Balkan Ülkeleri İle İlişkiler

Balkanlar, coğrafi, siyasi ve ekonomik açıdan olduğu kadar, tarihi, kültürel ve insani bağlar bakımından da Türkiye için öncelik taşımaktadır. Türkiye, Balkanların ayrılmaz bir parçasıdır. Balkanlar ile ülkemiz arasındaki ilişkileri, kökleri geçmişteki ortak değerlerimize dayanan komşuluk, dostluk ve bazılarıyla müttefiklik bağlarından güç alan bir bütün olarak tanımlamak mümkündür.

“Bölgesel sahiplenme” ve “kapsayıcılık” ilkeleri gözetilerek şekillendirilen Balkan politikamızın dört ana eksenini; üst düzeyli siyasi diyalog, herkes için güvenlik, azami ekonomik entegrasyon ve bölgedeki çok etnili, çok kültürlü, çok dinli toplumsal yapıların muhafazası teşkil etmektedir. Bölge ülkeleri arasında “ortak çıkar alanları” yaratılarak mevcut işbirliğinin hızlandırılması ve kapsamlı bir bölgesel entegrasyon sağlanması hedeflerimizin başında gelmektedir.

Balkan ülkelerinin Avrupa ve Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşme perspektifi, bölgede istikrar ve reformların sürdürülmesi açısından önemli bir teşvik unsuru olmayı sürdürmektedir. Türkiye, Balkan ülkelerinin bu perspektifini desteklemektedir.

Balkanlarda barış ve istikrar ortamının korunması, dış politikamızın öncelikleri arasında yer almaktadır. Bu çerçevede temel hedefimiz, bölgedeki bu ortamı tehdit etme potansiyeli barındıran etnik, dini, toplumsal ve siyasi gerginliklerin önlenmesi çabalarına katkıda bulunmaktır.

Türkiye, Balkanlar’daki uluslararası mevcudiyetin özellikle Kosova ve Bosna-Hersek’te hem bu ülkelerin devlet yapılanmasının güçlendirilmesi hem de bölgesel istikrar açısından önemli ve gerekli olduğuna inanmakta, bu anlayışla Balkanlardaki tüm uluslararası mevcudiyet ve girişimlere katılmaktadır. Bosna-Hersek’te ve Kosova’da uluslararası mekanizmalara etkin desteğinin bir yansıması olarak Türkiye uluslararası askeri (KFOR ve EUFOR) ve sivil mevcudiyetlere (UNMIK, EULEX) katkıda bulunmaktadır.

Buna paralel olarak, Türkiye bölgenin geleceğine en fazla katkıyı Balkan ülkelerinin sağlayabileceği inancında olup bu anlayışla Balkanlar’daki özgün işbirliği mekanizmalarının geliştirilmesi üzerinde de hassasiyetle durmaktadır.

Bu çerçevede, Türkiye, bölgesel işbirliği platformları bağlamında 13 Balkan ülkesini bir araya getiren tek platform olan Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci’nde (GDAÜ) aktif şekilde yer almakta ve bölgesel işbirliğini teşvik etmektedir. 2021 yılında kuruluşunun 25. yıldönümü kutlanan GDAÜ kendine özgü ve bölge ülkelerinin tümünün dahil olduğu kapsayıcı yapısıyla, bölgesel işbirliğinin en önemli platformlarından biri olarak görülmektedir. Nitekim ülkemiz 2020-2021 döneminde üçüncü defa üstlendiği GDAÜ Dönem Başkanlığı boyunca GDAÜ’nün etkinliğinin artırılmasına ve bölgesel işbirliği gayretlerine önemli katkılarda bulunmuştur.

Balkanlarda bölgesel işbirliğini geliştirmek üzere faaliyet gösteren GDAÜ’nün operasyonel kolunu teşkil eden Bölgesel İşbirliği Konseyi’nin (BİK) temel görevleri, Güneydoğu Avrupa’da bölgesel işbirliğine odaklı anlayışın sürdürülmesi, bu amaçla somut veri sağlanması, bölgesel işbirliğinin belirli alanlarında aktif inisiyatifler alınması ve bölgenin Avrupa ve Avrupa-Atlantik yapılarına entegrasyonunun teşvik edilmesidir. Türkiye, BİK’in kurucu üyeleri arasında yer almakta, bütçesine önemli miktarda katkıda bulunmakta ve bölgesel nitelikteki ortak projelerde belirleyici rol üstlenmektedir.

İyi komşuluk ilişkileri ve bölgesel işbirliğine yaptığımız katkıların en somut örneğini Türkiye’nin inisiyatifi ile gerçekleştirilen Türkiye- Bosna-Hersek-Hırvatistan ve Türkiye- Bosna-Hersek-Sırbistan üçlü danışma mekanizmaları oluşturmaktadır. Bölgede kısa sürede kaydadeğer güven artırıcı önlem olarak kabul gören bu işbirliği mekanizmaları ile bir yandan Bosna-Hersek’te barış, istikrar ve refahın pekiştirilmesine çalışılmakta, diğer yandan ise, Balkanların daha istikrarlı hale gelmesine çaba gösterilmektedir.

Türkiye’nin öncülüğünde 2009 yılında oluşturulan Türkiye - Bosna-Hersek - Sırbistan üçlü danışma mekanizması çerçevesinde üç ülkenin Cumhurbaşkanları bugüne kadar 4 kez; Dışişleri Bakanları ise 14 kez biraraya gelmişlerdir.

2010 yılında keza ülkemizin öncülüğünde Türkiye – Bosna-Hersek - Hırvatistan üçlü danışma mekanizması teşkil edilmiştir. Bu çerçevede, üç ülkenin Dışişleri Bakanları bugüne kadar 8 kez biraraya gelmişlerdir.

Türkiye bölge ülkelerine, siyasi ilişkilerin dışındaki alanlarda da destek ve yardım sağlamaktadır. Ekonomi, kültür, ortak tarihi miras, eğitim, askeri ve güvenlik gibi pek çok alanı kapsayan bu yardımlar ilgili devlet kurumlarımız tarafından ikili anlaşmalar çerçevesinde ve dayanışma ruhu içerisinde gerçekleştirilmektedir.

Covid-19 salgınıyla mücadele sürecinde Balkanlar bölgesinde hâkim olan işbirliği ve dayanışma ruhuna ülkemiz de tıbbi malzeme ve aşı yardımlarıyla önemli katkılarda bulunmuştur.