SC:17 -;2 Mayıs 2007, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsünün Bir Soruya Cevabı

 

Kerkük’ün nihai statüsünün ve diğer ihtilaflı bölgelerin geleceğinin belirlenmesine ilişkin Irak Anayasası’nın 140ncı maddesinin uygulanmasına yönelik olarak, ilgili Irak Bakanlar Kurulu komisyonu tarafından alınan bazı kararların Başbakan Maliki’nin yurt dışında olduğu sırada yürürlüğe konulduğuna ve bu bağlamda, Kerkük’ten ayrılmayı kabul edecek Arap ailelere nakdi tazminat talep formlarının dağıtılmaya başlanacağına dair haberler bizim de dikkatimize gelmiştir. Bu konudaki görüş ve beklentilerimizin bir kez daha hatırlatılmasında yarar görmekteyiz.

Irak Anayasası’nın tadilatı, bu kapsamda 140ncı maddenin değiştirilmesi, uygulamasının ertelenmesi, uygulama biçiminin kararlaştırılması gibi hususlar Irak Ulusal Meclisi’nin uzlaşı temelinde sonuçlandıracağı konulardır. Bu konular Irak’ın geleceğini yakından ilgilendirdiği cihetle, bunların tüm Iraklı gruplar tarafından üzerinde ittifakla mutabık kalınarak çözümlenmesi sağduyunun ve bölgesel istikrarın korunmasının gereğidir. Ancak, başlatılmaya çalışılan anılan süreçle ilgili olarak Irak Parlamentosu’nda yaşanan tartışmalarda taraflar arasında ortak anlayış ve uzlaşının sağlanamadığı üzüntüyle görülmüştür.

Bu konuların aceleye getirilmesinin, bazı grupların kendi maksimalist dar görüşlü yerel gündemlerini dayatarak, oldubittiler yaratmak suretiyle tekyanlı anlayışla çözülmeye kalkışılmasının, Irak’ın toprak bütünlüğü, siyasal birliği ve iç barışı bakımından son derece olumsuz sonuçlar doğuracağı açıktır. Her zaman Irak’ın selametini ön planda tutan ülkemizin haklı ve meşru kaygılarının göz önüne alınmasını bekliyoruz.

Esasen, son dönemde yayınlanan Uluslararası Kriz Grubu (ICG) Kerkük Raporu, Baker-Hamilton Raporu gibi pek çok belge, ülkemizin bölgesel istikrara ilişkin kaygılarının uluslararası toplulukça paylaşıldığına işaret etmektedir. Bu çerçevede, Irak’ı ilgilendiren tüm sorunlara tüm Iraklı grupların iştirakiyle uzlaşı temelli çözümler bulunması gerektiği yaklaşımımızı koruyoruz.

140ncı maddenin uygulanmasıyla ilgili kararların zorlama ve oldubittilerle değil, Irak halkının tamamının geleceği ve çıkarları gözetilerek Irak meclisini oluşturan tüm grupların iradesiyle alınması Irak'ın sorunlarının uzlaşı anlayışına uygun biçimde çözümlenmesi gerekmektedir.

Irak’ta ortaya çıkacak olumsuzluklar sadece Irak’ı ve Iraklıları değil, komşularını ve bölgemizi de çok yakından ilgilendirmektedir. Türkiye’nin bu konudaki hassasiyeti Irak’ın içişlerine karışmaktan değil, bölge istikrarına ve güvenliğine verdiği önemden kaynaklanmaktadır.