bugün tekrar görüştüğümüze çok seviniyorum, ama Macaristan bundan sonra da Türkiye’ye bütün desteğini sunmaya devam edecek.

SORU- [Simultane Tercüme] Sayın Bakan’a sormak istiyorum ben. Acaba Macaristan insani yardımlar konusunda NATO katılımıyla ilgili Finlandiya ve İsveç’in ben Sayın Bakan’a soruyorum Szijjarto’ya soruyorum.

MACARİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANI PETER SZIJJARTO- [Simultane Tercüme] Dışişleri Dış Ticaret Bakanlığı deprem sonrasındaki günlerde de on milyonlardan fazla destekte bulundu ki bu ekipler buraya gelebilsinler arama-kurtarma ekipleri. Şimdi ilaç hibesiyle de “Malteser Charity Service” sağladı. Gelecekte de Türk Hükümeti gerekli görürse Macar sivil grup ekipleri tabii ki Macar Dışişleri Bakanlığı Hungary Helps Programı çerçevesinde desteğini devam ettirecektir, devam edecektir.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Çok teşekkür ediyorum.

İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği konusunda Türkiye’nin tutumu gayet açıktık, şeffaftır. Her zaman söylüyoruz, NATO için iki tehditten bir tanesi terörizmdir. Bu benim görüşüm değildir, Madrid belgelerinde, NATO’nun tüm belgelerinde yer alıyor. Dolayısıyla, terörle ilgili endişelerimizin bu iki aday ülke tarafından karşılanması gerektiğini başından beri söylüyoruz. Bu nedenle de diğer müttefiklerimizin de katkılarıyla Madrid’de üçlü bir mutabakat muhtırası imzaladık Finlandiya ve İsveç’le beraber. O günden bu yana özellikle bu üçlü muhtıranın uygulaması konusunda maalesef İsveç tarafından tatmin edici adımlar gelmedi. Bazı açıklamalar, evet kararlılık yeni hükümette bunları görüyoruz.

Diğer taraftan, anayasa ve bazı kanunlarda, özellikle terörle mücadele kanunlarında değişiklikler de yaptılar. Bu değişikliğin amacı, mutabakat muhtırasında açıkça yer aldığı gibi terörizmin finansmanı, aynı şekilde terör örgütüne insan devşirme ve terör propagandası gibi hukuka aykırı eylemlerin durdurulmasını amaçlıyordu. Ama bugün İsveç’te bu faaliyetlerin hepsi aynen devam ediyor. Biz bunu sadece kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim’e yönelik kabul edilemez hakaret, Kur'an-ı Kerim yakma eylemine bağlamıyoruz, o her zaman söylüyorum bir nefret suçudur, insanlık suçudur, hangi dine olursa olsun, hangi kutsal kitaba yönelik olursa olsun bu tür eylemler kabul edilemez ve insanlık suçudur. Bununla tüm uluslararası toplum olarak birlikte mücadele etmemiz lazım. Ama NATO üyeliği konusunda taahhütler var, biz bu adımları görmeden İsveç’in NATO üyeliğine evet dememiz mümkün değil.

Bu muhtırada bir mekanizma, daimi mekanizmanın kurulması da kararlaştırıldı, daimi komitenin, aslında bu İsveç’in ve Finlandiya’nın teklifiydi, biz de bunu faydalı gördük. Bunun amacı ne? Üç ülke bir araya gelecek, bu üçlü muhtıranın unsurlarının uygulanıp uygulanmadığı iki ülke tarafından gözden geçirilecek. İki toplantı oldu, üçüncü toplantıyı biz bu Kur'an-ı Kerim’e yönelik kabul edilemez eylemden dolayı, Kur’an yakma eyleminden sonra ortam da uygun değildi, erteledik. Şimdi üçüncü toplantının Brüksel’de olmasında fayda var, çünkü NATO Genel Sekreteri de, bazı dostlarımız, müttefiklerimiz de işte İsveç’te kanun değişti, işte İsveç açıklama yaptı, dolayısıyla üye olsunlar diye söylemlerde bulunuyorlar. Açıkça görsünler, arkadaşlarımız oraya katılacak, 9 Mart’ta düzenlenecek, açıkça herkesin İsveç’in özellikle yükümlülüklerini yerine getirmediğini görsün, o nedenle Brüksel’de yapılmasına biz evet dedik. Bu bir müzakere değildir aslında, yani onların üyeliği için müzakere amacıyla kurulmamıştır. Bu muhtıranın uygulanıp uygulanmadığını görmek ve anlamak için bu mekanizma kurulmuştur. İki toplantıda da arkadaşlarımız açıkça ortaya koydular.

Yani sonuçta toparlayacak olursak, Sayın Cumhurbaşkanımız da açıkça söylediler, bunu bugün dostum Peter’a da söyledim, Blinken’a da söyledik, NATO Genel Sekreterinin kendisine hem ben, hem de Sayın Cumhurbaşkanımız söylediler, burada basın toplantısında da söyledik, İsveç’le Finlandiya’nın üyelik sürecini ayırabiliriz. Yani Finlandiya’nın üyeliğine İsveç’e göre daha olumlu baktığımızı bizzat Sayın Cumhurbaşkanımız söylemişlerdir. Sonuçta sorunlu olanla az sorunlu olanı da ayırıyoruz, objektif değerlendiriyoruz. Bu iki ülkeye yönelik bizim, yani ikili ilişkilerimizde bunun dışında başka bir problem de yok, yani bu ülkelerle ilişkilerimiz kötü de değil bizim, düşman da değiliz onlarla, ama bu ciddi bir problemdir, aslında NATO için bir problemdir. İsveç özellikle bu yükümlülüklerini yerine getirmeden İsveç’in üye olması mümkün değil, bizim onay vermemiz tabi mümkün değil.

Teşekkürler.

SORU- Doğan Can Aksoy, TRT Haber.

Sorum Sayın Çavuşoğlu, size olacak. Deprem süresince birçok konuk geldi, sizler de eşlik ettiniz deprem bölgesinde onlara. Bugün de yine önemli ziyaretler var, Sayın Bakan burada, Macaristan Dışişleri Bakanı Ankara’da.

Ayrıca, uzun bir aranın ardından ilk kez Mısır’dan üst düzey bir ziyaret de gerçekleşecek. Bu ziyaret nasıl oluştu, neler görüşülecek? Bunu sormak istiyorum efendim size.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Çok teşekkür ediyorum.

Depremin ilk gününden itibaren tüm uluslararası toplum Türkiye’ye yardım etmek için seferber oldu, bunun için teşekkür ediyoruz. Tabii depremden sonra Türkiye’yi ziyaret ederek destek ve dayanışmalarını göstermek için gelen başta Peter olmak üzere tüm dostlarımıza da çok teşekkür ediyoruz.

Söylediğiniz gibi çok sayıda Dışişleri Bakanı, uluslararası örgütlerin temsilcileri, NATO Genel Sekreteri, aynı şekilde İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri, AGİT Genel Sekreteri, AB Komiseri … Irak Kürt Bölgesel Yönetim Başkanı Neçirvan Barzani ve çok sayıda Dışişleri Bakanı dostumuz geldi. Ayrıca, Cumhurbaşkanımızı ziyaret eden Devlet ve Hükümet Başkanları da oldu.

Bazı Bakanlar bölgeye gittiler, mesela Almanya Dışişleri ve İçişleri Bakanı Kahramanmaraş bölgesinde bir ziyaret gerçekleştirdiler. Sonuçta çok sayıda misafirimiz geliyor. Biz de bu yoğunluk içinde tabii buraya gelen misafirlerimizle yakından ilgileniyoruz, teşekkür ediyoruz, değerlendirmeler yapıyoruz ve deprem bölgelerini ayağa kaldırmak için bundan sonra ne yapacağız, yaptığımız ve yapacağımız çalışmalar hakkında da bilgi veriyoruz, bugün dostum Peter’a da verdik.

Bugün öğle civarında Mısır Dışişleri Bakanı sizin de söylediğiniz gibi Sameh Shoukry Adana’ya gelecek. Ve Mısır da ilk günden itibaren Türkiye’ye destek gösteren bir ülke, kendilerine çok teşekkür ediyoruz, bugünkü görüşmemizde de elbette edeceğiz, basına da kısa bir demeç vereceğiz.

Ve ilk gemi daha önce gelmişti, insani yardım getiren gemi, şimdi ikinci gemi de bugün Mersin’e ulaşıyor. Kendisi de bölgeye gelip bir ziyarette bulunmak istedi. Deprem bölgesine de ziyarette bulunacağız, kendisini Adana’da gidip karşılayacağım.

Şimdiden gerçekleşecek bu ziyaret için de Sameh Shoukry’ye de çok teşekkür ediyorum.

* Interpress deşifresidir.