DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Değerli basın mensupları, Gürcistan’ın yeni
Dışişleri Bakanı Sayın Maka Botchorishvili’yi ülkemizde ağırlamaktan büyük
memnuniyet duyuyorum, kendisine ve kıymetli heyetine hoş geldiniz diyorum.
26 Ekim’de gerçekleşen seçimlerin ardından kurulan yeni Gürcistan
hükümetine bu vesileyle başarılar diliyorum.
Keza, Sayın Bakanı yeni görevi sebebiyle de huzurlarınızda bir kez daha
tebrik ediyorum.
Bu vesileyle, bundan 33 yıl önce Azerbaycan’ın Hocalı şehrinde katledilen,
yaralanan, esir alınan ve kaybolan Azerbaycanlı kardeşlerimizi de anmak
istiyorum. Bu acıyı halen kalbimizde taşıyoruz.
Hayatını kaybedenler için Allah’tan rahmet diliyor, can Azerbaycan halkına
taziyelerimi sunuyorum.
Değerli basın mensupları, dış politikamızın temel unsurlarından biri
bölgesel sahiplenme anlayışıyla hareket etmek ve komşu ülkelerle
ilişkilerimizi en iyi seviyeye çıkarmaktır. Çevremizdeki ülkelerin daha
müreffeh ve daha güvenli olmasını istiyoruz. Bu sayede ülkemizin refahını
ve güvenliğini artıracağımızı biliyoruz. Gürcistan bu vizyonu birlikte
hayata geçirmeyi başardığımız önemli bir stratejik ortağımızdır. Senelerdir
her alanda çok yakın bir iş birliği içindeyiz. Bu çabalar sayesinde her iki
ülkenin de yararına olan örnek nitelikte bir komşuluk ilişkisi tesis ettik.
Bu konuda Cumhurbaşkanımızın büyük bir hassasiyeti bulunmaktadır.
Türkiye ve Gürcistan bölgesel barış, istikrar ve refah için de güçlerini
birleştirmektedirler. Her iki ülke, Hazar’ın enerji kaynaklarının dünya ve
Avrupa pazarlarına ulaştırılmasında kilit önem taşımaktadırlar. Uzun
senelerdir Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı ile Bakü-Tiflis-Erzurum
doğal gaz boru hattıyla enerji güvenliğine katkı sağlıyoruz. İş birliğimizi
üçlü ve dörtlü iş birliği formatlarında somut projelere dönüştürmeye
çalışıyoruz.
Değerli basın mensupları, bugün değerli mevkidaşımla kapsamlı görüşmeler
yaptık. İlişkilerimizi daha da derinleştirme konusunda yeni Gürcistan
hükümetiyle aynı kararlılığı taşıdığımızı memnuniyetle bir kez daha gördük.
Türkiye, Gürcistan’ın 16 senedir bir numaralı ticaret ortağı konumundadır.
Geçtiğimiz yıl ticaret hacmimiz 3 milyar Doları aşmıştı. Bu rakamı 5 milyar
Dolara çıkarmak üzere çalışmalarımız devam etmekte. Gürcistan’daki Türk
yatırımlarının da artması için çaba harcıyoruz.
Hazar geçişli Doğu-Batı Orta Koridor, Doğu-Batı bağlantısallığında önemli
bir unsur. Bu bağlamda Orta Koridorun belkemiği olan Bakü-Tiflis-Kars demir
yolunun tam kapasite çalışmasına büyük önem veriyoruz. Bu konuyu değerli
mevkidaşımla da ayrıca konuştum.
Bugün savunma sanayii ve askeri alandaki iş birliğimizi de ele aldık. Hem
ikili, hem de NATO kapsamında yürütülen mevcut projelerimizi ne şekilde
ilerletebileceğimizi değerlendirdik.
Değerli basın mensupları, Gürcistan’ın toprak bütünlüğüne tehdit teşkil
edebilecek gelişmelere ilişkin tutumumuz bildiğiniz gibi açık ve nettir.
Gürcistan’ın Abhazya ve Güney Osetya ihtilaflarının barışçıl çözümüne
yönelik ortaya koyduğu iradeyi takdir ediyoruz. Gürcistan’ın toprak
bütünlüğü ve egemenliğine verdiğimiz güçlü desteği kararlılıkla
sürdüreceğiz.
Bugünkü görüşmelerimizde, Ahıska Türkleri konusunu da ele aldık.
Biliyorsunuz, Ahıska Türkleri bundan 80 yıl önce anavatanlarından zorla
sürgün edilmişlerdi, yıllarca vatan hasreti içinde yaşadılar. Biz, Türkiye
olarak Ahıska Türkü kardeşlerimizin anavatanları olan Gürcistan’a geri
dönüşleri konusunda gereken her türlü desteği vermeye hazırız. Bugünkü
toplantımızda değerli mevkidaşımla bu konuyu da ele aldık.
Toplantımızda ayrıca bölgemizdeki önemli gelişmeleri de değerlendirdik.
Rusya-Ukrayna savaşı üçüncü yılını geride bıraktı. Bu savaşın artık daha
fazla yıkıma ve kayba yol açmadan bir an önce sona ermesini arzu ediyoruz.
Türkiye olarak savaşın başından bu yana barışa ulaşılabilmesi için iki
tarafın da dahil olduğu girişimleri hep destekledik, bugün de aynı görüşü
savunuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız da ifade ettiler, Türkiye olarak gelecek
görüşmelere ev sahipliği yapmak dahil barış çabalarına her türlü desteği
vermeye hazır olduğumuzu bir kez daha buradan ifade etmek istiyorum.
Değerli basın mensupları, bölgemizdeki barış ve istikrarın önündeki en
büyük engel, İsrail’in bölgesel düzeydeki saldırganlığı ve Filistin’de
yaşananlardır. Netanyahu’nun Suriye’yle ilgili son söylemleri İsrail’in
barıştan yana olmadığını açıkça göstermektedir. İsrail, güvenliğin tesisi
kisvesi altında sürdürdüğü bölgesel yayılmacılığa son vermelidir. Küresel
savaşların ve krizlerin tamamında barış ve adaleti hedeflemeliyiz. Bazı
ihtilafları çözmeye çalışırken diğer savaşlara göz yummak hukuka da,
insanlık değerlerine de aykırıdır. Bu çerçevede, İsrail’in bölgeyi
istikrarsızlığa sürüklemeye yönelik eylemlerine karşı net bir duruş
sergilenmelidir.
Bölgemizle bağlantılı olarak Suriye’deki gelişmeleri de yakından takip
ediyoruz. Dün tamamlanan Ulusal Diyalog Konferansının Suriye’ye ve Suriye
halkına hayırlı olmasını diliyoruz. Biz, her zaman Suriye’nin geleceğinin
Suriye halkı tarafından belirlenmesi gerektiğini savunduk. Ulusal Diyalog
Konferansının düzenlenmesini, Suriye halkının geleceğine sahip çıkma
çabasının önemli bir parçası olarak görüyoruz. Konferansın, Suriye’de geçiş
sürecinin kapsayıcı bir şekilde sürdürülmesine; devlet kurumlarının birlik
ve beraberlik anlayışıyla tesis edilmesine ve Suriye halkının ortak
müreffeh geleceğine katkı vereceğini düşünüyoruz. Siyasi geçiş sürecinin
sonraki adımlarının da kapsayıcı olmasını ve ayrılıkçı hareketlere geçit
vermeyen bir şekilde hayata geçirilmesini bekliyoruz.
Değerli basın mensupları, bugünkü görüşmelerimizin ülkelerimiz arasında var
olan ilişkileri daha da ileri taşıyacağına ve yeni iş birliği kapıları
açacağına yürekten inanıyorum.
Bu vesileyle, Sayın mevkidaşım Botchorishvili’ye bir kez daha teşekkür
ediyor, dost Gürcistan halkına buradan bu vesileyle bir kez daha
selamlarımı ve saygılarımı iletiyorum.
GÜRCİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANI MAKA BOTCHORISHVILI- [SİMULTANE TERCÜME]
https://www.youtube.com/live/JFVpxeWj1no?si=3UGt2l7Roipk9TNE&t=457
SORU- Son dönemde yoğun bir diplomasi trafiği söz konusu. Siz de hem G20
Dışişleri Bakanları Toplantısı, hem de Münih Güvenlik Konferansı’nda birçok
görüşme yaptınız. Amerika, Fransa, İngiltere gibi ülkelerin Dışişleri
Bakanlarıyla bir araya geldiniz ve Rusya-Ukrayna savaşı bağlamında da görüş
alışverişinde bulundunuz. Bir yandan Ukrayna Cumhurbaşkanı ve Rusya
Dışişleri Bakanı da geçtiğimiz günlerde Türkiye’deydi. Tüm bu temaslar
çerçevesinde, Ukrayna-Rusya savaşı bağlamındaki gelişmeleri ve müzakere
yoluyla barışa ulaşılması ihtimalini nasıl değerlendiriyorsunuz?
DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Değerli arkadaşlar, biliyorsunuz
Cumhurbaşkanımızın savaşın başından itibaren tutumu, dolayısıyla
Türkiye’nin durumu bir an önce bu yok edici savaşın durması yönündeydi. Bu
konuda hem stratejik, hem taktik düzeyde çok girişimlerimiz, çalışmalarımız,
temaslarımız oldu, ama bugüne kadar bir mesafe kat edilemedi taraflar
arasında. Bugün itibariyle yeni Amerikan yönetiminin işbaşına gelmesiyle
yeni bir dinamiğin başladığını görüyoruz. Dediğiniz gibi, şu anda taraflar
arasında dolaylı yürüyen, bütün ilgili tarafların da işin içinde bulunduğu
bir görüşme trafiği var. Amerikalılar bir taraftan Ruslarla konuşuyorlar,
bir taraftan Ukrayna’yla, Avrupalılarla konuşuyorlar, Ruslar bizimle
konuşuyorlar, Ukraynalılar bizimle konuşuyorlar, Avrupalılar Amerikalılarla
konuşuyorlar. Herkes herkesle şu anda yoğun bir trafik ve temas içerisinde.
Şu anda görünen o ki, muhtemel bir ateşkes anlaşmasının şartları ne olacak,
bunun devamlılığı nasıl mümkün olacak, bu ateşkes anlaşması bir barış
anlaşmasına dönebilir mi, dönerse bunun şartları ne olacak, savaş durduğu
zaman bir ateşkesle bunun devamlılığını sağlayacak güvenlik garantileri ne
olacak, bu konuda yoğun bir temas trafiği var. Tabii, Türkiye bölgenin
güçlü ve önemli bir ülkesi, barışın hayata geçirilmesinde, devamlılığında,
ateşkesin muhafazasında muhakkak önemli roller oynayacaktır. Bu yönde
Türkiye’nin büyük bir potansiyeli var. Buna ilişkin çeşitli tarafların
temasları oluyor. Sayın Zelenskiy geldiğinde bu konular görüşüldü, daha
sonra NATO Genel Sekreteri Cumhurbaşkanımızı aradı, Fransa Cumhurbaşkanı
Macron Cumhurbaşkanımızla görüştü. Bizim, Lavrov’la son bir hafta içinde
iki defa, bir Güney Afrika’da, bir Ankara’da görüşmemiz oldu. Ukrayna
tarafıyla Savunma Bakanı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı, bunlarla görüşmelerimiz
oldu. Amerikan Dışişleri Bakanıyla görüştük, Ukrayna Özel Temsilcisi General
Kellogg’la görüştük ve diğer Avrupalı meslektaşlarımızla görüştük. Bugün
hatta Sayın mevkidaşımla da görüşürken bu konu gündeme geldi. Geldiğimiz
noktada güzel olan şey şu: Herkes artık bir ateşkesin olması gerektiği
noktasında hemfikir olmuş durumda. Tabii, bunun taraflar tarafından kabul
edilmesi önemli. Bizim bir ateşkesin hayata geçmesi ve devam edebilmesi
için Türkiye’nin katkıları neler olabilir, bu konudaki çalışmalarımız devam
ediyor. Tabii önümüze nasıl şartlar çıkacak ona da bakacağız. Bütün bu
değerlendirmelerimizi Cumhurbaşkanımıza arz ettikten sonra Türkiye’nin
muhtemel katkıları yönünde bir karar verilecektir.
SORU- [SİMULTANE TERCÜME] Hem Gürcistan hem Türkiye’nin çok stratejik bir
lokasyonu var bu bölgede. Bu anlamda bakıldığında şu anda devam eden önemli
projelerle ilgili bilgi verebilir misiniz, bu gelişmelerle ilgili önemli
projelerden bahsedebilir misiniz?
GÜRCİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANI MAKA BOTCHORISHVILI- [SİMULTANE TERCÜME]
https://www.youtube.com/live/JFVpxeWj1no?si=u8lb-1_R8eO9dahk&t=1181
DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Değerli arkadaşlar, biliyorsunuz uzun süredir
Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan, stratejik bir ilişki çerçevesinde önemli
projeleri hayata geçirmekte. Sayın Bakanın da ifade ettiği gibi enerji
projeleri, ulaştırma projeleri şu anda üç ülkenin katkılarıyla hayata
geçen, çalışan projeler. Bunlar bölgemizdeki refahı artırmada, barışı tesis
etmede, devam ettirmede önemli projeler. Hazar’ın enerji kaynaklarının
dünya ve Avrupa pazarlarına ulaştırılması, Karadeniz’deki iş birliğimiz,
bunların hepsi fevkalade önemli, stratejik alanlar. Hayata geçirdiğimiz
projeler daha sonra hayata geçireceğimiz projelerle kıyaslandığında az olan
miktarlar. Daha fazla iş birliğine imkan tanıyan çok büyük bir potansiyel
var ortada. Bu potansiyeli eminim üç ülkenin iradesi Azerbaycan, Türkiye ve
Gürcistan olarak daha da hayata geçireceğiz. Bu örnek iş birliğimizi umarım
diğer bölge ülkeleri de kendilerine model olarak alırlar ve bize katılırlar.
* Interpress deşifresidir.