DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Çok değerli basın mensupları; dost ve
kardeş Bangladeş Dışişleri Bakanı Abdul Momen’i ülkemizde ağırlamaktan
büyük bir mutluluk duyuyorum. Çok kıymetli kardeşim Momen’e hoş geldin
demek istiyorum.
Bugün Bangladeş’in Ankara’daki yeni Büyükelçilik binasının açılışını
birlikte yapacağız ve Başbakan Şeyh Hasina da bizlere hitap edecek. Tarihi
bağlarımız var, kardeşlik bağlarımız var, kardeşlik bağlarımız var ve
Bengalli kardeşlerimiz Kurtuluş Savaşı’nda bize verdikleri desteği
unutmamız mümkün değil. Bir kere daha şükranlarımızı arz ediyorum.
Yine Bangladeş’in kurucu lideri Banga Bandhu Şeyh Mucibur Rahman’ın
doğumunun 100. yılını Bangladeş kutluyor, kendilerini bir kere daha tebrik
etmek istiyorum.
Bugün aramızda baş başa ve heyetler arası ikili ilişkilerimizin tüm
boyutlarını ele aldık, çok önemli fırsatların olduğunu biliyoruz. Bangladeş
ekonomisi ortalama yüzde 7 büyüyordu pandemiden önce. Ve bundan sonraki
süreçte de özelikle ekonomik ilişkilerimizi geliştirmek için tüm
imkânlarımızı kullanacağız. Ticaret hacmimiz 1 milyar Dolar civarında ve
ticaret hacmimiz 1 milyar Dolar civarında bunu arttırabiliriz. Savunma
sanayiyle ilgili çok önemli fırsatlar var bunları değerlendirmeye başladık.
Türk firmaları hem de Türkiye’nin en büyük firmaları Bangladeş’te yatırım
yapmaya başladılar, bu da Bangladeş’teki potansiyeli gösterir. Ve
önümüzdeki süreçte başta ekonomik bölgeler olmak üzere değişik alanlarda
Türk yatırımlarını arttırmak için birlikte çalışacağız. Ve ticaretimizi en
az 2 milyar Dolara en kısa sürede çıkarmamız gerekiyor. Buradan Bangladeş’e
bir kere daha Rohingyalı kardeşlerimize sahip çıktıkları için çok teşekkür
ediyorum. 1 milyondan fazla Rohingyalıya ev sahipliği yapıyorlar. Bunun
Bangladeş için ne kadar büyük bir yük olduğunu çok iyi biliyoruz. 4
milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapan bir ülke olarak bu yükün
ağırlığını anlayabiliriz anlıyoruz da. Ve özellikle bu yükü paylaşmak için
Bangladeş’e yardım ediyoruz.
2017 yılında Sayın Hanımefendi Emine Erdoğan’la birlikte Cox's Bazarı
ziyaret ederek oradaki Rohingyalı kardeşlerimizin durumunu yerinde gördük.
Ve o günden bu yana Rohingyalılar geldiği günden bu yana esasen
Kızılay’ımızla, sahra hastanemizde AFAD’ımızla, insani kuruluşlarımızla,
Diyanet Vakfı’mızla Rohingyalı kardeşlerimizin yanındayız.
TİKA sadece Rohingyalı kardeşlerimize değil, Bangladeş’in her bir
bölgesinde kalkınma projelerine çok önemli destekler veriyor. Bugün
TİKA’nın statüsüyle ilgili anlaşmayı imzalayarak hukuki statüye
kavuşturmamız gerektiğini de kendileriyle görüştük.
Ve salgın döneminde de sadece Rohingyalılara değil, Bangladeşli
kardeşlerimize de yardım elimizi uzattık. Yine Cumhurbaşkanımızın
talimatlarıyla Bangladeş’e solunum cihazı dahil tıbbi malzeme ilave tıbbi
malzeme göndereceğiz, bugün kardeşime de bu konuda bilgi verdim. Ve
önümüzdeki süreçte de her zaman Bangladeşli kardeşlerimizin yanında olmaya
devam edeceğiz.
İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkeleriz ve icra komitesinin içindeyiz.
İslam İşbirliği Teşkilatı içinde dayanışmamızı sürdüreceğiz. Filistin
konusunda görüşlerimiz örtüşüyor. Dolayısıyla, İslam İşbirliği Teşkilatında
bundan sonra daha aktif bir şekilde işbirliğimizi geliştireceğiz. D-8’le
ilgili yine görüş alışverişinde bulunduk. D–8 zirvesini nasıl yapabiliriz?
Görsel mi, video konferans aracılığıyla mı yaparız bunları konuştuk. Ama
D-8’in güçlendirilmesi ve hatta D–20 ya da genişletilmesi için mümkünse
D–20 olması için çabalarımızı sürdüreceğiz.
Ben bu vesileyle kardeşime çok teşekkür ediyorum. Kendisine söz vermeden
önce biraz önce Cihanbeyli El-Bab arasında Kızılay ekibine bir terör
saldırısının olduğunu arkadaşlarımız söyledi bir şehidimiz var, yaralımız
var. Şehidimize Allah’tan yardım diliyor, yaralımıza, yaralılarımıza geçmiş
olsun dileklerimi buradan iletmek istiyorum. Kızılay Genel Başkanımız
Doktor Kerem Kınık da hemen bölgeye hareket etmiş ve bu saldıra da
gösteriyor ki biz orada Suriyeli kardeşlerimize yardım elimizi uzattıkça
birileri teröristler ve onların destekçileri rahatsız oluyor, ama bu tür
saldırılar bizi yıldırmaz. Suriyeli kardeşlerimize Suriye içinde de
desteklerimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Hoş geldin ve sözü size
veriyorum.
BANGLADEŞ DIŞİŞLERİ BAKANI ABUL KALAM ABDUL MOMEN- Sayın kardeşim Mevlüt
Çavuşoğlu, beni ve heyetimi bu kadar sıcak karşıladığınız için teşekkür
etmek istiyorum. Bu son derece güzel Başkent Ankara’da bulunmaktan son
derece memnuniyet duyuyorum. Bangladeş ve Türkiye iki kardeş ülkedir.
İlişkilerimiz tarihi bağlarımıza dayanmakta, dini, kültürel yakınlıklarımız
var. Ortak isteklerimiz var. Dünyada barışı ve refahı görmek istiyoruz.
Ümmetin refahını görmek istiyoruz. Karşılıklı destek ve birbirimizi
destekleme çalışmalarımız ilişkilerimizin mihenk taşlarını oluşturuyor.
Bengal halkı ellerinde çok küçük imkanlarla da olsa Türkiye’nin Kurtuluş
Savaşında kardeşlerinin yanında bulundular ve 1920’lerde Türkiye’nin
bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü desteklediler. Aynı şekilde bizler de
Rohingya krizinde Türk kardeşlerimizin yanımızda olduğunu gördük. 2017
yılından bu yana en içten dilekleriyle Türk kardeşlerimiz bizi bu konuda
desteklediler. Aynı zamanda Rohingya kamplarında ilk hastaneyi oluşturan
onlardı ve Rohingya Müslümanlarına bir onur içerisinde hizmet etmeye devam
ettiler. Maalesef doktorlarından biri hayatını kaybetti. Biz de bu
çerçevede başsağlığı dileklerimizi iletmek istiyoruz. Ulusumuzun kurucu
lideri Şeyh Bangabandhu Mucibur Rahman Mustafa Kemal Atatürk’ün
liderliğinden çok etkilenmiş bir kişiydi. Bangladeş’te Kemal Atatürk adını
taşıyan birçok bulvar var. Ekselansları, İki halkın ne kadar yakın olduğu
tarihçe de ifade edilmiştir ama bugün de Türk dizilerinin, Muhteşem Yüzyıl
gibi dizilerin ve Ertuğrul Gazi gibi Türk dizilerinin Bangladeş’te halkımız
tarafından yakınen takip edildiğini de belirtmek istiyorum bu da iki ülke
ilişkilerinin ne kadar yakın olduğunun bir başka göstergesi. Mevlana
Celaleddin Rumi bütün hane halklarının Bangladeş’te tanıdığı bir isim ve
kendisi çok önemli bir düşünür olarak Bangladeş’te tanınan bir kişi. Bugün
son derece önemli bir toplantı gerçekleştirdik ekselanslarıyla. Bangladeş
hali hazırda ekonomik büyüme anlamında çok önemli bir performans
gösteriyor. Geçtiğimiz yıl gayri safi milli hasıla oranında Asya Pasifik
ülkeleri arasında en yüksek oranı biz gerçekleştirdik. Bangladeş bir dönem
son derece fakir bir ülkeydi ama şimdi modern ekonomik kalkınmanın önemli
bir örneğini sergiliyoruz. Bangladeş’te yapılabilecek o kadar çok yatırım
olanağı var ki, aslında Bangladeş bir fırsatlar ülkesi olduğunu kanıtlamış
bir ülke. Ben de Türk kardeşlerimizi Bangladeş’e yatırım yapmaları için
davet ettim. Aynı zamanda ticari ilişkilerimizin de geliştirilmesi
gerektiğini ifade ettim. Yine Rohingya Müslümanlarını ilgilendiren
konularda birlikte çalışmaya karar verdik. Bunun ilgili savaş suçları
mahkemelerine de taşınması konusunda hemfikir olduk. D8 zirvesinin
önümüzdeki yılın Ocak ayında belki de sanal olarak gerçekleştirilmesi
gerektiğini görüştük. Sevgili kardeşim D8 ‘in belki genişletilmesi konusunu
düşünmemi rica etti ben bunun gerçekten iyi bir öneri olduğunu düşünüyorum.
Çok yakın bir kardeşim olduğu için Sayın Çavuşoğlu ile ümmetin koşullarının
nasıl geliştirilebileceği konusunu ele aldık. Bugün Ankara’da
Büyükelçiliğimizin açılışını gerçekleştireceğiz. Sizin de en kısa süre
içerisinde Bangladeş’i ziyaret edip kendi Büyükelçiliğinizi açmanızı bu
yılın sonunda önümüzdeki yılın başında gerçekleştirmeleri için davet ettim.
Saygıdeğer Başbakanımızın bir talebini iletiyorum ve Türkiye Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanı’nın en uygun takvim çerçevesinde Bangladeş’e ziyaret etmesi
ile ilgili davetini iletmek istiyorum.
Bu yıl Banga Bandhu Şeyh Mucibur Rahman’ın doğumunun 100. yılını
kutluyoruz. Bu çerçevede Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı bize bu kutlama
ile ilgili olarak bir mesaj iletebilirse çok memnun oluruz. Saygıdeğer
dostum da bunun yapılabileceğini bize ifade etti. Bir kez daha ifade etmek
istiyorum ki çok güzel toplantılar gerçekleştirdik. Bu vesile ile sizinle
de görüşme fırsatını bana verdiği için teşekkür etmek istiyorum kendisine.