Avrupa Birliği ile Çevre Alanında İlişkiler

AB Müzakereleri bağlamında “Çevre ve İklim Değişikliği” faslı, 21 Aralık 2009 tarihinde Brüksel’de gerçekleşen Hükümetlerarası Konferans’ta açılmıştır.

Çevre sektörünün uyumlaştırma süreci, yalnızca çevreyle ilgili mevzuatın uyumlaştırılmasını, uygulanmasını, gereken yaptırımların ve cezaların uygulanmasını değil, kurumsal yapının yeniden şekillendirilmesini de içermektedir.

Türkiye’nin AB’ye katılımına ilişkin fasılları çerçevesinde yeralan çevre ve iklim değişikliğine ilişkin 27.Fasıl, yatay mevzuatın (çevresel etki değerlendirmesi (ÇED), stratejik çevresel değerlendirme (SÇD), çevresel sorumluluk, çevresel bilgiye erişim) yanısıra, hava kalitesi, su kalitesi, atık yönetimi, doğa koruma, endüstriyel kirlilik ve risk yönetimi, kimyasallar, gürültü yönetimi ile iklim değişikliği alanındaki düzenlemeleri kapsamaktadır. Bu fasıl 300’den fazla düzenleme gerektirmekte olup, ülkemizin bu düzenlemeleri yapması ve belli yatırımları gerçekleştirmesi beklenmektedir. AB çevre mevzuatının gerektirdiği yatırımların tamamlanması için büyük mali kaynaklara ihtiyaç duyulmaktadır.

Çevre ve iklim değişikliği faslı müzakereleri bağlamında, ülkemizde çevre alanında yeni yasal düzenlemelere gidilmekte, kapasite geliştirme çalışmaları yapılmakta, projeler ve analiz çalışmaları yürütülmektedir. Bu kapsamda, hazırlanan AB’ye katılım için Ulusal Eylem Planları düzenli olarak gözden geçirilmekte, ilgili kurumlarla işbirliği ve eşgüdüm sağlanmaktadır. İdari kapasitenin geliştirilmesi çalışmaları da devam etmektedir.

Diğer taraftan, Avrupa Birliği 11 Aralık 2019 tarihinde, enerji, iklim değişikliği, tarım, biyolojik çeşitlilik, ulaşım, sanayi gibi alanlarda yeşil dönüşüm odaklı kapsamlı bir kalkınma stratejisi olarak Avrupa Yeşil Mutabakatı’nı (European Green Deal) açıklamıştır. İklim değişikliği ve çevre tahribatını engellemeyi amaçlayan Mutabakat’ın en dikkat çeken hedeflerinden biri 2050 yılında net sera gazı emisyonlarının sıfıra indirilmesidir. Bu kapsamda Avrupa Birliği, 1990 yılına kıyasla 2030 yılında net sera gazı emisyonlarını en az %55 azaltmayı öngörmektedir.

Ülkemizin, Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyumunu teminen oluşturulan Yeşil Mutabakat Eylem Planı 16 Temmuz 2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Eylem Planı, sınırda karbon düzenlemeleri, yeşil ve döngüsel bir ekonomi, yeşil finansman, temiz, ekonomik ve güvenli enerji arzı, sürdürülebilir tarım, sürdürülebilir akıllı ulaşım, iklim değişikliği ile mücadele, diplomasi ve bilgilendirme ve bilinçlendirme faaliyetleri olarak 9 ana başlık altında toplam 32 hedef ve 81 eylemi içermektedir. Eylem planı, ilgili kurum ve paydaşlar ile koordinasyon içerisinde yürütülmekte ve gelişmeler ilgili çalışma gruplarınca takip edilmektedir.

Türkiye-AB arasındaki olumlu gündemin unsurları arasında yer alan Yüksek Düzeyli İklim Diyaloğu’nun (YDİD) ilk toplantısı 16 Eylül 2021 tarihinde Brüksel’de ikinci toplantısı ise 21 Nisan 2022 tarihinde ülkemizin ev sahipliğinde yapılmıştır. YDİD’in, AB ile iklim eylemi alanında daha yakın işbirliği içine girilmesine fırsat tanıyacağı değerlendirilmektedir.