Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Elmedin Dino Konakoviç ile yaptığı Ortak Basın Toplantısı, 15 Şubat 2023, Ankara

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Değerli basın mensupları; bugün Bosna-Hersek Dışişleri Bakanı kardeşim Elmedin Konakoviç’i Ankara’da misafir ediyoruz. Bu ziyaretleri için kardeşim Elmedin’e çok teşekkür ediyorum. Kendisi deprem felaketinden sonra dost ve kardeş Bosna-Hersek’in ülkemizle dayanışmasını göstermek için bu ziyareti gerçekleştiriyorlar.

Bosna-Hersek, depremin ardından başta dayanışma mesajlarıyla, ardından gönderdikleri arama-kurtarma ekipleriyle yanımızda oldu. Bosna-Hersek’ten 234 kişilik 13 arama-kurtarma ekibi depremin hemen ardından Türkiye’ye geldi. Hatay, Adıyaman ve Kahramanmaraş’ta canla başla çalışıyorlar ve 26 kişiyi enkazdan kurtardılar 12 Şubat itibariyle. Yine depremzedeler için çadır gönderdiler, nakdi yardım taahhüdünde bulundular, kendilerine çok teşekkür ediyoruz.

Bosna-Hersek İslam Birliği Riyaseti, Kızılhaç, Kanton yetkilileri, Belediyeler ve Sivil Toplum Kuruluşları da yardım kampanyası başlattılar. Yardım kampanyalarıyla toplanan 30 ton insani yardım ülkemize ulaşmış durumda.

Hepsi bir yana Bosna-Hersek’ten gerçekten büyük bir muhabbet görüyoruz. Haberlerde görmüşsünüzdür, Benjamin Mehanovic isimli 12 yaşında bir kardeşimiz Saraybosna sokaklarında çay satarak yardım parası toplamış. Benjamin kardeşimin gözlerinden öpüyorum. Yine Boşnak bir ninemiz kara gün için biriktirdiği parayı cami çıkışında gönüllülere vererek bize ulaştırmasını istemiş, ninemizin de ellerinden öpüyoruz.

Zor günlerden geçiyoruz, ama bütün dünyadan gördüğümüz bu sevgi ve dayanışma milletimize büyük bir güç veriyor, var olsunlar.

Değerli basın mensupları; bugün kardeşim Elmedin’le Dışişleri Bakanlığı görevini üstlendikten sonra ilk defa yüz yüze görüşüyoruz. Daha önce iki defa telefonla konuştuk; tebrik için kendisini aramıştım, daha sonra deprem meydana geldikten sonra kendisi taziyelerini iletmek için beni aradı. Kendisine bir kere daha bu görevinde başarılar diliyorum.

Biz Bosna-Hersek’le tarihi kültürel bağlarımızı daha da güçlendirmek için birlikte çalışıyoruz. Bosna-Hersek’in huzur, refah ve istikrarına çok önem veriyoruz. Toprak bütünlüğü ve egemenliğini güçlü bir şekilde destekliyoruz. Bugün ilk defa bir araya geldiğimiz için ilişkilerimizi ve bölgesel konuları da kısaca değerlendirme imkânı bulduk. Ve geçtiğimiz Ekim ayında Hükümetin beklenenden daha kısa bir süre içinde kurulmasından dolayı da memnuniyet duyduk. Federasyon düzeyinde de hükümetin en kısa sürede kurulmasını temenni ediyoruz.

Ayrıca, Bosna-Hersek’in Avrupa Birliği’nden müzakere tarihi alması, adaylık statüsünü alması da, daha doğrusu adaylık statüsü, bizler için memnuniyet vericidir. Biz Batı Balkanlar’daki tüm ülkelerin Avrupa-Atlantik entegrasyonunu güçlü bir şekilde destekliyoruz.

Kardeşim Elmedin biraz sonra, görüşmemizden sonra Hatay’a geçecek Adana üzerinden ve orada bulunan Bosna-Hersek arama-kurtarma ekipleriyle de bir araya gelecek.

Huzurlarınızda kendisine onun şahsında Bosna-Hersek devletine, Hükümetine ve de Bosna-Hersekli kardeşlerimize, dostlarımıza bu zorlu süreçte verdikleri destek ve gösterdikleri dayanışma için şükranlarımı sunuyorum.

Hoş geldin diyerek tekrar sözü Elmedin kardeşime bırakıyorum.

BOSNA-HERSEK DIŞİŞLERİ BAKANI ELMEDİN KONAKOVİÇ- [Simultane Tercüme] …… ve dostum Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’na bu güzel sözlerinden dolayı.

Ben bir kez daha Türk halkına baş sağlığı dilemek istiyorum bu dehşet verici depremden dolayı. Tabii bizim planımız başkaydı, burada öncelikli amacımız Antalya Diplomasi Forumu’na gelip ilişkilerimizi konuşacaktık, hani Türk halkı ve Türkiye devleti bizim ne kadar öncelikli ülke olduğunu, planlarımız içerisindeydi onu konuşacaktık, fakat inşallah onu da konuşuruz. Fakat şu anda var olan durumdan dolayı şu andaki planımızı değiştirdik ve Türkiye’ye geldiğinde biz Türkiye’nin ne kadar arkasında olduğumuzu, Türkiye devletinin ve halkın arkasında ne kadar güçlü durduğumuzu belirtmek istiyorum. Bütün krizlerde Bosna-Hersek’e ilk gelenler her zaman Türkiye’den gelen insanlar oldu ve biz gerçekten buna her zaman müteşekkiriz. İşte 2014 yılında daha dün büyük seller oldu, orada çok insan hayatını kaybetti. Büyük bir maddi kayıp oldu ve orada ilk gelenler Türkiye’den gelen ekipler oldu, kurtarma ekipleri oldu ve bize büyük bir destek verdiler. İşte Bosna-Hersek ülke olarak belki bu arama-kurtarma ekiplerinde en çok gönderen ülkeler arasında olunca bundan büyük bir onur duyuyorum. Hani büyük ekonomilere baktığımızda biz çok gelişmiş bir ülke değiliz, biz çok güçlü bir ekonomiye sahip değiliz, fakat bizim duygularımız, Türk halkıyla, Türk devletiyle birlikte olmak ve bunu göstermek, bir kez daha göstermiş olduk. Bosna-Hersek insanlarının ne kadar büyük bir kalbe sahip olduğunu ve burada gördüğümüz örneklerde benim kardeşim bunu burada belirtmişti. Ben bir kez daha şunu belirtmek istiyorum: Şu anda bazı İslam Birliği’nde toplanan paralar inanılmaz, çünkü insanlar olduğu kadar, gerçekten olabildiğince maddi olarak, nakdi olarak yardımcı olmak istiyorlar. İşte bu, Türkiye’ye ne kadar bağlı olduğumuzu gösteriyor.

Ben bugün Hatay’a gideceğim, keşke Kahramanmaraş’a, başka yerlere gidebilsem. Tabii oraya gitmek şu anda çok zor ve bugün işte Adana’ya uçup orada arabalarla Hatay’a kadar gidip ve oradaki onur duyduğumuz kurtarma ekipleriyle el sıkıp, çünkü bu insanlar hiç düşünmeden, hiçbir prosedür beklemeden koşarak buraya geldiler ve ben bir kez daha Allah’a şükürler olsun ki hiç olmazsa birkaç kişiyi kurtarabildiler. Biz de kendi kapasitemiz kapsamında her türlü yardım etmek istiyoruz, özellikle şu anda deprem bölgesine destek vermek istiyoruz. İşte ben bir kez daha şunu belirtmek istiyorum: Bu Türk Cumhuriyeti’nin ne kadar güçlü olduğunu, çünkü bu kadar zor durumda ne kadar büyük adım attığını hepimiz gördük, havalimanı hemen devreye girdi, Hatay’daki pist hemen onarıldı ve deminki bu zor krizlerde ve zor durumlarda çok çok önemli işleri başarıyorsunuz. Tabii umarım ekonomik ve iktisadi ve ikili ilişkilerde daha da ilişkilerimizi güçlendireceğiz ve ilişkilerimizi koruyacağız ve biz şu anda bulunduğum Hükümet ve belki en hızlı zamanda kurulan bir Hükümet. İçerisinde biz Türkiye ile olan ilişkimizin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha belirtmek isteriz, çünkü sizin söylediğiniz gibi Avrupa Birliği sürecimiz başladı ve biz işte bu 14 öncelik maddeleri ve fasılları, onları yapmaya çalışıyoruz. Fakat Avrupa Birliği ve diğer Atlantik ilişkilerin dışında doğudan gelen, çünkü burada hem kültürel ve hem diğer anlamı taşıyan ilişkilerdir. Dolayısıyla ben bir kez daha teşekkür ediyorum.

Ben bugün burada bulunduğum için çok memnunum, fakat üzgünüm de böyle bir durumdan dolayı buraya geldiğim için. Fakat ben bir kez daha şunu belirtmek istiyorum: Sayın Bakan Çavuşoğlu ve diğer yetkilileri Bosna-Hersek’e bekliyoruz.

Teşekkür ediyorum.

SORU- Anadolu Ajansı, Tuğba Altun. Benim sorum Sayın Bakanımıza olacak.

Depremden sonra uluslararası toplumlardan ülkemize çok sayıda yardım geliyor ülkemizde faaliyet gösteren yabancı arama kurtarma ekipleri bağlamında güncel veriler nedir? Ayrıca ülkemizden ayrılanlar oldu mu ayrılan ülkeler. Ayrıca geçici barınma imkânı sağlanması yönündeki çalışmalar hakkında son gelişmeleri de bizimle paylaşabilir misiniz?

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Çok teşekkür ediyorum.

Evet, uluslararası toplumdan gerçekten büyük bir destek ve dayanışma gördüğümüzü her vesileyle söylüyoruz ve onlara teşekkür ediyoruz. Yardım teklifinde bulunan ülke sayısı şu ana kadar 100. Su anda sahadaki ülke sayısı arama kurtarma ekibi bakımından 76. Personel 7606. Ekip göndermesi beklenen iki ülke daha var, yani aşağı yukarı 712 civarında ilave personel de yurt dışından gelecek. Tabii görevini tamamlayıp dönenler de var. Bazıları bazı ekipler görevini o bölgede deprem bölgesinde arama kurtarma faaliyetleri bitince başka bir yere gitmek istediğini, orada devam etmek istediğini söylüyor, bazıları da bitirdikten sonra ülkesine dönüyor. Şu ana kadar 12 ülkeden arama-kurtarma ekipleri o bölgelerdeki görevlerini tamamlayarak ülkelerine döndüler.

O gün Yunanistan Dışişleri Bakanıyla biliyorsunuz Hatay’a gittik ve Yunan heyeti kendi bölgesindeki arama kurtarma çalışmalarını tamamlamıştı ve döneceklerini de önceden bize de bildirmişlerdi, döndüler. Şimdi bunların dönüşüyle ilgili bakıyoruz yine maalesef başka konularda olduğu gibi dezenformasyon yaygın bir şekilde yayılıyor özellikle sosyal medyada. İşte bazıları için işte yok eşya aldı, yok bilmem ne aldı çirkin iftiralar da atılıyor bunlar da doğru değil.

Sonuçta yok işte anlaşmazlık oldu vesaire kendileri de yalanladılar, bazı arama kurtarma ekipleriyle ilgili iddialar ortaya atıldı. Maalesef bunları yapan önemli bir kısmı kendi medyamız, kendi sosyal medya kullanıcılarımız. Yani buradaki amaçları nedir, bundan ne kar elde ediyorlar onu anlayamıyorum, ama yani bu ülkelere de ayıp ediyoruz. Çünkü onlar iyi niyetle gelmişler bize yardım ediyorlar. Elbette her şey mükemmel değil, yani eksiklik ilk başta koordinasyonda eksiklik olabilir, bazı sıkıntılar olabilir ama kısa süre içinde sistem oturdu ve hepsi de diğer ülkelerden gelen ekipler. Türkiye’den devlet kurumlarımız AFAD, Jandarma vesaire hepsini tek tek saymayacağım Kızılay. Diğer taraftan, Türkiye’deki arama kurtarma sivil kuruluşlar. Bunların hepsiyle dayanışma içinde bu çalışmalarını yaptılar yapıyorlar, bazıları bitirdi dönüyor. Biz hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.

Ayrıca sahada bizim Büyükelçilerimiz var, 34 tane personelimizi bu amaçla görevlendirdik. Adana’da 4 Büyükelçimiz var diğer deprem bölgelerinde 2’şer Büyükelçimiz var. Zaten 3 tane biliyorsunuz bölgede bizim temsilciliğimiz vardı Hatay, Gaziantep ve Diyarbakır’da. Maalesef Hatay’daki Büyükelçimize henüz daha ulaşamadık o Rönesans diye kamuoyunda bilinen yıkılan apartmanda yaşıyordu ulaşamadık.

Sonuçta bu arkadaşları görevlendirmemizin sebebi diğer personelimiz diplomatlarımızla beraber bu tür koordinasyonu da sağlamak. Ve gerçekten bizim arkadaşlarımız da memnun, gelip gönüllü bir şekilde çalışan bu ülkelere ve onların kuruluşlarına biz teşekkür ediyoruz. Tabii şu anda arama kurtarma faaliyetleri bazı yerde bitti, bazı yerlerde devam ediyor, ama esas acil barınma ihtiyacını karşılamak için yoğun çalışıyoruz. En kısa sürede temin edilebilecek geçici barınma biliyorsunuz çadır. Konteynırlar belli bir zaman alıyor. Bir taraftan Türkiye’de yoğun bir çadır üretimi var, konteynır üretimi var. Diğer taraftan, yurt dışından da çadır getiriyoruz. Bize aşağı yukarı 111 bin civarında bir taahhüt geldi yurt dışından, 36 bin civarında çadır Türkiye’ye geldi yurt dışından. Şu anda gelmesi planlanan yaklaşık 51 bin çadır var, diğerleri de planlanıyor. Ayrıca, 105 bin çadırı da biz satın alıyoruz. Yurt dışındaki misyonlarımızla koordine ediyoruz, buradan AFAD Genel Merkezinde Cumhurbaşkanı Yardımcımız Fuat Beyin riyasetinde hep beraber orada koordinasyonu sağlıyoruz. Katar’dan bu Dünya Futbol Şampiyonası’nda kullanılan konteynırlar da yola çıkmaya başladı. Bunlar büyük olduğu için tabii karayoluyla mümkün değil veya belli bir noktaya kadar, dolayısıyla gemiyle doğrudan İskenderun Limanına gelecek.

Sonuçta, bir taraftan da dün Sayın Cumhurbaşkanımız açıkladılar; geçici barınma imkânları sağlanırken kalıcı konutların da inşaatına başlıyoruz Mart ayında, daha sonra Nisan ayında, Haziran’da yaklaşık 400 bin, dün Çevre Bakanımız da bir sunum yaptılar Kabine Toplantısında. Haziran ayında tüm bunların ihalesi başlayıp temeller atılacak. 1 yıl içinde tüm evleri bitirmek için arkadaşlarımız gece gündüz çalışıyorlar.

Cevaplayabildim mi tüm sorularınızı?

Teşekkür ederim.

SORU- Diyar Güldoğan, Anadolu Ajansı.

Benim sorum sayın konuk Bakana olacak; Bosna-Hersek ve Türkiye çok köklü, yakın ilişkilere sahip iki ülke ve siz de belirttiğiniz üzere depremden hemen sonra Türkiye’yle dayanışmanızı ortaya koydunuz. Önümüzdeki dönemde Türkiye’ye başka ne gibi yardımlar bekleniyor, bu konuda bilgi verebilir misiniz?

Teşekkür ederim.

BOSNA-HERSEK DIŞİŞLERİ BAKANI ELMEDİN KONAKOVİÇ- [Simultane tercüme] Biraz önce aslında ben şunu belirttim: Hani biz dünyanın en iyi ekonomileri arasında değiliz, böyle çok güçlü ülke değiliz, biz böyle biraz küçük ülkeyiz, 3 milyon insan yaşıyor bizim ülkemizde, fakat diasporamız güçlü, yurt dışında yaşayan insan sayımız fazla. Ben, kardeşimle konuştum, biz neler yapabiliriz, Bosna-Hersek ilerideki dönemde ne yapabilir diye. Özellikle kurtarma ve diğer işlerde hani inşallah sağ kalan insanlar vardır, fakat bir sonraki dönemde biz ne yapabiliriz diye konuştuk. Şuna emin olun ki; biz de kapasitemizle, biz de maksimum olarak bütün süreçlerde yer alacağız. Sistemin kurulmasında, özellikle deprem bölgesinde destek vermek istiyoruz. Tabii ki bizim savaş tecrübelerimiz vardır, savaş tecrübelerimiz hala yaşıyor, dolayısıyla onu bilen insanlarımız vardır. Dolayısıyla o insanlar da yardımcı olmak istiyorlar, biz de Bosna-Hersek olarak Türkiye için burada yaşayan kardeşlerimize her türlü yardım sağlamak istiyoruz. Biz her nerede bir destek vermek istiyorsak veririz, kurumsal olarak da destek vermek istiyoruz. Tabii ki bildiğiniz gibi Bosna-Hersek’te de biraz farklı düşünceler vardır siyasi partiler arasında, fakat bu konu olunca herkes aynı düşünüyor. Biz Türkiye’ye bir an önce her türlü yardımcı olmak istiyoruz, yardım etmek istiyoruz, dolayısıyla burada herkes hemfikir. Fakat şunu belirtmek istiyorum: Bosna-Hersek’teki halkın Türkiye halkıyla ne kadar yakın olduğunu ben bir kez daha belki belirtmek istiyorum. Her zaman, bu durumda da, bu büyük depremde de Türkiye halkıyla birlikte olacağını bir kez daha taahhütte bulunmak istiyorum.

* Interpress deşifresidir.