Türkiye Cumhuriyeti İle Rusya Federasyonu Arasındaki İlişkilerin Yeni Bir Aşamaya Doğru İlerlemesi Ve Dostluğun Ve Çok Boyutlu Ortaklığın Daha Da Derinleştirilmesine İlişkin Ortak Deklarasyon, Moskova, 13 Şubat 2009

Türkiye Cumhurbaşkanı ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Moskova’da gerçekleştirilen resmi görüşmelerin tamamlanmasını takiben,

İki ülke arasındaki dostluk ve iyi komşuluk geleneği temelindeki köklü ilişkilere dayanarak,

Karşılıklı dostluk ve dayanışma ruhunu sergileyen önemli belgelerden biri olan 16 Mart 1921 tarihli “Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti ile Rusya Şuraları Federatif Sosyalist Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Dostluk ve Kardeşlik Anlaşması’na atıfta bulunarak,

25 Mayıs 1992 tarihli “Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Arasındaki İlişkilerin Esasları Hakkındaki Antlaşma”, 16 Kasım 2001 tarihli “Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Arasındaki Avrasya’da İşbirliği Eylem Planı” ve 6 Aralık 2004 tarihli “Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Arasında Dostluğun ve Çok Boyutlu Ortaklığın Derinleştirilmesine İlişkin Ortak Deklarasyon” dahil olmak üzere Türk-Rus belgelerinde ortaya konulan ilkeleri ve amaçları esas alarak,

Uluslararası hukukun genel kabul gören ilke ve normlarına, Birleşmiş Milletler (BM) Şartı’nda ve iki devletin taraf bulunduğu diğer ikili ve çok taraflı uluslararası antlaşma ve anlaşmalarda belirtilen sorumluluklarına sadık olduklarını ifade ederek,

Devletlerinin, BM Şartı’nda öngörülen küresel ve bölgesel düzeylerdeki ortak güvenlik tedbirlerinin etkin şekilde uygulanmasını desteklemek yönündeki arzularını teyid ederek,

Karşılıklı anlayış ve güven temelinde Türk-Rus ilişkilerinin ve işbirliğinin daha da geliştirilmesi ve pekiştirilmesi yönündeki karşılıklı irade ve arzudan hareketle aşağıdaki hususları açıklarlar: 

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu dost ve komşu iki ülke olarak, 6 Aralık 2004 tarihli Ortak Deklarasyon’da belirtilen hedefler doğrultusunda, ikili ilişkilerde ve işbirliğinde çok boyutlu güçlendirilmiş ortaklık yönünde önemli ilerleme kaydedilmiş bulunmasını memnuniyetle not ederler.

Taraflar, iki ülke arasında Devlet Başkanları, Başbakanlar ve Bakanlar düzeyi başta olmak üzere temas ve ziyaretlerin sıklaşmasından, Dışişleri Bakanlıkları arasında ikili ilişkiler ile bölgesel ve uluslararası konular hususundaki danışmaların düzenli olarak gerçekleştirilmesinden, diğer devlet makamları arasında da temasların ve danışmaların yoğunlaşmasından duyulan memnuniyeti kaydederler ve bu ivmenin artarak devam ettirilmesinin önemini vurgularlar.

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, Parlamentolar arası ilişkilerin ikili ilişkilerin ileri düzeyine paralel olarak canlandırılması anlayışından hareketle, Parlamento Başkanları, Dostluk Grupları ile ilgili Komiteler düzeyindeki karşılıklı ziyaret ve temasların gerçekleştirilmesinin ve düzenli hale getirilmesinin gerekliliğine işaret ederler ve her iki ülke parlamentolarının bu yönde teşvik edilmeleri hususunda iradelerini beyan ederler.

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu arasındaki ilişkilerin ve işbirliğinin iki ülkenin çıkarlarına hizmet ettiği gibi, geniş Avrasya coğrafyasında ve uluslararası alanda barışa, güvenliğe, istikrara ve kalkınmaya önemli katkıda bulunduğunu belirtirler ve bu yönde ortak çabaların önümüzdeki dönemde de sürdürüleceğini beyan ederler.

Taraflar, bölgesel ve uluslararası birçok konu ve sorunda yaklaşım ve politika benzerlikleri bulunduğunun memnuniyetle gözlemlendiğini kaydederler ve bu meyanda mevcut ikili istişare mekanizmalarının daha da güçlendirilmesinin yanı sıra, Birleşmiş Milletler Örgütü ve diğer çok taraflı forumlardaki verimli işbirliğinin de geliştirilmesi yönündeki kararlılıklarını teyid ederler.

Taraflar, Avrupa-Atlantik bölgesinde geniş kapsamlı ve bölünmez güvenlik sisteminin daha da iyileştirilmesi amacıyla ve Avrupa güvenliği alanında faaliyet gösteren tüm kurumların katkısını göz önünde bulundurarak, ilgili tüm ortaklar ile başlatılan diyaloğun sürdürülmesini desteklerler. Taraflar, her iki devletin ilgili inisiyatifleri dahil bu hususta ortaya atılmış fikir ve tekliflerin üzerinde yapılacak kapsamlı ön görüşmelere katılacaklardır.

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu BM, AGİT, Avrupa Konseyi ve diğer uluslararası kuruluşlar bünyesinde yapılacak seçimlerde birbirlerinin adaylıklarını karşılıklılık esasına göre hayırhahlıkla değerlendireceklerini beyan ederler.

Taraflar, uluslararası barış ve güvenliğe yönelik yeni tehditler oluşturan terörizme, kaçakçılık, yasadışı imal edilen mal, uyuşturucu ve silah ticareti, insan ticareti, yasadışı göç dahil olmak üzere sınıraşan organize suç türlerine karşı, yürürlükteki ikili ve çok taraflı uluslararası anlaşma ve sözleşmeler çerçevesinde, ortak mücadele etme kararlılıklarını teyid ederler. Taraflar, BM Şartı’nda öngörülen ortak güvenlik sisteminin küresel ve bölgesel düzeyde etkinliğinin arttırılmasını, BM Binyıl Bildirgesi’nde onaylanan hedeflere ulaşmak amacıyla BM’nin himayesinde 21. yüzyılın yeni risk ve tehditlerine kapsamlı bir karşı strateji hazırlanmasını desteklerler. Bu doğrultuda taraflar, BM’de ve terörizme karşı koyma ve kitle imha silahlarının yayılması, insan ticareti, göçmen kaçakçılığı vs. gibi küresel güvenliğe yönelik diğer tehditler ile ilgili konuların ele alındığı diğer uluslararası ve bölgesel platformlarda işbirliğinde bulunmak yönündeki iradelerini teyid ederler.

Taraflar, her tür ve şekildeki terörizmi kınar, terörizmle mücadele alanında ortak çabaların güçlendirilmesinin önemini vurgularlar, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu güvenlik alanındaki ilişkilerde ve işbirliğinde son dönemde kaydedilen gelişmeden duydukları memnuniyeti dile getirirler.

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, güvenlik alanında gelişen işbirliğini daha da ileri düzeye taşımak amacıyla, bu alanda daha önce Taraflar arasında imzalanan belgeler ve 18 Aralık 1996 tarihinde imzalanan Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Rusya Federasyonu Hükümeti Arasında Terör ile Mücadelede İşbirliği Memorandumu ve son olarak 14 Mart 2007 tarihli İçişleri Bakanlıkları Sınıraşan Organize Suçlarla ve Terörizmle Mücadelede İşbirliği Ortak Çalışma Grubu Dördüncü Toplantısı Mutabakat Zaptı’na atıfta bulunarak, bu alandaki işbirliğinin hukuki temelinin pekiştirilmesi hususundaki kararlılıklarını belirtirler.

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, ticari-ekonomik ilişkilerin hızla gelişmeye ve derinleşmeye devam etmesinden ve iki ülkenin birbirlerinin önemli ekonomik ortakları haline gelmelerinden duydukları memnuniyeti ifade ederler; çok yönlü, kapsamlı ve istikrarlı ticari-ekonomik ilişkilerin ikili ilişkilerin bütününe olan olumlu etkisini teyid ederek, bu yöndeki teşvik ve desteğin devam edeceğini belirtirler.

Taraflar, Türkiye ile Rusya arasında iki ülke çıkışlı mal, hizmet ve sermayenin serbest dolaşımının teşvik edilmesinin, iki ülke ekonomik altyapılarının uyumlaştırılmasının, ulaştırma ve gümrükler alanlarında ikili ve bölgesel düzeyde ortak politikalar geliştirilmesi ve uygulanmasının önemini vurgularlar.

Bu çerçevede Taraflar, iki ülke çıkışlı mal, hizmet ve sermayenin serbest dolaşımına imkan sağlayacak yasal düzenlemelerin, ikili anlaşmalara uygun olarak en kısa sürede hayata geçirilmesine yönelik iradelerini beyan ederler.

Taraflar, 6 Aralık 2004 tarihli Ortak Deklarasyon’da belirtilen ikili ticaret hacminin arttırılması hedefi doğrultusunda kaydedilen gelişmeyi memnuniyetle not ederler ve ticaretin daha dengeli bir şekilde ve çeşitlendirilerek sürdürülebilmesi için ortak çözümler bulunması için bu ticaretin yürütülmesinde teknik ve tarife dışı engellere başvurmadan çaba gösterme niyetlerini teyid ederler. Taraflar, ikili ticarette ortaya çıkabilecek her türlü sorunun, öncelikle teknik düzeyde ivedilikle görüşülerek çözümünün önemini ve yararını vurgularlar.

Taraflar, karşılıklı yatırımların ve müteahhitlik hizmetlerinin gelişmesinden duyulan memnuniyeti kaydederler; bu sürecin özelleştirmelere katılımı da içerecek şekilde teşvik edilmesi ve sürdürülmesi yönündeki kararlılıklarını belirtirler.

Taraflar, müteahhitlik hizmetleri alanında bugüne kadar sağlanan başarılı işbirliğini, 2014 Soçi Kış Olimpiyatları hazırlıkları kapsamında gerçekleştirilecek projeler çerçevesinde de daha da ileriye götürmek hususunda kararlılıklarını teyit ederler.

Taraflar, kara, deniz ve demiryolu taşımacılığının geliştirilmesine yönelik projeleri destekleyeceklerini beyan ederler. Bu çerçevede Taraflar, ikili TIR taşımacılığının liberalizasyonuna yönelik somut adımların atılmasının ve her iki ülkede lojistik merkezleri kurulması yoluyla karşılıklı ticaretin ve hizmetlerin geliştirilmesinin önemini vurgularlar.

Taraflar, ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla tesis edilen Hükümetler Arası Karma Ekonomik Komisyon (KEK) ile bünyesinde faaliyet gösteren çalışma grupları, Dışişleri Bakanlıkları Genel Müdürleri düzeyinde gerçekleştirilen Bölgelerarası İşbirliğinin Geliştirilmesi konulu toplantılar ve Kara Ulaştırma Karma Komisyonu’nun (KUKK) faaliyetleri başta olmak üzere, ulaştırma, enerji, tarım, gümrük ve diğer ekonomik nitelikli karar alma platformlarının düzenli şekilde çalışmasının önemini teyit ederler.

Taraflar, Samsun (Türkiye Cumhuriyeti) ve Kavkaz (Rusya Federasyonu) limanları arasındaki tren ile feribot ulaştırılması projesinin gerçekleştirilmesi sürecinden duyulan memnuniyeti kaydederler. İşbu projenin Türk-Rus ticari ilişkilerinin geliştirilmesini ve iki ülkenin ulaştırma sistemlerinin karşılıklı yarar temeli üzerinde entegrasyonunu sağlayacağına inanırlar.

Taraflar, ticari ve ekonomik alanda özel sektörün önde gelen rolüne ve katkısına atıfla, iki ülkenin iş çevreleri, ticaret ve sanayi odaları, işadamları dernekleri ve birlikleri arasındaki temasların, işadamları için vize işlemlerinin basitleştirilmesi ve hızlandırılmasını destekler ve bu yöndeki çalışmaların sonuç alacak şekilde süratlendirilmesinin öneminin altını çizerler.

Taraflar, Türk-Rus İş ve Rus-Türk İş Konseylerinin çalışmalarını takdir ettiklerini ve bu konudaki desteklerinin süreceğini belirtirler.

Taraflar, ekonomik, ticari, kültürel, insani ve diğer alanlarda bölgelerarası işbirliğinin geliştirilmesinin ikili ilişkilerin seyrine olumlu katkısını göz önünde bulundurarak, bu yöndeki çalışmaları teşvik ederler.

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, 2003 yılında Mavi Akım projesinin faaliyete geçmesi bağlamında, enerji alanının Türkiye-Rusya ilişkilerinde stratejik öneme sahip olduğunu ve daha da geliştirilmesi potansiyelinin bulunduğunu kaydederler. Taraflar, ilgili kurum/kuruluşlar arasında mevcut ilişkinin ve işbirliğinin enerji sektörünün her alanında geliştirilmesini ve somut projelerle çeşitlendirilmesini desteklerler.

Taraflar, nükleer enerji alanındaki işbirliğini ticari ve ekonomik ilişkilerinin önemli bir parçası olarak değerlendirir ve bu işbirliğinin hukuki ve teknik temellerini daha da geliştirmeye hazır olduklarını teyit ederler. Türk Tarafı, Rus firmalarının nükleer enerji projelerine ilgilerini memnuniyetle karşılamaktadır.

Taraflar, turizm alanındaki ilişkilerde gerçekleştirilen gelişmeden duyulan memnuniyeti kaydederler ve iki ülke halklarının birbirlerine yakınlaşmasına ve ekonomik ilişkilerin ilerletilmesine sağladığı katkıyı dikkate alarak, bu alandaki yatırımların teşvik edilmesi de dahil, işbirliğinin daha da geliştirilmesi yönünde çaba sarfedeceklerini belirtirler. Taraflar, Dünya Turizm Örgütü çerçevesinde yakın işbirliğinin geliştirilmesi niyetlerini teyit ederler.

Taraflar, askeri, teknik ve savunma sanayii alanında ikili işbirliğinin ortak yarar doğrultusunda geliştirilmesi amacıyla Hükümetler Arası Türk-Rus Askeri, Teknik ve Savunma Sanayii İşbirliği Karma Komisyonu’nun verimli çalışmalar gerçekleştirmesine özel önem verdiklerini vurgularlar. Taraflar, iki ülke arasındaki askeri-teknik işbirliği kapsamında çözüm bekleyen konuların çözüme kavuşturulmasının, bu başlıkta daha geniş işbirliği olanaklarının önünü açacağını not ederler.

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, iki ülke arasındaki karşılıklı güvenin ve dayanışmanın pekiştirilmesini ve iki ülke halklarının birbirlerini ve kültürlerini daha iyi tanımalarını teminen, sosyal, kültürel, eğitim, bilim ve teknoloji, basın-yayın, spor ve gençlik alanlarındaki mevcut işbirliğinin daha çok geliştirilmesi gerektiğini vurgularlar.

Taraflar, sözkonusu alanlardaki işbirliğine ivme kazandırmak amacıyla hazırlanan “Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Arasındaki Eğitim, Bilim, Kültür, Gençlik ve Spor Alanlarında İşbirliği Programı”nın en kısa sürede imzalanması için çaba göstereceklerini teyid ederler.

Taraflar, iki ülke halkları arasında kültürel etkileşimin pekiştirilmesine büyük katkı sağlayan 2007 yılında Türkiye’de Rus Kültür Yılı ve 2008 yılında Rusya’da Türk Kültür Yılı etkinliklerinin başarılı bir şekilde gerçekleştirilmiş olmasından büyük memnuniyet duyduklarını beyan ederler ve önümüzdeki yıllarda benzer etkinliklerin gerçekleştirilmesini desteklediklerini belirtirler.

Taraflar, Türkiye’deki Rus ve Rusya’daki Türk nüfusun artması dolayısıyla ortaya çıkan ihtiyaca binaen, iki ülkedeki Türk ve Rus çocuklarının öğrenimlerinin, karşılıklı olarak atılacak somut adımlarla kolaylaştırılması amacıyla, Milli Eğitim Bakanlıkları arasında işbirliğini yoğunlaştırmaya karar vermişlerdir.

Taraflar, iki ülke arasında gelişen ekonomik, ticari ve kültürel ilişkilere paralel olarak, bu alanlarda işbirliğine zemin hazırlayacak karşılıklı kültür merkezlerinin açılması yönünde gereken çabayı göstereceklerini beyan ederler.

Taraflar, 6 Aralık 2004 tarihli Ortak Deklarasyonda, insani temasları arttırmak düşüncesinden hareketle karşılıklı olarak vize işlemlerinin basitleştirilmesinin ve hızlandırılmasının hükme bağlandığına atıfla, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu vatandaşlarının birbirlerinin ülkelerine yapacakları seyahatleri kolaylaştırmak ve özendirmek yönündeki çabalarını devam ettireceklerini belirtirler.

Taraflar, Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin beşyüz senelik tarihinin iki ülke halklarının ortak mirası olup aralarında mevcut olan dostluk ve ortaklık ilişkilerinin sağlam temelini oluşturduğundan hareketle topraklarında bulunan tarihi, kültürel ve manevi mirası oluşturan anıtların korunması ve ziyarete açık tutulmaları için gerekli tedbirleri alacaklardır. Bu bağlamda Taraflar, yeni şehitliklerin inşası ve restorasyonu konusunda birbirlerine yardımcı olacaklardır.

Taraflar, Türkiye-Rusya ilişkilerinin ve işbirliğinin iki ülkenin çıkarlarına hizmet ettiği gibi Avrasya’nın barış, güvenlik, istikrar ve kalkınmasına katkıda bulunduğu inancıyla, üçüncü taraflara da açık bir anlayışla, 16 Kasım 2001 tarihinde “Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Arasında Avrasya’da İşbirliği Eylem Planı” çerçevesindeki çalışmaları yürütmek amacıyla kurulan Yüksek Düzeyli Ortak Grup’un faaliyetlerinden duyulan memnuniyeti kaydederler.

Taraflar, Yüksek Düzeyli Ortak Grup’un çalışmalarının, ekonomik ve ticari işbirliği alanlarında somut projeler gerçekleştirilmesi dahil, etkin bir şekilde sürdürülmesi yönündeki kararlılıklarını belirtirler.

Avrasya coğrafyasının istikrar ve güvenliğinin, Güney Kafkasya bölgesinin istikrarıyla doğrudan bağlantılı olduğunun bilinciyle Taraflar, Güney Kafkasya’da potansiyel istikrarsızlık unsuru olan donmuş ihtilafların çözümlenmesi için etkili tedbir alınması gerektiği konusunda mutabık kalırlar. Taraflar, bu çerçevede, Türkiye Cumhuriyeti tarafından önerilen Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu’nu, donmuş ihtilaflara taraf ülkeler arasında mevcut olduğunu müşahede ettikleri güven eksikliğinin giderilmesini sağlayacak, yapıcı ve mevcut uluslararası mekanizmaları tamamlayıcı bir girişim olarak kabul ederler.

Taraflar, Karadeniz Bölgesi’nin hidro-karbon kaynakları dahil ihracat ve transit potansiyelinin geliştirilmesine katkıda bulunma arzularını teyid ederler. Taraflar, bu konuda karşılıklı çıkarlara dayalı işbirliğini, ekonomik uygunluk, çevre korunması ve teröre karşı korunma ilkelerini göz önünde tutarak geliştirme imkanlarını araştırmaya yönelik danışmalarda bulunacaklarını ifade ederler. Ayrıca, Avrasya’da ulaşım yollarına desteklerini teyit ederler.

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü’nün (KEİ) bölgesel ekonomik işbirliğine ve dolayısıyla istikrara ve güvenliğe önemli katkıda bulunmakta olduğunu beyan ederler. Taraflar, Karadeniz bölgesindeki temel çok taraflı işbirliği platformu olan KEİ’nin etkinliğinin arttırılmasına yönelik işbirliği imkanlarından azami şekilde faydalanılması konusunda ortak çaba sarfetmek yönündeki iradelerini beyan ederler.

Taraflar, risk ve/veya olası yeni asimetrik tehditlerle mücadele dahil, Karadeniz deniz sahasının güvenliği için Karadeniz Deniz İşbirliği Görev Grubu (BLACKSEAFOR), Karadeniz Uyumu Harekatı (KUH), Karadeniz’de Deniz Kuvvetleri Alanında Güven ve Güvenlik Artırıcı Önlemler Belgesi ve olabilecek diğer düzenlemeler çerçevesinde kıyıdaş ülkeler arasında işbirliğinin güvenlik alanı da dahil olmak üzere güçlendirilmesine ve derinleştirilmesine ve bu faaliyetlere tüm sahildar ülkelerin katılmalarına verdikleri önemi teyit ederler. Bu bağlamda Karadeniz ülkeleri Savunma Bakanları/Genelkurmay Başkanları Sürecini desteklerler.
Taraflar, Karadeniz bölgesinin stratejik öneminin bilincinde olarak, bölgenin güvenlik ve istikrarının korunmasının yanısıra risk ve/veya olası asimetrik tehditler ile mücadele hususundaki fikir birliğini memnuniyetle kaydeder, bu bağlamda hem bölgesel hem uluslararası kuruluşlar çerçevesinde hem de iki taraflı işbirliğini geliştirerek sürdürmeye yönelik kararlılıklarını vurgularlar.

Taraflar, 20 Temmuz 1936 tarihinde imzalanan “Boğazlar Rejimi Hakkında Montreux Sözleşmesi”ne ve seyir güvenliği ile çevrenin korunmasına ilişkin uluslararası yükümlülüklerine karşılıklı bağlılıklarını vurgulayarak, Boğazlarda can, mal, çevre ve seyir güvenliğinin sağlanmasının geçiş ve seyir serbestisi ilkesinin muhafazasının önemini teyid ederek, iki ülke arasındaki denizcilik ilişkilerinin daha da geliştirilmesi için yürütülen istişarelerin düzenli olarak sürdürülmesine verdikleri önemi ifade ederler.

Taraflar, Karadeniz’e kıyıdaş ülkeler arasında 21 Nisan 1992 tarihinde imzalanan “Karadeniz’in Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesi”nin, Karadeniz çevresinin ortak çaba ile korunması için oluşturulan temel işbirliği platformu olduğunu vurgulayarak, Sözleşme çerçevesinde yürütülen işbirliğinin güçlendirilmesi ve mevcut işbirliği mekanizmalarının etkin şekilde işletilmesi hususlarındaki kararlılıklarını beyan ederler.

Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, işbu Ortak Deklarasyon’da yer alan hususların yerine getirilmesiyle, iki ülke arasında mevcut ilişkilerin ve işbirliğinin Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu arasındaki çok boyutlu ortaklığın yeni dönemini belirleyecek bir aşamaya ulaşacağına ilişkin güçlü inançlarını vurgularlar.

13 Şubat 2009 tarihinde Moskova’da Türkçe ve Rusça dillerinde iki nüsha halinde yapılmıştır.


TÜRKİYE RUSYA FEDERASYONU
CUMHURBAŞKANI DEVLET BAŞKANI





A. GÜL D. A. MEDVEDEV